Erdoğan`dan Dersim Özrü Ankara

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Dersim olaylarıyla ilgili, eğer devlet adına özür dilemek gerekiyorsa ve böyle bir literatür varsa kendisinin özür dileyeceğini ve dilediğini belirterek, ``Ancak CHP adına, CHP zihniyeti adına özür dilemesi gereken varsa, şu anda güya `yeni CHP`nin yeni genel başkanıyım` diyorsun o da sensin, `hem bir Tuncelili olarak, hem bir Dersimli olarak onur duyuyorum` diyorsun ya hadi onurunu kurtar bakalım, kurtar`` dedi.

, Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, Dersim olaylarıyla ilgili belgeler açıkladı

Dersim`de sayısı bugün dahi bilinmeyen, tahmin edilen binlerce insanın, kadın ve çocuğun katledildiğini, yuvaların yıkıldığını, binlerce insanın batıya göç ettirildiğini, binlerce kız çocuğunun evlatlık verildiğini söyleyen Başbakan Erdoğan, ``Rahatsız mı oldun Kılıçdaroğlu, ama ben Kılıçdaroğlu`na inanan o CHP`li temiz, saf kardeşlerime de bunu hatırlatmak istiyorum. Siz de bunu lütfen bunu düşünün`` dedi

Erdoğan, ``Çünkü o dönem CHP`nin tek başına iktidar dönemidir. CHP`nin geçmişinde işte bu var, Hamdolsun bizim geçmişimizde bunlar yok`` diye konuştu

Konuşmasında Dersim olaylarıyla ilgili belgeleri açıklamaya devam eden Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ``Belge 2: Bakın burada, bir belgeyi sizlere göstermek istiyorum. 8 Ağustos 1939 tarihli bir belge. Jandarma Umum Komutanlığından başvekalet yüksek makamına gönderilmiş. Dersim`e yapılan müdahalenin bilançosunu veriyor, kat`i netice alınıncaya kadar baskınların devam edeceğini bildiriyor. Ekte de bir cetvel var. Ölü, diri, teslim olanların rakamlarını gösteriyor. 1936, 1937, 1938 ve 1939;da, toplam 13 bin 806 kişinin öldürüldüğü bu belgede ifade ediliyor. Bakın deprem felaketinden bahsetmiyorum, öldürülenlerden bahsediyorum

Belgenin altındaki imza çok ilginç. Faik Öztrak. Dahiliye vekili, yani İçişleri Bakanı... Sayın Kılıçdaroğlu, nereye kaçıyorsun, nereye kaçıyorsun? Bunlardan nasıl sıyrılacaksın? Ben mi özür dileyeceğim, sen mi özür dileyeceksin? Eğer devlet adına özür dilemek gerekiyorsa ve böyle bir literatür varsa ben özür dilerim ve diliyorum. Ancak CHP adına, CHP zihniyeti adına özür dilemesi gereken varsa, şu anda güya `yeni CHP`nin yeni genel başkanıyım` diyorsun o da sensin, `hem bir Tuncelili olarak, hem bir Dersimli olarak onur duyuyorum` diyorsun ya hadi onurunu kurtar bakalım, kurtar.`` -BELGE 3- Başbakan Erdoğan, 23 Aralık 1938 tarihli bir belgeyi açıkladı. Erdoğan, şöyle devam etti: ``Belge 3: Dersimle ilgili bir başka belgeyi de bugün burada açıklıyorum. 23 Aralık 1938. Tunceli`den 11 bin 683 kişinin sürüldüğünü belirten, 2 bin kişinin daha sürülmesini karara bağlayan Bakanlar Kurulu kararı. Burada da Başbakan kim biliyor musunuz Celal Bayar. Reisi Cumhur İsmet İnönü o zaman. Anma törenlerini yapan sensin. Nasıl yüzleşiyorsun tarihinle? Bütün bu sürgünlerin altında, bu öldürmelerin altında İnönü`nün imzaları var

Havadan bombardımanların altında imzası var. Atatürk`ün vefatından yaklaşık 1 ay sonra, İsmet İnönü cumhurbaşkanı, Celal Bayar başbakan

Bir kararname, şöyle diyor: Tunceli`den garba nakillerine karar verilen cem`an 12 bin kişinin, 11 bin 683 kişinin mürettep mahallerine sevk ve iskanları icra edilmiş ise de muhtelif mahallerde aynı evsafı haiz ve sevke hazır bir vaziyette bulunan 514 şahısla birlikte yekunu, kararnamelerle tespit edilen miktarı geçeceğinden dağlarda ve mağaralarda saklanmaları ve kış münasebetiyle barınamayarak dehaletleri umulanlarla beraber daha 2 bin kişinin ilişik listede yazılı yerlere sevk ve iskanları, dahiliye vekilliğinin teklifi üzerine icra vekilleri heyetinin toplantısında onanmıştır. İmza: Reisicumhur İsmet İnönü. Başbakan Celal Bayar...`` -KEL ALİ- Alttaki imzalarda bir ismin de kendisinin dikkatini çektiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti: ``Nafia vekili, yani Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya. Ali Çetinkaya, İskilipli Atıf Hoca`yı düzmece bir mahkemeyle, ``kararın infazına, şahitlerin sonra dinlenmesine`` diyerek idam eden, kel Ali Lakaplı Hakim. Bu CHP bu işte..

