Ak Parti'nin Anayasa Değişikliği Hazırlığı
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, CHP'nin, dokunulmazlık ve geçici 15
CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, CHP'nin, dokunulmazlık ve geçici 15. madde haricinde bu aşamada, bu siyasal iktidara bir Anayasa değişikliğinde taraf olmayacağını ve Anayasa değişikliğine destek vermeyeceğini açıkladı. Okay, yapılacak bir referandumun, hükümüte yönelik güvenoylamasına dönüşeceğini söyledi.
TBMM'de basınla sohbet toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, Başbakan Erdoğan'ın, Anayasa değişikliği teklifinin Mart ayı sonunda Meclis'e gönderileceği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine CHP'nin, uzun süredir, laikliğe karşı eylemlerin odağı olan iktidar partisi ile birlikte bir Anayasa değişikliğine taraf olmayacağını ifade ettiğini hatırlattı. Neresinden bakılırsa bakılsın Meclis'in 1 yıl gibi bir ömrü kaldığını ifade eden Okay, "Çok yıpranmış bir Parlamento yapısı
sözkonusu. Parlamento'da siyasi parti grupları arasında derin uzlaşmazlık ve anlaşmazlık var. Böylesine gerilimli bir ortamda Anayasa değişikliği yapılmak istenmesi, bir siyasi iradenin kendi çoğunluğuna dayalı olarak yeniden toplumu germe amacına yöneliktir" şeklinde konuştu. Anayasaların mutabakatla yapılması gerektiğini vurgulayan Okay, Anayasa maddesinin değişikliğinin, diğer yasa maddelerinden farklı olarak nitelikli çoğunluğa bağlı olduğunu hatırlattı. Okay, "Nitelikli çoğunluk elde edilemeyecek bir
ortam ortadayken buna rağmen Anayasa değişikliğini TBMM gündemine getirirseniz, Türkiye'deki gerilimi sürdürürsünüz" dedi.
Anayasa değişikliğinin Mart ayı sonunda mı geleceği, yoksa Mart ayı sonunda siyasi partilerle görüşmelere mi başlanacağı konusunda bir netlik olmadığına işaret eden Okay, "Hangisi olursa olsun, biz CHP olarak bu siyasal iktidarla böylesi bir Anayasa değişikliğinin birlikte yapılmasından yana olmayacağımızı ifade ediyoruz" diye konuştu. Anayasa değişikliğinin, yanlı yargı yaratma amacına yönelik olduğunu öne süren Okay, hukuk devleti ilkesine aykırı ve hukukun üstünlüğü ilkesini ortadan kaldırmaya yönelik
bir Anayasa değişikliğinde CHP'nin taraf olmayacağını vurguladı. CHP'nin baştan bu yana, dokunulmazlıklarla ilgili tek maddelik bir Anayasa değişikliğine destek vereceğini ifade ettiğini hatırlatan Okay, 12 Eylül darbecilerin korunmasını sağlayan geçici 15. maddenin kaldırılması yönünde bir değişikliği de destekleyeceklerini belirtti. Okay, bu iki madde dışında hiçbir şekilde Anayasa değişikliğinde iktidarla birarada olmayacaklarını vurguladı.
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in, 'Anayasa değişikliğinin özlemle gelmesini bekliyorum' yönündeki sözlerini de değerlendiren Okay, TBMM Başkanı'nın tarafsız olmasının önkoşul olduğunu belirtti. Okay, "Bir siyasi parti tarafından önerilecek bir değişikliği hevesle beklediğini ifade etmesi, tarafsızlığına gölge düşürmektedir. Böyle bir değişiklik olmazsa sayın Başkan'ın hevesi yarım kalacaktır" diye konuştu.
Hükümetin, nitelikli çoğunluğun sağlanamaması durumunda referanduma gitmeyi planladığının hatırlatılması üzerine Okay, bir Anayasa değişikliğinin referanduma gitmesi için 330-367 aralığında bir oy alması gerektiğine dikkat çekti. Gelecek düzenlemelerin 330'u aşan miktarda oy alıp olmayacağının meçhul olduğunu belirten Okay, "Eğer 330'u aşanlarla ilgili bir referandum süreci olacaksa bilesiniz ki bu, hükümete bir güvenoylaması haline dönüşecektir" şeklinde konuştu. Okay, 1987 ve 1988 yıllarında iki
referandum yapıldığını ve bu referandumlarda hükümetin isteğine aykırı sonuçlar alındığını hatırlatarak, ondan sonraki seçim süreçlerinde de iktidarın çoğunluğunu kaybettiğini ve muhalefete düştüğünü söyledi. Okay şunları söyledi: "Eğer bir referandum olacaksa bu referandum hükümete olan bir güvenoylaması haline dönüşecektir ve hükümet böylesine bir referandumun bedelini ödemek noktasında kalacaktır. Referandumda hükümetin istediği değişiklikler kabul edilmediğinde doğru olanı, hükümetin derhal istifa edip
Türkiye'ye bir seçime götürmesi olacaktır." Referandum tarihiyle ilgili öngörülerin varsayımdan ibaret olduğunu bildirdi.
