Babası Yeşil'in sınıf arkadaşı çıktı

Ergenekon davası kapsamında ifade veren Danıştay saldırısını gerçekleştiren Alparslan Arslan'ın babası İdris Arslan, ''Yeşil'' olarak bilinen Mahmut Yıldırım ile Elazığ İmam Hatip Lisesi'nden arkadaş olduğunu, Yıldırım'ı en son 1997'de gördüğünü söyledi.

Babası Yeşil'in sınıf arkadaşı çıktı
Danıştay saldırısını gerçekleştiren Alparslan Arslan’ın babası İdris Arslan, tanık olarak dinlendi. İdris Arslan, oğlunun boynunda muska gördüğünü, sorduğunda Alparslan Arslan'ın korunmak ve cihat etmek için bu muskayı Salih Kurter'e yazdırdığını söylediğini kaydetti.

Birinci ''Ergenekon'' davasında tanık olarak dinlenen tutuklu sanık Alparslan Arslan'ın babası İdris Arslan, üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu'nun sorusu üzerine, ''yeşil'' olarak bilinen Mahmut Yıldırım ile Elazığ İmam Hatip Lisesi'nden arkadaş olduğunu, Yıldırım'ı en son 1997'de gördüğünü söyledi.

Birinci ''Ergenekon'' davasının 157. duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü duruşmasına, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ile Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 21 tutuklu sanık katıldı.

Tutuksuz sanıklardan Salih Kurter ile Süleyman Esen'in de hazır bulunduğu duruşmaya tutuklu sanık Ergün Poyraz ise gelmedi.
Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, tanıklardan Alparslan Arslan'ın babası İdris Arslan ile Serkan Toper'in hazır olduğunu belirtti.

Bunun üzerine duruşma salonuna alınan İdris Arslan'a Başkan Şengün, Alparslan Arslan'ın babası olduğu için tanıklıktan çekilme ve aleyhe olan sorulara cevap vermeme hakkı olduğunu söyledi.

İdris Arslan da tanıklık yapacağını belirtti. Başkan Şengün devamında, ''Tanıklığın önemini biliyor musun?. Bir olayın aydınlatılması için önemlidir. Yalan tanıklıkta bulunmak suçtur ve karşılığında cezası vardır'' dedi.

"BU BİLGİLERE BEN 5 YIL ÖNCE ULAŞTIM"

İdris Arslan da tanıklığın önemini bildiğini ifade ederek, 5 yıl içinde 350 bin kilometre yol yaptığını, Elazığ, Ankara ve sonunda da Silivri'ye geldiğini belirterek, ''Alparslan Arslan'ı yetiştirirken memleketine, milletine faydalı olsun diye çok çaba gösterdim. İstemediğim bir sonuçla karşılaştım. Danıştay baskınından sonra ne, nerede, niçin, kim sorularını sürekli sordum, araştırdım, uykusuz kaldım, hep analiz yaptım. Sizin yeni ulaştığınız bilgilere ben 4-5 yıl önce ulaştım'' diye konuştu.

Alparslan Arslan'ın çevresini dolaştığını; gittiği yerlere gittiğini, incelemelerde bulunduğunu, Salih Kurter'i 10-15 defa ziyaret ettiğini ifade eden Arslan, analizler yaptığını söyledi.

İdris Arslan, oğlunun Danıştay saldırısından öncesi ve sonrasını özetleyerek anlatmak istediğini dile getirdi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada konuşan İdris Arslan, Alparslan Arslan'ın Danıştay saldırısından önce Elazığ'a geldiğinde hükümetin çok başarılı olduğunu ancak önünü kesmek isteyenler bulunduğunu söylediğini belirterek, ''Bazı isimlerden bahsetti ama söylediği isimler şu an aklımda değil'' diye konuştu.

MUSKAYI CİHAT ETMEK İÇİN TAKTIĞINI SÖYLEDİ

İdris Arslan, oğlunun boynunda muska gördüğünü, sorduğunda Alparslan Arslan'ın korunmak ve cihat etmek için bu muskayı Salih Kurter'e yazdırdığını söylediğini kaydetti.

