Bölgeyi provoke edecek hareketlerden uzak dur

Başbakan Erdoğan Lübnan'daki Türkmen köyünü ziyareti sırasında bir konuşma yaptı. Barış ve huzurun bölge için gerekli olduğunun altını çizen Erdoğan, "İsrail hükümetini bir kez daha özür dilemeye ve barışa davet ediyoruz.İsrail bölgeyi provoke edecek hareketleri biran önce durdurmalı" dedi.

Bölgeyi provoke edecek hareketlerden uzak dur
Başbakan Erdoğan'ın yaptığı açıklamalar şöyle:

Değerli kardeşim Başbakan sayın Saad Hariri. Çok değerli Lübnan'lı kardeşlerim. Selamunaleyküm.. Tüm Lübnanlı kardeşlerime bu heyecanı bizlere yaşattıkları için teşekkür ediyorum. Türkiye’nin aziz milletimizin sizlere selamını iletiyorum değerli kardeşlerim değerli kardeşim başkan son dönemde Türkiye ile Lübnan her alanda örnek bir dayanışma sergiliyor. Bugün ve yarın Beyrut’ta Türkiye ile lübanan arasında ekonomik ve siyasi iş birliğini güçlendiren adımlar atacağız bildiğiniz gibi geçtiğimiz yıl Lübnanla aramızda karşılıklı olarak vizeleri kaldırdık. Türk halkı ve Lübnan halkı bizlerin kalkmasıyla birlikte adeta 100 yıllık bir hasrete son verdiler özlemle kucaklaştılar şu anda İstanbul’da arabasıyla yola çıkan bir kardeşimiz Adana Hatay’a uğrayarak Suriye’nin üzerinden Trablus’a Beyrut’ kadar emniyet içinde konfor içinde huzur içinde yolculuk yapabiliyor.

KARDEŞLİĞİMİZ BOZMAYA KİMSENİN GÜCÜ YETMEYECEK

Beyrut’tan Malbek’ten yola çıkan kardeşlerimiz kardeş şehirler olan adana hataya Ankara ve İstanbul’ rahatlıkla gidip gelebiliyorlar. Bizler bu bölgenin tüm halkları olarak burada ortak tarihi birlikte yazdık. Bu bölgenin tüm halkları olarak bizler tarih boyunca acıyı da hüznü da sevinci de coşkuyu da hep birlikte yaşadık. Şunu asla unutmayın bu coğrafyanın insanlarını tarih birbirine kardeş eylemiştir. Bu kardeşliği bozmaya bizim aramıza fitne sokmaya bizi birbirimizden soğumaya kimsenin gücü yetmeyecektir. Sevgili kardeşlerim burada yakın tarihte yaşanları sadece Lübnan halkı değil bizde yüreğimizin derinliklerinde hissettik. Beyrut kuşatma altındayken adeta biz kendimizi kuşatma altında hissettik. Bu bölgede dökülen kanlar bizi derin acılara sevk etti.  Lübnan’a acımasızca yağan bombalar ve çocukların ölümünü bizde derinden hissettik. Şimdi biz Kabil, Bağdat, Lefkoşa dediğimizde birileri meseleyi farklı yerlere çekmeye çalışıyor. Biz insanlığımızın gereği olarak sesimizi yükseltiyoruz. Biz vicdanımızın sesine kulak veriyoruz ve onun için sesimizi yükseltiyoruz. Kim ne derse desin biz haksızlık karşısında sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz.

BÖLGEYİ PROVOKE EDECEK HAREKETLERDEN VAZGEÇ


Akdeniz’de korsanlık yapıp sivilleri öldürenlere karşı hakkı savunmaya devam edeceğiz. Biz masum yavrular adına Kudüs, Beyrut, Gazze demeye devam edeceğiz. Biz barış ve adalet diyeceğiz. Gerektiğinde katile katil gidip yaptıklarının hesabını soracağız. Bunun hiç kimsenin şüphesi ve endişe olmasın. Biz bu bölgede bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız. Barış için adalet için, istikrar ve huzur için bir olacağız. Hak ve hukuk için iri olacağız. Zalimlere ve zulme karşı her zaman diri olacağız. İsrail artık şunu anlamak zorunda. Bu bölgede barış olursa bölge kazandığı kadar kendi de kazanır. Bu bölgede savaş olursa çatışma olursa burası kadar kendi vatandaşları da zara görür. Onun için İsrail hükümetini bir kez daha özür dilemeye ve barışa davet ediyoruz.İsrail’in bölgeyi provoke edecek hareketleri biran önce durdurması gerekiyor. Tüm dünya kamuoyunu da buradaki barış için adalet ve hukuktan yana tavır almasını istiyoruz. Biz sadece barış istiyoruz. Biz bu bölgede sadece huzur ve adalet istiyoruz. Lübnan bu bölgenin en renkli ülkelerinden biri. Barış, huzur ve istikrar Lübnan’ı bölgenin yıldızı haline getirecektir.Biz Türkiye olarak her zaman Lübnan’ın yanında olacağız. Bölgede yaşayan Türkmen kardeşlerim bizim Lübnan ile gönül bağımızı teşkil ediyorlar. Barış ve kardeşlik için Türkmen kardeşlerimin destek vereceklerini biliyorum. Ben ve bakan arkadaşlarım adına Saad Hariri’ye teşekkür ediyorum.