TBB Başkanı Özince: Türk bankaları başarı hikayesi olarak anlatılıyor
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Başkanı Ersin Özince, küresel krizden ilk aşamada ciddi etkilenen Türkiye'nin ardından hızla toparlandığını söyledi. Bu
Türkiye Bankalar Birliği ( TBB ) 53 . olağan Genel Kurul Toplantısı İstanbul ' da yapıldı . Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Tevfik Bilgin ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu ' ndan temsilcilerin de katıldığı genel kurul toplantısı , birliğin yardım kampanyalarını içeren tanıtım filmiyle başladı . Toplantıda konuşan birlik başkanı Ersin Özince , ekonomik gelişmelere ilişkin değerlendirmelerini paylaştı . Dünyanın ekonomik olarak toparlanma sürecine girdiğini , gelişmekte olan ülkelerin potansiyellerinin büyümelerini kolaylaştırdığının altını çizdi . Özince , kürese krizin gidişatı ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu :
" Geçen yıl yaşanan hızlı küçülmenin ardından dünya ekonomisinin bu yılyüzde 4 seviyesinde büyümesi bekleniyor . Ancak 2010 yılında büyümenin ülkeler arası farklılık arz etmesi ve kırılganlık göstermesi söz konusu olabilir . Risk algısında pozitif yönde değişim başladı , fakat uluslararası kredi notlarında düşüş büyümeyi sınırlayan önemli bir faktörü haline gelmiştir . Hükümetlerin borç stoku ile restorasyon çalışmaları devam ediyor . İşsizlik , enerji ve emtia fiyatlarında artış büyümeyi olumsuz etkileyen faktörlerdir . Küresel ekonomideki toparlanmanın kalıcı olması için uluslararası kuruluşların koordinasyon halinde olmaları gerekmektedir . Merkez Bankaları ' nın olağan dışı desteklerinin ne zaman ve nasıl çekileceği en önemli konudur . "
Ersin Özince , ilk aşamada küresel krizden ciddi etkilenen Türkiye ' nin haman hızla toparlandığını ve küçülmenin 2009 ' un ortasında yavaşladığını , son çeyrekte de yeniden başlayan büyümenin 2010 ' un ilk çeyreğinde hızlandığını anlattı . Küçülmeyi yavaşlatan faktörler arasında , maliye ve para politikaları yanında bankacılık alanında yapılan proaktif yaklaşımların da bulunduğunu ifade eden birlik başkanı , şöyle konuştu :
" Para ve sermaye piyasaları çalışmaya devam etmiş , ülkemizin kredi notu iki kademe artmıştır . Enflasyon ve faiz oranları düşmüş , dış ticaret açığı ve özel sektör tasarruf fazlasının artmasına bağlı olarak cari işlemler açığı esnek bir yapıya kavuşturulmuştur . Tüm bu olumlu gelişmelere ramen işsizlik oranı artmıştır . Ekonominin kısa sürede toparlanmasına bankalar da katkı yapmıştır . Hem kamu kuruluşlarına hem de özel sektöre finansman sağlamaya devam etmiştir . Sağlam bilanço yapısı , risklerin dengeli dağılması , güçlü özkaynaklar ve risk yönetimin sayesinde Türkiye ' de bankacılık sistemi 2009 yılını güven içinde geçirmiş , kamuya yük olmamıştır . Çok sayıda ülkede mevduata yüzde 100 güvence getirilirken Türkiye ' de mevduat güvencesinde değişikliğe gidilmemiştir . Ayrıca bankacılık için kamu desteğine ihtiyaç duyulmamıştır . 2009 ' da bankacılığın yurt içi ve yurt dışında aldığı mesafe başarı hikayesi olarak anlatılmıştır . Temennimiz bu başarının devamıdır . Sektör büyümeye devam etmiştir . Mevduat , kalkınma ve yatırım bankalarının toplam aktifleri yüzde 14 büyüyerek 826 milyar TL olmuştur . İlk çeyrekte kredi başvurularında artış söz konusudur . Bireysel müşteriler de dahil edildiğinde banka müşteri sayısın 40 milyonu aşmıştır . Krediler 2010 ' un ilk çeyreğinde yıllık olarak yüzde 13 artarak 397 milyon TL ' ye çıkmıştır . "
" KOBİ ' LERE AÇILAN KREDİ 82 MİLYAR TL ' YE ULAŞTI "
" Bankalar kredi vermiyor . " eleştirilerine rakamlarla karşılık veren Özince , KOBİ ' lerin Mart 2010 itibarıyla 82 milyar TL kredi kullandığına dikkat çeken TBB Başkanı Özince , bireysel müşteriler dahil kredi müşteri sayısının 40 milyonu aştığını vurguladı . Kredi riskinin beklenenden düşük kaldığını açıkladı . " Karlılık durduk yerde çıkmıyor . " diyen TBB Başkanı , bu kadar olumlu şartlarda seyreden performansta bankaların da katkısı olduğunun unutulmamasını istedi . Özince , " Bankacılık sektörü Türkiye ' nin büyümesine katkı sunacak seviyededir . Kredi talebinin kalitesi , mevduatın vadesi , yurt dışındaki piyasalarda istikrarsızlık , kayıtdışılık , yüksek aracılık maliyeti ve düzenlemelerdeki belirsizlikler bankacılıkta riski sınırlayan faktörlerdir . Aynı risk yapısında ve sermaye yeterliliği yüzde 12 olmak koşuluyla bankacılık sistemi 300 milyar TL ' nin üzerinde yeni riskler alabilecek durumdadır . " diye konuştu .
Sektördeki istihdam hakkında da bilgi veren Ersin Özince , Türk bankalarının mart sonu itibarıyla 174 bin 500 çalışana ulaşarak bir rekora imza attıklarını belirtti . Birlik başkanı , " İstihdamın bu kadar daraldığı bir zamanda bu çok memnuniyet verici . Sektörümüze genç bankacıların girmesi ümitlerimizi arttırıyor . Yüksek Planlama Kurulu ' nun Strateji ve Uygulama Planı ' nın en kısa sürede hayata geçirilmesini diliyoruz . Planlar uygulanırsa güçlü bir ekonomi ve finansal yapıya sahip olabiliriz . Kişi başına milli gelirin 20 bin dolar olacağı vasayımıyla bankacılık sektörünün istihdamının 174 binlerden 450 binlere ulaşacak , banka şube sayısı ise 25 bini bulacaktır . Sermaye piyasasını daha iyi kullanmalıyız . Bu Türkiye ' nin bir güç haline gelmesinin ana koşuludur . Sektörümüze katkı sunmaya devam edeceğiz . " ifadelerini kullandı .