Danıştay saldırısından 3-4 gün önce konuştuğunda oğlunun çok tedirgin bir ses tonu olduğunu ileri süren İdris Arslan, ''Olaydan hemen sonra Ankara'ya gittim. Savcılar bana Alparslan'ın göz çevresinin mor olduğunu söyleyip uyuşturucu kullanıp kullanmadığını sordular. Tavır ve hareketleri çok değişikti. Evladımız böyle değildi. Kafası karışıktı. Alparslan'ı haksızlığa ve zulme sessiz kalmaması için yetiştirdim. Hatta askerlerimizin başına gelenlerin intikamını almak için Irak'a gitmek istediğini söylemişti'' dedi.

Arslan, Danıştay saldırısının ardından görüştüğü basın mensuplarından bazılarının kendisine dergiler gönderdiğini ifade ederek, bu dergilerde zihin kontrolü konularının geçtiğini söyledi. Arslan, ''Böyle bir alet varmış. İnsan böyle düşünce her şeyden şüpheleniyor'' dedi.

ALPARSLAN ARSLAN'IN CİNLERİ

Alparslan Arslan'ın Amerika'nın istihbarat konularında cinleri kullandığını söylediğini öne süren İdris Arslan, ''Hatta bir ara yanıma gelerek kendisine bir işi için cin lazım olduğunu söylemişti. Danıştay saldırısının ardından Aysel Sağlam isimli kadın Alparslan'ı olay günü Danıştay binasının kapısında iki kişiyle gördüğünü ve bu iki kişinin Alparslan'ı zorla içeri soktuklarını söylemişti. Saldırının ardından Alparslan'ın ziyaretine gittiğimde kendisine sordum. 'Bu kişileri cin olarak mı görüyorsun' dedim. 'Kimseyle ilişkim yok' dedi. Ben de 'Sen bu işi ilaçla yaptın. Halüsinasyon görüyorsun, cin sanıyorsun' dedim'' diye konuştu.

İdris Arslan, 6 saat boyunca Kur'an-ı Kerim okuyarak Alparslan Arslan'dan cin çıkarmak için seanslar yapıldığını öne sürerek, ''Alparslan, rahatsızlığının kendisine musallat olan cinden kaynaklandığını düşünüyormuş. Seansları cini çıkarmak için yapıyorlarmış. Alparslan, seans sonunda oturduğu yerden fırlayıp odadan çıkıyormuş'' dedi.

SAVCILARIN SORULARI

İdris Arslan, ifadesinin alınmasının ardından savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in sorularını yanıtladı.

Arslan, oğlunun birçok arkadaşıyla mezuniyet töreninde tanıştığını ifade ederek, Alparslan Arslan'da öğrencilik yıllarında ve avukat olduktan sonra da silah görmediğini söyledi.

Pekgüzel'in sorusu üzerine İdris Arslan, ''Alparslan'da ulusal basın kartını gördüm. 'Bize uygun değil' deyince arabayı rahat park etmek ve bazı yerlere rahat girebilmek için kullandığını söyledi'' dedi.

Pekgüzel'in ''Milliyetçi çizgide olduğunu söylüyorsun. Alparslan'ın ulusal yapıda olması sizi niye rahatsız etti'' sorusuna İdris Arslan, oğluna Müslüman Türk kalmasını söylediğini belirtti.

Saldırının ardından Alparslan Arslan'ın Salih Kurter'in masum olduğunu söylediğini ifade eden İdris Arslan, şöyle devam etti:

''Alparslan Arslan'ın Kurter'den cin istediği konusunda şüphelerim var. Alparslan Arslan'a kimyasal ilaç verildi. Kimyasal ilacı bilmediği için cin tarafından etkilendiğini düşünüyor. Cin çıkarma seansları düzenliyorlar. Danıştay saldırısından 1-2 hafta önce yine bir çıkarma seansı olmuş. Kurter bir öğrencisini yetiştirmiş cin çıkarmak için. Bu küçük Salih tarafından yapılıyormuş cin çıkarma seansları. Alparslan'ın evinde yapıyorlarmış.''

