Chp Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'ndan Önemli Açıklamalar
Çeşitli temasları doğrultusunda Brüksel'de bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ve Reform İzleme Grubu'nun Adnan Menderes ve Turgut Özal'ın kabirlerine düzenlemeyi planladığı ziyaretlerle ilgili olarak, "Koşullar uygun olursa biz de neden benzer bir şey yapmayı düşünmeyelim? Menderes bu ülkeye hizmet etmiş bir insan ve
Çeşitli temasları doğrultusunda Brüksel'de bulunan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan ve Reform İzleme Grubu'nun Adnan Menderes ve Turgut Özal'ın kabirlerine düzenlemeyi planladığı ziyaretlerle ilgili olarak, "Koşullar uygun olursa biz de neden benzer bir şey yapmayı düşünmeyelim? Menderes bu ülkeye hizmet etmiş bir insan ve saygıdeğer bir kişi. Bir siyasal mahkemede yargılandı ve idam edildi" dedi.
Brüksel'de bulunan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, düzenlenen basın toplantısında eski CHP Genel Başkanı Baykal'ın yaptığı "Kurultayı topla, ben aday değilim" çağrısına cevap verdi. Kılıçdaroğlu, "Partiyle ilgili kurultayın toplanmasına karar verecek olanlar bizim dışımızda partinin delegeleridir. İmza toplanır, kurultay toplanırsa elbette gereği yapılır. Bu bir demokratik süreçtir. Biz illa olsun veya olmasın diye bireysel olarak öyle bir düşüncem söz konusu değildir. Her zaman şunu söyledim; demokrasiye
inanıyorum, insanlara güveniyorum. İnsanların düşüncelerine saygılıyım. Hukuk içinde kalmak suretiyle herkes dilediğini söyleyebilir, her kurum hukuk içinde toplanabilir, kararlar alabilir. Bu kararlara herkes saygı duyar. Artık Türkiye'de dayatma kültürünün egemen olmadığı, 'Benim söylediğim doğrudur, diğerleri yanlıştır' anlayışının egemen olmadığı farklı bir süreci yaşamak zorundayız" şeklinde konuştu.
Başörtüsü konusunda hükümetle görüşebileceğini dile getiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın referandum sonrasındaki özrünü ve bundan sonraki süreci değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan'ın özrüne gelince, Sayın Başbakan yurttaşlardan özür diledi bildiğim kadarıyla. Ben de o konuşmayı dinledim. Eğer Sayın Başbakan 'Benim o özrüm Kılıçdaroğlu'na, ben ona parlamentoda bir yudum su bile vermem. Bizim parlamentoda yüzde 65 bir çoğunluğumuz var' gibi bir ifadeyse, bu özrün
ötesinde bir anlayıştır. Bu, demokrasi kültürünün olmadığı bir anlayıştır" ifadelerini kullandı.
Belçika'ya girişte bir sıkıntı yaşadığı iddialarını reddeden Kılıçdaroğlu, "Herhangi sorunumuz yok. Gazeteci arkadaşlarımızla gayet rahat geçtik" açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği (AB) yetkililerinin Türkiye temaslarında kendileriyle de görüşmeler yapması gerektiğini belirtti. "AB yetkilileri Türkiye'ye geldiğinde bizimle de görüşmeleri gerekir. Bizimle de ilişki kurmaları gerekir. Biz ana muhalefet partisiyiz. Bizim dışımızda bizim görüşlerimizi almadan bize karşı görüş bildirmelerini
etik bulmuyoruz, eleştirdiğimiz noktalar bunlardır" diyen Kılıçdaroğlu, Avrupa'nın etik değerlerine aykırı her uygulamayı eleştirme özgürlüğü olduğunu belirtti.
