Nabucco Projesine 4 Milyar Avroluk Kredi Hazırlığı
Türkiye'den BOTAŞ'n da hissedarı olduğu Nabucco'yla anlaşma imzalayan finans kuruluşlarından Avrupa Yatırım Bankası (EIB) 2 milyar avroya kadar, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) 1,2 milyar avroya kadar ve Dünya Bankası'na bağlı Uluslararası Finans Kurumu (IFC) 800 milyon avroya kadar kredi vermeyi değerlendirmeye aldı
Türkiye'den BOTAŞ'n da hissedarı olduğu Nabucco'yla anlaşma imzalayan finans kuruluşlarından Avrupa Yatırım Bankası (EIB) 2 milyar avroya kadar, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) 1,2 milyar avroya kadar ve Dünya Bankası'na bağlı Uluslararası Finans Kurumu (IFC) 800 milyon avroya kadar kredi vermeyi değerlendirmeye aldı.
Atılan imzanın ardından basın toplantısında konuşan Nabucco Gaz Hattı Projesi Uluslararası Genel Müdürü Reinhard Mitscek, gelinen noktanın öneminden bahsetti. Bu günden itibaren ihracat kredisi kuruluşları ve çeşitli özel bankalarla proje için gerekli olan finansman konularını görüşmeye başlayabileceklerini söyleyen Mitcscek, gaz sağlayıcı ve gaz satın almak isteyen taraflardan teklifler almaya başlayacakları dönem olan 'açık sezon' adı verilen sürecin önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde başlayacağını
belirtti.
Toplantıda konuşan Avrupa Yatırım Bankası Operasyonlar Direktörü Thomas Barret, projenin AB için altı önemli büyük enerji projesinden biri olduğunu ve AB'nin enerji güvenliği ve çeşitlendirmesi açısından en önemli alternatiflerinden biri olduğunu yineleyerek bugün ve yarın boyunca zirve gerçekleştirecek olan AB enerji bakanlarının da gündeminde bu projenin yer alacağını belirtti. Bu projenin finansmanında AB'nin bankasının bulunmasını AB'nin konu üzerindeki uzun vadeli çıkarlarına ve AB'nin uzun süre önce
kendi için belirlediği hedeflerine bağlayan Barrett, henüz hala yapılacak antlaşmaların içerikleri ve detayları ile ilgili hayati tartışmaların devam ettiğini kaydetti. Barrett, neticede projenin geleceğinin bu antlaşmalara bağlı olduğunu ve işin başında olduklarını belirtirken işin sonunun henüz net olmadığının bilindiğini ifade etti.
Rusya'nın proje ile ilgili kaygılarını dile getirmesi ve bu proje karşısına alternatif, rakip olabilecek projeler çıkarmasını değerlendiren Nabucco Yönetim Komitesi Başkanı Werner Auli ise Rusya'yı bir rakip olarak görmediklerini belirterek üstü kapalı şekilde amacın Rusya'ya rakip olmak değil, Rusya dışında ülkelerden gaz alımı yapabilmek olduğunu anlattı. Konuşmasında İran'a değinen Auli, Nabucco'nun Kafkasları, Ortadoğu'yu ve Türkiye'yi Avrupa'ya bağlayacağını ve bu anlamda Rusya'yı bir rakip olarak
değerlendirmediklerini ifade etti. Bu projenin amacının daha farklı olduğuna değinen Auli, şu an yaptırımları da göz önünde bulundurarak İran'a giden bir hat inşası öngörmediklerini, Nabucco'nun taşıyıcı bir proje olduğunu söyledi.
Avrupa Kalkınma ve Yeniden Yapılandırma Bankası Genel Direktörü Riccardo Puliti de yaşananların bir başlangıç olduğunu ve projeyi bir Avrupa projesinden çok global bir proje olarak gördüğünü dile getirerek "Bugün burada olmak ve işte gerektiği kadar finansman güvencemiz var diyebilmek çok önemli, bu proje artık tamamen bir güven meselesi" dedi.
