Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi Bolu'da
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nda (HSYK) ciddi sorunlar olduğunu söyleyerek, "Bu sorunu halk 12 Eylül'de çözmüş olacak" dedi.
12 Eylül'de yapılacak olan referandum çalışmaları kapsamında Bolu'ya gelen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, AK Parti Bolu Milletvekilleri Fatih Metin, Yüksel Coşkunyürek, Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, AK Parti Bolu İl Başkanı Ali Ercoşkun ve diğer partililer tarafından karşılandı. Bolu Belediyesi Meclis Salonu'nda partililere referandum çalışmaları konusunda bilgiler veren Tanrıverdi, "Türkiye'nin çetelerden, mafyalardan, cuntalardan, darbelerden tamamen kurtulması meselesidir.
Daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük meselesidir. Bu halk oylamasında milletimiz bu anlayışla oy kullandığında Türkiye'nin önünü açacaktır. Kendisi içinde daha mutlu, daha huzurlu bir ortam hazırlamış olacaktır. Geleceğimizi daha sağlıklı bir zemine oturtmuş olacaktır" şeklinde konuştu.
HSYK'nın şu anki yapısını eleştiren ve bir takım yanlışlar olduğunu söyleyen Tanrıverdi, "Adalet Bakanı, müsteşarı katılmazsa o toplantı yapılamıyor. Müsteşar toplantıya katıldığı karara onay vermezse karar geçerli değil. Peki, müsteşar kim? Adalet Bakanlığı'nın en uyumlu çalışabileceği, kendince tespit ettiği bir bürokrattır. Yani siyasi makamlarla uyumlu çalışması gereken bir bürokrattır. Toplantıya katılmadığı zaman toplantı yapılamıyorsa, karar verildiğinde onaylamadığında geçerli değilse, bu bir
siyasi baskı değil midir? Vesayet değil midir? Biz bunu kaldırıyoruz. Müsteşar toplantıya katılmazsa, toplantı yapılabilir. Karara onay vermezse karar geçerlidir. Bu mu siyasi vesayet, yoksa şu günkü hali mi? Elbette şu günkü hali. Ama gene oralardan medet umanlar, oralardan ideolojik, siyasal imkan sağlayanlar, bunların ellerinden gittiğini görünce gene bir panik, gene bir telaş. Aynaya bakıyorlar, kendilerini görüyorlar. Şu an ki bütün feveranları, avaz avaz bağırışları yukarıdaki bu siyasal partilerin
liderlerinin kendi ideolojik, kendi sığ düşüncelerinden kaynaklanan ve izahta bile zorlandıkları konulardır. Onun için bunların detaylarına girememektedir. Halkımız da o siyasi partinin gönüldaşları da lideri öyle dediği için kitapçığın içini açıp ne var bunun içinde diye bakmayınca konu gizli kalmaktadır. Gizli kalan bu konuya ilişkinde 12 Eylül halk oylamasında yanlış yapabilir" diye konuştu.
HSYK'da yaşanan krizle ilgili sorulan soruya ise Tanrıverdi, şöyle yanıt verdi:
"Bunu Adalet Bakanımız ve Adalet Bakanlığı'nın ilgilileri yakından takip etmektedir. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu çalışmaları onların görevidir. Ama görülüyor ki HSYK'da önemli bir sorun vardır. Bu sorunun çözümü milletimizin kendi eliyle 12 Eylül halk oylamasında gerçekleştirilmiş olacaktır."
Daha fazla demokrasi, daha fazla özgürlük meselesidir. Bu halk oylamasında milletimiz bu anlayışla oy kullandığında Türkiye'nin önünü açacaktır. Kendisi içinde daha mutlu, daha huzurlu bir ortam hazırlamış olacaktır. Geleceğimizi daha sağlıklı bir zemine oturtmuş olacaktır" şeklinde konuştu.
HSYK'nın şu anki yapısını eleştiren ve bir takım yanlışlar olduğunu söyleyen Tanrıverdi, "Adalet Bakanı, müsteşarı katılmazsa o toplantı yapılamıyor. Müsteşar toplantıya katıldığı karara onay vermezse karar geçerli değil. Peki, müsteşar kim? Adalet Bakanlığı'nın en uyumlu çalışabileceği, kendince tespit ettiği bir bürokrattır. Yani siyasi makamlarla uyumlu çalışması gereken bir bürokrattır. Toplantıya katılmadığı zaman toplantı yapılamıyorsa, karar verildiğinde onaylamadığında geçerli değilse, bu bir
siyasi baskı değil midir? Vesayet değil midir? Biz bunu kaldırıyoruz. Müsteşar toplantıya katılmazsa, toplantı yapılabilir. Karara onay vermezse karar geçerlidir. Bu mu siyasi vesayet, yoksa şu günkü hali mi? Elbette şu günkü hali. Ama gene oralardan medet umanlar, oralardan ideolojik, siyasal imkan sağlayanlar, bunların ellerinden gittiğini görünce gene bir panik, gene bir telaş. Aynaya bakıyorlar, kendilerini görüyorlar. Şu an ki bütün feveranları, avaz avaz bağırışları yukarıdaki bu siyasal partilerin
liderlerinin kendi ideolojik, kendi sığ düşüncelerinden kaynaklanan ve izahta bile zorlandıkları konulardır. Onun için bunların detaylarına girememektedir. Halkımız da o siyasi partinin gönüldaşları da lideri öyle dediği için kitapçığın içini açıp ne var bunun içinde diye bakmayınca konu gizli kalmaktadır. Gizli kalan bu konuya ilişkinde 12 Eylül halk oylamasında yanlış yapabilir" diye konuştu.
HSYK'da yaşanan krizle ilgili sorulan soruya ise Tanrıverdi, şöyle yanıt verdi:
"Bunu Adalet Bakanımız ve Adalet Bakanlığı'nın ilgilileri yakından takip etmektedir. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu çalışmaları onların görevidir. Ama görülüyor ki HSYK'da önemli bir sorun vardır. Bu sorunun çözümü milletimizin kendi eliyle 12 Eylül halk oylamasında gerçekleştirilmiş olacaktır."