İskilipli Şehit Ailelerine İftar
Çorum'un İskilip Kaymakamlığı ve İlçe Jandarma Komutanlığı tarafından şehit ve gazi ailelerine iftar yemeği verildi.
İftara İskilip Kaymakamı Mehmet Yılmaz, Belediye Başkanı Numan Sezer, İlçe Jandarma Komutanı Murat Körpınar, İlçe Emniyet Müdürü Ferhat Çetinkaya ve şehit aileleri katıldı.
Kaymakam Mehmet Yılmaz, "Kınalı kuzularınızı şahadet makamına uğurladığınızda yüreğinizin ne kadar acıyla yandığını en iyi siz bilirsiniz. Haklı ve onurlu acınız için hüzünlendiğiniz gibi gururlandınız da. Çünkü her şeyimize sahip olduğumuz bütün değerleri şehitlerimize borçluyuz. Şehit yakını olma gururu ve onuru sizlere bahşedilmiştir. Şehitlerimiz için ne yapsak azdır. Sizler en değerli varlıklarınız olan eşlerinizi, oğullarınızı, kardeşlerinizi ve babalarınızı bu vatan için bu millet için şehit
verdiniz. Bu büyük fedakarlığın her hangi bir karşılığının olamayacağını biliyorum ve farkındayım. Ancak yanınızda olmakla, yanınızda durmakla size karşı olan minnet ve şükran hislerimizi sizlere iletmek istiyoruz" dedi.
İftar sofrasının devletin, milletin şehit ve gazi ailelerine sahip çıktığının yanlarında olduğunun bir işareti olduğunu dile getiren Kaymakam Yılmaz, "Biliyoruz ki şehide ve şehit yakınına sahip çıkmayan, çıkamayan bir milletin geleceği de olmaz, olamaz. Onun için şehitlerimiz ve onların emanetleri olan sizlere daima sahip çıkacağız onları ve sizleri daima baş tacı yapacağız. Bir kez daha ifade etmek istiyorum ki; sizler bize, devletimize, milletimize evlatlarınız birer emanetisiniz. Devletimizin kapısı
da gönüllerimiz de size her zaman sonuna kadar açık olacaktır" diye konuştu.
İftar yemeğine yasa dışı terör örgütü PKK üyelerinin 4 Ekim 2008 yılında Aktütün Karakolu'na düzenlediği hain saldırıdan yaralı olarak kurtulan gazi piyade onbaşı Mehmet Tokmak da katıldı.
Hain saldırının olduğu geceyi anlatan Tokmak, teröristlerle ilk olarak 3 Ekim gecesi çatıştıklarını belirterek, sabaha kadar süren çatışmanın bir günün ilk ışıklarıyla durduğunu öğle saatlerinden sonra teröristlerin Aktütün Karakolu'na yeniden saldırıya geçtiğini söyledi.
Teröristlerin ikinci saldırıda daha kalabalık bir grupla geldiğini ve her yönden ateş ettiklerini dile getiren Tokmak, "El bombaları atmaya başladılar, biz aynı tepede 6 arkadaştık. Kardeşim gibi sevdiğim Ramazan da yanımızdaydı. Ramazan'ın yakınına el bombası düştü ve patlama oldu. O anda Ramazan'ın ayağı parçalandı. Vücuduna şarapnel parçaları saplanmıştı. Mevzideki diğer 4 arkadaş o anda şehit oldu" dedi.
SON NEFESİNE KADAR ÇARPIŞTI
Hain saldırıda şehit olan Ramazan Yeşil'in çatışma anında mevziye düşen iki el bombasını patlamadan alıp teröristlerin üzerine attığını anlatan Tokmak, "Başımızı kaldıramıyorduk, destek de geç kalmıştı. Ramazan yaralıydı ve çok kan kaybediyordu. Sürekli su vermem için yalvarıyordu. Fakat su vermemek için ona, 'Tamam, sabret, yardım geliyor' diyordum. Yanımda su vardı. Ancak daha önce bize 'su vermeyin' dendiği için ona su vermedim. Daha sonra Ramazan'ın yalvarmalarına dayanamadım, durumu da iyice
kötüleşmişti. Ve birkaç damla su verdim. Ramazan orada şehit oldu. Yarası çok ağırdı. Ben de o arada yaralandım. Kabus gibiydi, gözümüzü açamıyorduk. Yardım geldiğinde yanımdaki tüm arkadaşlarım şehit olmuştu" diye konuştu.
