Merkez Bankası'dan 'Kredili Mevduat Hesabı' Uyarısı Ankara

-MERKEZ BANKASI'DAN "KREDİLİ MEVDUAT HESABI" UYARISI ANKARA (A.A) - 26.05.2010 - MERKEZ BANKASI, SON DÖNEMLERDE HANE HALKININ KREDİLİ MEVDUAT HESABI

-MERKEZ BANKASI'DAN "KREDİLİ MEVDUAT HESABI" UYARISI

ANKARA (A.A) - 26.05.2010 - Merkez Bankası, son dönemlerde hane halkının kredili mevduat hesabı kullanımının arttığını ve buna bağlı olarak bu hesapların kredilendirilen tutarının da yükseldiğini belirterek, 'bu tür hesapların faiz oranlarının tüketici kredisi faizlerinden oldukça yüksek olduğu dikkate alındığında, bireylerin kısa süreli nakit ihtiyaçları dışında yüksek faizli kredili mevduat hesaplarını kullanmamaya özen göstermeleri gerektiği hatırlatılmalıdır' dedi.

Merkez Bankası tarafından yılda iki kez hazırlanan Finansal İstikrar Raporu'nun ilki yayımlandı.

Rapora göre, Türkiye ekonomisi, başta küresel krizin yarattığı ciddi dış talep daralması olmak üzere, içeride yatırımlardaki düşüş ve hane halkının tüketim harcamalarını kısmasıyla 2009 yılında önemli ölçüde küçüldü.

2008 yılının son çeyreğinde ve 2009 yılının ilk çeyreğinde sert bir şekilde daralan iktisadi faaliyet, dengeleyici para ve maliye politikalarının etkisiyle 2009 yılının ikinci çeyreğinden itibaren toparlanma sürecine girdi.

Diğer yandan, büyümenin daha çok iç talep kaynaklı olduğu ve ihracat performansında henüz arzu edilen ivmenin yakalanamadığı görülüyor.

Sanayi üretim endeksi ve kapasite kullanım oranı gelişmeleri 2010 yılının ilk çeyreğinde çift haneli bir büyümeye ulaşılacağının işaretini verse de iktisadi faaliyetin yılın üçüncü çeyreğine kadar kriz öncesi düzeylerinin altında seyredeceği tahmin edilmekte.

Son dönemlerde, Avrupa ülkelerindeki kamu borç sorunu nedeniyle avronun değer kaybına uğraması ve söz konusu ülkelerdeki toparlanmanın yavaş gerçekleşmesinin önümüzdeki dönemde dış talebin büyümeye katkısını sınırlaması bekleniyor.

Bu çerçevede, süregelen dış talep belirsizliği nedeniyle özel yatırımların kriz öncesi seviyelere ulaşmasının uzunca bir zaman alacağı tahmin ediliyor.

2009 yılında enflasyon hızlı bir düşüş sergiledi. Ocak ayında yürürlüğe giren ve akaryakıt ürünleri ile alkollü içecekler ve tütün ürünlerini kapsayan vergi düzenlemelerinin oluşturduğu fiyat artışları, işlenmemiş gıda fiyatlarında gözlenen yüksek oranlı artışlar ve geçen yıl yapılan vergi indirimlerinin oluşturduğu düşük baz nedeniyle 2010 yılının ilk aylarında artan enflasyonun, geçici etkilerin ortadan kalkmasıyla kademeli bir düşüş sürecine gireceği ve 2011 yılının ilk aylarında hedeflerle uyumlu seviyelere gerileyeceği tahmin ediliyor.

-CARİ AÇIK-

2008 yılının son çeyreğinden itibaren iktisadi faaliyetteki yavaşlama ve düşen enerji fiyatları nedeniyle hızla daralan cari açık, krizin etkilerinin azalması ile birlikte iç talepte görülen canlanmanın getirdiği ithalat artışı nedeniyle 2009 yılının son çeyreğinden itibaren tekrar artmaya başladı.

Ayrıca, Türkiye'nin en önemli dış pazarı konumunda olan Avrupa ülkelerinde büyümenin halen ivme kazanamamış olması da  ihracat performansını olumsuz etkileyerek cari açık üzerinde genişletici bir etki yaratıyor.

İktisadi faaliyetteki daralmaya bağlı olarak özellikle dolaylı vergi gelirlerindeki düşüşler ve Sosyal Güvenlik Kurumu;nun prim gelirleri tahsilatındaki yavaşlama nedeniyle yapılan transferlere bağlı olarak faiz dışı harcamaların artması, bütçe açığının 2009 yılının son çeyreğine kadar artmasına neden oldu.

Takip eden dönemde ise ekonomide gözlenen canlanmaya paralel olarak artan vergi gelirleri bütçe dengesinin iyileşmesine katkıda bulundu. 

-HANE HALKI KREDİ KULLANIMI-

2008 yılının üçüncü çeyreğinden sonra yavaşlayan hane halkının kredi kullanımı 2009 yılının ilk çeyreğinden sonra tekrar artmaya başladı. Bununla birlikte, hane halkı borçluluğunun birçok ülkeye göre düşük seviyede olduğu, faiz ile kur riskinin sınırlı olduğu görülmekte. 

İşsizlik oranlarındaki artışlar hane halkının borç ödeme gücünün bir ölçüde azalmasına neden olarak bireysel krediler için tahsili gecikmiş alacak oranının 2008 yılının son çeyreğinden itibaren yükselmesiyle sonuçlandı. Bununla birlikte, 2009 yılının son çeyreğinden başlamak üzere hane halkının sorunlu kredi oranının gerilemeye başlaması ve istihdam koşullarında son dönemlerde görülen iyileşme olumlu gelişmeler olarak değerlendiriliyor.

2009 yılında kredi kartı bakiyeleri artmakla birlikte faize tabi bakiyelerin kredi kartı bakiyelerine oranının yatay seyrettiği görülüyor.

26.05.2010 12:08:37