Anayasa'nın 14. maddesinde bir değişiklik yapılarak, 'Seçimden önceki suçlar' ibaresinin kaldırılmasının planlandığı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine Okay, şu anki Parlamento aritmetiğine bakıldığında BDP'nin desteği de olsa 367 rakamının aşılamadığını belirtti. Okay, BDP'nin bu değişiklikle ilgili farklı iki talebinin bulunduğunu duyduklarını belirterek, bu taleplerin karşılanmaması halinde BDP'nin de destek vermeyeceği yönünde açıklamalar olduğunu söyledi. Okay, "Bunlar fal bakmak gibi.
Varsayım üzerine konuşuyoruz. Varsayım üzerine konuşmayacağımız tek husus şudur. CHP, dokunulmazlık ve geçici 15. madde haricinde bu aşamada, bu siyasal iktidara bir Anayasa değişikliğinde taraf olmayacaktır ve Anayasa değişikliğine destek vermeyecektir" şeklinde konuştu.
Okay, Başbakan Erdoğan'ın, 'Gensoru değil hukuk yalama oldu' şeklindeki sözlerine cevap vererek, 'hukuk değil yasalar yalama oldu' dediğini hatırlatarak, Başbakan'a bir hukuk dersi vermek durumunda kalacağı için üzgün olduğunu söyledi. Birilerinin Başbakan'a hak, hukuk ve yasa tanımlarının birbirinden ayrı olduğunu söylemesi gerektiğini kaydeden Okay, "Sayın Başbakan diyor ki hukuk doğuştandır. Hukuk doğuştan değil hak doğuştandır. Ama doğuştan olan hakkı hukuk sınırlar. Hukuk ise toplumsal düzenle
ilgili, devletin yaptırım gücüyle ilgili yasalar bütünüdür. Hakkı, hukuku ve yasayı Başbakan'ın hiç olmazsa sözlükten bakıp öğrenmesini tavsiye ediyorum" şeklinde konuştu.
TBMM'de basınla sohbet toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Hakkı Suha Okay, Başbakan Erdoğan'ın, Anayasa değişikliği teklifinin Mart ayı sonunda Meclis'e gönderileceği yönündeki açıklamalarının hatırlatılması üzerine CHP'nin, uzun süredir, laikliğe karşı eylemlerin odağı olan iktidar partisi ile birlikte bir Anayasa değişikliğine taraf olmayacağını ifade ettiğini hatırlattı. Neresinden bakılırsa bakılsın Meclis'in 1 yıl gibi bir ömrü kaldığını ifade eden Okay, "Çok yıpranmış bir Parlamento yapısı
sözkonusu. Parlamento'da siyasi parti grupları arasında derin uzlaşmazlık ve anlaşmazlık var. Böylesine gerilimli bir ortamda Anayasa değişikliği yapılmak istenmesi, bir siyasi iradenin kendi çoğunluğuna dayalı olarak yeniden toplumu germe amacına yöneliktir" şeklinde konuştu. Anayasaların mutabakatla yapılması gerektiğini vurgulayan Okay, Anayasa maddesinin değişikliğinin, diğer yasa maddelerinden farklı olarak nitelikli çoğunluğa bağlı olduğunu hatırlattı. Okay, "Nitelikli çoğunluk elde edilemeyecek bir
ortam ortadayken buna rağmen Anayasa değişikliğini TBMM gündemine getirirseniz, Türkiye'deki gerilimi sürdürürsünüz" dedi.