Kılıçdaroğlu, Kanal 24 muhabirinin soru sormak istemesi üzerine muhabirin sorusunu yarıda keserek, Kanal 24 için eleştirilerde bulundu. CHP lideri, "Kanal 24'e anayasa değişiklikleri için çıkmak istedim. İstedikleri gazetecilerle çıkmamı sağlamalarını istedim ama Kanal 24 buna cesaret edemedi" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan ve Reform İzleme Grubu'nun düzenlemeyi planladığı Adnan Menderes ve Turgut Özal'ın kabir ziyaretleriyle ilgili olarak da, kendisinin 17 Eylül'de dönüş yolunda olacağını ancak başka bir tarihte koşulların oluşması halinde benzer bir şey yapabileceklerini ve Adnan Menderes'in ülkeye pek çok hizmetleri olduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın kabir ziyaretine saygı duymakla birlikte 'Keşke Sayın Başbakan, Adnan Menderes'in vasiyetini okuyup gereğini yapabilse' diyerek, "Koşullar
uygun olursa biz de neden benzer bir şey yapmayı düşünmeyelim? Menderes bu ülkeye hizmet etmiş bir insan ve saygıdeğer bir kişi. Bir siyasal mahkemede yargılandı ve idam edildi. Biz neden yargı siyasallaşmasın diyoruz? Bütün miting meydanlarında siyasallaşan yargının topluma ağır bedeller ödettiğini ifade ettim. Menderes bunun bir örneğidir. Deniz Gezmiş ve arkadaşları bunun bir örneğidir. 16 yaşındaki çocuğun yaşını büyütüp idam eden siyasal mahkeme bunun bir örneğidir. Türkiye'nin bunu aşması gereklidir"
açıklamasını yaptı.
Bir gazetecinin 'Yassıada yargılamalarının siyasi olduğunu söylüyorsunuz yani?' sorusu üzerine ise Kılıçdaroğlu, teyit ederek 'Elbette' cevabını verdi. Referandum sonrası okyanus ötesine gönderilen mesajla ilgili olarak da konuşan Kılıçdaroğlu, "Sayın Gülen'in referandum halk oylamasında 'evet' oyu kullanmasıyla ilgili bir dileği olmuştu. Sanıyorum Sayın Başbakan da, o dileğin gereği olarak teşekkür gönderdi" diye konuştu.
"Anayasa paketinin içeriğini bilenler hayır mı dedi?" sorusuna ise CHP lideri, ellerinde böyle bir veri olmadığını ifade ederek, "Ama eğitimli kesim olduğu için büyük ihtimalle içinde ne var diye merak etmiştir. Ama okuma yazması olmayan veya bir hukuk metnini alıp rahat okuyup anlayamayan bir kesimin olduğunu hepimiz biliyoruz" karşılığını verdi.
(CC-D)
Brüksel'de bulunan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, düzenlenen basın toplantısında eski CHP Genel Başkanı Baykal'ın yaptığı "Kurultayı topla, ben aday değilim" çağrısına cevap verdi. Kılıçdaroğlu, "Partiyle ilgili kurultayın toplanmasına karar verecek olanlar bizim dışımızda partinin delegeleridir. İmza toplanır, kurultay toplanırsa elbette gereği yapılır. Bu bir demokratik süreçtir. Biz illa olsun veya olmasın diye bireysel olarak öyle bir düşüncem söz konusu değildir. Her zaman şunu söyledim; demokrasiye
inanıyorum, insanlara güveniyorum. İnsanların düşüncelerine saygılıyım. Hukuk içinde kalmak suretiyle herkes dilediğini söyleyebilir, her kurum hukuk içinde toplanabilir, kararlar alabilir. Bu kararlara herkes saygı duyar. Artık Türkiye'de dayatma kültürünün egemen olmadığı, 'Benim söylediğim doğrudur, diğerleri yanlıştır' anlayışının egemen olmadığı farklı bir süreci yaşamak zorundayız" şeklinde konuştu.
Başörtüsü konusunda hükümetle görüşebileceğini dile getiren CHP lideri Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın referandum sonrasındaki özrünü ve bundan sonraki süreci değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, "Sayın Başbakan'ın özrüne gelince, Sayın Başbakan yurttaşlardan özür diledi bildiğim kadarıyla. Ben de o konuşmayı dinledim. Eğer Sayın Başbakan 'Benim o özrüm Kılıçdaroğlu'na, ben ona parlamentoda bir yudum su bile vermem. Bizim parlamentoda yüzde 65 bir çoğunluğumuz var' gibi bir ifadeyse, bu özrün
ötesinde bir anlayıştır. Bu, demokrasi kültürünün olmadığı bir anlayıştır" ifadelerini kullandı.
