Operasyon Ortaçağ'daki haçlı seferlerine benziyor
Rusya Başbakanı Vladimir Putin, Libya'ya düzenlenen operasyonla ilgili çok sert açıklamalarda bulundu. Putin, " BM'nin Libya kararı, Ortaçağ'daki haçlı seferlerine benziyor" dedi.
Libya‘ya Askeri Müdahale (Son Detaylar)
ABD, Fransa ve İngiltere öncülüğünde Libya’ya karşı başlatılan ‘Şafak Yolculuğu’ operasyonu Muammer Kaddafi tarafından “ikinci bir Haçlı seferi" olarak nitelendirilmişti. Benzer bir nitelendirme Rusya Başbakanı Vladimir Putin tarafından da yapıldı.
Diğer ülkelere müdahalenin ABD dış politikasında bir alışkanlık haline geldiğini belirten Putin Libya’daki durumun Ortaçağ’daki Haçlı Seferi çağrısına benzediğini söyledi.
Kaddafi rejiminin demokratik kriterleri karşılamadığını belirten Putin ancak bunun askeri müdahaleyi gerektirmediğini vurguladı.
Putin ayrıca Libya’da yaşananların Rusya’nın savunmasını güçlendirmesi gerekliliğini ortaya koyduğunu da belirtti.
Eski ABD Başkanı Bill Clinton'ın görevi sırasında Belgrad'ı, Bush yönetimlerinin de Irak ve Afganistan'ı bombaladığını söyleyen Putin, şöyle kaydetti: "Sırada sivil nüfusun korunması bahanesiyle Libya var. Mantık ve vicdan nerede acaba... İkisi de yok."
-KÜBA OPERASYONU KINADI-
Küba Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyi'nin kararının ardından cumartesi günü Libya'ya yönelik başlayan çok uluslu askeri operasyonu kınadı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "anlaşmazlıklar diyalog veya müzakere yoluyla çözülmeli, askeri güçle değil" denildi.
BM Güvenlik Konseyi'nin "birkaç Batılı gücün tesiri altında kaldığı" ileri sürülürken, "BM Güvenlik Konseyi kararı, Libya topraklarına karşı bu saldırıların yapılmasına yetki vermiyor" denildi.
Libya'ya yapılan askeri operasyonun "masum insanların ölümüne yol açtığına ve uluslararası hukuku ihlal ettiğine" işaret eden Küba, "Libya halkının hiçbir yabancı müdahale olmaksızın kendi geleceğine karar verme hakkına, toprak bütünlüğüne ve egemenliğine saygı gösterip, destek verdiğini" açıkladı.
-"EN VAKİTSİZ ŞEY"-
Öte yandan Küba'nın eski lideri Fidel Castro Küba haber ajansı Prensa Latina'da yayımlanan değerlendirmesinde, Libya'ya yönelik askeri operasyondan dolayı başta ABD olmak üzere NATO ülkelerinin liderlerini eleştirdi.
Japonya'daki deprem ve tsunamiden sonra dünya kamuoyunun bu ülkeye yöneldiğini, dünyanın, "nükleer santraller, iklim değişikliği, doğa ve insan kaynaklarının azalması, askeri harcamaları tartıştığını" kaydeden Castro, "Bu zamanda olabilecek en vakitsiz şey bir savaştı" ifadesini kullandı.
-İTALYA: "LİBYA'DAN 200 KİŞİ GELDİ"
İtalya İçişleri Bakanı Roberto Maroni, Libya'da bir ayı aşkın süre önce başlayan halk ayaklanmasından bu yana ilk büyük Libyalı göçmen akınında Sicilya'ya tekneyle yaklaşık 200 kişinin geldiğini açıkladı.
AB'DE LİBYA KONUSUNDA BÖLÜNMÜŞLÜK SÜRÜYOR
Libya konusunda NATO'da olduğu gibi AB içinde de görüş ayrılıkları sürerken Almanya, Arap Birliği'nden gelen eleştirilerin kendilerini haklı çıkardığını savundu.
Libya'ya operasyon konusunda Batı ile ayrı düşmekle eleştirilen Almanya'nın Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, AB'li mevkidaşlarıyla toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, "Riskleri hesaplayarak Alman askerleriyle katılmamaya karar verdik. Müdahalenin daha üçüncü gününde Arap Birliği'nin bu müdahaleyi eleştirmesi bence iyi nedenlerimizin olduğunu gösteriyor" dedi.
Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, dün Kahire'de yaptığı açıklamada "Yaşananlar uçuşa yasak bölge hedeflerinden farklılaşıyor. Bizim istediğimiz sivillerin daha fazla bombalanması değil onların korunması" ifadesini kullanmıştı.
İspanya Dışişleri Bakanı Trinidad Jimenez ise Libya'da uçuşa yasak bölge uygulanmasını ve sivillerin korunması için tüm önlemlerin alınmasını öngören BM Güvenlik Konseyi kararına uyumun aynı zamanda askeri önlemleri de içerdiğini kaydederek, sözlerine açıklık getirmesi için Amr Musa'yla konuşmaya çalışacağını belirtti.
Finlandiya Dışişleri Bakanı Aleksandır Stubb da Arap Birliği'nin eleştirilerinin abartıldığını savundu.
Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn ise hafta sonunu toplantılarla geçirmesine rağmen Libya konusunda karar alamayan NATO'dan hızlı davranmasını istedi.
Asselborn, Libya'ya işlerin kötü gitmesi halinde müdahale eden koalisyonun sorumluluğu NATO'ya devretmek isteyeceğini belirterek, "Şimdiden kimin ne yapacağına karar vermeliyiz. Çünkü koalisyon ve NATO arasındaki bu oyun tüm uluslararası topluma zarar veriyor" diye konuştu.
AB dışişleri bakanlarının Libya'ya yeni yaptırımlar ve insani yardım faaliyetlerinde güvenliğin sağlanması konusunda kararlar alması bekleniyor.
IRAK'TAN LİBYA'YA MÜDAHALEYE DESTEK
Irak, uluslararası güçlerin Libya'ya müdahalesine destek verdiğini bildirdi.
Irak hükümet sözcüsü Ali El Debbağ, Libya'ya müdahale konusunda Irak'ın pozisyonunu soran Reuters muhabirine verdiği yanıtta, "Irak hükümeti, Libya halkını korumak için gösterilen uluslararası çabaları destekliyor" dedi.
-HİNDİSTAN SALDIRILARIN DURDURULMASINI İSTEDİ-
Hindistan Dışişleri Bakanı S. M. Krişna, Libya'ya hava akınlarının durdurulmasını istedi.
Hintli Bakan, saldırıların masum sivilleri, yabancı vatandaşları ya da diplomatik misyon üyelerini vurma riski bulunduğunu belirttiği basın toplantısında, ''Sürmekte olan hava akınlarından üzüntü duymaktayız'' diye konuştu.
Press Trust of India ajansındaki habere göre, Bakan, ''Hindistan bütün tarafları sorunları çözmek için güç, tehdit ve şiddete başvurmaktan vazgeçme çağrısında bulunmaktadır. Sanırım şu anda acil olan silahlı çatışmaya son vermektir'' dedi.
AMERİKAN ORDUSU RESMEN ÖZÜR DİLEDİ
Alman Der Spiegel dergisi, Amerikan askerlerinin Afganistan'da kötü muamele yaptığına dair 3 fotoğraf yayımladı, Amerikan ordusu resmen özür diledi.
Der Spiegel'in, ABD Savunma Bakanlığının engellemek istemesine rağmen yayımladığı fotoğraflardan ikisinde iki Amerikan askeri bağlı bulundukları birlikteki askerler tarafından kazara öldürülen bir sivilin cesedinin yanında, saçlarından çeker vaziyette görülüyor.
Amerikan ordusundan yapılan yazılı açıklamada, bu fotoğrafların neden olduğu acıdan dolayı resmen özür dilendi.
-EL KAİDE'DEN MUHALİFLERE UYARI
Terör örgütü El Kaide'nin Kuzey Afrika kanadının lideri Abdulmelik Drukdel, Libyalı muhaliflere, Amerika'ya ve ABD'nin, Muammer Kaddafi güçlerini bombalayan uluslararası koalisyondaki rolüne güvenmemeleri uyarısında bulundu.
Ebu Musab Abdulvadud olarak da bilinen Drukdel, radikal İslamcılara ait bir internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, şimdilerde Libya lideri Muammer Kaddafi'ye saldıran aynı Amerika'nın, geçmişte Libyalılara karşı suç işleyen Kaddafi'yi görmezden geldiğini söyledi.
