Akbank 2010'da 350 Milyon Tl Yatırım Yapacak, 50 Yeni Şube Açacak
Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt, bankanın 2010 yılında 350 milyon TL yatırım yapacağını ve 50 yeni şube açacağını bildirdi.

Dünya ve Türkiye ekonomisindeki gelişmeleri Akbank Başekonomisti Fatma Melek ile birlikte değerlendiren Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt Akbank'ın hedeflerinin yüksek olduğunun altını çizerek "Önümüzdeki dönemlerde faizler düşük seviyelerde seyredecek. Bu durum 2010 yılında bankalar açısından büyümenin itici gücünün krediler olacağını gösteriyor. Kredi pazarına baktığımızda sektörde 2010 yılında yüzde 15 seviyesinde büyüme bekleniyor. Akbank olarak biz de TL kredilerde yüzde 20 ile sektörün üzerinde bir
büyüme hedefliyoruz." dedi. Akkurt ayrıca kredilere paralel olarak 2010 yılında mevduatta yüzde 16-18 aralığında bir büyüme hedeflediklerini söyledi.
KOBİLER İÇİN YENİDEN YAPILANMA
KOBİ'lere daha yakın, uzmanlaşmış ve etkin hizmet verebilmek amacıyla 2010 yılının başında şubelerde yeni bir yapılanmaya gittiklerini belirten Akkurt konuya ilişkin olarak şunları söyledi;
"Ekonominin bel kemiği olarak gördüğümüz KOBİ'ler için yeni şube yapılanmamız çerçevesinde küçük ölçekli müşterilere hizmet veren "Şirket Bankacılığı" ile orta ölçekli müşterilere hizmet veren "Ticari Bankacılık" bölümlerini "KOBİ Bankacılığı" adı altında topladık. Bu sayede Akbank 900'e yakın şubesiyle Türkiye'nin her yerinde Bireysel Bankacılık, Şirket Bankacılığı ve Ticari Bankacılık hizmetlerini tüm bireysel müşterilerine ve KOBİ'lere ulaştırmış olacak."
AKKURT: "MÜŞTERİMİZİN İHTİYAÇ DUYDUĞU HER YERDE, HER NOKTADAYIZ"
Sadece şubelerle değil alternatif dağıtım kanalları ile de müşterilerin ihtiyaç duydukları her yerde ve her noktada yanlarında olacaklarını ifade eden Akkurt "2010 yılında Akbank tarihinin en büyük ATM yatırımını gerçekleştireceğiz. Bir taraftan mevcut ATM'lerimizi yenilerken diğer taraftan müşterilerimiz ile çok daha fazla noktada buluşabilmek ve bu sayede onlara daha yakın olabilmek için yeni ATM yatırımları yapacağız." dedi.
Akkurt ayrıca Akbank'ın 2010 yılında, önemi her geçen gün hızla artan internet kanalında yapacağı iyileştirmeler ile bu konuda ne kadar ilerici ve yenilikçi olunabileceğini müşterilerine göstermeyi hedeflediklerini belirtti.
Müşteri ihtiyaçlarındaki değişiklikleri herkesten önce öngörerek buna uygun ürün ve hizmetler geliştirmeye devam edeceklerini söyleyen Akkurt "Örneğin faizlerin düştüğü ve yeni yatırım araçlarına duyulan ihtiyacın artacağı 2010 yılında, müşterilerimizin varlıklarını doğru zamanda doğru yatırımlara yönlendirmelerini sağlayacak ana para korumalı fonlar gibi farklı yatırım araçlarını piyasaya daha sık sunacağız. Bunun yanı sıra müşterilerimize yeni yatırım ürünlerinin yanında yeni hizmet ve kanallar ile de
yatırım yapma olanağı sağlayacağız. Bu kapsamda, yoğun biçimde hisse senedi ve VOB işlemi yapan müşterilerimizin farklı ihtiyaçlarını karşılayabilmek için 2009 yılının sonunda oluşturduğumuz Akbank Yatırımcı Merkezi sektörde standartları belirleyen bir uygulama olacaktır" dedi.
2010 senesini "Müşteri Memnuniyeti Yılı" olarak ilan ettiklerini belirten Akkurt müşteri memnuniyetini maksimize etmek ve rekabette farklılaşmak için gerekli tüm hazırlıkları 2009 yılında tamamladıklarını belirtti.
