İngiliz üniversitesi Gülen'e fahri doktora unvanı verdi
Yaklaşık 30 bin öğrencisi ile İngiltere'nin en büyük eğitim kuruluşlarından biri olan ve geçmişi 1824 yılına dayanan Leeds Metropolitan Üniversitesi,
Eğitim alanında akademik araştırmalar yapan ve bu alanlarda özel lisans ve yüksek lisan programları bulunan Leeds Metroplitan Universitesi Yönetim Kurulu'nun yaptığı araştırma ve değerlendirmeler sonrasında ancak çok az sayıda insana takdim ettiği fahri doktora unvanı, bin 500 kisinin katıldığı bir törende üniversitenin rektörü Prof. Susan Price tarafından takdim edildi. Leeds Metropolitan Üniversitesi, 2007'den bu yana Fethullah Gülen hakkında, akademik camiada da Gülen Hareketi olarak bilinen sivil toplum hareketini akademik olarak incelemektedir. Tören öncesi Fethullah Gülen ve hareketini tanıtan Professor Dekan Elspeth Jones, Gülen'in kültürlerarası diyalog ve küresel çaptaki eğitim faaliyetlerinin fikir babası olduğunu söyledi. Gülen hareketinin en önemli önceliğinin küresel barış ve diyaloğa katkıda bulunmak olduğunu anlatan Jones, Gülen'in öğretilerinde daha insancıl ve barışçıl bir toplumun ortaya cıkartma gayreti olduğunun altını çizdi. Jones, Fethullah Gülen'in verdiği vaazlar, yazdığı makale ve kitaplar sayesinde dünyanın dört bir tarafinda eğitim ve diyalog için çalışan gönüllüler hareketinin ortaya çıkmasına vesile olduğunu ve bu sayede önyargıların kırılmasına ve toplumların kaynaşmasını sağladığını söyledi.
Dekan Elspeth Jones'in konuşmasının ardından Leeds Metropolitan Üniversitesi rektörü Prof. Susan Price, fahri doktora ünvanını İngiltere Diyalog Vakfı Direktörü Özcan Keleş'e takdim etti. Keles bu odulun küresel çapta sürdürülen eğitim ve kültürel faaliyetleri takdir edici niteliği taşıyan bir ödül olarak gördüğünü ve tevdi edilen ödülün bu hareketi destekleyen ve bundan esinlenen herkesi sevindirecegini belirti. Özcan Keleş, Gülen'in insani yönleri gelişmiş, insana değer veren hoşgörülü bir toplumun oluşumu için her ferdin kendisini topluma karşı vicdanen sorumlu hissetmesi gerektiğini, bunun da yolunun diyalog ve eğitimden geçtiği yönündeki fikirlerini hatırlattı. Keleş, konuşmasının sonunda Gülen adına üniversite yetkililerine teşekkür etti.
Törenin ardından ödül ile ilgili şahsi görüşlerini dile getiren Özcan Keleş, kökleri 1824'e uzanan Leeds Metropolitan Üniversitesi'nin böyle bir ödül vermiş olmasının anlamlı ve güzel bir gelişme olduğunu kayd etti. Üniversitenin böyle bir ödül ile Fethullah Gülen'in eğitim, barış ve kültürlerarası diyaloğa yapmış olduğu katkıları takdir ettiğini ifade eden Keleş, "Fethullah Gülen Hocaefendi ilk defa böyle bir ödülü kabul etmiş bulunuyor. Bunun da bu ödüle ayrı bir anlam ve önem yüklediğini düşünüyorum" dedi.
Bu arada Fethullah Gülen'e fahri doktora unvanı verilmesini destekleyen İngiliz akademisyen ve din adamları, Gülen hareketiyle ilgili şahsi görüşlerini dile getirdi.
Piskopos John Packer: "Bu günlerde farklı dinden olan insanların bir araya gelip vakit geçirebildiklerini görüyoruz. Bizler de zaman zaman bu tür aktivitelerin içinde oluyoruz. Fethullah Gülen, bu şekilde farklı kültürlerden ve dinlerden olan insanların nasıl bir arada yaşayabileceklerini düşünen, hoşgörüyü ön plana çıkaran dünyanın önde gelen Müslüman alimlerden biridir. Gülen'in öğretileri ve bu yöndeki teşviki çok kültürlü bir yapısı olan Leeds şehrimiz için de çok önemli diye düşünüyorum. Daha önce Leeds şehrimizden Türkiye'yi çok sayıda akademisyen ziyaret etti. Bu ziyaret sırasında eğitim alanında şahit olunan bazı gelişmeler buradaki eğitim kurumlarına da yansıdı. Böyle bir ödüle layık görülen Fethullah Gülen'in kutluyor, tebrik ediyorum."
Prof. Edward Halpin: "Gülen hareketi ile çalışmaktan memnunum. Bugün sayın Gülen'e verilen fahri doktora unvanı için düzenlenen seramoniye katıldım. Gülen topluma, eğitime ve barışa büyük katkıları olmuş bir isimdir. Üniversite bu kararıyla birlikte, toplum için büyük hizmetleri olan birinin çalışmalarını onurlandırıyor. Yıllarca büyük gayretleri olan sayın Gülen'in, gönüllü insanlarla kendine has olan bir hareketin oluşmasında da çok büyük fedakarlıkları olmuştur. Yakın zaman önce Irak'taydım ve orada bulunan Işık Üniversitesi ile çalışma fırsatım oldu. Bir kez daha eğitim yoluyla verilen hizmetleri görme fırsatım oldu. Türkiye'yi de bir kaç yıl önce ziyaret ettim ve insanların toplumsal barış için verdikleri fedakarlıkları gördüm."