Geceleri uyuyamadığını söyleyen Tokmak, "Başımı yastığa koyduğumda hala çatışmasının verdiği psikolojiyi yaşıyorum. Gözlerimi kapattığımda çatışma anını birebir yaşıyorum" ifadelerini kullandı.
Kaymakam Mehmet Yılmaz, "Kınalı kuzularınızı şahadet makamına uğurladığınızda yüreğinizin ne kadar acıyla yandığını en iyi siz bilirsiniz. Haklı ve onurlu acınız için hüzünlendiğiniz gibi gururlandınız da. Çünkü her şeyimize sahip olduğumuz bütün değerleri şehitlerimize borçluyuz. Şehit yakını olma gururu ve onuru sizlere bahşedilmiştir. Şehitlerimiz için ne yapsak azdır. Sizler en değerli varlıklarınız olan eşlerinizi, oğullarınızı, kardeşlerinizi ve babalarınızı bu vatan için bu millet için şehit
verdiniz. Bu büyük fedakarlığın her hangi bir karşılığının olamayacağını biliyorum ve farkındayım. Ancak yanınızda olmakla, yanınızda durmakla size karşı olan minnet ve şükran hislerimizi sizlere iletmek istiyoruz" dedi.
İftar sofrasının devletin, milletin şehit ve gazi ailelerine sahip çıktığının yanlarında olduğunun bir işareti olduğunu dile getiren Kaymakam Yılmaz, "Biliyoruz ki şehide ve şehit yakınına sahip çıkmayan, çıkamayan bir milletin geleceği de olmaz, olamaz. Onun için şehitlerimiz ve onların emanetleri olan sizlere daima sahip çıkacağız onları ve sizleri daima baş tacı yapacağız. Bir kez daha ifade etmek istiyorum ki; sizler bize, devletimize, milletimize evlatlarınız birer emanetisiniz. Devletimizin kapısı
da gönüllerimiz de size her zaman sonuna kadar açık olacaktır" diye konuştu.
İftar yemeğine yasa dışı terör örgütü PKK üyelerinin 4 Ekim 2008 yılında Aktütün Karakolu'na düzenlediği hain saldırıdan yaralı olarak kurtulan gazi piyade onbaşı Mehmet Tokmak da katıldı.
Hain saldırının olduğu geceyi anlatan Tokmak, teröristlerle ilk olarak 3 Ekim gecesi çatıştıklarını belirterek, sabaha kadar süren çatışmanın bir günün ilk ışıklarıyla durduğunu öğle saatlerinden sonra teröristlerin Aktütün Karakolu'na yeniden saldırıya geçtiğini söyledi.
Teröristlerin ikinci saldırıda daha kalabalık bir grupla geldiğini ve her yönden ateş ettiklerini dile getiren Tokmak, "El bombaları atmaya başladılar, biz aynı tepede 6 arkadaştık. Kardeşim gibi sevdiğim Ramazan da yanımızdaydı. Ramazan'ın yakınına el bombası düştü ve patlama oldu. O anda Ramazan'ın ayağı parçalandı. Vücuduna şarapnel parçaları saplanmıştı. Mevzideki diğer 4 arkadaş o anda şehit oldu" dedi.
SON NEFESİNE KADAR ÇARPIŞTI
Hain saldırıda şehit olan Ramazan Yeşil'in çatışma anında mevziye düşen iki el bombasını patlamadan alıp teröristlerin üzerine attığını anlatan Tokmak, "Başımızı kaldıramıyorduk, destek de geç kalmıştı. Ramazan yaralıydı ve çok kan kaybediyordu. Sürekli su vermem için yalvarıyordu. Fakat su vermemek için ona, 'Tamam, sabret, yardım geliyor' diyordum. Yanımda su vardı. Ancak daha önce bize 'su vermeyin' dendiği için ona su vermedim. Daha sonra Ramazan'ın yalvarmalarına dayanamadım, durumu da iyice
kötüleşmişti. Ve birkaç damla su verdim. Ramazan orada şehit oldu. Yarası çok ağırdı. Ben de o arada yaralandım. Kabus gibiydi, gözümüzü açamıyorduk. Yardım geldiğinde yanımdaki tüm arkadaşlarım şehit olmuştu" diye konuştu.
Geceleri uyuyamadığını söyleyen Tokmak, "Başımı yastığa koyduğumda hala çatışmasının verdiği psikolojiyi yaşıyorum. Gözlerimi kapattığımda çatışma anını birebir yaşıyorum" ifadelerini kullandı.