AKBANK'IN AKTİF BÜYÜKLÜĞÜ 100 MİLYAR TL'Yİ GEÇTİ
Toplantıda Akbank'ın 2009 finansal performansıyla ilgili de bilgi veren Akkurt, Akbank'ın 2009 yılında konsolide aktif büyüklüğünün yüzde 10.5 artışla 102.8 milyar TL'ye ulaştığını söyledi.
2009 yılında net ve tutarlı bir strateji izlediklerini vurgulayan Akkurt "Türkiye ekonomisine değer yaratmaya odaklandık. Etkin risk ve maliyet yönetimi politikamız, iyi yönetilen esnek menkul kıymet portföyümüz, perakende sektöründe stratejik işbirliklerimiz, değişen tüketici ihtiyaçlarına uygun olarak geliştirdiğimiz ürün ve hizmetlerimizle başarılı bir performans sergiledik. 2009 sonu itibarı ile krediler yoluyla Türkiye ekonomisine sağladığımız destek 44.6 milyar TL olarak gerçekleşti." dedi.
Akkurt 2009 yılında brüt kar üzerinden 566 milyon TL vergi karşılığı ayrıldıktan sonra elde edilen net karın 2 milyar 723 milyon TL olarak gerçekleştiğini belirterek Akbank'ın bu dönemde özkaynak kârlılığının yüzde 21.5 olduğunu ifade etti. Her bir hisseye 18 Kuruş olmak üzere toplam 540 milyon TL tutarında temettü ödemeyi planladıklarını ve bunun dönem karının yaklaşık %20'si olduğunu belirten Akkurt Akbank'ın temettü politikasının hissedarlara her zaman mümkün olan en yüksek seviyede nakit temettü
dağıtmak olduğunu söyledi. Akkurt ayrıca "Elde ettiğimiz karın temettü ödemesi çıkarıldıktan sonra kalan bölümü sermayeye eklenerek reel sektöre daha fazla kredi desteği sağlanacak ve bu sayede ülkemiz ekonomisine yaptığımız katkı artarak devam edecektir." dedi
Aynı dönemde Akbank'ın mevduatının 61 milyar TL'ye ulaştığını ifade eden Akkurt "Bu, müşterilerimizin %21 ile dünyadaki en yüksek sermaye yeterlilik rasyolarından birine sahip olan bankamıza duydukları güvenin bir neticesidir" diye konuştu.
Global ekonomide yaşanan olumsuzlukların Türkiye'ye yansımalarına karşın Akbank'ın takipteki kredi oranının sektör ortalamasının altında kalarak yüzde 3.8 olarak gerçekleştiğini söyleyen Akkurt, buna karşın bankanın takipteki kredi alacakları için uzun yıllardır olduğu gibi %100 karşılık ayrıldığını belirtti.
AKKURT: "KREDİ KARTLARINDA BÜYÜYORUZ"
Üye işyeri ağının genişlemesi ve etkin kampanyalarla kredi kartları pazarında ciddi büyüme sağlandığını anlatan Akkurt, "Finans ve perakende işbirliğinin ürünü olan Fish, CarrefourAxess Card ile Axess ve Wings'in başarılı performansı ile kredi kartları pazarında 2008 yılında yüzde 14,4 olan pazar payımızı 2009'da 16'ya yükselttik. Kredi kartı kredilerinde yıllık yüzde 20.7 artışla hacmimiz 4.8 milyar TL'den 5.8 milyar TL'ye ulaştı" dedi.
DEĞİŞEN EKONOMİK KOŞULLARA STRATEJİK ÇÖZÜMLER
Kriz ortamında yaşanan olumsuzluklara rağmen Akbank'ın 2009'da da müşterilerinin yanında yer almaya devam ettiğini vurgulayan Akkurt, "Akbank olarak geçtiğimiz yıl müşterilerimiz ve yatırımcılar için pek çok avantajlı özel ürün ve hizmet geliştirdik. Hayata geçirdiğimiz bu projelerin her biri büyük başarı kazandı, dikkat çekti. Örneğin yılın ilk aylarında "Havale ve Çek Tahsilatı 1 TL" kampanyamızı yaptık ve bankacılık sektöründe komisyonları aşağı çektik. Yaz aylarında başlattığımız konut kredi
faizlerindeki indirimimizle sektöre ve ekonomiye canlılık getiren bir hareket başlattık. Ekim ayında gerçekleştirdiğimiz "Arife Tarife" ile bankacılık sektöründe yine bir ilke imza atarak, sektörde tarife dönemini başlattık. Yılın son aylarında ise yenilikçi ve şeffaf bankacılık anlayışımızın bir ürünü olan "Menüler" ile müşterilerimize hızlı, kolay ve çok daha avantajlı ürün-hizmet sunuyoruz" dedi.
