Kuzey Irak bayrağı DTK'nın gündeminde

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) tarafından düzenlenen Demokratik Özerklik Çalıştayı'na sunulan "Demokratik Özerklik Taslağı" katılanların tepkisini çekerken, eleştirilerin ana konusunu "savunma gücü" oluşturdu. Katılımcılar, "Savunma gücü" oluşumunun Kürtler üzerinde baskı unsuru haline dönüşebileceği ve farklı grup ve oluşumları sindirme amaçlı kullanabileceği yönünde endişesini dile getirdi.
Taslakta vurgulanan "bayrak ve sembollerin" kullanılması konusunda bazı katılımcılar çekince koymasına rağmen Kürtlerin kullandığı sarı, yeşil ve kırmızı renklerin özerk yönetimin sembolü, İran'da 1946'da kurulan ve 1 yıl yaşayan Kürt Mahabad Cumhuriyeti'nin bayrağı ise özerk yönetimin bayrağı olması düşünülüyor.
Diyarbakır'da önceki gün yapılan "Demokratik Özerklik Çalıştayı"na sunulan "Özerklik Modeli Taslağı" katılımcıların büyük bölümünün tepkisini çekti. Taslak "rijit ve kabul edilemez" olarak değerlendirilirken yumuşatılması konusunda öneriler sunuldu. Tartışmalı geçen toplantıda bazı katılımcılar PKK'nın askeri yapılanması Halk Savuunma Güçleri'nin (HPG) özerklik ilanı sonrası "öz savunma gücü" olarak kolluk kuvvetlerine dahil edilmesini istedi.
Ancak bu görüş, BDP ve DTK bileşenleri dışında toplantıya katılanlar tarafından eleştirildi. Bazı katılımcılar, öz savunma gücü yapılanmasının ilerde Kürtler üzerinde baskı unsuru olacağı, diğer Kürt oluşum ve gruplarını ise ortadan kaldırma aracı haline gelebileceğine dikkati çekti.  Diyarbakır Ticaret Odası Başkanı Galip Ensarioğlu, savunma gücünün kapsamlı bir tarifinin yapılmadığını belirterek, nasıl bir örgütlenmeyi içereceği konusunda tatmin edici açıklama yapılmasını istedi.
Ensarioğlu, "Bu kurumu çok iyi tarif etmek gerekir. Bana tatmin edici gelmedi. Bu güç belediye zabıtası mı olacak, kolluk gücü mü olacak? Bu yapılanma ilerde Kürdün Kürde tahakkümü aracına dönüşebilir" dedi.

Öcalan'dan 'kes yapıştır'
Özerklik taslak raporunun kötü kaleme alındığı ve terörsit Abdullah Öcalan'ın görüşme notlarından alınıp yazıldığına yönelik eleştiriler de yapıldı.
Bir katılımcının rapora yönelik, "Kullanılan dil kötü, jargon Öcalan jargonu. Bu proje, Kürtleri zaptetme projesi mi yoksa sorunu çözme projesi mi olacak? Proje bu şekliyle Türkiye'deki Kürt sorununa katkı sunmaz" yönünde eleştiri getirmesi dikkati çekti.
Taslak rapora yönelik eleştiriler arasında, önerilen ekonomik modelin muğlak olduğu ve eski komünist rejimlerden esinlendiğine de vurgu yapıldı.
Taslağa yönelik  "Özerklik modeline kimsenin itirazı yok, ama burada dil ve uslup uygun değil. İleride bu taslak üzerinde çalışılması gerekiyor" eleştirisi de yöneltildi. 

 

 'Kuzey Irak ve 'Mahabad'
Milliyet'in edindiği bilgiye göre, Çalıştay'da, 1946'da İran'da kurulan, varlığı bir yıl süren Kürt Mahabad Cumhuriyeti tarafından kullanılan ve tüm Kürtler tarafından sahiplenilen bayrağın da bayrak olarak kullanılmasını benimsedi. Sarı, yeşil ve kırmızı zemin üzerinde ortasında güneş bulunan Kürt bayrağı Kuzey Irak Kürt bölgesi yönetimi tarafından da resmi bayrak olarak kullanılıyor. Çerçevesi Öcalan tarafından çizilen "Demokratik Konfederalizm"i temsil eden yeşil zemin üzerine sarı güneş ve ortasında kırmızı yıldızdan oluşan bayrak da Kürtleri birleştirmek için kullanılıyor.

 

 Kürtlerin konfederal birliği
Taslakta, özerkliğin sınır ötesi boyutu konusunda ise konfederal bir yapı öngörüldü. Buna göre, Demokratik Özerklik bölgede "öz irade" olarak yapılandırılırken Kürtlerin yaşadığı İran, Irak ve Suriye'de terörist Öcalan'ın çerçevesini çizdiği konfederal sistem gündeme getirildi. Taslakta bu bölümle ilgili, "Demokratik Özerklik, Kuzey Kürdistan'daki (Türkiye'nin Güneydoğusu) halkın öz iradesi olurken diğer parçalardaki öz irade olan demokratik konfederal örgütlenmelerle, içinde yaşadıkları devletlerin sınırlarına dokunmadan birbirini güçlendirme ve tamamlama biçiminde ilişkiler kuracaktır. Kürdistan parçaları arasındaki demokratik konfederalizm bu temelde daha işlevsel hale gelecektir" ifadelerine yer verildi.