3 Mayıs`ta, CHP`li Yenimahalle Belediyesi, işte bu Ali Çetinkaya`nın ismini Ankara Yenimahalle`de bir parka verdi

Biz, bunu hatırlattığımız zaman da CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu Afyonkarahisar`da, işte bu Ali Çetinkaya`ya sahip çıktı, onu bir kahraman olarak ilan etti. Sizin kahramanlarınız bu ise bu ülke biter... Bizim kahramanlarımız arasında yüzü kapkara olanlar yok, yüzü apaydınlık olanlar var

İşte bu Dersim Belgesi`nin altında da Ali Çetinkaya`nın imzası var. Hadi bunu da sahiplen bakalım. Ama sahiplenir, çünkü yüz yok. Evet, bu vicdan ister, bu vicdan işi, bu adil bir yaklaşım ister

Dersim`de operasyon hazırlıklarında da işte CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu`nun sahip çıktığı bu Ali Çetinkaya`nın katkısı var. Bu da fotoğraflarla sabit.`` Erdoğan, konuşmasında 27 Eylül 1938 tarihli açıkladığı 4. bölgeyle ilgili de şu bilgileri verdi: ``Dersim operasyonlarının hemen ardından, Sason`da yapılan temizlik ve takip operasyonlarının raporu. Sason bölgesinde 384 kişinin öldürüldüğü, diri tutulan ve teslim olanların tamamının batıya göç ettirildiği ifade ediliyor. Halen Sason yasak bölgesi içinde hiçbir ferdin kalmadığı, operasyonun da böylece sonlandırıldığı ifade ediliyor. 28 Eylül 1938

İmza kim biliyor musunuz? İçişleri Bakanı Şükrü Kaya. Yine CHP... Ben daha ne anlatayım, daha bir şey anlatayım mı bu belgelerin sayısı çok fazla. Vakit almamak için bir kaç tanesini huzura getirdim

Ben dikkat edin belgeyle konuşuyorum. Lafı güzaf değil

Beyefendi diyor ki, `arşivi aç`. Arşiv açık ya... Bak incele ama ondan sonra çok doğruyu anlat. Yine kendini durup dururken kendini savunmaya kalkma, hakkı teslim et. Ama edemezler. Çünkü bunların bütün siyaseti doğruluk üzerine değil, dürüst olmamak üzerine kuruludur.`` -``Dersim cesaretle sorgulanmayı bekleyen bir faciadır``- ``Dersim, yakın tarihimizdeki en acı, en trajik olaylardan biridir`` diyen Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ``Dersim, aydınlatılmayı, cesaretle sorgulanmayı bekleyen bir faciadır. Dersim, CHP Hükümetlerinin onlarca, yüzlerce faciasından en acısıdır, en kanlısıdır. Ben Haziran seçimleri öncesinde yine birçok şeyler açıkladım. Hak ve özgürlüklerle neler açıkladım neler. Gazeteleri toplatmaktan, kitapları yakmaktan, toplatmaktan, kuran elifbası, cüz vesaire kitapları toplatmakla ilgili ne belgeler açıkladım. Yine altında İnönü`nün imzası var. Bunların hepsini anlattım. Bu CHP bu yav

Ama Dersim faciası karşısında özür dileyecek olan, bu faciayla yüzleşecek olan, AK Parti değil, AK Parti Hükümeti değil, bizzat bu facianın, bu kanlı eserin sahibi olan CHP`dir

CHP`nin Tunceli Milletvekilleridir, CHP`nin Tunceli kökenli Genel Başkanıdır. Sayın Aygün çıktı, açıklama yaptı ama ne yaptılar, linç kampanyası başlattılar. Çünkü orada doğruyu söyleyemezsin, söylediğin an götürürler, hiç şakası yok

CHP Genel Başkanı, grup kürsüsünden ağır hakaretler ederek, bu ülkenin Başbakanına sıyrılamayınca bakıyorsunuz seviyesiz ifadelerle hitap ederek, bu acı meseleyle yüzleşeceğini zannediyor

CHP Genel Başkanı, belki kendi arkadaşlarını, akrabalarını susturabilir, onlara yönelik linç kampanyasına sessiz kalabilir ama AK Parti`yi susturmaya gücü yetmez

Biz, açık yüreklilikle tarihimizle yüzleşiyoruz. Samimiyetle karanlıkları aydınlatmaya çalışıyoruz

Tekrar ediyorum: Tuncelili bir Genel Başkan, tarihiyle yüzleşmek adına CHP için aslında bir fırsattır

CHP Genel Başkanı, hakaret etmeyi bırakıp, partisinin geçmişiyle yüzleşmeli, CHP;nin bu ülkeye yaptığı zulümleri, o zulümlerin bir mağduru olarak araştırmalıdır

Geçtiğimiz hafta içinde, CHP`liler, Sultan Abdülmecit`le Halife Abdülmecit;in aynı kişiler olmadıklarını anladılar. Bundan dolayı mutluyum. Kampanyalar yaptılar, aşırı uçlarla gösteriler yaptılar ama ben yine de burada bir çark olduğun için iyimserim ve iyimser bir gelişme olarak değerlendiriyorum. İnşallah çalışmalarını daha ileri götürür, biraz daha tarih okur ve Dersim olaylarının da iç yüzünü anlarlar

Mehmetçiğim (AK Parti Milletvekili Mehmet Metiner) sen de bundan sonra daha fazla işe fazla girme... ``
Kaynak: AA