Baz İstasyonlarının Sökümü...

``Baz istasyonlarının yerleşim yerlerinin dışına çıkarılması demek, o yerleşim yerlerinde mobil haberleşme olmayacak demektir`` -``Baz istasyonunu uzaklaştırırsanız, cep telefonu daha zararlı hale gelir`` -``Baz istasyonundan bir şey çıkmaz, sinyal antenden verilir.

İnsanlar gidip antene sarılıyorsa riskli bir şeydir. Ben öyle bir insan da görmedim`` -``Biz devlet kuruluşuyuz. Devlet kuruluşunun ticari bir amacı yoktur. Biz niye değerini aşmış bir baz istasyonuna `olur` diyelim`` -``Bu konudaki haberlerin spekülatif olduğunu düşünüyorum

Hele mahalli idarelerin bunları davulla zurnayla sökmelerine anlam veremiyorum. Bu, bilişimin katledilme törenidir`` (Fotoğraflı-Görüntülü) ANKARA (A.A) - 17.10.2011 - Meltem Uzun - Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, baz istasyonlarının yerleşim yerlerinin dışına çıkmasının, o yerleşim yerlerinde mobil haberleşme olmayacağı anlamına geldiğini belirtti

AA muhabirine konuşan Acarer, baz istasyonları konusunda kamuoyunun yanlış bilgilendirildiğini ya da yönlendirildiğini öne sürdü

``Baz istasyonu olsun mu, olmasın mı?`` şeklinde bir tartışmanın olamayacağını belirten Acarer, ``Bazı televizyon kanallarında halka `baz istasyonları şehir dışına çıksın mı?` diye soruyorlar. Bu bilerek sorulan bir soruysa halkın yanlış yönlendirilmesi demektir. Bilmeden soruluyorsa da yanlış bir sorudur. Çünkü, baz istasyonlarının yerleşim yerlerinin dışına çıkması demek, o yerleşim yerlerinde mobil haberleşme olmayacak demektir`` dedi

Bu sorunun teknik elemandan mühendise veya akademisyene, kime sorulursa sorulsun aynı cevabın verileceğini söyleyen Acarer, teknik açıdan baz istasyonlarının şehir dışına alınarak haberleşmenin devam etmesinin mümkün olmadığını ifade etti

Acarer, şöyle devam etti: ``Dünyada da böyle bir tane örnek gösteremezsiniz. Bu mümkün değilse vatandaşa bu soruyu sormak doğru değil. Çünkü soruyu sorduğumuzda haberleşmenin biteceğini söylemiyoruz

Soru bu şekilde yanlış sorulursa o zaman vatandaşın yüzde 99`u `çıksın` der. Bir tanesi de muhtemelen para alıyordur, o yüzden istemez çıkmasını. Soru, `mobil haberleşme olsun mu, olmasın mı?` diye sorulabilir.`` Baz istasyonu uzaklaştırıldığı takdirde baz istasyonundan ziyade cep telefonunun daha zararlı hale geleceğini anlatan Acarer, ``Baz istasyonunun sinyali azaldığında cep telefonunuz irtibatta kalabilmek için daha fazla enerji göndermek zorunda kalıyor`` diye konuştu

Baz istasyonunun asıl riskinin 4-5 metrede olduğunu ifade eden Acarer, orada da asıl riskin istasyonda değil, anteninde olduğunu dile getirdi. ``Baz istasyonundan bir şey çıkmaz, sinyal antenden verilir. İnsanlar gidip antene sarılıyorsa riskli bir şeydir. Ben öyle bir insan da görmedim. Onu da hiç tavsiye etmem`` diyen Acarer, özellikle de görüşme sırasında telefon beynin yakınına yaslandığı için daha riskli hale geleceğini vurguladı

-``Kullanılan sistemler Türkiye`ye özgü değil``- Cep telefonları veya baz istasyonlarında kullanılan sistemlerin, Türkiye`ye özgü olmadığına değinen Acarer, bu işi dünyada yapan 4-5 firma olduğunu, Türkiye`de diğer ülkelerdeki sistemin kullanıldığını anlattı

Acarer, ``Benim merak ettiğim: neden bu ülkelerde bu kadar tepki yok da Türkiye`de var? Bu yanlış yönlendirme, başka bir şey değil`` dedi

Türkiye`nin bu konuda diğer ülkelerden daha avantajlı olduğunu savunan BTK Başkanı Acarer, Türkiye`deki üç operatörde de sistemlerin en az 3,5 hatta 3,75 nesil olduğunu söyledi

Türkiye`nin ölçüm değerleri ve kabul ettiği sınırın Avrupa`dan 4 kat daha emniyetli olduğuna dikkati çeken Acarer, ``Almanya`da baz istasyonundan çıkan sinyali ölçme değerinde sınır 40 volt/metredir. Bizde 4 kat daha düşük. Türkiye`de 3G ile beraber 65 bine yakın baz istasyonu var. Bunların hiçbiri bu değerin üstüne çıkmamıştır. Zaten çıkarsa o sistemin çalışması bizim mevzuatımıza göre mümkün değil`` diye konuştu

Baz istasyonları kurulurken önceden BTK`den onay alındığını belirten Acarer, istasyon kurulduktan sonra da mutlaka kurul tarafından ölçümlerinin yapıldığını anlattı

BTK`nin bir devlet kuruluşu olduğuna işaret eden Acarer, ``Devlet kuruluşunun ticari bir amacı yoktur. Biz niye değerini aşmış bir baz istasyonuna `olur` diyelim. O zaman görevimizi yapmamış oluruz. `Hemen bunu normal değerlerine çek ya da arıza varsa da sök buradan` diyoruz`` ifadelerini kullandı

-``Bu devlet malına zarar vermektir``- Acarer, şöyle devam etti: ``Bizim asli görevlerimizden bir tanesi bunların denetimidir. Şu anda baz istasyonlarının yüzde 90`dan fazlasının değeri 1 ile 3 volt/metre arasındadır. Belirlenen üst sınır aslında 10 volt/metre. Kalanlar da 3 ile 9 volt/metre arasında. Bizim müsade etmediğimiz 11 volt/metre Avrupa`da çok düşük bir değer olarak kabul ediliyor

Bu konudaki haberlerin spekülatif olduğunu düşünüyorum. Hele mahalli idarelerin bunları davulla zurnayla sökmelerine ben anlam veremiyorum. Bu, bilişimin katledilme törenidir. Bilişim için önce altyapı lazım. Bunun için de önce fiber ve baz istasyonu olması lazım. Baz istasyonu olmadan teknik olarak haberleşmeyi sağlayan dünyada bir örnek yok ki. Bu konuda herkesin sorumluluğunun bilincinde olması gerek.`` Operatörlerin baz istasyonlarına ilişkin imtiyaz sürelerinin 25 yıl olduğunu ve bu sürenin sonunda bütün sistemlerin devlete geri verileceğini kaydeden Acarer, ``Aslında yıkılan, kırılan baz istasyonları devletin sistemleri. Bu, devlet malına zarar vermektir`` dedi

(MTM-EHK)
Kaynak: AA