Görevi Kötüye Kullanma Suçunun Cezasını Hafifleten Kanun Teklifi Meclis Adalet Komisyonu'nda Kabul Edildi
Görevini kötüye kullanan kamu görevlilerine verilen cezalarda indirim öngören kanun teklifi Meclis'te tartışmalara neden oldu
Görevini kötüye kullanan kamu görevlilerine verilen cezalarda indirim öngören kanun teklifi Meclis'te tartışmalara neden oldu. Adalet Komisyonu'nda muhalefet milletvekilleri, teklifin bazı belediye başkanları ve bürokratları kurtarmaya yönelik olduğunu öne sürerken, CHP'li üyelerin toplantıyı terk etmesinin ardından teklif komisyonda kabul edildi.
AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya başkanlığında toplanan TBMM Adalet Komisyonu, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak tarafından hazırlanan ve görevi kötüye kullanan kamu görevlilerine uygulanan hapis cezalarında indirim öngören Türk Ceza Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başladı. Teklif sahibi olarak komisyona bilgi veren Kaynak, bazı ülkelerin hukuk sistemlerinde, kamu görevlerine yönelik genel nitelikte bir görevi kötüye kullanma suçunun yer
almadığına işaret etti. Zimmet, irtikap, rüşvet gibi fiillere yönelik cezaların, görevi kötüye kullanma suçundan bağımsız olarak cezalandırıldığına işaret eden Kaynak, "Teklifimizi Meclis Başkanlığı'na sunduktan sonra basında, 'Rüşvetçi memurun cezası indiriliyor' gibi aslı astarı olmayan haberler çıktı. Bu teklif, rüşvet, irtikap, zimme gibi suçların kendisine de, cezalarına da dokunan bir teklif değildir" diye konuştu.
MHP Konya Milletvekili Faruk Bal ise teklifteki amacın masum olmadığını öne sürdü. Kanunları ihlal edenlere karşı örtülü af getiren bir teklifi görüştüklerini savunan Bal, örtülü af niteliğindeki bu teklifin kabul edilmesi halinde Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesindeki suçların tamamen paraya çevrilebilir, ertelenebilir ya da hükmün açıklanması ertelenebilir suçlar haline geleceğini söyledi. Haksız çıkar sağlayan kamu görevlilerinin işlediği suçların müeyyidesiz hale geleceğini belirten Bal, böyle bir
düzenlemenin, toplum vicdanını yaralayacağını söyledi. Bal, bu teklifin yasalaşması halinde bundan kimlerin yararlanacağının da açıklanmasını istedi.
Toplantıya hükümeti temsilen katılan Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü Kenan Özdemir, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in, İstanbul'daki bir toplantıya katılmasından dolayı komisyona gelemediğini ifade etti. Tüm dünyada genel olarak görevi kötüye kullanma suçu noktasında farklı düzenlemeler bulunduğuna işaret eden Özdemir, genel olarak görevi kötüye kullanma suçunun yer almadığı sistemlerin de bulunduğunu kaydetti. Bu suçlara verilecek cezaların, yasama organının takdirinde olduğunu belirten Özdemir,
hükümetin düzenlemeye bakış açısının ise genel olarak olumlu olduğunu bildirdi.
Toplantıya katılan Yargıtay 4. Ceza Dairesi Tetkik Hakimi Hasan Tahsin Gökcan ise teklifle 'kazanç' ifadesinin, 'menfaat' olarak değiştirilmesini olumlu bulduklarını ancak ceza miktarlarının suç politikasıyla ilgili olduğunu söyledi. Gökcan, genel bir adaletsizliğe yol açacak şekilde bu miktarlarla oynamanın sakınca doğurabileceğini belirterek, özellikle ceza üst sınırında bu oranda bir değişiklik yapılmasının sorunlara yol açabileceği uyarısında bulundu.
"GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANAN MEMURLARIN CEZALARININ HAFİFLETİLMESİ ETİK DEĞİL"
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe, teklifin 27 Ekim'de Meclis Başkanlığı'na sunulduğunu hatırlatarak, aynı gün Meclis Başkanlığı tarafından komisyona havale edildiğini ve komisyon tarafından gündeme alındığını anlattı. Bu teklifin aslında bir hükümet tasarısı olduğunu öne süren Ünlütepe, Adalet Bakanı'nın toplantıya katılmamasını sert dille eleştirdi. Ünlütepe, "Sayın Bakanın bundan daha önemli bir işi olamaz. Asli görevi komisyon toplantılarına katılmaktır" diye konuştu.
Komisyon Başkanı İyimaya'ya, teklifi bu hızla komisyon gündemine taşırken bir yerlerden talimat alıp almadığını soran Ünlütepe, teklifin, görevdeki bürokratlara, 'Bizim talimatımızı yerine getirin, biz sizi kurtarırız' mesajı olduğunu savundu. Görevini kötüye kullanan memurların cezalarını hafifletecek bir düzenlemeyi etik bulmadıklarını dile getiren Ünlütepe, toplantının ertelenmesini ve Adalet Bakanı'nın katılacağı bir gün yapılmasını istedi. Komisyon Başkanı İyimaya da toplantıyı yarına erteleme
görüşünde olduğunu belirtti.
Ünlütepe, konuşmasının sonunda hükümeti temsilen komisyon toplantısına katılan Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü Özdemir'e, kaç kamu görevlisi hakkında görevi kötüye kullanmaktan açılan dava bulunduğunu sordu. Özdemir ise bu konuda ellerinde bir istatistiki bilgi olmadığını belirterek, yazılı soru önergesi verilmesi halinde buna cevap verilebileceğini söyledi. Özdemir'in cevabı Ünlütepe'nin tepkisine neden oldu. "Ne demek cevap veremiyoruz. Sizin göreviniz ne?" diyen Ünlütepe, "Kimler korunuyorsa
ortaya çıksın. Biz buna karşı dik duracağız. Bu yasa buradan çıkmaz" diye konuştu.
CHP Mersi Milletvekili Ali Rıza Öztürk de Komisyon Başkanı İyimaya'ya tepki göstererek, "Keyfinize göre gündem oluşturamazsınız. Bu komisyonu keyfi olarak yönetemezsiniz. Bakanın işi varmış. Benim de işim vardı. Panelde konuşmacıydım. Bakan da buraya gelecek. Cemil Çiçek bu yasanın mimarı. Bürokratı getirmişler karşımıza, ne diyeceğiz bürokrata" şeklinde konuştu.
"GÖKÇEK HAKKINDA BU MADDEDEN AÇILMIŞ BİR DAVA YOK"
Eleştiriler üzerine yeniden söz alan Kahramanmaraş Milletvekili Kaynak, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'le Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu arasında geçtiği öne sürülen telefon görüşmesinin tarihinin 2004 olduğunu belirterek, o tarihte kendisinin milletvekili olmadığını söyledi. Herkesin iddiasını ispatla mükellef olduğunu belirten Kaynak, Gökçek hakkında bu maddeden bir dava açıldığı bilgisine sahip olmadığını söyledi.
Tartışmaların ardından teklifin maddelerine geçilmesi oylanarak kabul edildi. CHP'li Ünlütepe, Adalet Bakanlığı'ndan istedikleri bilgiler gelinceye kadar toplantının ertelenmesini istedi. Komisyon Başkanı İyimaya ise erteleme isteğini kabul etmedi. Bunun üzerine Ünlütepe, "HSYK Kanunu Tasarısını da kendi aranızda görüşürsünüz. Yolsuzlukları koruyorsunuz. Biz CHP olarak buna ortak olmayacağız" diyerek toplantıyı terk etti. Komisyonun diğer CHP'li üyeleri de Ünlütepe'nin arkasından toplantıyı terk etti.
CHP'li üyelerin ayrılmasının ardından teklif, AK Partili üyelerin oylarıyla kabul edildi.
Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesinde değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifine göre 'Görevi Kötüye Kullanma' başlıklı maddenin birinci ve ikinci fıkrasında yer alan 'kazanç' ibaresi, 'menfaat' olarak değiştirilecek. Teklifin gerekçesinde, bu suretle görevi kötüye kullanma suçunun oluşumu bakımından kişilere sağlananın, sadece ekonomik bir kazanç olarak algılanmasının önüne geçileceği ve görevin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle kişilere ekonomik olarak ölçülemeyen bir menfaatin sağlanması
halinde de bu suçun oluşacağı belirtildi. Teklife göre ayrıca, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi için 1 yıldan 3 yıla kadar öngörülen hapis cezası, 6 aydan 2 yıla kadar uygulanacak. Görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisine verilen hapis
cezalarında da indirim öngörülüyor. Bu suçlar için uygulanan hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 3 aya, üst sınırı ise 2 yıldan 1 yıla indiriliyor. Teklife göre irtikap suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisine 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası uygulanacak.
AK Parti Ankara Milletvekili Ahmet İyimaya başkanlığında toplanan TBMM Adalet Komisyonu, AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Veysi Kaynak tarafından hazırlanan ve görevi kötüye kullanan kamu görevlilerine uygulanan hapis cezalarında indirim öngören Türk Ceza Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmelerine başladı. Teklif sahibi olarak komisyona bilgi veren Kaynak, bazı ülkelerin hukuk sistemlerinde, kamu görevlerine yönelik genel nitelikte bir görevi kötüye kullanma suçunun yer
almadığına işaret etti. Zimmet, irtikap, rüşvet gibi fiillere yönelik cezaların, görevi kötüye kullanma suçundan bağımsız olarak cezalandırıldığına işaret eden Kaynak, "Teklifimizi Meclis Başkanlığı'na sunduktan sonra basında, 'Rüşvetçi memurun cezası indiriliyor' gibi aslı astarı olmayan haberler çıktı. Bu teklif, rüşvet, irtikap, zimme gibi suçların kendisine de, cezalarına da dokunan bir teklif değildir" diye konuştu.
MHP Konya Milletvekili Faruk Bal ise teklifteki amacın masum olmadığını öne sürdü. Kanunları ihlal edenlere karşı örtülü af getiren bir teklifi görüştüklerini savunan Bal, örtülü af niteliğindeki bu teklifin kabul edilmesi halinde Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesindeki suçların tamamen paraya çevrilebilir, ertelenebilir ya da hükmün açıklanması ertelenebilir suçlar haline geleceğini söyledi. Haksız çıkar sağlayan kamu görevlilerinin işlediği suçların müeyyidesiz hale geleceğini belirten Bal, böyle bir
düzenlemenin, toplum vicdanını yaralayacağını söyledi. Bal, bu teklifin yasalaşması halinde bundan kimlerin yararlanacağının da açıklanmasını istedi.
Toplantıya hükümeti temsilen katılan Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü Kenan Özdemir, Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in, İstanbul'daki bir toplantıya katılmasından dolayı komisyona gelemediğini ifade etti. Tüm dünyada genel olarak görevi kötüye kullanma suçu noktasında farklı düzenlemeler bulunduğuna işaret eden Özdemir, genel olarak görevi kötüye kullanma suçunun yer almadığı sistemlerin de bulunduğunu kaydetti. Bu suçlara verilecek cezaların, yasama organının takdirinde olduğunu belirten Özdemir,
hükümetin düzenlemeye bakış açısının ise genel olarak olumlu olduğunu bildirdi.
Toplantıya katılan Yargıtay 4. Ceza Dairesi Tetkik Hakimi Hasan Tahsin Gökcan ise teklifle 'kazanç' ifadesinin, 'menfaat' olarak değiştirilmesini olumlu bulduklarını ancak ceza miktarlarının suç politikasıyla ilgili olduğunu söyledi. Gökcan, genel bir adaletsizliğe yol açacak şekilde bu miktarlarla oynamanın sakınca doğurabileceğini belirterek, özellikle ceza üst sınırında bu oranda bir değişiklik yapılmasının sorunlara yol açabileceği uyarısında bulundu.
