(özel Haber) "gümrük Kaçakçılığı Konusunda Her Kolluk Birbirinden Bağımsız Çalışıyor"
Türkiye Gümrük Müşavirleri Dernekleri İcra Kurulu Başkanı Baki Şimşek, Türkiye`de gümrük kaçakçılığı konusunda her kolluğun birbirinden bağımsız çalışırken, `mesleki kıskançlıklar` nedeniyle kimi zaman bilgi paylaşımı yapılmadığını öne sürdü.
Bugün gelişmiş ülkelerde gümrüklerdeki fiziki kontrolün tamamen kaldırıldığını, çok kuvvetli bir şüphe veya geçerli bir ihbar olmadığı sürece de ticaret erbabının mallarının fiziki olarak kontrol edilmediği gibi kontrol edilmesi halindeyse somut bir delil tespit edilmediğinde oluşabilecek her türlü zarar ve ziyanla birlikte masrafların kontrolü yapan kurum tarafından karşılandığına dikkat çeken Türkiye Gümrük Müşavirleri Dernekleri İcra Kurulu Başkanı Baki Şimşek, Türkiye`de ise fiziki kontrollerin keyfibir uygulamaya dönüştüğünü vurguladı. Bu durumun önüne geçilebilmesi adına `Sonradan Kontrol Yönetmeliği`nin uygulamaya konulduğunu hatırlatan Şimşek, söz konusu işlemle birlikte ticaret erbabının özellikle tek düzen hesap planı içinde tutmaya mecbur olduğu uluslar arası muhasebe kayıtları incelenirken, giren-çıkan, stoktaki mallar, satışlar, döviz transferler ve bunun gibi hususların muhasebe kayıtlarında detaylı olarak ele alındığını anlattı
"ADLİYEDE SAVCILAR ADETA TAPU TAHRİR MEMURUNA DÖNDÜ" Aynı zamanda Mersin Gümrük Müşavirleri Derneği Başkanı da olan Şimşek, "Ancak bu hususa verilen mesai ve personel yeterli değil. Sonradan kontrole ait denetim kadrosu arttırılmalı, sonradan kontrolün ne için yapıldığı ve neleri kapsadığı teknik olarak mükelleflere anlatılmalı. Ticaret erbabını kaçakçı veya hırsız olarak gören bir zihniyete son verilmeli, fakat sonradan kontrol mutlaka detaylı olarak yapılmalıdır" dedi
Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu`nun günün şartlarına cevap vermekten uzak olduğunu savunan Şimşek, "Bir yanda Kaçakçılık Mevzuatı, diğer yanda Gümrük Mevzuatı ve Kabahatler Kanunu ile Türk Ceza Kanunu. Dış ticaret erbabı ne yapacağını şaşırmış durumda. Sadece gümrük müşavirine güvenip vekalet vererek işini yaptırmaya çalışıyor. Denetim elemanlarıysa adeta bir koyundan iki post çıkartma çabasında. Her gün savcılıklara onlarca fezlekenin hazırlanıp gönderildiği bir zamanı yaşıyoruz. Adliyede görev yapansavcılar adeta tapu tahrir memurlarına döndü" ifadesini kullandı
"TÜRKİYE`DE GÜMRÜK KAÇAKÇILIĞI KONUSUNDA YETİŞMİŞ SAVCI YOK" Türkiye`de gümrük kaçakçılığı konusunda yetiştirilmiş savcılar olmadığını, bu nedenle de fezlekeyi hazırlayan kolluğun, söz konusu fezlekenin sonuç bölümündeki iddiasının adeta `kes-yapıştır` yöntemiyle iddianameye teşkil ettirildiğini, bunun doğal bir sonucu olarak da gerek dış ticaretçi, gerekse de gümrük müşavirinin yıllarca mahkeme kapılarında hak arama zorunda kaldığını dile getirdi. Baki Şimşek, başta Almanya olmak üzere Avrupa Birliği`ne (AB) üye ülkelere bakıldığında; gümrük kaçakçılığıyla ilgiliolarak özel birimler kurulduğuna işaret ederek, Almanya`da bu konuda doğrudan doğruya başbakanlığa bağlı `ZDF` adlı bir kuruluş bulunduğu bilgisini de verdi
"MESLEKİ KISKANÇLIK NEDENİYLE BİRİMLER BİRBİRİNE BİLGİ VERMİYOR" Gümrük kaçakçılığıyla ilgili bütün kollukların da söz konusu birime bağlı olduğunu kaydeden Şimşek, Türkiye`de ise her bir kolluğun birbirinden bağımsız olarak hareket ettiğini, bilgi paylaşımınınsa bazen mesleki kıskançlıklar nedeniyle yapılamadığını ve böylelikle de yapılan illegal kazançların yapanın yanına kar olarak kaldığı yorumunda bulundu. Şimşek, "Siyasetin ticarete, ticaretin siyasete ve bürokrasiye bulaşmaması gerek. Bu noktada da Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan`ın bir sözünühatırlatmakta fayda var; `Bürokratik oligarşiyi kırmamız gerek`. Bunun da tek yolu bilgi paylaşımı ve `Gümrük Kriminali Birimi`nin kurulmasından geçiyor" diye konuştu.