10 Yıldır Derdine Deva Bulamadı
Muş'un Hasköy ilçesinde yaşayan bir kişi, 10 yıldır çeşitli illerdeki doktorları dolaşmasına rağmen ağrılarının bir türlü çare bulamazken, Muş Devlet Hastanesi'nde görevli nöroloji uzmanı Dr
Muş'un Hasköy ilçesinde yaşayan bir kişi, 10 yıldır çeşitli illerdeki doktorları dolaşmasına rağmen ağrılarının bir türlü çare bulamazken, Muş Devlet Hastanesi'nde görevli nöroloji uzmanı Dr. Songül Turgut; "Korucubaşı olan hastanın psikolojisi girdiği çatışmalardan dolayı bozulmuş" dedi.
Tedavi gördüğü Muş Devlet Hastanesi Nöroloji Servisi'ne yılda 5-6 kez geldiğini belirten Kemal Taşkın (56), her gelişinde de yaklaşık bir ay yatırıldığını belirtti. Baş ve boyun ağrısı şikayetinin bulunduğunu ifade eden Kemal Taşkın, ağrılarının bazen dayanılmaz hale geldiğini ve ağrılar yüzünden saatlerce yarı baygın halde kaldığını kaydetti. Yaklaşık 50 kez değişik tıp fakülteleri hastanelerine gitmesine rağmen ağrılarının dinmemesi üzerine şifalı su ve lokman hekimlere gittiğini, ayrıca çok defa da
bitkisel ilaç kullandığını belirten Taşkın "Benim yeşil kart dışında hiçbir sosyal güvencem yok. 2000 yılından bu yana baş ve boyun ağrısı şikayetiyle hastanelere gidip geliyorum ama ağrılarım hala dinmedi. Gezmediğim doktor kalmadı. Şu ana kadar bir şey yapamadılar. 17 kez Diyarbakır'a, 16 kez Erzurum'a, 4 kez Van'a, 4 kez Elazığ'a, birer kez İstanbul, İzmir ve Ankara'ya, 5 kez Mersin ve Adana'ya, Bitlis'in Tatvan ilçesine gittim. 30'dan fazla ise Muş Devlet Hastanesinde muayene oldum. Çok sayıda tahlil
yapıldı, MR çekildi ama bu güne kadar çektiğim acıya bir çare bulunamadı. Ağrılar dayanılmaz bir hale geliyor. Bazen ağrılardan dolayı saatlerce yarı baygın halde kalıyorum. Ben de ne yapacağımı bilemiyorum. Şifalı su, bitkisel ilaç ve lokman hekime çok gittim, bunlardan da bir sonuç alamadım. Ben 10 yıldır bu ağrılarımın dinmesi için yılda en az 7-8 ay sürekli hastanelerde tedavi görmek zorunda kalıyorum" dedi.
"GİRDİĞİ ÇATIŞMALAR PSİKOLOJİSİNİ BOZMUŞ"
Hastanın Hasköy ilçesinde korucu başı olduğunu ve 20'nin üzerinde silahlı çatışmaya katıldığını söyleyen Muş Devlet Hastanesi'nde görevli Nöroloji Uzmanı Dr. Songül Turgut; "Ben 6 yıldır Muş'ta görev yapıyorum. Görev yaptığım bu süre içerisinde Kemal Taşkın yılda 5-6 kez sürekli yatış talebiyle bize gelir ve biz de hastayı yatırırız. Hastada genellikle titreme, baş ve boyun ağrısı şikayeti var. Hasta yaklaşık bir ay yattıktan sonra durumu düzelmeye başladığı zaman taburcu ederiz. Hastanın teşhisinin
olmamasına ben katılmıyorum. Benim açımdan hastanın teşhisi gerilim tipi baş ağrısı. Hastada hareket bozukluğu var ama bu psikolojik. Ağırlıkta psikojenik temelli rahatsızlıklar var. Nörolojik açıdan net olmayan bir teşhis yok. Kendisi korucu başı olduğu için yaklaşık 22-23 kez çatışma yaşamış. Travmalara maruz kalmış, kulağında yüksek sesten dolayı işitme kaybı gerçekleşmiş. Onun da etkisi olabilir. Ondan dolayı psikolojisi bozulmuş. İyi bir psikiyatri kliniğinde tedavi görebilir. Ayrıca sosyal
altyapısının da düzelmesi lazım. Kemal Taşkın'la ilgilenen bir yakını, refakatçisi yok. 2-3 yıldır tek başına hastaneye geliyor ve bizim personeller kendisine yardımcı oluyor'' diye konuştu.
