Kılıçdaroğlu: Menderes saygıdeğer bir kişi

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Brüksel'den Başbakan'a Menderes göndermesi yaptı. Kılıçdaroğlu, ''Menderes bu ülkeye hizmet etmiş bir insan. Saygıdeğer bir kişi'' dedi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, darbecilerden hesap sorulmasını beklediklerini söyledi. 3 günlük ziyaret için Brüksel'e gelen Kılıçdaroğlu, CHP AB Temsilciliğinde basın toplantısı düzenledi.

DARBECİLER YARGILANSIN

Kılıçdaroğlu, "Darbecilerden hesap sorulmasını bekliyoruz. Biz gerçekten darbeciler yargılansın diye anayasa değişiklikleri yapılırken bir madde teklifinde bulunduk. Dedik ki '12 Eylül darbesini yapanlar yargılansınlar. Bunun için anayasaya hüküm koyalım. Böylece tartışma bitsin.' Ama bu önerimiz AK Parti milletvekilleri tarafından reddedildi. Şimdi yargılanırlar mı yargılanmazlar mı diye tartışma var. Eğer darbe yapanları yargılamakta samimiyseniz bizim önerimizin kabul edilmesi lazım. O zaman hiçbir tartışma olmaksızın referandum kabul edilecekti, arkasından da darbeyi yapanlar yargının karşısına çıkacaktı. Şimdi çıkıp çıkmayacakları konusunda hukukçular arasında görüş farklılıkları var. Hep beraber göreceğiz" dedi.

Kılıçdaroğlu, referandumda 'hayır' diyenlerin darbe taraftarı olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceğinin sorulması üzerine "Sayın Başbakan'ın özrü bunları kapsıyor mu bilmiyorum. 16 milyon insanı 'hayır' oyu kullandı diye darbeci olarak suçlamak Kenan Evren mantığının 2010 yılındaki versiyonu olur. O dönemde de 'hayır' demek suçtu, gazetelere sansür uygulanıyordu. Bu dönemde de 'hayır' demek suç oldu. Bizzat Sayın Başbakan 'hayır' diyenleri 'darbeci' olarak nitelendirdi. Dolayısıyla aynı mantık. Birisinde askeri vesayet, diğerinde sivil vesayet" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
"Sivil yönetimden bir kişinin hükümranlığını kastediyorsak bu demokrasi değildir. Demokrasi kurumlar ve kurallar rejimidir. Şunu düşünmenizi isterim. Ülkemizde cumhurbaşkanını kim tayin eder, kim belirler? TBMM başkanını kim belirler? Valileri kaymakamları kim belirler? Şimdi yargıçları da aynı düşünce, aynı kişi belirleyecek."

HALK OYLAMASI SONUÇLARI


Halk oylamasında ortaya çıkan tabloyu değerlendiren Kılıçdaroğlu, "Özellikle Doğu ve Güneydoğu'da etnik kimlik ve inanç üzerinden yapılan siyasetin sosyal demokratlar açısından bir açmazı var. Ama bunu da aşacağız. Biz inançlara ve etnik kimliklere saygılıyız. Ama o bölgenin ekonomik, kültürel, sosyal ve psikolojik sorunları var. Bütün bunları sosyal demokrat anlayışla çözeceğiz" ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, halk oylamasında ''hayır'' oylarının yoğunlaştığı illerle ilgili "Sahillerde ya da ülkenin batı kesiminde yaşayan yurttaşların büyük bir kısmı emekleriyle geçinen insanlar. Eğitimli, toplumun ve Türkiye'nin dinamosunu oluşturan insanlar. Geleceğe yönelik öngörüleri, kaygıları, düşünceleri, projeleri olan insanlar. Ama bunun yanında toplumun ciddi bir yoksul kesimi var. Türkiye belli bölgelerde yoksullaşma sürecini yaşıyor. Eğer bir ildeki yeşil kart sayısı yüzde 80'leri buluyorsa, bir başka ilde okuma yazma oranı çok düşükse ve orada çok yüksek 'evet' oyları çıkıyorsa, bunun üzerinde siyasi parti olarak hem bizim, hem ülkenin sosyologlarının, hem gazetecilerin, aydınların beraber düşünmesi lazım. Niçin oluyor bu" değerlendirmesinde bulundu.

"Anayasa paketinin içinde ne olduğunu bilenlerin büyük çoğunluğu 'hayır' mı dedi?" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Böyle bir veri yok elimizde. Ama eğitimli kesim olduğu için büyük bir olasılıkla 'içinde ne var' diye merak etmiştir. Ama okuma yazması olmayan veya bir hukuk metnini alıp rahat okuyup anlayamayan bir kesimin olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunun (anayasa paketinin) çok daha iyi, daha sağlıklı bir ortamda tartışılması lazımdı, ama tartışma olmadı" cevabını verdi.

