Arap Baharı ve Türkiye

"Türkiye şu anda tartışmasız bir bölgesel güç" -"Türkiye`nin Orta Asya, Ortadoğu ve diğer bölgelerde insan haklarını koruma, geliştirme ve teşvik etme konularında sistematik şekilde çalışması büyük önem taşıyor" -"Libya`da muhalif askerler insan hakları ihlallerini derhal durdurmalılar" -"İsrail, duvar inşası ve yerleşim politikalarıyla uluslararası hukuku çiğniyor" ANKARA (A.

A) - 26.10.2011 - Mustafa Keleş - İnsan Hakları İzleme örgütü Başkan Yardımcısı ve Avrupa Bölgesi sorumlusu Jan Egeland, Batılı ülkelerin küresel çapta güç kaybettiğini belirterek, "Türkiye`nin kendi toprakları başta olmak üzere, Orta Asya, Ortadoğu ve diğer bölgelerde insan haklarını koruma, geliştirme ve teşvik etme konularında sistematik şekilde çalışması büyük önem taşıyor" dedi

Bir dizi temas ve konferans için Türkiye`de bulunan Jan Egeland, "Arap baharı"nın insan hakları açsından olumlu ve olumsuz yönleri ile Türkiye`nin insan hakları konusunda artan önemini AA`ya değerlendirdi

Muammer Kaddafi`nin yakalanmasının ardından öldürülmesini ve öldürülme şeklini eleştiren Egeland, "Arap baharı konusunda hala çok umutluyum, ama aynı zamanda çok endişeliyim. Henüz atılması gereken adımların yarısı bile atılabilmiş değil. Libya`da muhalif askerler insan hakları ihlallerini derhal durdurmalılar. Çatışmanın son günlerinde Sirte`de bir otelde esir tutulan Kaddafi güçlerine bağlı 53 kişinin öldürüldüğünü tespit ettik. Bu durum geçici konseyin, muhalif savaşçılarını hemen kontrol altına alması gerektiğini gösteriyor" diye konuştu

Libya`da çatışmaların başladığı günden bu yana birçok insan hakları ihlali vakası tespit ettiklerini ve bunları raporlaştırdıklarını ifade eden Egeland, iki tarafın da bu ihlalleri gerçekleştirdiğini, ancak Kaddafi askerlerinin sivillere yönelik hak ihlallerinin çok daha fazla olduğunu belirtti

Kaddafi`nin öldürülmesine de değinen Egeland, "Kaddafi ve onun oğluna yapılanlar kötüydü. Çünkü gözaltına alındıktan sonra öldürüldüler. Bu bir insan hakları ihlalidir ve soruşturulması gerekir" dedi

İsrail`in Gazze`ye uyguladığı ambargo konusunda da açıklamalar yapan Egeland, bu ambargoyu başından beri eleştirdiklerini belirterek, "Çünkü burada çok sayıda sivile kolektif bir ceza uygulanmakta. Aynı zamanda Gazze`den İsrail`e fırlatılan roketleri de kınıyoruz" dedi

İsrail`in uyguladığı ambargonun çok uzun sürdüğünü ve çok sert uygulandığını ifade eden Egeland, "İsrail, duvar inşası ve yerleşim politikalarıyla uluslararası hukuku çiğniyor" diye konuştu

-Türkiye`nin uluslararası alanda artan önemi- Jan Egeland, Türkiye`nin son dönemde bölgesel ve küresel alanda artan önemine de değindi

"Türkiye şu anda tartışmasız bir bölgesel güç" diyen Egeland, Türkiye`nin ekonomi, ticaret, yatırım, siyaset ve kültürel alanlarda gittikçe büyüdüğünü ifade etti

Türkiye`nin artan gücüne paralel insan haklarının geliştirilmesi ve teşvik edilmesi konusunda da sorumluluğunun arttığını kaydederek, şunları söyledi: "Türkiye`nin Suriye`de insan hakları için sistematik bir şekilde çalışması çok önemli. Şu anda Suriye insan hakları açısından çok kötü durumda. Türkiye`nin Orta Asya, Ortadoğu ve diğer bölgelerde insan haklarını koruma, geliştirme ve teşvik etme konularında sistematik şekilde çalışması büyük önem taşıyor. Çünkü Batılı ülkelerin küresel güçleri azalıyor. Dolayısıyla Türkiye, Brezilya, Güney Afrika ve Hindistan gibi yükselen güçlerin kürsel insan hakları konusunda sorumluluk almaları gerekiyor. İşte biz, İnsan Hakları İzleme örgütünün üst düzey delegeleri olarak bu nedenle Türkiye`deyiz." Egeland, açıklamasında, Arap baharı ile Wall Street eylemleri arasındaki ortak noktalara da değinerek, iki grubun da ifade özgürlüğünü kullanarak içinde bulundukları durumdan duydukları rahatsızlığı dile getirdiğini söyledi

Arap baharı gösterilerinin Wall Street`tekine göre daha insan hakları odaklı olduğunu kaydeden Egeland, "Biz örgüt olarak iki taraftaki göstericilerin de ifade özgürlüğünü destekliyoruz" dedi

-Jan Egeland- İnsan Hakları İzleme örgütü Başkan Yardımcısı ve Avrupa Bölgesi Sorumlusu olarak görev yapan Jan Egeland, İnsan Hakları İzleme örgütüne katılmadan önce, Norveç Uluslararası İlişkiler Enstitüsünde icra direktörü olarak görev aldı

Egeland 2003`ten 2006`ya kadar BM Genel Sekreteri İnsani İşler Koordinatörü ve BM Acil İşler Kurtarma Koordinatörü olarak, küresel insani müdahale sisteminin yeniden düzenlenmesine yardım etti ve Asya tsunamisi ile Lübnan, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Darfur gibi bölgelerdeki krizlere ilişkin uluslararası yardımları organize etti

Time dergisi tarafından 2006`da "dünyaya yön veren 100 kişiden" biri olarak gösterilen Egeland, 1999`dan 2002 yılına kadar BM Genel Sekreterinin Kolombiya Özel Danışmanı olarak çalıştı, 1990-1997 yıllarında Norveç Dışişleri Bakanlığında görev yaptı. Birleşmiş Milletler, Uluslararası Kızılhaç Örgütü, Norveç Hükümeti ve diğer hükümet dışı örgütlerdeki çalışmaları dolayısıyla insani yardım ve çatışma çözümü konularında büyük bir deneyime sahip olan Egeland, halen Stavanger Üniversitesinde doçent olarak çalışıyor

(MST-ŞP)
Kaynak: AA