Toplantı sonrasında İHA'ya açıklama yapan Nabucco Genel Müdürü Reinhard Mitscek, Türkiye ile İran ilişkilerinin hızla geliştiği ve ekonomik olarak ilerlediği bir dönemde İran'ı proje dışında bırakmanın birbirini etkileyen konular olmadığını savundu. Mitchek, "Botaş, Nabucco'nun son derece sadık ve önemli bir ortağı. İran ile ilgili ne karar alınırsa alınsın Türkiye ile olan ortaklığımız apayrı bir konudur. Türkiye İran ile pek çok konuda ticaretini ve ilişkisini ilerletmeye devam edebilir elbette. Öte
yandan bu gaz hattına da destek olabilir" dedi.
ABD'nin yaptırımları karşısında İran'da kapatılan ve çalışanları tutuklanan İsveçli Oriflame şirketi hakkında da açıklama yapan Mitscek, konuyla direkt olarak bağları olmadığını ve şimdilik sadece kendi projelerinin gelişimi ile ilgilendiklerini söyleyerek bu konudaki gelişmelerin kendilerini etkilemediğini belirtmekle yetindi. Hattın tam kapasitesine 2018'de ulaşmasını beklediklerini anlatan Mitscek, Rusya konusundaki düşüncelerini de ifade ederek, Rusya'nın Karadeniz projesinin Nabucco'dan 3 katı daha
fazla maliyetli olacağını, dolayısı ile Nabucco'nun çok daha avantajlı bir fiyatı çok daha kısa bir sürede sunabileceğini de sözlerine ilave etti.
Yüzde 70'i Türkiye'den geçecek olan hattın yapımı için şimdilik 7.9 milyar avroluk bir yatırım öngörülüyor. İlk gaz geçişi için projenin tamamlanması beklenmeden Türkiye'de var olan hatların geçici olarak kullanılacağını belirten Botaş Genel Müdürü Fazıl Şenel, projeye büyük bir talep olduğunu belirterek, projenin başlama tarihi ile ilgili değişik söylemlerin olduğunu vurguladı. Botaş olarak Türkiye'de var olan boru hatlarının Nabucco tamamlanıncaya kadar kullanıma açılacak olması konusunda
gayretlerinin sürdüğünü söyleyen Şenel, Azerbaycan ve Irak'a yakın bir bölgeye kadar boru hatlarının zaten mevcut olduğunu belirtti.
Nabucco boru hattı 56 inç genişliğinde olacak ve yapımı için dünyanın her yerinden getirilecek olan 2 milyon ton çelik kullanılacak.Toplam uzunluğu 4 bin km'yi bulacak olan ve toplam kapasitesi 31 milyar metreküp olacak olan hattın inşasına 2012'de başlanması ve ilk gazın da 2015'de geçmeye başlaması öngörülüyor.
Atılan imzanın ardından basın toplantısında konuşan Nabucco Gaz Hattı Projesi Uluslararası Genel Müdürü Reinhard Mitscek, gelinen noktanın öneminden bahsetti. Bu günden itibaren ihracat kredisi kuruluşları ve çeşitli özel bankalarla proje için gerekli olan finansman konularını görüşmeye başlayabileceklerini söyleyen Mitcscek, gaz sağlayıcı ve gaz satın almak isteyen taraflardan teklifler almaya başlayacakları dönem olan 'açık sezon' adı verilen sürecin önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde başlayacağını
belirtti.
Toplantıda konuşan Avrupa Yatırım Bankası Operasyonlar Direktörü Thomas Barret, projenin AB için altı önemli büyük enerji projesinden biri olduğunu ve AB'nin enerji güvenliği ve çeşitlendirmesi açısından en önemli alternatiflerinden biri olduğunu yineleyerek bugün ve yarın boyunca zirve gerçekleştirecek olan AB enerji bakanlarının da gündeminde bu projenin yer alacağını belirtti. Bu projenin finansmanında AB'nin bankasının bulunmasını AB'nin konu üzerindeki uzun vadeli çıkarlarına ve AB'nin uzun süre önce
kendi için belirlediği hedeflerine bağlayan Barrett, henüz hala yapılacak antlaşmaların içerikleri ve detayları ile ilgili hayati tartışmaların devam ettiğini kaydetti. Barrett, neticede projenin geleceğinin bu antlaşmalara bağlı olduğunu ve işin başında olduklarını belirtirken işin sonunun henüz net olmadığının bilindiğini ifade etti.