Kılıçdaroğlu, CHP'nin eski genel başkanı Deniz Baykal'ın bugün bir gazeteye yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine, delegelerin arzu ederse kurultay toplayabileceğini, kendisinin 'illa olsun ya da olmasın' şeklinde bir yaklaşım içine girmeyeceğini kaydetti.

Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan'ın referandum gecesi yaptığı konuşmayla ilgili olarak da "O konuşmayı ben de dinledim. 'Birisinin gönlünü kırdıysam özür dilerim' diye söyledi. Sayın Başbakan'ın bu özrü, 'Ben ona parlamentoda bir gıdım su bile vermem. Bizim burada yüzde 65 oyumuz var' gibi bir ifadeyi de kapsıyorsa bu, özrün ötesinde bir anlayıştır. Demokrasi kültürünün olmadığı anlayışıdır. Siz 'Parlamentoda benim yüzde 65 oyum var, muhalefete orada hiçbir şey yaptırmam' diyorsanız, o zaman sizde demokrasi kültürünün gelişmediği ortaya çıkıyor" dedi.

AB YETKİLİLERİNE ELEŞTİRİ


Kılıçdaroğlu, AB yetkililerine yönelik bazı açıklamalarının hatırlatılması üzerine şunları kaydetti:

"Avrupa'nın etik değerleri, yüzyılların süzgecinden geçip olgunlaşan değerlerdir. Biz de Türkiye olarak Avrupa'nın bu etik değerlerine duyduğumuz saygı, onların gelişen demokrasilerine duyduğumuz saygının bir gereği olarak AB'ye üye olmak istiyoruz. Kendi yaşam standartlarımızı, demokrasi standartlarımızı etik değerlerimizi yükseltmek istiyoruz. Etik değerlere aykırı her davranışı doğal olarak eleştirme hakkımız vardır. AB yetkilileri Türkiye'ye geldiklerinde bizimle de görüşmeleri, ilişki kurmaları gerekir. Dolayısıyla bizim dışımızda, bizim görüşlerimizi almadan bize karşı görüş bildirmelerini doğru bulmuyoruz, etik bulmuyoruz. Eleştirdiğimiz noktalar bunlardır" diye konuştu.

Hiçbir Avrupalı yetkiliyi isim vererek eleştirmediğini belirten Kılıçdaroğlu, Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Ria Oomen-Ruijten'den randevu istediğini, fakat raportörün bir yakınının vefat etmesi nedeniyle bu görüşmenin gerçekleşmeyeceğini söyledi.

CHP'nin Brüksel'de bazen AB karşıtı bir parti olarak yansıtıldığını, fakat bunun gerçekle bağdaşmadığını anlatan Kılıçdaroğlu, TBMM'de AB uyum yasalarına destek verdiklerini, Türkiye'nin AB projesinin CHP tarafından başlatıldığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, "AB projesi CHP açısından bir çağdaşlaşma projesidir. Altındaki ilk imza, bizim önceki genel başkanlarımızdan Sayın İsmet İnönü'ye aittir. Biz bir anlamda o projenin sahibiyiz" dedi.

ADNAN MENDERES'E SAYGI

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, darbe yönetimince idam edilen Başbakan Adnan Menderes'e saygı için kabrini ziyaret etmeyi düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine, "Sayın Başbakan'ın kabir ziyaretine (Menderes'in kabrini ziyaretine) saygı duyarız, ama (o tarihte) biz dönüş yolunda olacağız. Keşke Sayın Başbakan rahmetli Menderes'in vasiyetini okuyup gereğini yapabilse" dedi.

Kılıçdaroğlu, "Koşullar uygun olursa (Menderes'in kabrini ziyaret etmeyi) neden düşünmeyelim arkadaşlar? Menderes bu ülkeye hizmet etmiş bir insan. Saygıdeğer bir kişi. Bir siyasal mahkemede yargılandı ve idam edildi" diye konuştu.

Kendilerinin bu nedenle "yargı siyasallaşmasın" dediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Bütün miting meydanlarında siyasallaşan yargının topluma ağır bedeller ödettiğini söyledik. Menderes bunun bir örneğidir. Deniz Gezmiş ve arkadaşları bunun bir örneğidir. 16 yaşındaki çocuğun yaşını büyütüp idam eden siyasal mahkeme bunun bir örneğidir" ifadesini kullandı.

Geçmişteki bütün bu idamlara parlamentoda ellerin kalktığını hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Ama geriye dönüp baktığımızda (idamlara) 'evet' oyu verenler bugün pişman. 82 anayasası da referandumda yüzde 92 'evet' aldı. Yurt dışından kimseyi getirmediğimize göre bizim ülkemizdeki insanlar verdi. Ama şimdi geriye dönüp, 'keşke vermeseydim' diyorlar. Aynısı bu olayda da (anayasa paketi halk oylamasında) yaşanacak göreceksiniz. Yargı siyasallaşırsa topluma bedel ödetir. Karşı çıktığımız nokta o" dedi.