Sp Akhisar İlçe Divan Toplantısı

Saadet Partisi (SP) Akhisar İlçe Divan Toplantısı'nda konuşan SP Manisa İl Başkanı Ahmet Erdoğdu, AK Parti'nin son genel seçimlerde yüzde 47 oy almasına rağmen katılımcı, demokratik yeni bir anayasa yapma iradesini ortaya koyamadığını, bunun fantezi haline geldiğini ifade etti

Sp Akhisar İlçe Divan Toplantısı
Saadet Partisi (SP) Akhisar İlçe Divan Toplantısı'nda konuşan SP Manisa İl Başkanı Ahmet Erdoğdu, AK Parti'nin son genel seçimlerde yüzde 47 oy almasına rağmen katılımcı, demokratik yeni bir anayasa yapma iradesini ortaya koyamadığını, bunun fantezi haline geldiğini ifade etti.
SP ilçe binasında gerçekleştirilen toplantıya 8 belde 13 mahalle temsilcisi ile ilçe yönetim kurulu üyeleri katıldı. İlçe Başkanı Fikret Aysu'nun açılış konuşmasının ardından İl Başkanı Ahmet Erdoğdu, anayasa değişikliği tartışmalarına değindi. 1921 Anayasası'nın son derece ileri, milletin egemenliğini yansıtan bir anayasa olduğunu belirten Erdoğdu, "Ne yazık ki ondan sonra 1960 ve 1980 darbeleriyle birlikte yapılan anayasalar milletin egemenliğini rafa kaldıran yasal düzenin kurulmasına neden oldu." dedi. Türkiye'nin çok partili siyasi hayatının, darbe anayasalarıyla dile getirilen 'bürokratik oligarşinin ve statükonun yanında olanlar ile milletin yanında olanlar arasındaki mücadele' şeklinde de değerlendirilebileceğini belirten Erdoğdu, "AK Parti, 3 Kasım 2002 seçimlerinde tek başına anayasayı değiştirecek çoğunluğa sahip olmasına rağmen, 27 Mayıs 2007 seçimlerinde de özellikle seçim öncesinde oluşan antidemokratik havayla yüzde 47 oy almasına rağmen ne yazık ki katılımcı, demokratik, yeni bir anayasa yapma iradesini ortaya koyamamıştır" diye konuştu. AK Parti'ye uyarılarda bulunan Erdoğdu, "AK Parti özellikle son seçimde bir tarafta 367 garabeti, diğer tarafta e-muhtıra, bir taraftan parlamento içindeki baskılardan dolayı millet, 'buyur kardeşim al şu yüzde 47 oyu doğru dürüst bir anayasa yap' dedi. Dolayısıyla bu anayasayı yapma vaadi, AK Parti için bir fanteziden ibaret, 'yapılırsa iyi olur' diye değerlendirilecek bir konu olmaktan öte bir milli sorumluluktur" şeklinde konuştu. İktidar partisinin anayasa değişikliği sürecini kamplaşma vesilesi haline getireceği endişelerinin su yüzüne çıktığını söyleyen Erdoğdu, "Bir kamplaşmanın üzerinden bu sürecin tartışılması yanlış olur. CHP başta olmak üzere parlamentodaki muhalefetin de bu kamplaşmayı sürdüren tavır ve davranışlarının da anayasa sürecini kördüğüme döndürmekten başka bir katkısı olmaz." dedi.
DEVLETİN MİLLETİ DEĞİL, MİLLETİN DEVLETİ OLUR
Anayasaların sadece metinden oluşmadığını söyleyen Erdoğdu sözlerine şöyle devam etti: "Anayasayı oluşturan esas ruhtur. Maalesef mevcut anayasamızın ruhu totaliter bir ruhtur. Anayasanın çeşitli yerlerine 'Devletin milletiyle bölünmez bütünlüğü' cümlesi bunu açık bir şekilde gösteriyor. Bir devletin ülkesi olmaz, milleti olmaz. Bu sözün, 'Milletin ülkesi ve devletiyle bölünmez bütünlüğü' olarak değiştirilmesi anayasanın ruhunun değiştirilmesi bakımından önemlidir. Bu görüşlerimizi belli kelimelerle gündeme getirdiğimiz zaman Sayın Başbakan 'davulun sesi uzaktan hoş gelir' gibi bir ses söylemişti. Bütün bu gelişmelerden sonra bunları söylemek hakkımızdır. Sayın Başbakan'ın duyduğu ses davulun sesi değil milletin sesidir. Öyle uzaktan da değil Başbakan'ın kulağının dibinden geliyor. 22 Temmuz 2007'den beri geliyor. Bu sesin talebi yeni, çoğulcu, özgürlükçü bir anayasa isteyen milletin bizatihi kendi sesidir. Gümbür gümbür gelmekte olan bu ses davulun sesi değil kendi önünü açacak değişiklikleri yapacak milletin kendi sesidir"