Akkurt, 2009 yılında faizlerin düşmesi ile birlikte değişen yatırımcı ihtiyaçlarına yönelik yenilikçi ürün ve global hizmetler sunduklarını belirterek, Ana Para Korumalı Fonları, Templeton BRIC fonunu ve VOB Okulu'nu örnek gösterdi. Akkurt, Akbank'ın Ana Para Korumalı Fon pazar payının yüzde 31 seviyelerine yükseldiğini ve bu konuda pazarın lideri olduklarını söyledi.
Akkurt ayrıca, 2009 Nisan ayında küresel ve yerel ekonomik gelişmelerle, bunların Akbank için stratejik çıkarımlarını tartışarak değerlendirmelerde bulunmak üzere Akbank Uluslararası Danışma Kurulu'nu kurduklarını söyledi. Akkurt ilk iki toplantısını gerçekleştiren Akbank Uluslararası Danışma Kurulu'nun bu toplantılarda global ekonomideki yeni eğilimleri, para ve maliye politikalarındaki ana trendleri analiz ederek bu gelişmelerin Türkiye, Akbank ve müşteriler için yarattığı fırsatları değerlendirdiğini
belirtti.
AKKURT: "KÖRFEZ ÜLKELERİ İLE TÜRKİYE ARASINDA KÖPRÜ KURDUK"
Akkurt, dünya ekonomisinin 2010 yılında yüzde 3.9 büyüme kaydedeceğini öngördüklerini, büyümeye gelişmekte olan ülkelerin öncülük ettiğini ve dengelerin batıdan doğuya kaydığını söyledi. Akkurt, sözlerine şöyle devam etti:
"Dünyadaki dengelerde ve güç merkezlerinde değişimler yaşanıyor. Yeni dönemde gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisinin itici gücü olması bekleniyor. Akbank olarak, bu paralelde müşterilerimiz ve yatırımcılar için sürekli olarak yeni fırsatlar ve cazip yatırım olanakları yaratmaya yönelik adımlar atmaya devam ediyoruz. Bankacılık anlayışını ve faaliyetlerimizi dünyanın iki ucuna da taşımayı hedefleyerek, geçtiğimiz aralık ayında Dubai Ofisi'ni hizmete açtık. Satın alma ve birleşmelerde aracılık
yapacak olan Akbank (Dubai) Limited, müşterilerine yatırım bankacılığı alanında da danışmanlık hizmetleri verecek. Özellikle Körfez Bölgesi ülkeleriyle aramızdaki ilişkilerin geliştirilmesine katkıda bulunacak. Hedeflerimiz doğrultusunda ilk olarak Abu Dhabi'nin en büyük yatırım şirketi olan Invest AD'yi sektörlerinde öncü 20'nin üzerinde Türk şirketiyle buluşturduk. Bölge yatırımcısını bilgilendirmek ve ülkemize çekmek için bu tür benzer faaliyetlere devam edeceğiz".
2009'DA SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİ HIZ KESMEDEN DEVAM ETTİ
Akkurt, 2009 yılında sosyal sorumluluk projelerine hız kesmeden devam ettiklerini ifade etti. Akkurt, kültür-sanatta yılda 700'ün üzerinde organizasyon gerçekleştirdikleri Akbank Sanat, İstanbul Film Festivali, Akbank Caz Festivali ve Contemporary İstanbul; girişimcilikte Endeavor ve KAGİDER; eğitimde Düşünme Gücü ve Düşünce Kulübü; çevrede ise Karbon Saydamlık Projesi ve Global Compact Sözleşmesi olmak üzere önemli proje ve etkinliklere imza attıklarını belirtti.
Banka olarak sosyal sorumluluk projelerine uzun soluklu baktıklarını ifade eden Akkurt, 2010'da Akbank Caz Festivali'nin 20. yılını kutlayacağını, İstanbul Film Festivali sponsorluğunda 5 seneyi geride bıraktıklarını ve önümüzdeki yıllarda da Festivali desteklemeye devam edeceklerini söyledi.