Libya'da özgürlük rüzgarlarının esmeye başladığını bildiren Drukdel, Tunuslu, Mısırlı ve Cezayirlilerden de Kaddafi'ye karşı savaşan Libyalı kardeşlerine yardım etmelerini istedi.
ABD, Fransa ve İngiltere öncülüğünde Libya’ya karşı başlatılan ‘Şafak Yolculuğu’ operasyonu Muammer Kaddafi tarafından “ikinci bir Haçlı seferi" olarak nitelendirilmişti. Benzer bir nitelendirme Rusya Başbakanı Vladimir Putin tarafından da yapıldı.
Diğer ülkelere müdahalenin ABD dış politikasında bir alışkanlık haline geldiğini belirten Putin Libya’daki durumun Ortaçağ’daki Haçlı Seferi çağrısına benzediğini söyledi.
Kaddafi rejiminin demokratik kriterleri karşılamadığını belirten Putin ancak bunun askeri müdahaleyi gerektirmediğini vurguladı.
Putin ayrıca Libya’da yaşananların Rusya’nın savunmasını güçlendirmesi gerekliliğini ortaya koyduğunu da belirtti.
Eski ABD Başkanı Bill Clinton'ın görevi sırasında Belgrad'ı, Bush yönetimlerinin de Irak ve Afganistan'ı bombaladığını söyleyen Putin, şöyle kaydetti: "Sırada sivil nüfusun korunması bahanesiyle Libya var. Mantık ve vicdan nerede acaba... İkisi de yok."
-KÜBA OPERASYONU KINADI-
Küba Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyi'nin kararının ardından cumartesi günü Libya'ya yönelik başlayan çok uluslu askeri operasyonu kınadı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "anlaşmazlıklar diyalog veya müzakere yoluyla çözülmeli, askeri güçle değil" denildi.
BM Güvenlik Konseyi'nin "birkaç Batılı gücün tesiri altında kaldığı" ileri sürülürken, "BM Güvenlik Konseyi kararı, Libya topraklarına karşı bu saldırıların yapılmasına yetki vermiyor" denildi.
Libya'ya yapılan askeri operasyonun "masum insanların ölümüne yol açtığına ve uluslararası hukuku ihlal ettiğine" işaret eden Küba, "Libya halkının hiçbir yabancı müdahale olmaksızın kendi geleceğine karar verme hakkına, toprak bütünlüğüne ve egemenliğine saygı gösterip, destek verdiğini" açıkladı.
-"EN VAKİTSİZ ŞEY"-
Öte yandan Küba'nın eski lideri Fidel Castro Küba haber ajansı Prensa Latina'da yayımlanan değerlendirmesinde, Libya'ya yönelik askeri operasyondan dolayı başta ABD olmak üzere NATO ülkelerinin liderlerini eleştirdi.
Japonya'daki deprem ve tsunamiden sonra dünya kamuoyunun bu ülkeye yöneldiğini, dünyanın, "nükleer santraller, iklim değişikliği, doğa ve insan kaynaklarının azalması, askeri harcamaları tartıştığını" kaydeden Castro, "Bu zamanda olabilecek en vakitsiz şey bir savaştı" ifadesini kullandı.
-İTALYA: "LİBYA'DAN 200 KİŞİ GELDİ"
İtalya İçişleri Bakanı Roberto Maroni, Libya'da bir ayı aşkın süre önce başlayan halk ayaklanmasından bu yana ilk büyük Libyalı göçmen akınında Sicilya'ya tekneyle yaklaşık 200 kişinin geldiğini açıkladı.
AB'DE LİBYA KONUSUNDA BÖLÜNMÜŞLÜK SÜRÜYOR
Libya konusunda NATO'da olduğu gibi AB içinde de görüş ayrılıkları sürerken Almanya, Arap Birliği'nden gelen eleştirilerin kendilerini haklı çıkardığını savundu.
Libya'ya operasyon konusunda Batı ile ayrı düşmekle eleştirilen Almanya'nın Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle, AB'li mevkidaşlarıyla toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada, "Riskleri hesaplayarak Alman askerleriyle katılmamaya karar verdik. Müdahalenin daha üçüncü gününde Arap Birliği'nin bu müdahaleyi eleştirmesi bence iyi nedenlerimizin olduğunu gösteriyor" dedi.
Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa, dün Kahire'de yaptığı açıklamada "Yaşananlar uçuşa yasak bölge hedeflerinden farklılaşıyor. Bizim istediğimiz sivillerin daha fazla bombalanması değil onların korunması" ifadesini kullanmıştı.
