Muş Milletvekilleri Referandumu Değerlendirdi

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Muş milletvekilleri Dr. Medeni Yılmaz ve Seracettin Karayağız, Muş'ta yüzde 92 oranında "evet" çıkmasının sevindirici olduğunu söyledi.

AK Parti Muş milletvekilleri Medeni Yılmaz ve Seracettin Karayağız, referandum sonuçlarını değerlendirdi. Referandumla ilgili Vali Erdoğan Bektaş'ı ziyaret ettikten sonra gazetecilere açıklamalarda bulunan Medeni Yılmaz ve Seracettin Karayağız, Türkiye'nin önünün açılması açısından referandumun önemli bir karar olduğunu belirtti.
Türkiye'nin daha özgür bir ülke olacağını savunan Seracettin Karayağız, değişikliğin çok önemli haklar getirdiğini kaydetti. BDP'nin boykot kararına da değinen Karayağız, "Özellikle memleketimizde birtakım olumsuz etkilemeler olmasına rağmen yüzde 54,5 gibi bir oranla katılım oldu. Bu referandumlar için iyi bir katılımdır. Seçmenler bazı partilerin boykot kararına da uymuş olabilirler. Tehditlerin olduğunu da duyduk ama üzerinde durmuyoruz. Bu sonucun alınması önemliydi. Muş yüzde 92'lik bir sonuçla en
önde olan iller arasına girdi. Bizi bu ilgilendiriyor. Türkiye'de yüzde 58'lik bir oranla 'evet' çıkması önemliydi. Biz buna seviniyoruz. Herkese de teşekkür ediyoruz" dedi.
Muş halkına teşekkür eden Medeni Yılmaz ise, demokratikleşme konusunda Muş halkının büyük bir sınav verdiğini vurgulayarak, "Demokrasi sınavında, demokratikleşmede açılacak yeni kapılar noktasında Muş halkı çok çok büyük bir sınav verdi. Ben bütün hemşehrilerime tekrar şükranlarımı sunuyorum. Ülkemiz genelinde de Allah'a şükür iyi bir netice alındı. Bundan sonra inşallah yeni bir anayasa, demokratik bir anayasa yolunda önemli bir kapı açıldı. Birçok yerde vatandaşların sandık başına gitmemesi için
telkinler ve baskılar olduğu doğrudur. Bunun yapıldığı zaten ortada, meydandadır. Ama çok büyük ölçüde hemşehrilerimiz bunlara uymadı, buna rağmen demokrasi inadını sandık başına giderek sürdürdü. Sandıkta çok büyük bir demokrasi mesajı verdi. Bu mesajı herkes kendi adına alıp çok iyi bir şekilde okumak zorundadır. Millete rağmen bir şey yapmak, milletin üstünde bir şey düşünmek hiç kimsenin hakkı değildir. Demokrasi de bu değildir zaten. Demokrasi insanlara baskı yapmak, insanların özgür iradelerine baskı
yapmak, ipotek koymak değildir. Bunun adı demokrasi olamaz. Bunu yapanlar da demokrasiyi savunmamalıdır diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.