AKBANK'IN BAŞARISI HARVARD'DA ÖRNEK VAKA OLARAK OKUTULUYOR
2001'de yaşanan ekonomik kriz sonrasında başlattığı "Yeni Ufuklar Değişim Programı" ile Akbank'ın uygulamaya koyduğu yönetim, değişim ve büyüme stratejisinin Harvard Üniversitesi Kennedy School of Government'ta (Harvard KSG), vaka çalışması (case study) haline getirilmesine ilişkin olarak Akkurt, "Yeni Ufuklar Değişim Programı Akbank'ı sadece krizde büyüyen bir banka haline getirmekle kalmayıp, ekonomik krizden çıkış ve büyüme konusunda ders konusu ve referans kaynak olmasını da sağladı" dedi.
Akkurt ayrıca Akbank'ın 2009'da sergilediği istikrarlı ve yüksek performansıyla dünyanın önde gelen finans yayınları Euromoney, Global Finance, EMEA Finance ve World Finance tarafından "Türkiye'nin En İyi Bankası" olarak ödüllendirildiğini söyledi.
2009 yılında Akbank'ın başarılı performansının bir diğer göstergesinin, global krizden çıkışın henüz başladığı ve uluslararası piyasalarda bankaların birbirlerine kredi vermekte çekimser oldukları bir ortamda alınan 900 milyon euro'luk sendikasyon kredisi olduğuna değinen Akkurt "Gelişmekte olan piyasalardaki bir bankanın aldığı en büyük sendikasyon kredisi olan ve dünyanın önde gelen 48 bankasının katılımıyla verilen bu krediyi reel sektörün finansman ihtiyaçlarının karşılanması için kullandık" dedi.
FATMA MELEK: "2010 YILINDA GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER GLOBAL BÜYÜMEYE ÖNCÜLÜK EDECEK"
Toplantıda dünya ve Türkiye ekonomisine ilişkin beklentilerini açıklayan Akbank Başekonomisti Fatma Melek nispi olarak daha istikrarlı bir döneme girildiğini ve 2009 yılını, yılın başına göre, çok daha olumlu tamamladıklarını belirtti. Fatma Melek, dengelerde batıdan doğuya doğru bir eksen kayması yaşandığını, 2010 yılında gelişmekte olan ülkelerin global büyümeye öncülük edeceklerini, bu ülkelerin finansal varlıklarının daha yüksek getiri imkanı ve daha az riskli bir görünüm sunabileceğini vurguladı.
Toparlanmaya rağmen, global ekonomide şartların kırılgan olduğunu belirten Fatma Melek en önemli sorunların ise bankacılık sektöründeki sermaye problemleri, hane halkının zayıf mali gücü, yüksek işsizlik ve artan kamu açıkları olduğunu belirtti.
Melek, Türkiye'nin 2010 yılında yüzde 4'ün üzerinde büyümesini, ihracatta ise yüzde 15 artış beklediklerini kaydetti. Yıl sonu enflasyon beklentilerinin yüzde 7 olduğunu belirten Melek, faiz oranlarının yılın son dönemlerinde yurt dışındaki faizlerin de seyrine ve enflasyon beklentilerine bağlı olarak sınırlı artabileceğini ancak uzunca bir süre ekonomiyi destekleyici bir seviyede tutulacağını öngördüklerini belirtti.
2010 yılında Türkiye'nin birçok gelişmekte olan Avrupa ülkesine göre daha hızlı toparlanacağını belirten Melek, bunda da temel faktörün sağlam bankacılık sektörü olduğunu söyledi. Melek "Kredi büyümesi, kredi mevduat oranları, sermaye yeterliliği, döviz kredilerinin payı gibi göstergelere bakıldığında Türk bankacılık sektörü öne çıkmakta" dedi. Melek, bu durum ve ekonominin artan direncinin de etkisiyle Türkiye'nin kredi notunun artırıldığını, 2010 yılında açıklanacak olan mali kuralın da kesinleşmesi
ile Türkiye'nin notunun yatırım yapılabilir seviyeye yükselmesini beklediklerini vurguladı. Türkiye'nin mali dengeleri önemli ölçüde bozuk olan bazı Euro bölgesi ülkelerinden daha fazla bir kırılganlığa sahip olduğunu düşünmediklerini belirten Melek "2010 yılında bankacılık sektörü kredilerinde en az %15 oranında bir artış bekliyoruz, toparlanma sürecinde de güçlü bankacılık sektörünün reel sektöre daha fazla desteği olacak" dedi.
(ERÖ-ERÖ-E)