Prof. Simon Robinson (Leeds Metropolitan Üniversitesi): "Fethullah Gülen dinler ve kültürler arası diyaloğun gelişiminde dünyanın en önemli alimlerinden birisidir. Fahri doktora kararı da bu çalışmaları tanımak ve takdir etmek anlamına geliyor. Üniversite, akıl-değer-uygulama üçlüsünü bir araya getirerek diyaloğun oluşumuna büyük katkı sunan Gülen'in çalışmalarına önem atfediyor. Fethullah Gülen sadece alim ya da tefekkür insanı değil, bir şeyin önünü arkasını düşünen ama doğru düşünen biri. Bence sivil toplum 'farklılıklarla' ya da ötekiyle bir arada olma konusunda zorlanıyor. Bu yüzden Gülen hareketinin, sivil topluma sağlayacağı çok şey var. Gülen farklı renklere ve kimliklere saygılı. Mesela hem Türk hem de Müslüman olmak, hem Avrupalı hem de Anadolulu olmak. İşte bu çoklu özdeşlikle birlikte insan ötekiyle, farlı olanla ilgilenmeye başlıyor. Bu hareketin gönüllüleriyle Türkiye'yi ziyaret ettim. Orda üniversiteleri ziyaret ettik. Öncelikle ordaki misafirperverlikten etkilendim. Ziyaretim esnasında Efes'i ziyaret ettik. Efes'te farklı din ve kültürlerin bir arada yüzyıllarca varlığını sürdürdüğüne şahit oldum.
Mumtaz Ahmed Khan (Leeds Üniversitesi) : "Fethullah Gülen Hocaefendi, böylesine zor ve çatışmalı bir dönemde çok etkili bir şekilde ortaya çıkmıştır. Gülen, farklı dinler ve unsunlar arasında diyaloğu teşvik ediyor. Dünyanın farklı din, farklı siyasi görüş, farklı medeniyet gibi bölünmelerin yaşandığı bir zamanda bu tür fikirler büyük önem arz ediyor. Bizim bir araya gelip farklılıklarımızı konuşmamış ama birbirimizin konumuna saygı göstermemiz, bütün olmamız gerekiyor. İşte Fethullah Gülen insanlığı bu hoşgörü anlayışına davet ediyor. Özellikle üç büyük dinin ortak ve paylaşacakları noktalar var. Biz üniversitede Gülen üzerinde araştırmalar yapıyoruz. Türkiye zaten ülke olarak dış dünyaya açık bir ülke. Bu hareketin de Batı'daki Müslümanlar ya da farklı ırktan olan Müslüman kesim üzerinde de büyük etkisi var. Bu hareket, farklı ırktan olan bu Müslümanları bir araya getirerek İslam'ın özünü oluşturan değerler üzerinde birleşmemizi istiyor. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin dediği gibi, hangi ırktan olursak olalım, biz bizi bölen farklılıklarımızı değil, bizi ortak noktalarda buluşturan noktalar üzerine odaklanmalıyız."
Prof. Max Farrar: "Fethullah Gülen'e fahri doktora unvanı verilecek olmasından dolayı ve bu törene katılacak olmamdan mutluyum. Şu anda dünyanın diyalog ve barışa önem veren, radikalizmi ortadan kaldıracak ve mevcut çatışmalara çözüm üretecek dini bir yoruma ihtiyacı var. Dünyamız buna muhtaç. Demokrasi ile uyumlu olan, eşitlik ve insan haklarına değer veren İslam'ın bu yönlerini ön plana çıkaran Fethullah Gülen çalışmaları da bu yönde. Dünyamızın bu değerlere ihtiyacı var. Leeds Metropolitan Üniversitesi de sayın Gülen ve Gülen Hareketiyle bağlantılı olmaktan dolayı çok memnun. Ben de Türkiye'yi ziyaret ettim ve bu hareketi destekleyen bir çok farklı sektörden farklı insanlarla tanıştım. Gülen hareketiyle yakından ilgileniyorum. Bence ülkemiz İngiltere'nin Fethullah Gülen'in öğretileri ve teşviklerine ihtiyacı var. İngiltere, İslamı farklı yorumlayan ya da radikal İslami grupların faaliyetlerinden olumsuz etkilenmiştir. Ülke olarak İslam konusunda çok zayıf bilgimiz var. Bence bu radikal kesimler de demokratik ve insan haklarına değer veren İslamı farklı yorumlayan Gülen hareketinden etkileneceklerdir.
Anne Gregory (Leeds Metropolitan Üniversitesi) : "Fethullah Gülen'e böylesi bir ödülün verilmesinden onur duydum. Bence Gülen'in diyalog, eğitim ve dinler arası iletişime olan katkısı azımsanmayacak kadar büyük. Türkiye'de başlayan bu hareket şimdi dünyaya yayılıyor ve biz de yakından takip ediyoruz. Diyalog üzerinden hoşgörü ve anlayış ortaya çıkıyor. Dünyamız şu anda çatışmalarla anılıyor sürekli. Bir taraftan ise farklı din ve kültürler arası diyalog için mücadele veren bir insan var. Dünyayı daha iyi ve huzurlu yapmak için çabalayan bir insan var."