Türk Büro-sen Genel Başkanı Yokuş: 'Çabalarımız Sonucunda, Kilise Hatasından Döndü'

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, internet sitesinde soykırım propagandası yapan Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi'nin yapılan girişimler ve çabalar sonucunda hatasından döndüğünü söyledi.

Türk Büro-Sen, İstanbul Kuzguncuk'ta faaliyet gösteren Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi'nin resmi internet sitesinde yer alan yazı fontunda Turkey = Genocide yazısıyla yaptığı soykırım propagandasını ortaya çıkarmıştı. Söz konusu Ermeni Kilisesi, sitesinden yapmış olduğu ilk açıklamada ortaya çıkartılan yanlışlığı tamamen bir iftira olarak nitelendirmiş ve Türk Büro-Sen hakkımızda suç duyurusunda bulunmuştu.
Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Yokuş, Surp Krikor Lusavoriç Kilisesi'nin sitedeki soykırım propagandası ayıbını yalanlaması üzerine düzenledikleri basın toplantısıyla kilise hakkında Büro-Sen tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyusunda bulunulduğunu ve daha sonra bu konunun MHP Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman tarafından soru önergesi verilerek TBMM'ye taşındığını söyledi.
Ermeni Kilise'nin sitesindeki soykırım ayıbına karşı verdikleri mücadele neticesinde, kilisenin internet sitesinde bir açıklama daha yayınlamak zorunda kaldığını kaydeden Yokuş, açıklamanın içeriğinde, "Bizler hepimiz Türkiye Cumhuriyeti Devleti çatısı altında, bu ülkenin çocukları olarak, ırk, din, dil gözetmeden zaten kendilerinin de dediği gibi Barış ve Kardeşlik içinde yaşamaktayız. Biz bunu çeşitli etkinliklerle gerçekleştiriyoruz. Ancak bu Barış ve Kardeşliği bozmaya dönük çalışmaların içinde olmak
isteyenlerin oyunlarına gelmeden bu ülkede Barış ve Kardeşliği devam ettireceğiz. Hatta kendileriyle de bu konuda beraber çalışmayı öneriyoruz. Kendisinin de dediği gibi elbette bizler Türk milletinin evlatlarıyız. Bizleri böyle gördüğü için de teşekkür ederiz" denildiğini ifade etti.

"ÇABALARIMIZ SONUCUNDA, KİLİSE HATASINDAN DÖNDÜ"
Türk Büro-Sen'in titizlikle yürüttüğü çalışmayı takdir etmekten de kendini alıkoyamayan Ermeni Kilisesi'nin, "Bilgisayar konusunda ileri seviye teknik bilgisi olduğu için de kendilerini tebrik ediyoruz. Bizlerin bilmediği, kimsenin aklına gelmeyen, oturup tek tek inceleyip kontrol etme gereğini duyup farkına vardıkları, bizlerin de diğer internet sitelerinden edindiğimiz bu fontların içinde, açıkladıkları gibi bizim de gözümüzden kaçan bir font varsa, bizi nazikçe uyarıp bu fontları kaldırmamızı
sağlayabilirlerdi. Bizim kendileri kadar bu konularda ileri seviyede bilgimiz yok. Font dosyalarını internet sitemize koymadan kontrol edilmemesinden doğan bir dikkatsizlik söz konusuysa veya herhangi bir yanlışlık varsa bunu hemen düzeltirdik" şeklinde açıklama yaptığını kaydeden Yokuş, daha sonra kilisenin hatasını kabullenmek zorunda kaldığını söyledi.
Söz konusu Ermeni Kilisesi Türk Büro-Sen'in konu üzerindeki ısrarına ve haklılığına daha fazla karşı koyamayarak sitesindeki, Turkey= Genocide yazan yazı fontunu kaldırdığını belirten Yokuş, "Kilise yetkililerinin önce inkar edip daha sonra resmi sitelerinden Ermenice yazı fontunu kaldırmaları haklılığımızı ortaya koymuştur. Keşke olayı inkar yolunu seçmeselerdi. Keşke bizlere bu hususta iftiralar atarak 'bizi hedef gösteriyorlar' yalanının arkasına sığınmasalardı. Bir Türk vatandaşı olarak, hiç kimsenin
atalarımıza 'soykırımcı katil' demelerini kabul edemeyiz. Hele hele bu ifadelerin kullanıldığı yerin bir Ermeni Kilisesi'nin Resmi internet sitesi olması, inanç değerlerinin olması gereken yerde bu tür ifadelerin kullanılması, kilise yöneticileri için büyük bir utanç vesilesi olmalıdır. Hukuki çerçevedeki mücadelemizi Bağımsız Türk mahkemelerinde sürdüreceğiz. Ayrıca Hocalı Katliamı'nın 8. yıldönümü olan bugün, 900'ü aşkın Azeri Türkü kadın, erkek, ihtiyar, genç ve çocuk olmasına bakılmaksızın
katledilmiştir. Ermenistan'ı Azeri Türklerinden özür dilemeye ve Karabağ işgalini sonlandırmaya davet ediyoruz" dedi.