Şahinbey İlköğretim Okulu'ndan Alkışlanacak Proje
Gaziantep'in en eski ve köklü okullarından birisi olan Şahinbey İlköğretim Okulu idareci ve öğretmenleri tarafından hazırlanan "Beş Dakikanı Bana Ayır" adlı proje uygulamaya konuldu.
Son dönemlerde Gaziantep'in eğitim ve öğretimde geldiği noktanın araştırılması, düzeltilmesi ve eğitim alanında kentsel anlamda markalaşmanın sağlanması yönündeki çalışmalara önemli bir destek olarak görülen Şahinbey İlköğretim Okulu tarafından hazırlanan Beş Dakikanı Bana Ayır Projesi uygulanmaya başladı. Şahinbey İlköğretim Okulu Müdürü Ferhat Yiğit başkanlığındaki komisyorda Müdür Yardımcısı Taha Kaplan, Psikolojik Danışman Nilüfer Akbaş, Teknoloji ve Tasarım Öğretmeni Mehmet Fatih Kocabaş, Türkçe
Öğretmeni Mehmet Alaparmak, Matematik Öğretmeni Şakir Akhan, Fen ve Teknoloji Öğretmeni Leyla Şentürk, Sosyal Bilgiler Öğretmeni Hatice Arıcı, Görsel Sanatlar Öğretmeni Metin Gülmüş görev alıyor. Proje kapsamında 6, 7 ve 8.sınıf öğrencilerine yönelik anketler düzenlenerek aile içerisinde yer alan bireylerle kaliteli iltişim sağlanıp sağlanmadığı araştırılıyor ve elde edilen sonuçlar doğrultusunda okul içerisinde çeşitli etkinlikler ve uygulamalar gerçekleştiriliyor. Proje hakkında bilgi veren Okul
Müdürü Ferhat Yiğit, şunları söyledi:
"Sosyal, duygusal, bilişsel ve akademik alanlarda daha sağlıklı bireyler yetiştirebilmek amacında olan okullarımızın bu amaca ulaşmalarında aile ve çocuğun geçirdiği kaliteli zaman çok önemlidir. Aile, toplumun en küçük ve temel birimi olduğu halde toplumu en fazla etkileyen kurumdur. Aile, çocuğuna önce kucağında sevgi ve güven depolayan, sonra da kendi ayakları üzerinde durması için ilerle diyen, fakat arkasından takip eden, kendi ilerleyişini sağlayacak hale gelince de ardından el sallayan, danıştığı
zaman desteğini ve ihtiyaç halinde yardımını ömür boyu sürdüren kurumdur. Anne baba çocuk ilişkileri, içinde yaşanan toplumun etkisini belirler. Türk aile ve sistemine bakıldığında genelde otoriter, kısıtlayıcı, aşırı koruyucu ve kontrol edici bir yapının öne çıktığı, çocukların saygılı, baş eğici, uysal kişilik yapısıyla biçimlendiği, kurallarla uygun davranışlar ödüllendirilirken; aktif, sorgulayıcı, atılgan davranışların cezalandırıldığı görülmektedir. Başka bir deyişle, toplumumuzda çoğunlukla pasif ve
söz dinleyen çocuklar anne babayla olumlu ilişkilere girmekte, kendi görüşlerini ifade edebilen aktif ve girişken çocuklar ise çatışma kaynağı olmaktadır. Bu zamanla öylesi bir hale dönüşür ki çocuk aile ilişkisi bir kazanma kaybetme gibi bir güç gösterisine dönüşür. Böylece bazen ebeveynler baskın çıkarak çocuk kaybeder, ya da çocuk baskın çıkarak anne babasına kaybettirir. Bu yöntemlerin her ikisi de son derece sağlıksız sonuçlar doğurur. En güzel ve sağlıklı çözüm, içinde kaybeden tarafın olmadığı bir
yöntem bulabilmektir. Bu da karşılıklı doyum ilkesi içinde çözülebilir. İhtiyaçlar karşılıklı dile getirilmeli ve sorun iki tarafın da kabul edebileceği şekilde çözümlenmelidir. Burada önemli olan tarafların kendi ihtiyaç ve haklarını gözetmesi kadar, karşısındakinin ihtiyaç ve haklarına saygı göstermesidir. Bu ancak anne baba ve çocuğun her gün düzenli olarak baş başa kaliteli zaman geçirmesi ile olur. Bu sayede anne baba ve çocuk birbirlerinin güçlü ve zayıf yönlerini tanır, iletişim güçlenir, güven
duygusu kazanılır ve duygusal doyum sağlanır. Sağlıklı bireyler yetiştirmenin sağlıklı toplumun temelini oluşturacağı düşüncesinden yola çıkarak '5 Dakikanı Bana Ayır' projesi ile hedeflenen kazanımlara ulaşabileceğimiz inancındayız. Bu proje ile eğitimin temel taşlarından biri olan veli ve eğitimin en önemli unsuru olan öğrencinin kaliteli zaman geçirmesi sağlanacaktır. Kaliteli zaman diliminde öğrenciler o gün okulda öğrendikleri herhangi bir dersin herhangi konusunu yine sınırlama olmaksızın günün
herhangi bir saatinde veliye anlatacaktır. Diğer gün de veli dışardan bildiği veya öğrendiği herhangi bir konuyu çocuğuna anlatacaktır. Böylece okul ile okul çevresini oluşturan gerçek hayatın bütünleşmesi sağlanacaktır. Son ders zili çaldığında nasıl ki defter kitap toplanarak çantada eve götürülüyorsa, bilgiler de aynı şekilde toparlanıp zihinde götürülecektir. Bu sayede okul, hedeflerine ulaşma yolunda çok önemli bir gelişim kaydetmiş olacak ve amaçlarını daha kolay bir şekilde gerçekleştirebilecektir."