Anayasa değişikliğinin Mart ayı sonunda mı geleceği, yoksa Mart ayı sonunda siyasi partilerle görüşmelere mi başlanacağı konusunda bir netlik olmadığına işaret eden Okay, "Hangisi olursa olsun, biz CHP olarak bu siyasal iktidarla böylesi bir Anayasa değişikliğinin birlikte yapılmasından yana olmayacağımızı ifade ediyoruz" diye konuştu. Anayasa değişikliğinin, yanlı yargı yaratma amacına yönelik olduğunu öne süren Okay, hukuk devleti ilkesine aykırı ve hukukun üstünlüğü ilkesini ortadan kaldırmaya yönelik
bir Anayasa değişikliğinde CHP'nin taraf olmayacağını vurguladı. CHP'nin baştan bu yana, dokunulmazlıklarla ilgili tek maddelik bir Anayasa değişikliğine destek vereceğini ifade ettiğini hatırlatan Okay, 12 Eylül darbecilerin korunmasını sağlayan geçici 15. maddenin kaldırılması yönünde bir değişikliği de destekleyeceklerini belirtti. Okay, bu iki madde dışında hiçbir şekilde Anayasa değişikliğinde iktidarla birarada olmayacaklarını vurguladı.
TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin'in, 'Anayasa değişikliğinin özlemle gelmesini bekliyorum' yönündeki sözlerini de değerlendiren Okay, TBMM Başkanı'nın tarafsız olmasının önkoşul olduğunu belirtti. Okay, "Bir siyasi parti tarafından önerilecek bir değişikliği hevesle beklediğini ifade etmesi, tarafsızlığına gölge düşürmektedir. Böyle bir değişiklik olmazsa sayın Başkan'ın hevesi yarım kalacaktır" diye konuştu.
Hükümetin, nitelikli çoğunluğun sağlanamaması durumunda referanduma gitmeyi planladığının hatırlatılması üzerine Okay, bir Anayasa değişikliğinin referanduma gitmesi için 330-367 aralığında bir oy alması gerektiğine dikkat çekti. Gelecek düzenlemelerin 330'u aşan miktarda oy alıp olmayacağının meçhul olduğunu belirten Okay, "Eğer 330'u aşanlarla ilgili bir referandum süreci olacaksa bilesiniz ki bu, hükümete bir güvenoylaması haline dönüşecektir" şeklinde konuştu. Okay, 1987 ve 1988 yıllarında iki
referandum yapıldığını ve bu referandumlarda hükümetin isteğine aykırı sonuçlar alındığını hatırlatarak, ondan sonraki seçim süreçlerinde de iktidarın çoğunluğunu kaybettiğini ve muhalefete düştüğünü söyledi. Okay şunları söyledi: "Eğer bir referandum olacaksa bu referandum hükümete olan bir güvenoylaması haline dönüşecektir ve hükümet böylesine bir referandumun bedelini ödemek noktasında kalacaktır. Referandumda hükümetin istediği değişiklikler kabul edilmediğinde doğru olanı, hükümetin derhal istifa edip
Türkiye'ye bir seçime götürmesi olacaktır." Referandum tarihiyle ilgili öngörülerin varsayımdan ibaret olduğunu bildirdi.
Anayasa'nın 14. maddesinde bir değişiklik yapılarak, 'Seçimden önceki suçlar' ibaresinin kaldırılmasının planlandığı yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine Okay, şu anki Parlamento aritmetiğine bakıldığında BDP'nin desteği de olsa 367 rakamının aşılamadığını belirtti. Okay, BDP'nin bu değişiklikle ilgili farklı iki talebinin bulunduğunu duyduklarını belirterek, bu taleplerin karşılanmaması halinde BDP'nin de destek vermeyeceği yönünde açıklamalar olduğunu söyledi. Okay, "Bunlar fal bakmak gibi.
Varsayım üzerine konuşuyoruz. Varsayım üzerine konuşmayacağımız tek husus şudur. CHP, dokunulmazlık ve geçici 15. madde haricinde bu aşamada, bu siyasal iktidara bir Anayasa değişikliğinde taraf olmayacaktır ve Anayasa değişikliğine destek vermeyecektir" şeklinde konuştu.
Okay, Başbakan Erdoğan'ın, 'Gensoru değil hukuk yalama oldu' şeklindeki sözlerine cevap vererek, 'hukuk değil yasalar yalama oldu' dediğini hatırlatarak, Başbakan'a bir hukuk dersi vermek durumunda kalacağı için üzgün olduğunu söyledi. Birilerinin Başbakan'a hak, hukuk ve yasa tanımlarının birbirinden ayrı olduğunu söylemesi gerektiğini kaydeden Okay, "Sayın Başbakan diyor ki hukuk doğuştandır. Hukuk doğuştan değil hak doğuştandır. Ama doğuştan olan hakkı hukuk sınırlar. Hukuk ise toplumsal düzenle
ilgili, devletin yaptırım gücüyle ilgili yasalar bütünüdür. Hakkı, hukuku ve yasayı Başbakan'ın hiç olmazsa sözlükten bakıp öğrenmesini tavsiye ediyorum" şeklinde konuştu.