Bitlis Barosu’ndan Mutki Kazıları Açıklaması

Bitlis Barosu tarafından, Mutki ilçesindeki çöplük alanında 18 kişiye ait kemik parçalarının bulunduğu kazılarla ilgili bir açıklama yapıldı.

Adliye önünde gazetecilere açıklama yapan Bitlis Barosu Genel Sekreteri Av. Burhan Aksoy, Mutki Cumhuriyet Savcılığınca başlatılan bir soruşturma üzerine, Mutki ilçesinde iki ayrı yerde yapılan kazılarda 18 kişiye ait kemiklere rastlandığını belirtti. Bulunan bu kemiklerin DNA tespiti amacıyla Adli Tıp Kurumu’na gönderildiğini belirten Aksoy, "Soruşturma devam ederken bu kapsamda birçok ihbar ve iddialar da ortaya atılmıştır. Jandarma Genel Komutanlığının kamuoyuna bilgi notu adı altında yaptığıaçıklamanın yürütülen soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiğini, soruşturmanın selametini sekteye uğratacağını düşünmekteyiz. Jandarma Genel Komutanlığının, kolluk kuvveti olarak hem önleyici kolluk görevi hem de adli kolluk görevi olmak üzere iki başlıca görevi vardır. Adli kolluk görevini soruşturma makamının talimatları ile yürüten Jandarma Genel Komutanlığının, Mutki Cumhuriyet Savcılığınca yürütülen soruşturma ile ilgili soruşturma makamından habersiz araştırma yapması, tespitlerde bulunması ve bubilgileri, tespitleri basınla paylaşmasının suç olduğunu ve bu hususun komutanlığın görevi olmadığını düşünmekteyiz. Jandarma Genel Komutanlığının yaptığı araştırma ve yaptığı tespitleri basın ile paylaştığı açıklamada yetki gaspı vardır" ifadelerini kullandı.Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığının gözlemci olmaları yönündeki daveti üzerine Bitlis Barosu Başkanlığı olarak Mutki Cumhuriyet Savcılığı tarafından iki ayrı noktada yapılan kazı çalışmasında bulunduklarını belirten Av. Burhan Aksoy, "İlk kazı çalışmasının bulunduğu yerde yapılan çalışmada 12 insana ait kemikler çıkmış olup, kazı alanında yaptığımız gözlemlerde; iş makinesi ile bir kanal açıldığı, açılan kanalda Adli Tıp doktorunun fırça ile yaptığı hassas kazıda, öncelikle elbiselerin içinde insankemiklerinin bulunduğu gözlemlenmiş, daha sonra bu insan kemikleri elbiselerin içinden çıkarıldıktan sonra bazı cesetlerin üzerindeki elbiselerin ceplerinden Kaleşnikof marka silaha ait mermi, kalem, tırnak makası ve not defteri çıkarıldığı tarafımızca tespit edilmiştir. Birkaç cesedin de boynunda iplerin olduğu, ipin ayaklara doğru domuz bağı diye bilinen bağı andırır şekilde bağlandığını, iki cesedin de kafatasının çene kemiklerinden yukarısının olmadığı, bir cesedin üzerinde 30 santimetrelik demir çubuk,ucunda 3 kancası olan ve iple bağlı aletin olduğu, bir cesedin üzerinde denizde mayo olarak kullanılan kırmızı renkte bir adet şortun, cesetlerin ayaklarında çoraplarının olduğu, cesetlerin üstünde poşu, şalvar gibi kıyafetlerin de bulunduğu tespit edilmiştir. İkinci kazı çalışmasının yapıldığı çöplük mevkiinde iki adet insan kemiklerinin bulunduğu bir mezar, aynı mevkideki bir mezarda da 4 adet insan kemiği, diğer bir yerde de battaniyeye sarılı vaziyette insan kemiklerinin bulunduğu tarafımızcagözlemlenmiştir" şeklinde konuştu.Jandarma Genel Komutanlığının kamuoyu ile paylaştığı açıklamanın, gözlemledikleri hususlarla örtüşmediğini de söyleyen Aksoy, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Jandarmanın açıklamalarının bizim gözlemlediğimiz hususlarla örtüşmediğini belirtmek isteriz. Bu gözlemler ışığında 8 ve 9 Eylül 1999 tarihinde Mutki ilçesinde meydana gelen çatışmada öldürüldüğü iddia edilen 15 teröristten 13’üne otopsi yapıldığı ve 13’ünün Mutki ilçesi Kavakbaşı yolu Ziyaret mevkiinde defnedildiği belirtilmiştir. Savcılık tarafından yürütülen kazı çalışmasında 12 kişiye ait kemiklerin bulunduğu, ısrarla 13 şahsa ait cesedin arandığı ancak diğer şahsın bulunamadığı