Uygulanan tedavilere rağmen hastanın ağrılarının dinmediğini söylediğini vurgulayan Dr. Songül Turgut; "Ben düzelmeyen bir ağırının olduğunu düşünmüyorum. Psikolojik olduğu için düzelmediğini düşünüyorum. Ben vizite çıktığım zaman hastalar genelde iyileştiğini veya ağrısının azaldığını söylüyorlar ama Kemal Taşkın, hiçbir zaman iyileştiğini söylemiyor. Hiçbir vizite hastanın iyileştiğine dair bir kelime söylediğini duymadım'' şeklinde konuştu.
Tedavi gördüğü Muş Devlet Hastanesi Nöroloji Servisi'ne yılda 5-6 kez geldiğini belirten Kemal Taşkın (56), her gelişinde de yaklaşık bir ay yatırıldığını belirtti. Baş ve boyun ağrısı şikayetinin bulunduğunu ifade eden Kemal Taşkın, ağrılarının bazen dayanılmaz hale geldiğini ve ağrılar yüzünden saatlerce yarı baygın halde kaldığını kaydetti. Yaklaşık 50 kez değişik tıp fakülteleri hastanelerine gitmesine rağmen ağrılarının dinmemesi üzerine şifalı su ve lokman hekimlere gittiğini, ayrıca çok defa da
bitkisel ilaç kullandığını belirten Taşkın "Benim yeşil kart dışında hiçbir sosyal güvencem yok. 2000 yılından bu yana baş ve boyun ağrısı şikayetiyle hastanelere gidip geliyorum ama ağrılarım hala dinmedi. Gezmediğim doktor kalmadı. Şu ana kadar bir şey yapamadılar. 17 kez Diyarbakır'a, 16 kez Erzurum'a, 4 kez Van'a, 4 kez Elazığ'a, birer kez İstanbul, İzmir ve Ankara'ya, 5 kez Mersin ve Adana'ya, Bitlis'in Tatvan ilçesine gittim. 30'dan fazla ise Muş Devlet Hastanesinde muayene oldum. Çok sayıda tahlil
yapıldı, MR çekildi ama bu güne kadar çektiğim acıya bir çare bulunamadı. Ağrılar dayanılmaz bir hale geliyor. Bazen ağrılardan dolayı saatlerce yarı baygın halde kalıyorum. Ben de ne yapacağımı bilemiyorum. Şifalı su, bitkisel ilaç ve lokman hekime çok gittim, bunlardan da bir sonuç alamadım. Ben 10 yıldır bu ağrılarımın dinmesi için yılda en az 7-8 ay sürekli hastanelerde tedavi görmek zorunda kalıyorum" dedi.
"GİRDİĞİ ÇATIŞMALAR PSİKOLOJİSİNİ BOZMUŞ"
Hastanın Hasköy ilçesinde korucu başı olduğunu ve 20'nin üzerinde silahlı çatışmaya katıldığını söyleyen Muş Devlet Hastanesi'nde görevli Nöroloji Uzmanı Dr. Songül Turgut; "Ben 6 yıldır Muş'ta görev yapıyorum. Görev yaptığım bu süre içerisinde Kemal Taşkın yılda 5-6 kez sürekli yatış talebiyle bize gelir ve biz de hastayı yatırırız. Hastada genellikle titreme, baş ve boyun ağrısı şikayeti var. Hasta yaklaşık bir ay yattıktan sonra durumu düzelmeye başladığı zaman taburcu ederiz. Hastanın teşhisinin
olmamasına ben katılmıyorum. Benim açımdan hastanın teşhisi gerilim tipi baş ağrısı. Hastada hareket bozukluğu var ama bu psikolojik. Ağırlıkta psikojenik temelli rahatsızlıklar var. Nörolojik açıdan net olmayan bir teşhis yok. Kendisi korucu başı olduğu için yaklaşık 22-23 kez çatışma yaşamış. Travmalara maruz kalmış, kulağında yüksek sesten dolayı işitme kaybı gerçekleşmiş. Onun da etkisi olabilir. Ondan dolayı psikolojisi bozulmuş. İyi bir psikiyatri kliniğinde tedavi görebilir. Ayrıca sosyal
altyapısının da düzelmesi lazım. Kemal Taşkın'la ilgilenen bir yakını, refakatçisi yok. 2-3 yıldır tek başına hastaneye geliyor ve bizim personeller kendisine yardımcı oluyor'' diye konuştu.
Uygulanan tedavilere rağmen hastanın ağrılarının dinmediğini söylediğini vurgulayan Dr. Songül Turgut; "Ben düzelmeyen bir ağırının olduğunu düşünmüyorum. Psikolojik olduğu için düzelmediğini düşünüyorum. Ben vizite çıktığım zaman hastalar genelde iyileştiğini veya ağrısının azaldığını söylüyorlar ama Kemal Taşkın, hiçbir zaman iyileştiğini söylemiyor. Hiçbir vizite hastanın iyileştiğine dair bir kelime söylediğini duymadım'' şeklinde konuştu.