İş Dünyası Yatırım İçin Gerekli Tedbirlerin Alınmasını Bekliyor
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez, işsizlik ve tüketimdeki sıkıntılara rağmen ekonomide kötü günlerin geride kaldığını belirtirken, yatırımların önünü açacak her türlü tedbirin büyük önem taşıdığını söyledi
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez, işsizlik ve tüketimdeki sıkıntılara rağmen ekonomide kötü günlerin geride kaldığını belirtirken, yatırımların önünü açacak her türlü tedbirin büyük önem taşıdığını söyledi.
BTSO'nun aylık meclis toplantısında söz alan Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez, olaylara bardağın dolu tarafından bakmaya devam ettiğini söyledi. Uzun dönemli muhasebe yapıldığında işlerin değiştiğini belirten Celal Sönmez, 1923 yılının sonunda Gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) 570 milyon dolar olduğunu, sektörel dağılımına bakıldığında ise bunun yüzde 43'ünün tarım kesiminde, yüzde 11'inin sanayi kesiminde ve yüzde 46'sının ise hizmetler kesiminde üretildiğini hatırlattı. O dönemki nüfusun 12.5 milyon olduğunu ve kişi başına düşen yıllık gelirin 46 dolar olduğunu da hatırlatan Sönmez, yıllık ihracatın 51 milyon dolar, ithalatın ise 87 milyon dolar olduğunu dile getirdi. Bugün ise nüfusun 72.5 milyona ulaştığını hatırlatan Sönmez, "Nüfusun bugün olduğu gibi dış talepteki sıkıntıları daha kolay atlatmanızı sağlıyor. 2009 yılı için tahmini değerler de olsa GSYH 630 milyar dolardır. Sektörel dağılımda ise büyük bir değişim var. Hasılanın yüzde 8'i tarım, yüzde 30'u sanayi ve yüzde 62'si hizmetler kesiminden geliyor. Geçtiğimiz 2009 yılında Türkiye'nin ihracatı 100 milyar dolar, ithalatı ise 120 milyar dolar olarak gerçekleşti. Demek ki 1923'den bu yana ihracatımız bin 960 kat, ithalatımız ise bin 380 kat artmış. Yine bu dönemde GSYH 85 yılda bin 105 kat artmış" dedi.
"TÜKETİMDEKİ SIKINTILARA RAĞMEN KÖTÜ GÜNLER GERİDE KALDI"
Çevre ülkelere göre Türkiye'nin durumunun oldukça iyi olduğunu da ifade eden Sönmez, aynı değerlendirmenın AB genelinde yapıldığında ise bu ölçüde iyimser olunamayacağını söyledi. 1923 yılından bu yana bir başarı öyküsünden bahsedilebileceğini kaydeden Sönmez, kişi başına geliri artırmak için yapılması gereken çok reform olduğunu vurguladı. Krizden çıkışın az ya da çok her yerde başladığına dikkat çeken Sönmez, "Asya hemen toparlandı. Amerika toparlanıyor. Sonra da sıra Avrupa'ya gelecek. Bu sıralama bizim için önemli. Çünkü ihracatımızın yarısından fazlasını Avrupa'ya yapıyoruz. Avrupa tökezledikçe bu sektörlerin ihracatları da beklediğimiz hızda düzelmiyor" diye konuştu.
Enflasyonun büyük ölçüde gıda fiyatlarından kaynaklandığını da anlatan Sönmez, enflasyonun gıda fiyatlarından arındırıldığında rakamların fena olmayacağını da dile getirdi. Üretimin bu yıl toparlanacağını ancak tüketim ve tüketici güveni konusunda işlerin iyi olmadığını söyleyen Sönmez, tüketicinin toparlanmasının üretimden daha fazla zaman alacağını kaydetti. Sönmez, "İşsizlik ve tüketimdeki sıkıntılara rağmen ekonomide kötü günler geride kaldı. Bu sebeple yatırımları başlatacak ortamın sağlanması, yatırımların önünü açacak her türlü önlem büyük önem taşıyor. Krizden çıkarken yatırıma gerek var. Yatırımların yeniden başladığı gün işler gerçek anlamda düzelecek" dedi.
