Başbakan Erdoğan: 'Ben Yüce Divanla Korkmam' Aydın
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ben Yüce Divan ile korkmam.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ben Yüce Divan ile korkmam. Biz bu yola beyaz gömleğimizi giyerek çıktık, bunu böyle bilin. Biz bu yola başımızı koyduk" dedi.
Aydın İstasyon Meydanı'nda 20 ayrı tesisin açılışı için düzenlenen törende halka hitap eden Başbakan Erdoğan, 27 Mayıs 1960 öncesinde hükümeti yıpratıp, ülkeyi kaosa sürüklemek isteyenlerin, çok kirli senaryoları devreye soktuklarını belirterek, 'O ihtiras sahipleri bugün de aynı şekilde milli iradenin ortadan kaldırılması için her türlü hileye başvuruyorlar. Bugün de tıpkı 27 Mayıs öncesinde olduğu gibi sinsi politikaları devreye sokuyorlar' dedi.
Erdoğan, bugün bazı medya kuruluşlarının 27 Mayıs öncesinde atılan manşetlerin aynılarını attıklarını, Demokrat Parti gibi hükümeti de sivil diktatörlükle suçladıklarını vurgulayarak, 'Milletin emanetini bir şekilde gasp etmek için, hükümeti yıpratmak için ellerinden geleni yapıyorlar. 27 Mayıs öncesinde şehirleri kargaşaya sürükleyen, ülkede kaos provaları yapan eller, bugün de kirli oyunlarını devreye sokuyor' diye konuştu.
12 Eylül müdahalesine zemin hazırlamak için kardeş katline göz yumanların, bugün de AK Parti'ye zarar vermek amacıyla benzer davranışlar içine girdiklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, 'Bu kadar şuurlarını kaybetmiş durumdalar' dedi.
Bazı çevrelerin kendilerine Adnan Menderes'in akıbetini hatırlattığını, CHP ve MHP'nin de sürekli olarak Yüce Divan'dan söz ettiklerini anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:
'Ben Yüce Divan ile korkmam. Biz bu yola beyaz gömleğimizi giyerek çıktık, bunu böyle bilin. Biz bu yola başımızı koyduk. Hak dedik, hukuk dedik, demokrasi dedik, özgürlükler dedik. Ruhumuzu, bedenimizi biz bu uğurda vakfettik. Bir canımız var, bunu da Allah'tan başka kimse alamaz. Bunu da millet uğruna feda etmekten korkmayız.'
-MİLLETİN YÜKLEDİĞİ EMANET-
Milletin AK Parti'ye seçimlerle bir emanet yüklediğini, o emanetin kendileri için namus, şeref ve onur olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, emaneti millet kendilerinden geri alana kadar muhafaza edeceklerini ve asla gölge düşürmeyeceklerini bildirdi.
Erdoğan, 'Bu ülkede iktidarlar artık millet tercihiyle iş başına gelecek, sadece ve sadece milletin takdiriyle gidecek. 12 Eylülde tuzu kuru seçkinler, çeteler, mafya değil, milletin dediği olacak. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü egemen olacak' şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, kendisinin sadece kendine oy verenlerin değil, 73 milyon vatandaşın başbakanı olduğunu ve bu anlayışla konuştuğunu ifade ederek, 12 Eylülün seçim değil, bir halk oylaması olduğunu hatırlattı ve anayasa değişikliğinin bir partinin ya da bir kaç kişinin projesi olmadığını, millet projesi olduğunu söyledi. 12 Eylülde vatandaşlardan partilere değil, kendi geleceklerine oy vermelerini isteyen Erdoğan, 'Ya darbe anayasası, ya millet anayasası diyeceğiz' dedi.
Anayasa değişikliklerine 'hayır' oyu verilmesini isteyen siyasi parti liderlerinin, genel seçim mitingleri düzenlediklerini belirten Başbakan Erdoğan, muhalefet partilerinin meydanlarda halktan 'hayır' oyu istemelerine karşın, hangi konulara karşı olduklarını açıkça dile getirmediklerini kaydetti.
Erdoğan, 'Ben onların konuştuklarını konuşmuyorum. Kirli iftiralara da cevap vermiyorum. Çünkü benim bunlara vaktim yok. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri' diye konuştu.
