Pervin Buldan: Ağar ve Çiller Sorgulanıp Yargılanmalı (özel)
BDP Grup Başkanvekili ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, eski MİT`çi Mehmet Eymür`ün ifadelerinin kendisi için süpriz olmadığını söyledi.
Yüksekovalı iş adamı kocası Savaş Buldan, 1994 yılında kaçırılıp öldürülen Pervin Buldan, bugün yapılması gereken şeyin savcıların, hakimlerin Mehmet Ağar ve Tansu Çiller`i dinlemesi, sorgulaması ve yargılaması olduğunu ifade etti. Buldan, "Faili meçhul cinayetler Türkiye`nin kanayan bir yarası. Dolayısıyla çözülmesi gereken bir aşamadayız." dedi.
Faili meçhul cinayetler soruşturmasında gözaltına alınan eski MİT`çi Mehmet Eymür`ün, "Tarık Ümit, birtakım infaz işlerinde kullanılmıştı. Savaş Buldan, Hacı Karay, Adnan Yıldırım cinayetlerinde bizzat görev aldığını kendisinden öğrendim. Savaş Buldan`ın üzerinde çıkan paraları almışlar. Yanında bulunan Özel Harekâtçılarla birlikte Mehmet Ağar`a getirmişler. Parayı paylaşmışlar." ifadesi, dikkatleri kocasını failli meçhul cinayetlere kurban veren Pervin Buldan`a çevirdi.
Cihan Haber Ajansı muhabirine konuşan Buldan, Eymür`ün ifadelerinin süpriz olmadığını vurguladı. Daha öncede bu tür cinayetlerin kimler tarafından işlendiğini sürekli dile getirdiklerini ve bu cinayetlerde özellikle parmağı olan insanları, tetikleri kimlerin çektiğini, listelerin de kimlerin hazırladığını da bildiklerini savunan Buldan, "Mehmet Eymür`ün ifadeleri bizim açımızdan çok süpriz değil. Bugün yapılması gereken şey, savcıların, hakimlerin Mehmet Ağar ve Tansu Çiller`i dinlemesi, sorgulaması ve yargılamasıdır." diye konuştu.
"İNSAN ÖLDÜRMEK KUSUR MUDUR SUÇ MUDUR?"
Eymür`ün ifadelerine ilişkin, Mehmet Ağar`ın açıklamalarının hatırlatılması üzerine Buldan, "Mehmet Ağar`a şunu sormak gerekiyor; acaba insan öldürmek bir kusur mudur yoksa suç mudur? Şöyle bir ifadesi var; `Kusurlarımız olmuştur ama suçumuz olmamıştır.` İnsan öldürmek, insan canı almak bir kusur mudur yoksa bir suç mudur; takdiri kendisine bırakıyoruz. Bugün Türkiye`de 17 bin insan faili meçhul cinayete kurban gitmiş. 17 bin insanın sorumlusu olarak görülen bir insanın böyle bir ifade kullanması, doğrusu yadırgıyorum. Belki kendi çapında Türkiye`nin bekası için bunları yaptım diyebilir ama Türkiye`nin bekası insan öldürmek olmamalı bana göre. Eğer Türkiye bir hukuk devleti ise bu insanlar yargılanabilirdi, sorgulanabilirdi, cezaları varsa cezalandırılabilinirlerdi. Ama maalesef bu yöntem denenmedi ve izlenmedi, farklı bir yöntem izlendi. Dolayısıyla geçmişte yapılanların hesabını bugün bir şekilde vermek gerekiyor. Bu hesap vermesi gerekenler içerisinde de bence Mehmet Ağar ve Tansu Çiller geliyor." karşılığını verdi.
"TETİĞİ ÇEKENLERİN ROBOT RESİMLERİ VAR"
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi`nde yargılaması biten Mehmet Ağar davasına müdahil olmak isteyen ancak mahkemece bu talebi reddedilen Buldan, şunları söyledi: "Belge olarak şunu söylemeye çalışmıştım; bizim elimizde robot resimler var. Tetiği çekenlerin robot resimleri var. Bunların içerisinde Ayhan Çarkın, Tarık Ümit var, isimler şu an çok fazla aklıma gelmiyor ama birkaç tanesi de sanırım yaşamını yitirdi, Bandırmalıoğlu. Birkaç tanesinin robot resmi var, bunlar birer belgedir tabii, bunları sunmak istemiştim ama müdahillik talebimiz reddedildi. Şu an Ayhan Çarkın soruşturmasına müşteki sıfatıyla talebimiz oldu. Oradan bir sonuç bekliyoruz. Soruşturma aşaması bitip dava açılırsa müdahillik talebimiz de olacak. Çünkü Mehmet Eymür`ün ifadeleri şu anda, Ayhan Çarkın`ın vermiş olduğu ifadeler doğrultusunda geliştiği için, biraz orayı beklemek gerekiyor bana göre."
"FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER SORUŞTURMASINDA İFADE VERDİM"
Faili meçhul cinayetler soruşturması kapsamında kendisinin de müşteki sıfatıyla ifade verdiğini anlatan Buldan, ancak savcılıktan henüz bir cevap gelmediğini belirtti. Şu an farklı bir gelişme olmadığını dile getiren Buldan, savcılık tarafından henüz robot resimlerin istenmediği için bu resimleri sunmadığını kaydetti. Buldan, gelinen noktayı ise şöyle özetledi:
"Göstermelik olmamalı, kamuoyunu aldatmak ya da yanıltmak adına olmamalı. Bana göre samimi ve cesur adımlar atılmalı. Faili meçhul cinayetler Türkiye`nin kanayan bir yarası. Dolayısıyla çözülmesi gereken bir aşamadayız. Türkiye, Avrupa Birliği`ne girmek isteyen bir ülke ve Avrupa Birliği`ne girmek istiyorsa, bu cinayetlerin de çözülmesi gerekiyor."