Suriyeli Muhalifleri Destekleyen Dış Komite Sözcüsü Hamza: "türkiye`nin Suriye`ye Ekonomik Yaptırım Da Uygulamasını İstiyoruz"
Suriye muhaliflerini desteleyen Dış Komite Sözcüsü Prof.
Dr. Mahmud el Hamza, Türkiye`nin Suriye`deki Beşşar Esad rejimine karşı siyasi tavrının son derece iyi olduğunu belirterek, Türkiye`nin Suriye`ye karşı ekonomik yaptırımda da bulunmasını istediklerini söyledi
Rusya Bilimler Akademisi Tarih Bilimi ve Matematik Tarihi Teknoloji Sektörü Enstitüsü araştırma görevlilerinden olan Hamza, A.A`ya yaptığı açıklamada, Türkiye`nin Suriye konusundaki pozisyonunu son derece olumlu değerlendirdiklerini belirterek, "Türkiye, Suriye halkına çok destek verdi. On binlerce Suriyeliyi kabul etti, muhalefetiyle görüşüyor, konferanslar düzenlemesine yardım ediyor" diye konuştu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın Suriye`ye karşı izlediği politikayı "çok olumlu" bulduğunu söyleyen Hamza, "Ama Türkiye`den daha fazlasını bekliyoruz. Türk yönetimi defalarca Suriye rejimiyle çalışmak istemediğini söylemesine karşın Ankara`nın daha sert davranmasını bekliyoruz. Türkiye`nin siyasal anlamdaki pozisyonu çok iyi, ama ekonomik yaptırımları da uygulamasını istiyoruz. Bunun Suriye`deki resmi yönetime karşı olumlu etkisi olacağına inanıyoruz" dedi
Hamza, demokrasi ve İslam`ın bir arada yaşayabileceğine gösteren en uygun örneğin Türkiye olduğu ve bunun bütün İslam dünyasına model oluşturduğu yönündeki görüşleri nasıl değerlendirdiği yolundaki soruya, "Birçok siyasi güç Türkiye`nin siyasi model olmasına olumlu bakıyor. Hem demokrasi hem İslam son derece iyi geçinmekte ve bu oldukça modern bir sistem. Biz tamamıyla laikliği savunuyoruz. Elbette laik devletin hemen oluşturulması zor. Bence Türkiye modeli birçok Arap ülkesine uygun" karşılığını verdi
-"Meşal Tammo"- Muhalif Kürt lider Meşal Tammo`nun cinayeti arkasındaki güçlerin ve nedenleriyle ilgili soru üzerine Hamza, "Tammo`nun öldürülmesi son derece kötü bir olay. Tammo, Suriye`deki halk ayaklanmasını en başından beri destekledi" dedi
Hamza, Suriye istihbarat servislerinin muhalefet ayaklanmasını desteklediği için sürekli Tammo`nun peşinde olduğunu söyleyerek, "Bazen tutukladılar ve bir defasında da kaçırdılar. Tammo, Türkiye`de kurulan Suriye Ulusal Konseyi yönetimine seçilmişti. Suriye`de Ulusal Konsey Yönetimi`nden tek o vardı ve onu da öldürdüler. Suriye istihbarat servisleri onu öldürerek bir mesaj vermek istiyordu: Ulusal Konseye tabi olan herkesi böyle bir son bekliyor" dedi
Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim`in de Suriye Ulusal Konseyi`ne destek gösteren ülkelere karşı sert önlemler alınacağını söylediğini kaydeden Hamza, "Suriye müftüsü de Suriye`ye dış müdahalede bulunan ülkelere karşı intihar saldırıları düzenleneceğini söylüyor" diye konuştu
Dünyanın her ülkesinde taraftarlarının olduğunu savunan Hamza, "Suriye yönetimi artık terör diliyle konuşmaya başladı. Zaten halka karşı terör uyguluyorlar. 3 binden fazla Suriyeli sivil öldü, on binlercesi evlerini terk edip kaçtı" dedi
-"7 aydır yabancı basın ülkeye alınmıyor"- Uluslararası basın kuruluşlarının temsilcilerinin 7 aydır Suriye`ye girişine izin verilmediğini belirten Hamza, "Olaylar kapalı bir rejim altında gelişiyor. Yönetim olayları istediği şekilde yansıtıyor. Çünkü iktidar, muhalefeti askerlere saldıran silahlı çeteleri oluşturmakla suçluyor" dedi
Muhalefetin askerlere saldıran silahlı çeteleri oluşturduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını ileri süren Hamza, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İstihbarat servisleri, ordu ve onlarla işbirliği içinde olan ajanlar halka karşı hareketlerde bulunuyorlar. Temel sorun da zaten, Suriye`de yabancı hiçbir basının olmaması. Rusya`ya Suriye`ye muhabirlerini göndermesi için başvurmuştuk. Ama maalesef yabancı muhabirler Suriye`ye girebilse bile ancak istihbarat servislerinin gözetimi altında ülkeyi gezebilmekteler. Bu yüzden de böylece objektif bir bilgi alabilmeleri engellenmiş oluyor. Uluslararası toplumun, örgütlerin Suriye rejimine şiddetli baskı yapmasını istiyoruz ve başka çare de görmüyoruz. Çünkü yönetim, sorunları, durumu sadece güç kullanarak çözmeyi düşünüyor ve 7 aydır zaten bunu yapmaya çalışıyor. Suriye halkının savunduğu hakları var ve ayaklanan gençler, insanlar sonuna kadar bu hakları için yürümeye hazır. Ya zafer ya ölüm." (NHT-GÖK)
