Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası'ndan 'Kararlılık Yürüyüşü'

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS), hükümetin uygulamalarını ve aldığı kararları protesto amacıyla yüzlerce öğretmenin katıldığı "Kararlılık Yürüyüşü" yaptı.

Eylem, öğretmelerin, marşlar eşliğinde sendika önünde toplanması ve ardından Peyak güzergahına doğru yürüyüşe geçmesiyle başladı. Polis geniş güvenlik önlemi alırken, eylemcilerin geçtiği yerlerde trafik akışı durduruldu. Eyleme katılanlar, ellerinde siyah balonlar ve pankartlarla önce Maliye Bakanlığı önüne gelerek, burada "Yalancı bakan istemiyoruz" şeklinde sloganlar attı. KTOEÖS Genel Sekreteri Emin Özkalp'in okuduğu açıklamanın ardından Cumhuriyet Meclisi'nin yan kapısına gelen eylemciler, KTOEÖS
Başkanı Adnan Eraslan'ın "hükümeti koltuklardan çekilmeye" davet etmesi ve "Kara Bulutlar balon gibi gökyüzünde kaybolsun" çağrısından sonra ellerindeki balonları gökyüzüne bıraktı. Eylem boyunca Başbakan İrsen Küçük ile Dışişleri Bakanı Hüseyin Özgürgün'ü Ankara ziyaretleri sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bakanı Cemil Çiçek ile aynı salonda otururken gösteren ve üzerinde "Dayatma ve teslimiyetin resmidir" yazan fotoğraflı pankart ise eylem sonunda yakıldı. Eylemciler, daha sonra
dağıldı.
KTOEÖS Başkanı Adnan Eraslan, eylem sırasında yaptığı konuşmada, UBP hükümetinin halkın kabusu olmaya devam ettiğini savunarak, bu partinin seçildiği günden beri Kıbrıs Türk halkının değerlerine saldırmayı marifet kabul ettiğini öne sürdü. Eraslan, Başbakan'ın "Ankara bizden çok memnundur" söyleminin "çirkin ve onursuz" olduğunu, bunun kabul edilemeyeceğini söyledi. "Ülkeye akan kontrolsüz nüfusun ekonomiye bindirdiği yükü görmezden gelerek denk bütçe hayaliyle tüm çalışanların haklarını budamanın" akıl
işi olmadığını kaydeden Eraslan, orta sınıfın çökertilmeye, toplum değerlerinin kökünün kurutulmaya çalışıldığını savundu. Var olan hakların ekonomiye bir katkısı olmadığı halde yasalarda değişiklik yapılarak AK Parti hükümetinin talimatlarına harfiyen uyularak geriye götürüldüğünü söyleyen Eraslan, bu değişikliklerle çalışanların, emeklilerin, esnafın ve zanaatkarların sefalet içine sürüklendiklerini iddia etti.
Eraslan, muhalefet partilerini de tüm bunlara gerektiği gibi tavır koymamakla ve yetersizlikle suçlayarak, "Bu meclis bizim meclisimiz değildir" dedi. Hükümeti bir an önce koltuklarını terk etmeye çağıran Eraslan, "ne seçilenlerin ne de siyasallaşan KKTC hukukunun" emekçilere yönelik saldırıları durdurmasının söz konusu olduğunu iddia ederek, hakları korumak ve onurlu yaşam için topyekun mücadeleden başka seçenek olmadığını kaydetti. Eraslan, toplumsal yok oluşu engellemek için tüm halkın katılacağı
kararlı mücadeleye gerek bulunduğunu ifade ederek, "Sustukça sıra hepimize gelecektir. Kıbrıs Türk varlığı yok edilmek istenmektedir. Saldırı büyüktür ve kavgamız da büyük olmak zorundadır. Bu anlamda süreç başlamıştır" diye konuştu.
Yolda durmak ve yavaşlamanın olmayacağını ve bu mücadelenin çalışanların ve halkın zaferiyle sonlandırılacağını kaydeden Eraslan, her türlü platform ve alanda süresiz grev dahil her türlü eylemi yapmakta kararlı olduklarını söyledi.