tarafımızcagözlemlenmiştir. Yine yapılan kazı çalışması sonucunda, özellikle otopsi yapıldığı kayıtlarda ortaya çıktığı iddia edilen şahısların elbiseli olmaları, birkaç şahsın boynundan ayaklarına doğru iple bağlı olması, elbiselerinin ceplerinde Kaleşnikof marka silaha ait mermi, tırnak makası, not defteri, kalem olması, otopsi işleminde maktul ya da maktullere çıplak olarak otopsi yapıldığı, üzerlerinden çıkan bütün elbiseler ve eşyaların tutanak altına alınarak el konulduğu, hele öldürülen şahısların üzerindençıkan not defteri gibi istihbarat çalışmasına yarayacak materyallere mutlak suret ile el konulması gerektiği, bu materyallerin öldürülen şahsın üzerinde bırakılmasının mümkün olamayacağı, otopsi yapıldığında domuz bağı diye tabir edilen iplerin öldürülen şahsın boynundan ayaklarına doğru bağlı olarak kalamayacağı, mutlak suretle bu hususların otopsi tutanaklarına geçirilmesi gerektiği, diğer materyallere tutanak ile el konulması gerektiği düşünüldüğünde; kazı çalışmaları sonucunda bulunan cesetlereiddia edildiği gibi usulüne uygun otopsi yapılmadığı kanaati oluşmuştur. Ancak bu durumun soruşturma makamınca yaptırılacak adli tıp incelemesi sonucunda açığa çıkacağını düşünmekteyiz. Jandarma Genel Komutanlığının kamuoyu ile paylaştığı açıklamada,17 Eylül 1999 tarihinde 2 teröristin de ölü olarak ele geçirildiği, otopsisinin yapıldığı ve defnedildiği belirtilmiştir. Kazı alanındaki gözlemlerimize göre, ikinci kazı çalışmasının yapıldığı Çöplük mevkiinde 2 farklı toplu mezar bulunmuştur. İkinci kazıdatoplam 6 ceset bulunmuş, bu cesetlerden 2 kişiye ait kemikler bir arada gömülmüş, 4 kişiye ait kemiklerin de bir battaniyeye sarılı vaziyette bir arada gömüldüğü tarafımızca gözlemlenmiştir. Yapılan açıklamalar, kazı çalışması sonucu elde edilen bilgilerle örtüşmemektedir. Ele geçen insan kemikleri 18 kişiye ait olup, kayıtlarda defin ruhsatı olduğu iddia edilen ceset sayısı 15’tir. 3 kişiye ait insan kemiklerinin defin ruhsatı olmadığı anlaşılmaktadır. Tüm bu hususların soruşturma sonucunda açığa çıkacağıinancını taşımaktayız. Jandarma Genel Komutanlığının "Basına ve Kamuoyuna Bilgi Notu" ile paylaştığı 29 Ocak 2011’de Mutki İlçe Jandarma Komutanlığının saat 13.30 sularında mevzi genişletme çalışması yaptığı, mevzi genişletme çalışmasında bir kısım kemiklere rastlandığı, yapılan bu faaliyetleri bir kısım vatandaşların yanlış değerlendirerek Mutki Cumhuriyet Başsavcılığına bildirdiklerini, Mutki savcılarının olay yerine gelerek bir kısım kemiklere mahallinde tutanak ve görüntülerle tespit edip incelenmeküzere el koyduklarını, gözle yapılan tespitlerinde de el konulan kemiklerin hayvan kemiği olduğunu değerlendirdiklerini, el konulan bir kısım kemiklerin kime ait olduğuna adli işlemlerden sonra karar verileceği açıklanmıştır. Özellikle Cumhuriyet Savcılığı tarafından soruşturmanın devam ettiği ortada iken ve İlçe Jandarma Komutanlığının bahçesinde de ceset olduğu iddiaları var iken, İlçe Jandarma Komutanlığınca bu kazının yapılması manidardır. Mevzi açma çalışması sırasında kemikler bulunduğunda buhususta Cumhuriyet Savcılığına bilgi verilmemesi, adli vaka olduğuna şüphe yokken kazıya Mutki cumhuriyet savcısının bilgisi olmadan devam edilmesi, savcılığın olaya yapılan ihbar üzerine el koyması; yapılan işin söylendiği gibi mevzi açma işi olmadığı yönünde bizde ve kamuoyunda şüphe uyandırmıştır. İlçe Jandarma Komutanlığınca yapılan mevzi çalışmasında kemik bulunduğunda bu hususun derhal Cumhuriyet Savcılığına bildirilmesi gerekirken aksi cihette hareket edilmesi, akıllarda birilerinin bazı şeylerigizlemeye çalıştığı ve ortaya çıkması muhtemel delilleri karartmaya yönelik faaliyet içinde oldukları yönünde şüpheler uyandırmıştır."
Kaynak: İHA