Davutoğlu Newsweek'e konuştu: Biz Batı'nın bir parçasıyız

Newsweek dergisine bir mülakat veren Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Gazze filosuna saldırı, İran'la varılan takas anlaşması ile BM Güvenlik Konseyi

Newsweek dergisine bir mülakat veren Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Gazze filosuna saldırı, İran'la varılan takas anlaşması ile BM Güvenlik Konseyi'nde kullanılan "hayır" oyunu ve bunlarla birlikte yapılan eksen kayması yorumlarına yönelik soruları cevaplandırdı. Taleplerinin yerine getirilmemesi halinde İsrail'e yönelik tek taraflı yaptırım uygulayacaklarını söyleyen Davutoğlu, İsrail için "Onlar ne tür yaptırımlar uygulayabileceğimizi biliyorlar." dedi. İran'la varılan takas anlaşmasının Türkiye'nin tek başına elde ettiği bir şey olmadığını ve bu konuda Batılı müttefikleri ile birlikte hareket ettiğini dile getiren Davutoğlu, Güvenlik Konseyi'nde İran'a yönelik yaptırımlar için kullanılan "hayır" oyunun ise "ABD'ye ve ABD Başkanı Barack Obama'ya karşı bir 'hayır' oyu değil, diplomasiye 'evet' oyu olduğunu" söyledi. Davutoğlu, eksen kayması konusunda ise net konuştu: "Biz Batı'nın bir parçasıyız."

Kendisine İsrail ile ilişkilerin halihazırdaki seyri sorulan Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Gazze filosuna düzenlenen sadırı için "Burada bir eylem, bir suç var." dedi. Saldıran tarafın da bilindiğini ve uluslararası bir komisyon kurularak hukuka uygun bir karar alınması gerektiğini dile getiren Davutoğlu, "Eğer İsrail uluslararası komisyonu kabul etmezse o zaman bu suçu kabul edip, özür dilemeli ve tazminat ödemelidir." dedi. "Eğer uluslararası toplum ölümlerin sebeplerini sormazsa Türk hükümeti olarak bizim sorma hakkımız var." diye ekleyen Davutoğlu, bir cevap alınana kadar da İsrail-Türkiye ilişkilerinin bir daha asla normal haline dönmeyeceğini kaydetti. Davutoğlu, Türkiye'nin tek taraflı olarak kendi yaptırımlarını uygulama hakkı da bulunduğunu vurguladı.

İSRAİL, NE TÜR YAPTIRIM UYGULAYACAĞIMIZI BİLİYOR

İlişkilerin bir kopma sürecine de girebileceği uyarısında bulunan Davutoğlu, "Eğer doğru adımlar atılmazsa ilişkiler bir kopma sürecine doğru girebilir. Ancak kapalı kapılar ardında onlarla ne konuştuğumu size söyleyemem. Onlar ne tür yaptırımlar uygulayabileceğimizi biliyorlar." ifadelerini kullandı.

Ankara'nın yürüttüğü "komşularla sıfır problem" politikasının, İsrail ile ilişkilerin kesilmesi durumunda ne olacağı da sorulan Davutoğlu, şöyle konuştu: "Komşularla sıfır problem bir değerdir. Ancak aynı derecede önemli bir diğer değer ise barışı tesis etmektir. Eğer aktörlerden herhangi birisi barış sürecini engellerse, sivilleri abluka altında bırakır, uluslar arası sularda sivilleri katlederse; barış, komşularla sıfır politikası uğruna feda edilemez. İsrail'in bu politikaları bölge barışına bir tehdittir. Barışa karşı olan bu politikaları, sıfır sorunlu ilişkiler uğruna mazur görmek söz konusu değildir."

İRAN'LA TAKAS ANLAŞMASI BİZİM TEK BAŞIMIZA İSTEDİĞİMİZ BİR ŞEY DEĞİLDİ

Röportajda Davutoğlu'na İran'la imzalanan takas anlaşması ve BM güvenlik Konseyi'nde Türkiye'nin İran'a yönelik yaptırımlara "hayır" oyu vermesi de soruldu. İran'la varılan takas anlaşması için hem BM'nin de hem de Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın kendilerini teşvik ettiklerini ve başından beri müttefiklerle birlikte çalışıldığını vurgulayan Davutoğlu, anlaşma için "Bu bizim tek başımıza istediğimiz bir şey değildi." dedi. Davutoğlu, Güvenlik Konseyi'ndeki "hayır oyu için ise "Daha önce defalarca açıkladık, bu ABD'ye ya da Obama'ya karşı bir 'hayır' oyu değildi, diplomasi için 'evet' oyuydu." şeklinde konuştu.

BİZ BATI'NIN BİR PARÇASIYIZ

Son olarak Gazze filosu saldırısı ve İran'la varılan anlaşmanın ardından gündeme gelen "Türkiye'de eksen kayması yaşanıyor" yorumlarını da değerlendiren Davutoğlu, "Biz Batı'nın bir parçasıyız. Eğer Batı bizi dışarıdan biri ya da kazanılacak veya kaybedilecek bir oje olarak görüyorsa, onların mantıkları yanlış." dedi. Türkiye'nin NATO'da diğer ülkelerle eşit miktarda konuşma hakkına sahip olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Kimsenin Batı birliğini kendi mülkü gibi görmeye ve bir ülkeyi içinde ya da dışında diye adlandırmaya hakkı yok. Eğer Batı'nın değerleri yumuşak güç, ekonomik bağımsızlık ve insan hakları ise, bunları biz de savunuyoruz. Ancak şimdi bir testten geçiyoruz. Açık denizlerde 9 sivil öldürüldü. Bir Doğu ülkesi ya da Müslüman ülke insan haklarını ihlal ettiğinde itiraz sesimizi yükseltip, İsrail aynı suçu işlediğinde sessiz mi kalacağız? Eğer bu çifte standart bir Batı değeri ise biz ona karşıyız." diye belirtti.