Bdp`li Demirtaş Mersin`de

Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kürt halkının Kürdistan gerçeği ile var olduğunu, herkesin bunu böyle kabul etmesi gerektiğini söyledi.

Bdp`li Demirtaş Mersin`de
BDP Mersin İl Başkanlığı`nın Şah Düğün Salonu`nda yapılan ikinci olağan kongresine katılan Demirtaş, son KCK operasyonlarındaki gözaltıları eleştirdi. Türkiye gibi daha tam olarak demokrasisine kavuşmamış ülkelerde siyaset yapmanın zor olduğunu ileri süren Demirtaş, hele BDP gibi bir partide siyaset yapmanın daha zor olduğunu belirtti. Bu mücadelenin ateşten bir gömlek olduğunu ifade eden Demirtaş, "Bu gömleği giyen herkes karşılıksız bir mücadele yürütmektedir. Ben bu mücadeleyi yürüten herkesi coşkuylaselamlıyorum" diye konuştu. Van depreminde oradaki depremzedelerin yaralarının sarılması için vatandaşların gösterdiği dayanışmanın da takdire değer olduğunu kaydeden Demirtaş, bu dayanışmanın kesilmeden devam etmesini istedi. Konuşmasına, Malatya morgunda 24 PKK`lının cenazesinin bekletildiğini belirterek devam eden Demirtaş, savaş olmasın, barış gerçekleşsin` diye uğraş verdiklerini söyledi.BDP`nin sıradan bir parti olmadığını anlatan Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bir halk hareketinin ne demek olduğunu bilmedikleri için BDP`lileri tutuklayarak seslerini keseceklerini, bu halk hareketini bitireceklerini sanmaktadırlar. Bir halk hareketinin tamamını içeriye atsanız da, bir halk hareketinin tamamını yok etseniz de bu halkın gerçeğini ortadan kaldıramazsınız. Bu halkın tamamını bu topraklarda katletseniz de onurumuz, şanımız kalacak, direnişimiz kalacak. Bunu ortadan kaldıramayacaksınız." Bugüne kadar yaptıkları mücadelenin her adımında barışı ağızlarından düşürmediklerini savunan Selahattin Demirtaş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Çünkü `buna ihtiyacımız var, onurlu bir barış istiyoruz, eşitçe, hakça, kardeşçe yaşamak istiyoruz` dedik. `Biz barış dilencisi değiliz` dedik. `Olacaksa eğer bu topraklarda onurlu bir barış, bizi biz olarak kabul edeceksiniz` dedik. Dilimizle, kültürümüzle, yaşam tarzımızla, coğrafyamızla, köyümüzle biz, biz olarak yaşayacağız bu topraklarda. Onlar bunusindiremiyor. Kürt halkı, Kürdistan gerçeği ile vardır. Kürt halkı kendi anavatanı ile birlikte vardır. Ama bu zihniyet bir halkın kendi anavatanında 3 kelime Kürtçe konuşmasına tahammül edemediği için `benim izin verdiğim kadarı ile konuşabilirsin` diyor. Eğer birlikte yaşamdan söz edeceksek bu sömürgeci zihniyetten vazgeçeceksiniz." Bunu kabul etmeyen bir politikayı kabul etmediklerini anlatanDemirtaş, şöyle konuştu: "Öyle TRT 6 açtık, ondan bir kaç saat dinleyin, özel kurs açtık, kursa gidin` yok. Kürtler, özgürce yaşar, bunu ezberleyeceksiniz. Bu ülkede kardeşçe yaşayacaksak eğer, bu hukukla yaşayacağız. Bunun dışındaki hiçbir şeyi kabul etmiyoruz. Neyse bunun bedeli ödemeye hazırız. Hak verilmez alınır, şiarımız budur. Biz haklarımızı, özgürlüklerimizi alacağız." Bir dönem eski başbakanlardan Tansu Çiller ve Demirel`in de bugünkü politikaları uyguladığını ileri süren Demirtaş, şunları söyledi: "O dönemlerde de bunların çok daha beterini gördük. `Bunları bitireceğiz` diyorlardı. Şimdi bakın `ya bitecek ya bitecek` diyenlerin nerede olduğu belli değil, ama BDP 36 milletvekili ile Meclis`te. Zulmün varacağı yer, Tansu Çiller`in vardığı yerdir. Kim bitecek hepimiz göreceğiz. O nedenle kimseden aman dilemiyoruz. Ne kadar cezaevi varsa hepimizi oraya doldurun. Bakalımkim bitecek. Biz haklıyız, bizim meşru taleplerimiz var. Biz kimseye zulüm yapmadık, yapmayacağız. Kimse moralini bozmasın. Bunların çok kullandığı bir laf var şimdi ben onlara söyleyeyim; `bunların son çırpınışlarıdır, son çırpınışları` Karıncaya sormuşlar, `nereye gidiyorsun?` demişler. `Hacca gidiyorum` demiş. `Sen bu gidişle Hacca yetişemezsin` demişler. O da `en azından yolunda ölürüm` demiş. Bize düşen de böyle bir onurlu yolda yürümektir. En azından uğrunda ölürüz."
Kaynak: İHA