Belçika'ya girişte bir sıkıntı yaşadığı iddialarını reddeden Kılıçdaroğlu, "Herhangi sorunumuz yok. Gazeteci arkadaşlarımızla gayet rahat geçtik" açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, Avrupa Birliği (AB) yetkililerinin Türkiye temaslarında kendileriyle de görüşmeler yapması gerektiğini belirtti. "AB yetkilileri Türkiye'ye geldiğinde bizimle de görüşmeleri gerekir. Bizimle de ilişki kurmaları gerekir. Biz ana muhalefet partisiyiz. Bizim dışımızda bizim görüşlerimizi almadan bize karşı görüş bildirmelerini
etik bulmuyoruz, eleştirdiğimiz noktalar bunlardır" diyen Kılıçdaroğlu, Avrupa'nın etik değerlerine aykırı her uygulamayı eleştirme özgürlüğü olduğunu belirtti.
Kılıçdaroğlu, Kanal 24 muhabirinin soru sormak istemesi üzerine muhabirin sorusunu yarıda keserek, Kanal 24 için eleştirilerde bulundu. CHP lideri, "Kanal 24'e anayasa değişiklikleri için çıkmak istedim. İstedikleri gazetecilerle çıkmamı sağlamalarını istedim ama Kanal 24 buna cesaret edemedi" şeklinde konuştu.
Kılıçdaroğlu, Başbakan ve Reform İzleme Grubu'nun düzenlemeyi planladığı Adnan Menderes ve Turgut Özal'ın kabir ziyaretleriyle ilgili olarak da, kendisinin 17 Eylül'de dönüş yolunda olacağını ancak başka bir tarihte koşulların oluşması halinde benzer bir şey yapabileceklerini ve Adnan Menderes'in ülkeye pek çok hizmetleri olduğunu ifade etti. Kılıçdaroğlu, Başbakan'ın kabir ziyaretine saygı duymakla birlikte 'Keşke Sayın Başbakan, Adnan Menderes'in vasiyetini okuyup gereğini yapabilse' diyerek, "Koşullar
uygun olursa biz de neden benzer bir şey yapmayı düşünmeyelim? Menderes bu ülkeye hizmet etmiş bir insan ve saygıdeğer bir kişi. Bir siyasal mahkemede yargılandı ve idam edildi. Biz neden yargı siyasallaşmasın diyoruz? Bütün miting meydanlarında siyasallaşan yargının topluma ağır bedeller ödettiğini ifade ettim. Menderes bunun bir örneğidir. Deniz Gezmiş ve arkadaşları bunun bir örneğidir. 16 yaşındaki çocuğun yaşını büyütüp idam eden siyasal mahkeme bunun bir örneğidir. Türkiye'nin bunu aşması gereklidir"
açıklamasını yaptı.
Bir gazetecinin 'Yassıada yargılamalarının siyasi olduğunu söylüyorsunuz yani?' sorusu üzerine ise Kılıçdaroğlu, teyit ederek 'Elbette' cevabını verdi. Referandum sonrası okyanus ötesine gönderilen mesajla ilgili olarak da konuşan Kılıçdaroğlu, "Sayın Gülen'in referandum halk oylamasında 'evet' oyu kullanmasıyla ilgili bir dileği olmuştu. Sanıyorum Sayın Başbakan da, o dileğin gereği olarak teşekkür gönderdi" diye konuştu.
"Anayasa paketinin içeriğini bilenler hayır mı dedi?" sorusuna ise CHP lideri, ellerinde böyle bir veri olmadığını ifade ederek, "Ama eğitimli kesim olduğu için büyük ihtimalle içinde ne var diye merak etmiştir. Ama okuma yazması olmayan veya bir hukuk metnini alıp rahat okuyup anlayamayan bir kesimin olduğunu hepimiz biliyoruz" karşılığını verdi.
(CC-D)