Muhalefet partisi liderlerinin, parti milletvekillerini TBMM'deki oylamalarda belki 'evet' oyu verirler endişesiyle oy kabinine göndermediğini de söyleyen Başbakan Erdoğan, şimdi kendi milletvekillerini mecliste oy kabinine göndermeyenlerin, millete gidip vatandaştan 'hayır' demesini istediklerini ifade etti.
Erdoğan, kendilerinin ise gittikleri her yerde referandumda niçin 'evet' oyu kullanılması gerektiğini vatandaşa anlattığını belirterek, 'Biz neye 'evet' deneceğini açıklıyoruz. Demokrasiye evet, özgürlüklere evet, 'Yeni 12 Eylüller olmasın'a evet, Yeni 27 Mayıslar olmasın'a evet' dedi.
Halk oylamasının bazı siyasi partilerce siyasi çıkarlara alet edildiğini söyleyen Erdoğan, kendisinin vatandaşlardan partisi için şu an oy istemediğini, verilecek her 'evet' oyunun AK Parti'ye ya da başka bir partiye değil, vatandaşların kendilerine ve çocuklarının geleceğine gideceğini söyledi.
Ana muhalefet partisinin samimi olmadığını dile getiren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
'TBMM'de başörtülü kız çocuklarının okuması için anayasa değişikliği gerçekleştirildi 411 oyla. 411 oy içinde o zaman bunun hazırlanmasına 'evet' diyenler, şimdi 'hayır' diyor. Ana muhalefet lideri meydanlarda 'Bu sorunu ben çözerim' diyor. Yahu demokratik parlamenter sistemde meclisten 411 oyla geçiyor, peki bunu Anayasa Mahkemesine kim götürdü? Dürüst ol. Yalancının mumu yatsıya kadar yanıyor. Senin mumun yatsıya kadar bile yanmadı, söndü. Böyle demokrasi, böyle adalet, böyle hukuk olur mu?'
Aynı anlayışın Cumhurbaşkanı seçimi sırasında da 367 garabetini karşılarına çıkardığını ifade eden Başbakan Erdoğan, bundan sonra cumhurbaşkanını milletin seçeceğini söyledi.
05.08.2010 13:47:04
Aydın İstasyon Meydanı'nda 20 ayrı tesisin açılışı için düzenlenen törende halka hitap eden Başbakan Erdoğan, 27 Mayıs 1960 öncesinde hükümeti yıpratıp, ülkeyi kaosa sürüklemek isteyenlerin, çok kirli senaryoları devreye soktuklarını belirterek, 'O ihtiras sahipleri bugün de aynı şekilde milli iradenin ortadan kaldırılması için her türlü hileye başvuruyorlar. Bugün de tıpkı 27 Mayıs öncesinde olduğu gibi sinsi politikaları devreye sokuyorlar' dedi.
Erdoğan, bugün bazı medya kuruluşlarının 27 Mayıs öncesinde atılan manşetlerin aynılarını attıklarını, Demokrat Parti gibi hükümeti de sivil diktatörlükle suçladıklarını vurgulayarak, 'Milletin emanetini bir şekilde gasp etmek için, hükümeti yıpratmak için ellerinden geleni yapıyorlar. 27 Mayıs öncesinde şehirleri kargaşaya sürükleyen, ülkede kaos provaları yapan eller, bugün de kirli oyunlarını devreye sokuyor' diye konuştu.
12 Eylül müdahalesine zemin hazırlamak için kardeş katline göz yumanların, bugün de AK Parti'ye zarar vermek amacıyla benzer davranışlar içine girdiklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, 'Bu kadar şuurlarını kaybetmiş durumdalar' dedi.
Bazı çevrelerin kendilerine Adnan Menderes'in akıbetini hatırlattığını, CHP ve MHP'nin de sürekli olarak Yüce Divan'dan söz ettiklerini anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:
'Ben Yüce Divan ile korkmam. Biz bu yola beyaz gömleğimizi giyerek çıktık, bunu böyle bilin. Biz bu yola başımızı koyduk. Hak dedik, hukuk dedik, demokrasi dedik, özgürlükler dedik. Ruhumuzu, bedenimizi biz bu uğurda vakfettik. Bir canımız var, bunu da Allah'tan başka kimse alamaz. Bunu da millet uğruna feda etmekten korkmayız.'
