California'da Anadolu Kültürleri Festivali'ne büyük ilgi

ABD'nin California eyaletindeki Anadolu Kültürleri ve Yemek Festivali, Amerikalılar ile Türklerin yanı sıra, Ermeniler ve Araplar gibi değişik etnik toplumlardan büyük ilgi gördü...



ABD'nin California eyaletindeki Anadolu Kültürleri ve Yemek Festivali, Amerikalılar ile Türklerin yanı sıra, Ermeniler ve Araplar gibi değişik etnik toplumlardan büyük ilgi gördü.

Pasifika Enstitüsü tarafından Los Angeles'ın güneyindeki Orange County Güney Park'ta 52 dönümlük arazi üzerinde bu yıl ikincisi düzenlenen festival, hafta sonunu fırsat bilen Amerikalılar ile memleket hasretini az da olsa dindirmeye çalışan Türkler ve diğer kesimlerin akınına uğradı.
Selçuklu, Roma, Bizans, Hitit, Lidya gibi medeniyetleri simgeleyen maket kapılardan geçerek festival alanına giren ziyaretçiler, medeniyetlerin kıyafetleriyle kapılarda duran mankenlerle fotoğraf çektirmeyi ihmal etmedi.
İstanbul, Konya, Antalya, Mardin ve Van şehirlerini simgeleyen, Topkapı Sarayı ve Kız Kulesi, Aspendos Antik Tiyatrosu, Mardin taş evi, Mevlana Müzesi ve Akdamar Kilisesi'nin 3 boyutlu dev maketlerini gezen ziyaretçiler, özellikle profesyonel rehber eşliğinde dolaşılan Topkapı Sarayı'nın dizaynı ile Mardin ve Van stantlarında düzenlenen folklor oyunlarına yoğun ilgi gösterdi.
İstanbul standında boğazın silueti ile padişah, sadrazam ve yeniçerileri canlandıran oyuncularla fotoğraf çektiren ziyaretçiler, Van ve Mardin stantlarındaki folklor ekiplerine katılıp, birlikte halay çekti, Anadolu havalarını oynadı.
Amerikalı Ermeniler de özellikle Akdamar Kilisesi'nin maketinin yer aldığı Van standına ve buradaki etkinliklere ilgi gösterdi. Kendi ülkelerinden sonra en fazla Orange County'de yaşayan Vietnamlılar da festivale gelirken, Vietnam televizyonu da çekim yaptı. Festivale, ABD'de yaşayan Arap toplumu gibi diğer bazı toplukluklar da katıldı.
-ZİYARETÇİLERDEN YORUMLAR-
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan 60 yaşındaki Amerikalı Miriam Kahn, halk oyunları ekibiyle oynamaktan çok zevk aldığını, Türk halk danslarını sevdiğini söyledi.
Bazı Amerikalılar, "Burada bir Türk köyü yaratılmış" yorumunda bulunurken, festivale katılan Yeni Zelanda'nın Los Angeles Başkonsolosu John Mataira da Kapalıçarşı ve illerin stantlarını dolaştı.
Filistin asıllı Amerikalı Aida Hasan, anneannesinin annesinin Türk olduğunu belirterek, "Festivalde çok eğlendim, Türk tarihinin güzel bir şekilde sergilenmesinden çok etkilendim" dedi. Hasan, Türkiye'yi ziyaret etmeyi çok istediğini ifade etti.
Filistinli Amerikalı Mona Kadah, özellikle saraylardan ve Mehter takımından etkilendiğini ve İstanbul'da olduğu izlenimine kapıldığını dile getirirken, kendini yarı Türk yarı Filistinli olarak tanıtan Remzi El Khater ise her yaz Türkiye'ye gittiğini belirterek, kendini evinde gibi hissettiren festivalin Türkiye özlemini artırdığını anlattı.
-"SEYAHAT ETMEDEN TÜRKİYE'YE YAKLAŞTIRIYOR"-
Festivale Türk eşi ve iki çocuğuyla birlikte 360 mil uzaktan gelen Lisa Belmyer Şahin, çocuklarına etkinlik sayesinde Türk kültürünü tanıtma fırsatı bulduklarını anlattı. Festivalde en fazla yemek bölümü ile aktiviteleri beğendiğini ifade eden Şahin, sema gösterisini de izlemeyi merakla beklediğini kaydetti.
Şahin, "Etkinliğin Türk imajına mükemmel etkisi oldu, Türkiye'nin tanıtımının çok etkili bir yolu. Arkadaşlarıma Türkiye'yi anlatıyorum. Oraya gitmeden Türkiye'nin mükemmelliğini anlamaları zor, ama bu festival sayesinde Türkiye'ye seyahat etmeden, oraya yakınlaşıyorlar" ifadesini kullandı.
Festivale katılan Türklerden emekli öğretmen Ekrem İnan, eşiyle birlikte ABD'nin San Francisco kentinde yaşayan oğlunu görmeye geldiğini, bu arada festivali de ziyaret etmek istediklerini söyledi. Festivali Türkiye'nin tanıtımı açısından beğendiklerini belirten İnan, festivalde daha çok Türk bayrağı görmek istediklerini söyledi.
İnan'ın eşi de, "Memleketimizi özlemiştik, burada hasret giderdik, gelecek yıl bu festivalin San Francisco'da da olmasını istiyoruz" dedi.
-MİNİKLER ANTALYA'NIN KUMUNDA OYNADI-
Festival, yalnızca büyüklerin değil miniklerin de ilgisini çekti.
Antalya standına getirilen kumlarda sahile gitmiş gibi oyun oynayan çocuklar, ebru sanatını da boylarını aşan bir hünerle yaptılar.