Hazırlanan ve uygulamaya konulan projeyle elde edilecek sonuçların diğer okullarla ve bu okulların idarecileriyle de paylaşılacağını ifade eden Yiğit, "Elde edilecek sonuçlar ve kazanımlar şüphesiz bütün okullarımızı ve öğrencilerimizi yakından ilgilendireceği için sonuçları İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ve diğer okullarımızla da paylaşacağız" dedi.
(OÇ-Y)
Öğretmeni Mehmet Alaparmak, Matematik Öğretmeni Şakir Akhan, Fen ve Teknoloji Öğretmeni Leyla Şentürk, Sosyal Bilgiler Öğretmeni Hatice Arıcı, Görsel Sanatlar Öğretmeni Metin Gülmüş görev alıyor. Proje kapsamında 6, 7 ve 8.sınıf öğrencilerine yönelik anketler düzenlenerek aile içerisinde yer alan bireylerle kaliteli iltişim sağlanıp sağlanmadığı araştırılıyor ve elde edilen sonuçlar doğrultusunda okul içerisinde çeşitli etkinlikler ve uygulamalar gerçekleştiriliyor. Proje hakkında bilgi veren Okul
Müdürü Ferhat Yiğit, şunları söyledi:
"Sosyal, duygusal, bilişsel ve akademik alanlarda daha sağlıklı bireyler yetiştirebilmek amacında olan okullarımızın bu amaca ulaşmalarında aile ve çocuğun geçirdiği kaliteli zaman çok önemlidir. Aile, toplumun en küçük ve temel birimi olduğu halde toplumu en fazla etkileyen kurumdur. Aile, çocuğuna önce kucağında sevgi ve güven depolayan, sonra da kendi ayakları üzerinde durması için ilerle diyen, fakat arkasından takip eden, kendi ilerleyişini sağlayacak hale gelince de ardından el sallayan, danıştığı
zaman desteğini ve ihtiyaç halinde yardımını ömür boyu sürdüren kurumdur. Anne baba çocuk ilişkileri, içinde yaşanan toplumun etkisini belirler. Türk aile ve sistemine bakıldığında genelde otoriter, kısıtlayıcı, aşırı koruyucu ve kontrol edici bir yapının öne çıktığı, çocukların saygılı, baş eğici, uysal kişilik yapısıyla biçimlendiği, kurallarla uygun davranışlar ödüllendirilirken; aktif, sorgulayıcı, atılgan davranışların cezalandırıldığı görülmektedir. Başka bir deyişle, toplumumuzda çoğunlukla pasif ve
söz dinleyen çocuklar anne babayla olumlu ilişkilere girmekte, kendi görüşlerini ifade edebilen aktif ve girişken çocuklar ise çatışma kaynağı olmaktadır. Bu zamanla öylesi bir hale dönüşür ki çocuk aile ilişkisi bir kazanma kaybetme gibi bir güç gösterisine dönüşür. Böylece bazen ebeveynler baskın çıkarak çocuk kaybeder, ya da çocuk baskın çıkarak anne babasına kaybettirir. Bu yöntemlerin her ikisi de son derece sağlıksız sonuçlar doğurur. En güzel ve sağlıklı çözüm, içinde kaybeden tarafın olmadığı bir
yöntem bulabilmektir. Bu da karşılıklı doyum ilkesi içinde çözülebilir. İhtiyaçlar karşılıklı dile getirilmeli ve sorun iki tarafın da kabul edebileceği şekilde çözümlenmelidir. Burada önemli olan tarafların kendi ihtiyaç ve haklarını gözetmesi kadar, karşısındakinin ihtiyaç ve haklarına saygı göstermesidir. Bu ancak anne baba ve çocuğun her gün düzenli olarak baş başa kaliteli zaman geçirmesi ile olur. Bu sayede anne baba ve çocuk birbirlerinin güçlü ve zayıf yönlerini tanır, iletişim güçlenir, güven
duygusu kazanılır ve duygusal doyum sağlanır. Sağlıklı bireyler yetiştirmenin sağlıklı toplumun temelini oluşturacağı düşüncesinden yola çıkarak '5 Dakikanı Bana Ayır' projesi ile hedeflenen kazanımlara ulaşabileceğimiz inancındayız. Bu proje ile eğitimin temel taşlarından biri olan veli ve eğitimin en önemli unsuru olan öğrencinin kaliteli zaman geçirmesi sağlanacaktır. Kaliteli zaman diliminde öğrenciler o gün okulda öğrendikleri herhangi bir dersin herhangi konusunu yine sınırlama olmaksızın günün
herhangi bir saatinde veliye anlatacaktır. Diğer gün de veli dışardan bildiği veya öğrendiği herhangi bir konuyu çocuğuna anlatacaktır. Böylece okul ile okul çevresini oluşturan gerçek hayatın bütünleşmesi sağlanacaktır. Son ders zili çaldığında nasıl ki defter kitap toplanarak çantada eve götürülüyorsa, bilgiler de aynı şekilde toparlanıp zihinde götürülecektir. Bu sayede okul, hedeflerine ulaşma yolunda çok önemli bir gelişim kaydetmiş olacak ve amaçlarını daha kolay bir şekilde gerçekleştirebilecektir."
Hazırlanan ve uygulamaya konulan projeyle elde edilecek sonuçların diğer okullarla ve bu okulların idarecileriyle de paylaşılacağını ifade eden Yiğit, "Elde edilecek sonuçlar ve kazanımlar şüphesiz bütün okullarımızı ve öğrencilerimizi yakından ilgilendireceği için sonuçları İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ve diğer okullarımızla da paylaşacağız" dedi.
(OÇ-Y)