Pekgüzel'in ''Alparslan Arslan kız kardeşlerine ait olduğu belirtilen cep telefonlarına mesajlar atmış. Anlamsız şeyler yazılmış. Size göstermediler mi?'' sorusu üzerine İdris Arslan, mesajları görmediğini, oğlunun zaman zaman tedirgin ve huzursuz olduğunu, annesi ve kız kardeşleriyle görüştüğünü ifade etti.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün'ün ''Oğlunla ilgilendiğini söylüyorsun. Okul yıllarında 4 sefer ziyaretine gitmişsin. Oğlun ne iş yapıyor, ne ediyor diye merak etmedin mi? 'İlgili bir babayım' diyorsun. Mesajların içeriğini bilmiyor musun?'' sorusuna ise İdris Arslan, ''Mesajları görmedim. Bana anlattılar. Bir anlam çıkaramadım. Çalışıyorum. Doğudan gitmek çok zor. Alparslan gelirdi'' yanıtını verdi.

Savcı Pekgüzel'in Danıştay saldırısının ardından farklı açıklamaları olduğunu söylediği İdris Arslan, ilk önce Cumhuriyet Gazetesi'ne atılan bombalar ile Alparslan Arslan'ın bağlantısı olduğunu bilmediğini, bu ruh haliyle konuştuğunu, ardından ''türbanlı domuz'' karikatürünü öğrenince ''Oğlumu tahrik ettiler, tahrikin olduğu yerde taciz de vardır'' dediğini kaydetti.

İdris Arslan, avukat Abdurrahman Sarıoğlu'nun oğlunun vekaletini almak için kendileriyle de görüştüğünü, Sarıoğlu'nun kendilerine para verdiğini söyledi.

Savcı Nihat Taşkın'ın sorusu üzerine de İdris Arslan, cezaevinde Alparslan Arslan'ın arkadaşlarının hesabına oğlunun isteği üzerine para yatırdığını belirterek, Silivri'ye nakledilmelerinin ardından ise Osman Yıldırım'a para yatırmadığını kaydetti.

İDRİS ARSLAN YEŞİL'İN ARKADAŞI ÇIKTI


Birinci ''Ergenekon'' davasında tanık olarak dinlenen tutuklu sanık Alparslan Arslan'ın babası İdris Arslan, üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu'nun sorusu üzerine, ''yeşil'' olarak bilinen Mahmut Yıldırım ile Elazığ İmam Hatip Lisesi'nden arkadaş olduğunu, Yıldırım'ı en son 1997'de gördüğünü söyledi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada İdris Arslan savcıların sorularını yanıtlarken doğduğu köye yıllarca giremediğini belirterek, ''Doğu Perinçek'in ziyaret ettiği Abdullah Öcalan yüzünden'' dedi.

Başkan Şengün de ''O şahsı ziyaret etmeyen kalmadı'' diye konuştu.

Duruşmada savcıların İdris Arslan'a sorularını yöneltmesinin ardından sanıklar soru sordu. Tutuklu sanık İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İdris Arslan'a, İsmail Paker ismini kullanan İsmail Eksik ve eski savcı avukat Ertaç Giray ile oğlu Alparslan Arslan arasında bir ilişki olup olmadığını sordu. İdris Arslan da bu konuda bir bilgisi olmadığını söyledi.

Perinçek ardından Öcalan'ı ziyaret etmediğini, 2000'e Doğru Dergisi Genel Yayın Yönetmeni olarak diğer gazetelerin genel yayın yönetmenleri gibi röportaj yaptığını kaydetti.

Perinçek, röportajın dışında Abdullah Öcalan'ın ABD'nin eline düşmemesi için telkinde bulunmaya ve Türkiye vatanseverliği adına Öcalan'ın yanına gittiğini ifade ederek, Öcalan ile yaptığı görüşmenin hepsini sayfalarca yazdıklarını, bu görüşmeyle ilgili yazdığı kitabı da mahkemeye sunduğunu, röportaj sırasında çekilen bütün fotoğrafları da yayımladıklarını anlattı.

Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu da, İdris Arslan'a gazetelerde ''Yeşil'' kod adlı Mahmut Yıldırım ile akraba olduğuna ilişkin haberler yer aldığını belirterek, ''Mahmut Yıldırım'ı tanıyor musunuz?'' diye sordu.

İdris Arslan ise, Yıldırım ile akraba olmadığını belirterek, ''1968 yılında Elazığ İmam Hatip Lisesinden arkadaşım. En son Elazığ merkezde birkaç defa gördüm. 1997 olması lazım. 'Yeşil' olduktan sonra görmedim'' şeklinde yanıt verdi.

AVUKATI İDRİS ARSLAN'A NEDEN PARA YARDIMI YAPTI?

Haşıloğlu, Danıştay saldırısının ardından Alparslan Arslan'ın vekaletini almak için görüşen avukat Abdurrahman Sarıoğlu'nun İdris Arslan'a neden 2 bin lira verdiğini sorarak, ''Para alması gereken avukat size neden para veriyor'' dedi.

Arslan'ın ''Allah rızası için yaptığını söyledi'' şeklindeki beyanı üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de, ''Tanımadığınız, bilmediğiniz bir adam, ilk defa görüyorsunuz. Size para veriyor. Oğlunuzun suçlandığı olaydan dolayı mı para verdi?'' dedi.

Arslan da, ''Evet. Alparslan'a, ailesine sahip çıkmak için para verdi'' diye konuştu.

Arslan, Başkan Şengün'ün ''Aldıktan sonra iade ettiniz mi?'' sorusuna ise, ''Hayır'' yanıtını verdi.

Haşıloğlu ayrıca, MASAK tarafından İdris Arslan'ın ekonomik durumuna ilişkin hazırlanan raporu okudu.

Raporda, 16 bin liranın Alparslan Arslan'ın arabasının satışından, 20 bin liranın da çekin tahsilatından geldiğini, Arslan'ın dairesinin satışından elde edilen gelirin 40 bin dolar değil 40 bin TL olduğunun belirtildiğini ifade eden Haşıloğlu, yine İdris Arslan'ın emekli ikramiyesinin de 40 bin lira değil 32 bin 433 lira olarak yer aldığını söyledi.

İdris Arslan da, ikramiyesinin 48 bin lira olarak yatırıldığını, ancak inceleyemediğini, farklı sandıklardan gelen paralar olabileceğini belirterek, ''Alparslan Arslan avukat, çalışıyor. Bana 'Evi sattım, elime geçen bu' dedi. Ümraniye'de 145 bin liraya ev aldım. Bankadaki 100 bin lirayı eve verdim, 50 bin lira da akrabama borçlandım'' dedi.

EVİ ALMAYA DURUMLARI YETERLİ DEĞİL


Haşıloğlu raporda Ümraniye'deki evin 135 bin liraya satın alındığının yer aldığını vurgulayarak, İdris Arslan'ın 68 bin lirasının kaynağının belli olduğunu, bu evi almaya ekonomik durumunun yeterli olmadığının yazıldığını kaydetti.

Haşıloğlu'nun sorularına ara veren Köksal Şengün, duruşmayı yarın saat 09.00'a erteledi.

Bu arada ilahiyatçı Prof. Dr. Zekeriya Beyaz da duruşmayı izledi.

CUMHURBAŞKANI GÜL'ÜN TANIK OLARAK DİNLENMESİ İSTENDİ


Tutuklu sanıklardan Sevgi Erenerol'un avukatı Vural Ergül de, mahkemeye verdiği dilekçede, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tanık olarak dinlenmesini istedi.

Gül'ün 17 Mayıs 2006 tarihinde düzenlenen Danıştay saldırısından hemen sonra, dönemin Başbakan Yardımcısı ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu Başkanı sıfatıyla emniyet ve MİT yöneticileriyle toplantı düzenlediğini ifade eden Ergül, bu toplantının kamuoyunda brifing olarak anıldığını kaydetti.

Bu toplantıda Gül'ün önüne davanın birçok sanığının da yer aldığı ''Ergenekon'' şemasının konulduğunu ileri süren Ergül, Gül'ün bilgi ve görgüsünün anlattırılması için tanık sıfatıyla dinlenmesini talep etti.