İspanya Dışişleri Bakanı Trinidad Jimenez ise Libya'da uçuşa yasak bölge uygulanmasını ve sivillerin korunması için tüm önlemlerin alınmasını öngören BM Güvenlik Konseyi kararına uyumun aynı zamanda askeri önlemleri de içerdiğini kaydederek, sözlerine açıklık getirmesi için Amr Musa'yla konuşmaya çalışacağını belirtti.
Finlandiya Dışişleri Bakanı Aleksandır Stubb da Arap Birliği'nin eleştirilerinin abartıldığını savundu.
Lüksemburg Dışişleri Bakanı Jean Asselborn ise hafta sonunu toplantılarla geçirmesine rağmen Libya konusunda karar alamayan NATO'dan hızlı davranmasını istedi.
Asselborn, Libya'ya işlerin kötü gitmesi halinde müdahale eden koalisyonun sorumluluğu NATO'ya devretmek isteyeceğini belirterek, "Şimdiden kimin ne yapacağına karar vermeliyiz. Çünkü koalisyon ve NATO arasındaki bu oyun tüm uluslararası topluma zarar veriyor" diye konuştu.
AB dışişleri bakanlarının Libya'ya yeni yaptırımlar ve insani yardım faaliyetlerinde güvenliğin sağlanması konusunda kararlar alması bekleniyor.
IRAK'TAN LİBYA'YA MÜDAHALEYE DESTEK
Irak, uluslararası güçlerin Libya'ya müdahalesine destek verdiğini bildirdi.
Irak hükümet sözcüsü Ali El Debbağ, Libya'ya müdahale konusunda Irak'ın pozisyonunu soran Reuters muhabirine verdiği yanıtta, "Irak hükümeti, Libya halkını korumak için gösterilen uluslararası çabaları destekliyor" dedi.
-HİNDİSTAN SALDIRILARIN DURDURULMASINI İSTEDİ-
Hindistan Dışişleri Bakanı S. M. Krişna, Libya'ya hava akınlarının durdurulmasını istedi.
Hintli Bakan, saldırıların masum sivilleri, yabancı vatandaşları ya da diplomatik misyon üyelerini vurma riski bulunduğunu belirttiği basın toplantısında, ''Sürmekte olan hava akınlarından üzüntü duymaktayız'' diye konuştu.
Press Trust of India ajansındaki habere göre, Bakan, ''Hindistan bütün tarafları sorunları çözmek için güç, tehdit ve şiddete başvurmaktan vazgeçme çağrısında bulunmaktadır. Sanırım şu anda acil olan silahlı çatışmaya son vermektir'' dedi.
AMERİKAN ORDUSU RESMEN ÖZÜR DİLEDİ
Alman Der Spiegel dergisi, Amerikan askerlerinin Afganistan'da kötü muamele yaptığına dair 3 fotoğraf yayımladı, Amerikan ordusu resmen özür diledi.
Der Spiegel'in, ABD Savunma Bakanlığının engellemek istemesine rağmen yayımladığı fotoğraflardan ikisinde iki Amerikan askeri bağlı bulundukları birlikteki askerler tarafından kazara öldürülen bir sivilin cesedinin yanında, saçlarından çeker vaziyette görülüyor.
Amerikan ordusundan yapılan yazılı açıklamada, bu fotoğrafların neden olduğu acıdan dolayı resmen özür dilendi.
-EL KAİDE'DEN MUHALİFLERE UYARI
Terör örgütü El Kaide'nin Kuzey Afrika kanadının lideri Abdulmelik Drukdel, Libyalı muhaliflere, Amerika'ya ve ABD'nin, Muammer Kaddafi güçlerini bombalayan uluslararası koalisyondaki rolüne güvenmemeleri uyarısında bulundu.
Ebu Musab Abdulvadud olarak da bilinen Drukdel, radikal İslamcılara ait bir internet sitesinde yayımlanan açıklamasında, şimdilerde Libya lideri Muammer Kaddafi'ye saldıran aynı Amerika'nın, geçmişte Libyalılara karşı suç işleyen Kaddafi'yi görmezden geldiğini söyledi.
Libya'da özgürlük rüzgarlarının esmeye başladığını bildiren Drukdel, Tunuslu, Mısırlı ve Cezayirlilerden de Kaddafi'ye karşı savaşan Libyalı kardeşlerine yardım etmelerini istedi.