BTSO'nun aylık meclis toplantısında söz alan Yönetim Kurulu Başkanı Celal Sönmez, olaylara bardağın dolu tarafından bakmaya devam ettiğini söyledi. Uzun dönemli muhasebe yapıldığında işlerin değiştiğini belirten Celal Sönmez, 1923 yılının sonunda Gayri safi yurt içi hasılanın (GSYH) 570 milyon dolar olduğunu, sektörel dağılımına bakıldığında ise bunun yüzde 43'ünün tarım kesiminde, yüzde 11'inin sanayi kesiminde ve yüzde 46'sının ise hizmetler kesiminde üretildiğini hatırlattı. O dönemki nüfusun 12.5 milyon olduğunu ve kişi başına düşen yıllık gelirin 46 dolar olduğunu da hatırlatan Sönmez, yıllık ihracatın 51 milyon dolar, ithalatın ise 87 milyon dolar olduğunu dile getirdi. Bugün ise nüfusun 72.5 milyona ulaştığını hatırlatan Sönmez, "Nüfusun bugün olduğu gibi dış talepteki sıkıntıları daha kolay atlatmanızı sağlıyor. 2009 yılı için tahmini değerler de olsa GSYH 630 milyar dolardır. Sektörel dağılımda ise büyük bir değişim var. Hasılanın yüzde 8'i tarım, yüzde 30'u sanayi ve yüzde 62'si hizmetler kesiminden geliyor. Geçtiğimiz 2009 yılında Türkiye'nin ihracatı 100 milyar dolar, ithalatı ise 120 milyar dolar olarak gerçekleşti. Demek ki 1923'den bu yana ihracatımız bin 960 kat, ithalatımız ise bin 380 kat artmış. Yine bu dönemde GSYH 85 yılda bin 105 kat artmış" dedi.
"TÜKETİMDEKİ SIKINTILARA RAĞMEN KÖTÜ GÜNLER GERİDE KALDI"
Çevre ülkelere göre Türkiye'nin durumunun oldukça iyi olduğunu da ifade eden Sönmez, aynı değerlendirmenın AB genelinde yapıldığında ise bu ölçüde iyimser olunamayacağını söyledi. 1923 yılından bu yana bir başarı öyküsünden bahsedilebileceğini kaydeden Sönmez, kişi başına geliri artırmak için yapılması gereken çok reform olduğunu vurguladı. Krizden çıkışın az ya da çok her yerde başladığına dikkat çeken Sönmez, "Asya hemen toparlandı. Amerika toparlanıyor. Sonra da sıra Avrupa'ya gelecek. Bu sıralama bizim için önemli. Çünkü ihracatımızın yarısından fazlasını Avrupa'ya yapıyoruz. Avrupa tökezledikçe bu sektörlerin ihracatları da beklediğimiz hızda düzelmiyor" diye konuştu.
Enflasyonun büyük ölçüde gıda fiyatlarından kaynaklandığını da anlatan Sönmez, enflasyonun gıda fiyatlarından arındırıldığında rakamların fena olmayacağını da dile getirdi. Üretimin bu yıl toparlanacağını ancak tüketim ve tüketici güveni konusunda işlerin iyi olmadığını söyleyen Sönmez, tüketicinin toparlanmasının üretimden daha fazla zaman alacağını kaydetti. Sönmez, "İşsizlik ve tüketimdeki sıkıntılara rağmen ekonomide kötü günler geride kaldı. Bu sebeple yatırımları başlatacak ortamın sağlanması, yatırımların önünü açacak her türlü önlem büyük önem taşıyor. Krizden çıkarken yatırıma gerek var. Yatırımların yeniden başladığı gün işler gerçek anlamda düzelecek" dedi.