Diyarbakır'da Esp'den 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü Açıklaması
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla ESP üyesi erkekler parti binasında basın açıklaması yaparak, "Eğer tecavüz, taciz, kadın katliamları, kadına şiddet uygulamak erkeklikse biz erkek değiliz" dedi
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla ESP üyesi erkekler parti binasında basın açıklaması yaparak, "Eğer tecavüz, taciz, kadın katliamları, kadına şiddet uygulamak erkeklikse biz erkek değiliz" dedi.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Diyarbakır İl Örgütü'ne üye erkekler 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla parti binasında basın açıklaması yaptı. Mustafa Naci Toper'in okuduğu açıklamada kadına dönük şiddetin kaynağının erkek egemen sistem olduğunu bildirildi. Toper, "Kadına yönelik şiddetle mücadele gününün 25 Kasım olmasının nedeni ise 25 Kasım 1960'ta Dominik Cumhuriyeti'nde diktatörlüğe karşı mücadele veren üç Mirabel kız kardeş tecavüze uğrayarak öldürülmesidir. Kadın
örgütleri 25 Kasım'da hem Mirabel kardeşleri anmak hem de onların mücadelesine sahip çıkmak için sokaklara çıkıp erkek egemen sistemden hesap soruyorlar" diye konuştu.
"Kadına yönelik şiddet arttıkça biz erkekler insanlığımızı her gün biraz daha yitirdik şiddetin kölesi haline geldik" diyen Toper, "Bugünkü istatistik veriler, tüm kadınların yüzde 25'i fiziksel şiddete uğruyor. Şiddete uğrayan kadınların yüzde 75'i eşi tarafından şiddete uğruyor. Cinayet sonucu ölen kadınların yüzde 70 eşi tarafından öldürülüyor. Her 4 kız çocuktan biri cinsel şiddete uğruyor" ifadelerini kullandı.
Toper, "Bütün bu verilerin kaynağı insanlıktan çıkmış erkekler ve erkek egemenlikli sistem tarafından gerçekleştirmiştir. Erkek hayatın her alanında kadına yönelik şiddeti uygulamaktadır. Erkek cinsel ulusal ve sınıfsal olarak kadını sömürmektedir. Erkek egemen sistem yaşanan bu gelişmeleri desteklemekte, dahası tecavüzcüleri, dayakçıları, şiddet yanlılarını korumakta, yargılamak yerine ellerini kollarını sallayarak serbest bırakmaktadır" dedi.
Toper, "Kadınlar özgürlük mücadelesini yükselttikçe bizler de insanlığımızın farkına varmaya başladık. Kadınların verdiği bu mücadele biz sosyalist erkeklerin insanlığımızı sorgulamamızı sağladı" diyerek, "Sorunun çözümü kadının özgürlük mücadelesine eşlik edecek olan erkeklerin insanlaşma ve toplumsal cinsiyet bilincini geliştirmesi ile yani sosyalist bir sistemde mümkündür" görüşünü savundu.
Toper son olarak, "Eğer tecavüz, taciz, kadın katliamları, kadına şiddet uygulamak erkeklikse biz erkek değiliz" diyerek basın açıklamasına son verdi.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Diyarbakır İl Örgütü'ne üye erkekler 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü dolayısıyla parti binasında basın açıklaması yaptı. Mustafa Naci Toper'in okuduğu açıklamada kadına dönük şiddetin kaynağının erkek egemen sistem olduğunu bildirildi. Toper, "Kadına yönelik şiddetle mücadele gününün 25 Kasım olmasının nedeni ise 25 Kasım 1960'ta Dominik Cumhuriyeti'nde diktatörlüğe karşı mücadele veren üç Mirabel kız kardeş tecavüze uğrayarak öldürülmesidir. Kadın
örgütleri 25 Kasım'da hem Mirabel kardeşleri anmak hem de onların mücadelesine sahip çıkmak için sokaklara çıkıp erkek egemen sistemden hesap soruyorlar" diye konuştu.
"Kadına yönelik şiddet arttıkça biz erkekler insanlığımızı her gün biraz daha yitirdik şiddetin kölesi haline geldik" diyen Toper, "Bugünkü istatistik veriler, tüm kadınların yüzde 25'i fiziksel şiddete uğruyor. Şiddete uğrayan kadınların yüzde 75'i eşi tarafından şiddete uğruyor. Cinayet sonucu ölen kadınların yüzde 70 eşi tarafından öldürülüyor. Her 4 kız çocuktan biri cinsel şiddete uğruyor" ifadelerini kullandı.
Toper, "Bütün bu verilerin kaynağı insanlıktan çıkmış erkekler ve erkek egemenlikli sistem tarafından gerçekleştirmiştir. Erkek hayatın her alanında kadına yönelik şiddeti uygulamaktadır. Erkek cinsel ulusal ve sınıfsal olarak kadını sömürmektedir. Erkek egemen sistem yaşanan bu gelişmeleri desteklemekte, dahası tecavüzcüleri, dayakçıları, şiddet yanlılarını korumakta, yargılamak yerine ellerini kollarını sallayarak serbest bırakmaktadır" dedi.
Toper, "Kadınlar özgürlük mücadelesini yükselttikçe bizler de insanlığımızın farkına varmaya başladık. Kadınların verdiği bu mücadele biz sosyalist erkeklerin insanlığımızı sorgulamamızı sağladı" diyerek, "Sorunun çözümü kadının özgürlük mücadelesine eşlik edecek olan erkeklerin insanlaşma ve toplumsal cinsiyet bilincini geliştirmesi ile yani sosyalist bir sistemde mümkündür" görüşünü savundu.
Toper son olarak, "Eğer tecavüz, taciz, kadın katliamları, kadına şiddet uygulamak erkeklikse biz erkek değiliz" diyerek basın açıklamasına son verdi.