-MİLLETİN YÜKLEDİĞİ EMANET-
Milletin AK Parti'ye seçimlerle bir emanet yüklediğini, o emanetin kendileri için namus, şeref ve onur olduğunu ifade eden Başbakan Erdoğan, emaneti millet kendilerinden geri alana kadar muhafaza edeceklerini ve asla gölge düşürmeyeceklerini bildirdi.
Erdoğan, 'Bu ülkede iktidarlar artık millet tercihiyle iş başına gelecek, sadece ve sadece milletin takdiriyle gidecek. 12 Eylülde tuzu kuru seçkinler, çeteler, mafya değil, milletin dediği olacak. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü egemen olacak' şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan, kendisinin sadece kendine oy verenlerin değil, 73 milyon vatandaşın başbakanı olduğunu ve bu anlayışla konuştuğunu ifade ederek, 12 Eylülün seçim değil, bir halk oylaması olduğunu hatırlattı ve anayasa değişikliğinin bir partinin ya da bir kaç kişinin projesi olmadığını, millet projesi olduğunu söyledi. 12 Eylülde vatandaşlardan partilere değil, kendi geleceklerine oy vermelerini isteyen Erdoğan, 'Ya darbe anayasası, ya millet anayasası diyeceğiz' dedi.
Anayasa değişikliklerine 'hayır' oyu verilmesini isteyen siyasi parti liderlerinin, genel seçim mitingleri düzenlediklerini belirten Başbakan Erdoğan, muhalefet partilerinin meydanlarda halktan 'hayır' oyu istemelerine karşın, hangi konulara karşı olduklarını açıkça dile getirmediklerini kaydetti.
Erdoğan, 'Ben onların konuştuklarını konuşmuyorum. Kirli iftiralara da cevap vermiyorum. Çünkü benim bunlara vaktim yok. Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri' diye konuştu.
Muhalefet partisi liderlerinin, parti milletvekillerini TBMM'deki oylamalarda belki 'evet' oyu verirler endişesiyle oy kabinine göndermediğini de söyleyen Başbakan Erdoğan, şimdi kendi milletvekillerini mecliste oy kabinine göndermeyenlerin, millete gidip vatandaştan 'hayır' demesini istediklerini ifade etti.
Erdoğan, kendilerinin ise gittikleri her yerde referandumda niçin 'evet' oyu kullanılması gerektiğini vatandaşa anlattığını belirterek, 'Biz neye 'evet' deneceğini açıklıyoruz. Demokrasiye evet, özgürlüklere evet, 'Yeni 12 Eylüller olmasın'a evet, Yeni 27 Mayıslar olmasın'a evet' dedi.
Halk oylamasının bazı siyasi partilerce siyasi çıkarlara alet edildiğini söyleyen Erdoğan, kendisinin vatandaşlardan partisi için şu an oy istemediğini, verilecek her 'evet' oyunun AK Parti'ye ya da başka bir partiye değil, vatandaşların kendilerine ve çocuklarının geleceğine gideceğini söyledi.
Ana muhalefet partisinin samimi olmadığını dile getiren Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
'TBMM'de başörtülü kız çocuklarının okuması için anayasa değişikliği gerçekleştirildi 411 oyla. 411 oy içinde o zaman bunun hazırlanmasına 'evet' diyenler, şimdi 'hayır' diyor. Ana muhalefet lideri meydanlarda 'Bu sorunu ben çözerim' diyor. Yahu demokratik parlamenter sistemde meclisten 411 oyla geçiyor, peki bunu Anayasa Mahkemesine kim götürdü? Dürüst ol. Yalancının mumu yatsıya kadar yanıyor. Senin mumun yatsıya kadar bile yanmadı, söndü. Böyle demokrasi, böyle adalet, böyle hukuk olur mu?'
Aynı anlayışın Cumhurbaşkanı seçimi sırasında da 367 garabetini karşılarına çıkardığını ifade eden Başbakan Erdoğan, bundan sonra cumhurbaşkanını milletin seçeceğini söyledi.
05.08.2010 13:47:04