Rusya'nın proje ile ilgili kaygılarını dile getirmesi ve bu proje karşısına alternatif, rakip olabilecek projeler çıkarmasını değerlendiren Nabucco Yönetim Komitesi Başkanı Werner Auli ise Rusya'yı bir rakip olarak görmediklerini belirterek üstü kapalı şekilde amacın Rusya'ya rakip olmak değil, Rusya dışında ülkelerden gaz alımı yapabilmek olduğunu anlattı. Konuşmasında İran'a değinen Auli, Nabucco'nun Kafkasları, Ortadoğu'yu ve Türkiye'yi Avrupa'ya bağlayacağını ve bu anlamda Rusya'yı bir rakip olarak
değerlendirmediklerini ifade etti. Bu projenin amacının daha farklı olduğuna değinen Auli, şu an yaptırımları da göz önünde bulundurarak İran'a giden bir hat inşası öngörmediklerini, Nabucco'nun taşıyıcı bir proje olduğunu söyledi.
Avrupa Kalkınma ve Yeniden Yapılandırma Bankası Genel Direktörü Riccardo Puliti de yaşananların bir başlangıç olduğunu ve projeyi bir Avrupa projesinden çok global bir proje olarak gördüğünü dile getirerek "Bugün burada olmak ve işte gerektiği kadar finansman güvencemiz var diyebilmek çok önemli, bu proje artık tamamen bir güven meselesi" dedi.
Toplantı sonrasında İHA'ya açıklama yapan Nabucco Genel Müdürü Reinhard Mitscek, Türkiye ile İran ilişkilerinin hızla geliştiği ve ekonomik olarak ilerlediği bir dönemde İran'ı proje dışında bırakmanın birbirini etkileyen konular olmadığını savundu. Mitchek, "Botaş, Nabucco'nun son derece sadık ve önemli bir ortağı. İran ile ilgili ne karar alınırsa alınsın Türkiye ile olan ortaklığımız apayrı bir konudur. Türkiye İran ile pek çok konuda ticaretini ve ilişkisini ilerletmeye devam edebilir elbette. Öte
yandan bu gaz hattına da destek olabilir" dedi.
ABD'nin yaptırımları karşısında İran'da kapatılan ve çalışanları tutuklanan İsveçli Oriflame şirketi hakkında da açıklama yapan Mitscek, konuyla direkt olarak bağları olmadığını ve şimdilik sadece kendi projelerinin gelişimi ile ilgilendiklerini söyleyerek bu konudaki gelişmelerin kendilerini etkilemediğini belirtmekle yetindi. Hattın tam kapasitesine 2018'de ulaşmasını beklediklerini anlatan Mitscek, Rusya konusundaki düşüncelerini de ifade ederek, Rusya'nın Karadeniz projesinin Nabucco'dan 3 katı daha
fazla maliyetli olacağını, dolayısı ile Nabucco'nun çok daha avantajlı bir fiyatı çok daha kısa bir sürede sunabileceğini de sözlerine ilave etti.
Yüzde 70'i Türkiye'den geçecek olan hattın yapımı için şimdilik 7.9 milyar avroluk bir yatırım öngörülüyor. İlk gaz geçişi için projenin tamamlanması beklenmeden Türkiye'de var olan hatların geçici olarak kullanılacağını belirten Botaş Genel Müdürü Fazıl Şenel, projeye büyük bir talep olduğunu belirterek, projenin başlama tarihi ile ilgili değişik söylemlerin olduğunu vurguladı. Botaş olarak Türkiye'de var olan boru hatlarının Nabucco tamamlanıncaya kadar kullanıma açılacak olması konusunda
gayretlerinin sürdüğünü söyleyen Şenel, Azerbaycan ve Irak'a yakın bir bölgeye kadar boru hatlarının zaten mevcut olduğunu belirtti.
Nabucco boru hattı 56 inç genişliğinde olacak ve yapımı için dünyanın her yerinden getirilecek olan 2 milyon ton çelik kullanılacak.Toplam uzunluğu 4 bin km'yi bulacak olan ve toplam kapasitesi 31 milyar metreküp olacak olan hattın inşasına 2012'de başlanması ve ilk gazın da 2015'de geçmeye başlaması öngörülüyor.