Sağlık Konuları Masaya Yatırıldı

14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Ege Üniversitesi(EÜ) Tıp Fakültesi Prof

Sağlık Konuları Masaya Yatırıldı
14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Ege Üniversitesi(EÜ) Tıp Fakültesi Prof. Dr. Muhittin Erel Amfisinde, EÜ ve Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakülteleriyle İzmir Tabip Odasının iş birliğiyle bir tören düzenlendi. Törende, konuşan EÜ Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, topluma sağlık açısından öncülük eden insanların tarihin ilk çağlarından itibaren baskı altında bulunduğunu ifade ederek, toplumun yüzde 95'inin mutlaka hekim olmak istediğini söyledi.
14 Mart Tıp Bayramı nedeniyle Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakülteleriyle İzmir Tabip Odası'nın iş birliğiyle düzenlenen törende, sorunlar dile getirildi. Prof. Dr. Candeğer Yılmaz; '' Doktorluk insan yaşamını, meslek etiğini her şeyin üzerinde tutan önemli bir meslek grubudur. Galiba işimizi o kadar alçak gönüllülükle yapıyoruz ki her türlü saldırıya açığız'' dedi. Kurumların, hekimleri korumaktan uzak olduğunu, görüş ayrılıklarının ön plana çıktığını kaydeden Prof. Dr. Yılmaz, şöyle konuştu: ''Son dönemlerde hekimlerin sıkıntıları arttı. Kendi kendime sorguladım, neden acaba bu kadar özveriyle çalışan bir meslek grubu toplumun dışına itilmeye, köleleştirilmeye çalışılıyor? Belki yanlıştır ama benim vardığım sonuç, toplumun yüzde 95'i mutlaka hekim olmak istemiştir. Herkesin içinde hekim olamamaktan kaynaklanan bir hırs ve hınç var. Belki ileri bir yorum olabilir ancak kime sorarsanız sorun, herkes mutlaka hekim olmak ister. Bunu beceremediği zaman, alt komşusu, sütun yazarı, medya mensubu veya halktan biri bunun ticaretini yaparak bizim mesleğimizi yapmaya çalışıyor. Hekimliğin çok değerli, çileli bir meslek olduğunu anlatmakta güçlük çektik. Çok bilinmeyenli bir denklem olan insan vücudu üzerine çalışıyoruz.''
"ÖĞRETİM ÜYELERİ AKADEMİK HAYATTAN UZAKLAŞIYOR"
EÜ Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serhat Bor ise; "Tıp fakültelerinin öğretim üyesi sayısının fazla olduğuna dair spekülasyonlar yapılıyor. Avrupa ülkelerinde 3,3 öğrenciye, ABD'de 2,5 öğrenciye, Türkiye'de ise 3,5 öğrenciye bir öğretim üyesi düşüyor. Öğretim üyelerinin hastanedeki tüm sorumluluklarını göz önüne aldığınızda sayının yetersiz olduğunu görürsünüz'' diye konuştu.Öğretim üyesi gelirlerinin birinci basamakta görevli hekimlerden düşük olduğunu belirten Prof. Dr. Bor, son dönemlerde öğretim üyeleri arasında akademik hayattan uzaklaşma yaşandığını kaydetti. Tıp fakültelerinin kontrolsüz çoğalmasına karşı olduklarını ifade eden Prof. Dr. Bor; ''Her köşede tıp fakültesi denilen politik yatırım binalarının açılmasına karşı çıkacağız. Sağlık Bakanlığının tıp fakülteleri açmasına karşı çıkacağız'' dedi.
"SAĞLIK HİZMETLERİ PARALI HALE GETİRİLMEK İSTENİYOR"
İzmir Tabip Odası Başkanı Suat Kaptaner de sağlık hizmetinin paralı hale getirilmek istendiğini, söylemlerin aksine Tam Gün Yasası'yla hekimlerin ücretlerinde iyileştirme yapılmadığını söyledi. Konuşmaların ardından, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) öğretim üyelerinden kurulu halk dansları topluluğu sahne aldı.Daha sonra, meslekte 40 yılını dolduran hekimler ile İzmir Tabip Odası Mesleki Hizmet Ödülü'ne hak kazanan Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Cerrahi Servisi çalışanlarına plaketlerini Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, DEÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hakkı Bahar, DEÜ Tıp Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Tülay Canda ile İzmir Tabip Odası Başkanı Kaptaner verdi.
Törende Tıp Bayramı kapsamında düzenlenen çeşitli etkinliklerde dereceye girenler ödüllendirildi.