Kaynak: AA
Rusya Bilimler Akademisi Tarih Bilimi ve Matematik Tarihi Teknoloji Sektörü Enstitüsü araştırma görevlilerinden olan Hamza, A.A`ya yaptığı açıklamada, Türkiye`nin Suriye konusundaki pozisyonunu son derece olumlu değerlendirdiklerini belirterek, "Türkiye, Suriye halkına çok destek verdi. On binlerce Suriyeliyi kabul etti, muhalefetiyle görüşüyor, konferanslar düzenlemesine yardım ediyor" diye konuştu
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın Suriye`ye karşı izlediği politikayı "çok olumlu" bulduğunu söyleyen Hamza, "Ama Türkiye`den daha fazlasını bekliyoruz. Türk yönetimi defalarca Suriye rejimiyle çalışmak istemediğini söylemesine karşın Ankara`nın daha sert davranmasını bekliyoruz. Türkiye`nin siyasal anlamdaki pozisyonu çok iyi, ama ekonomik yaptırımları da uygulamasını istiyoruz. Bunun Suriye`deki resmi yönetime karşı olumlu etkisi olacağına inanıyoruz" dedi
Hamza, demokrasi ve İslam`ın bir arada yaşayabileceğine gösteren en uygun örneğin Türkiye olduğu ve bunun bütün İslam dünyasına model oluşturduğu yönündeki görüşleri nasıl değerlendirdiği yolundaki soruya, "Birçok siyasi güç Türkiye`nin siyasi model olmasına olumlu bakıyor. Hem demokrasi hem İslam son derece iyi geçinmekte ve bu oldukça modern bir sistem. Biz tamamıyla laikliği savunuyoruz. Elbette laik devletin hemen oluşturulması zor. Bence Türkiye modeli birçok Arap ülkesine uygun" karşılığını verdi
-"Meşal Tammo"- Muhalif Kürt lider Meşal Tammo`nun cinayeti arkasındaki güçlerin ve nedenleriyle ilgili soru üzerine Hamza, "Tammo`nun öldürülmesi son derece kötü bir olay. Tammo, Suriye`deki halk ayaklanmasını en başından beri destekledi" dedi
Hamza, Suriye istihbarat servislerinin muhalefet ayaklanmasını desteklediği için sürekli Tammo`nun peşinde olduğunu söyleyerek, "Bazen tutukladılar ve bir defasında da kaçırdılar. Tammo, Türkiye`de kurulan Suriye Ulusal Konseyi yönetimine seçilmişti. Suriye`de Ulusal Konsey Yönetimi`nden tek o vardı ve onu da öldürdüler. Suriye istihbarat servisleri onu öldürerek bir mesaj vermek istiyordu: Ulusal Konseye tabi olan herkesi böyle bir son bekliyor" dedi
Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim`in de Suriye Ulusal Konseyi`ne destek gösteren ülkelere karşı sert önlemler alınacağını söylediğini kaydeden Hamza, "Suriye müftüsü de Suriye`ye dış müdahalede bulunan ülkelere karşı intihar saldırıları düzenleneceğini söylüyor" diye konuştu
Dünyanın her ülkesinde taraftarlarının olduğunu savunan Hamza, "Suriye yönetimi artık terör diliyle konuşmaya başladı. Zaten halka karşı terör uyguluyorlar. 3 binden fazla Suriyeli sivil öldü, on binlercesi evlerini terk edip kaçtı" dedi
-"7 aydır yabancı basın ülkeye alınmıyor"- Uluslararası basın kuruluşlarının temsilcilerinin 7 aydır Suriye`ye girişine izin verilmediğini belirten Hamza, "Olaylar kapalı bir rejim altında gelişiyor. Yönetim olayları istediği şekilde yansıtıyor. Çünkü iktidar, muhalefeti askerlere saldıran silahlı çeteleri oluşturmakla suçluyor" dedi
Muhalefetin askerlere saldıran silahlı çeteleri oluşturduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını ileri süren Hamza, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İstihbarat servisleri, ordu ve onlarla işbirliği içinde olan ajanlar halka karşı hareketlerde bulunuyorlar. Temel sorun da zaten, Suriye`de yabancı hiçbir basının olmaması. Rusya`ya Suriye`ye muhabirlerini göndermesi için başvurmuştuk. Ama maalesef yabancı muhabirler Suriye`ye girebilse bile ancak istihbarat servislerinin gözetimi altında ülkeyi gezebilmekteler. Bu yüzden de böylece objektif bir bilgi alabilmeleri engellenmiş oluyor. Uluslararası toplumun, örgütlerin Suriye rejimine şiddetli baskı yapmasını istiyoruz ve başka çare de görmüyoruz. Çünkü yönetim, sorunları, durumu sadece güç kullanarak çözmeyi düşünüyor ve 7 aydır zaten bunu yapmaya çalışıyor. Suriye halkının savunduğu hakları var ve ayaklanan gençler, insanlar sonuna kadar bu hakları için yürümeye hazır. Ya zafer ya ölüm." (NHT-GÖK)