Festivale eşi ve minik kızlarıyla gelen ve kızları ebru yapan Amerikalı Max Ollenudorf da etkinliği "çok fantastik bulduğunu" söyledi.
Kızlarının ebru yapmasından büyük keyif aldığını belirten Ollenudorf, çini ve taş ustasını izlemenin hoşlarını gittiğini belirterek, "Çok eğlendik. Türkiye'ye hiç gitmedim, ama gitmek isterim. Sergi organizasyonunda çalışıyorum, bu festivali gezmek ilgimi çekti" diye konuştu.
Ollenudorf, festivalde en fazla Antalya yöresi oyunlarını beğendiğini dile getirdi.
-AMERİKALI ÖĞRENCİLERDEN TÜRKÇE ŞARKILAR-
Mehter takımı, semazenlerin semaları, Türk ve Ermeni sanatçılar, Yunanlı sirtaki ekibi ve Kafkas oyunlarının beğeniyle izlendiği festivalde, dünya bilek güreşi şampiyonu Özgür Kızgın'a 5 saniye direnenlere ödül verilen bir yarışma da yapıldı.
Festvalin ilgi gören yönlerinden biri de Amerikalı öğrencilerin Türkçe şarkı söylemesi oldu.
Arizona eyaletindeki Sonoran Bilim Akademisi 11. sınıf öğrencisi Maria Bressler, iki yıl önce "Mürekkep" adlı grubu kurduklarını ve değişik tarzlarda Türkçe şarkılar söylediklerini anlattı.
Türkiye'ye 4 kez gittiğini, Türkçe CD'ler dinlediğini ifade eden Maria, Türk sanatçılardan Yalın, Mor ve Ötesi ile İbrahim Tatlıses'i çok beğendiğini kaydetti.
"Gesi Bağları" şarkısıyla güzel alkış toplayan siyahi öğrenci Erica Acquah da Türk müziğini çok sevdiğini söyledi.
-MARAŞ DONDURMASI ÖNÜNDE KUYRUK-
Türk yemeklerine çok fazla talep gelen festivalde, havanın sıcaklığının da etkisiyle özellikle Maraş dondurmasının önünde uzun kuyruklar oluştu, bir günde satılan dondurma sayısı 2 bini geçti. Mantı ve kebaplar da beklenen ilgiyi gördü.
"99 Farklı Türk Yemeği" sloganıyla yola çıkılan festivalde, yemekler İstanbul Kapalıçarşı görünümündeki stantlarda beğeniye sunuldu.
Los Angeles Times'in eski yazarlarından dünyaca ünlü yemek uzmanı Charles Perry, festivalde, Anadolu yemekleri hakkında konuştu ve baklavanın yapılışını göstererek anlattı.
-TÜRKİYE'NİN 5 İLİ CALIFORNIA'DA-
Festivalde, Dolmabahçe Kapısı ile konuklarını karşılayan İstanbul standında üç boyutlu Kız Kulesi ve arkasındaki İstanbul Boğazı ile Sultan Ahmet Camisi'nin silüeti, boğazda gezintiye çıkılmış izlenimi yarattı.
İstanbul 2010 Kültür Başkenti Ajansı'nın sponsor olduğu, Topkapı Sarayı maketinin de yer aldığı stantta, avluda gezen padişah, şehzade ve yeniçeri görünümü gerçeklik duygusu yarattı.
İstanbul'un yanında gelenleri Mevlana Müzesi'nin üç boyutlu maketiyle karşılayan Konya standında, Konya Belediyesi'nin sponsorluğunda gelen semazen grubu sema gösterisi sundu ve Türk tasavvuf musikisi icra edildi. Tespih, çini ve keçeci ustalarının el emeği, göz nuru eserlerini sergilediği stant, Amerikalıların ilgisini çekti.
Türkiye'nin her bir yanının farklı bir güzelliği barındırdığı vurgulanan festivalde, Türkiye'nin müthiş güzellikteki sahil kentleri, Antalya ile sembolize edildi.
Apollon Tapınağı kapısının maketinden geçilerek girilen Antalya standında, palmiyeler ile gerçek kum yer aldı. Denize gitme isteği uyandıran stantta, ihtişamlı Aspendos Antik Tiyatrosu'nun üç boyutlu maketinin önünde Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin halk oyunları ekibi folklor gösterisi sundu.
-MARDİN'İN TAŞ EVLERİ VE AKDAMAR KİLİSESİ-
Hoşgörünün memleketi Mardin ise kendi silüetiyle karşıladı konuklarını... Kentin siluetinin altında yer alan ünlü taş evlerinden birinin üç boyutlu maketi, Mardin'in içinde geziliyor izlenimi verdi. Reyhani korosu ve Süryani Kilise Korosu konserlerinin ardından, taş, ahşap, telkari ustaları da hayranlık bırakan zanaatlarının inceliklerini sergiledi.
Mardin'in yanındaki Van standı da ziyaretçilerini, üç boyutlu Akdamar Kilisesi'nde geziye çıkardı. Van kedisinin mavi-yeşil gözleriyle ilgi çektiği stantta, özellikle gençlerden oluşan folklor grubunun halk oyunları yoğun ilgi gördü.
Otantik Türk kahvehanesinin bulunduğu festival alanında, ziyaretçilerin ayran, şerbet ve su içebileceği 3. Ahmet Çeşmesi'nin kopyası da yer aldı.
Öte yandan Los Angeles Times gazetesinde yer alan yazıda da festivale katılan folklor grubunun fotoğrafı yer aldı. Yazıda, festivalde Ermeni asıllı sanatçı Udi Yervant, mehter takımı ve sema gösterisine atıf yapıldı.

Zaman