"GÖREVİNİ KÖTÜYE KULLANAN MEMURLARIN CEZALARININ HAFİFLETİLMESİ ETİK DEĞİL"
CHP Afyonkarahisar Milletvekili Halil Ünlütepe, teklifin 27 Ekim'de Meclis Başkanlığı'na sunulduğunu hatırlatarak, aynı gün Meclis Başkanlığı tarafından komisyona havale edildiğini ve komisyon tarafından gündeme alındığını anlattı. Bu teklifin aslında bir hükümet tasarısı olduğunu öne süren Ünlütepe, Adalet Bakanı'nın toplantıya katılmamasını sert dille eleştirdi. Ünlütepe, "Sayın Bakanın bundan daha önemli bir işi olamaz. Asli görevi komisyon toplantılarına katılmaktır" diye konuştu.
Komisyon Başkanı İyimaya'ya, teklifi bu hızla komisyon gündemine taşırken bir yerlerden talimat alıp almadığını soran Ünlütepe, teklifin, görevdeki bürokratlara, 'Bizim talimatımızı yerine getirin, biz sizi kurtarırız' mesajı olduğunu savundu. Görevini kötüye kullanan memurların cezalarını hafifletecek bir düzenlemeyi etik bulmadıklarını dile getiren Ünlütepe, toplantının ertelenmesini ve Adalet Bakanı'nın katılacağı bir gün yapılmasını istedi. Komisyon Başkanı İyimaya da toplantıyı yarına erteleme
görüşünde olduğunu belirtti.
Ünlütepe, konuşmasının sonunda hükümeti temsilen komisyon toplantısına katılan Adalet Bakanlığı Kanunlar Genel Müdürü Özdemir'e, kaç kamu görevlisi hakkında görevi kötüye kullanmaktan açılan dava bulunduğunu sordu. Özdemir ise bu konuda ellerinde bir istatistiki bilgi olmadığını belirterek, yazılı soru önergesi verilmesi halinde buna cevap verilebileceğini söyledi. Özdemir'in cevabı Ünlütepe'nin tepkisine neden oldu. "Ne demek cevap veremiyoruz. Sizin göreviniz ne?" diyen Ünlütepe, "Kimler korunuyorsa
ortaya çıksın. Biz buna karşı dik duracağız. Bu yasa buradan çıkmaz" diye konuştu.
CHP Mersi Milletvekili Ali Rıza Öztürk de Komisyon Başkanı İyimaya'ya tepki göstererek, "Keyfinize göre gündem oluşturamazsınız. Bu komisyonu keyfi olarak yönetemezsiniz. Bakanın işi varmış. Benim de işim vardı. Panelde konuşmacıydım. Bakan da buraya gelecek. Cemil Çiçek bu yasanın mimarı. Bürokratı getirmişler karşımıza, ne diyeceğiz bürokrata" şeklinde konuştu.
"GÖKÇEK HAKKINDA BU MADDEDEN AÇILMIŞ BİR DAVA YOK"
Eleştiriler üzerine yeniden söz alan Kahramanmaraş Milletvekili Kaynak, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'le Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu arasında geçtiği öne sürülen telefon görüşmesinin tarihinin 2004 olduğunu belirterek, o tarihte kendisinin milletvekili olmadığını söyledi. Herkesin iddiasını ispatla mükellef olduğunu belirten Kaynak, Gökçek hakkında bu maddeden bir dava açıldığı bilgisine sahip olmadığını söyledi.
Tartışmaların ardından teklifin maddelerine geçilmesi oylanarak kabul edildi. CHP'li Ünlütepe, Adalet Bakanlığı'ndan istedikleri bilgiler gelinceye kadar toplantının ertelenmesini istedi. Komisyon Başkanı İyimaya ise erteleme isteğini kabul etmedi. Bunun üzerine Ünlütepe, "HSYK Kanunu Tasarısını da kendi aranızda görüşürsünüz. Yolsuzlukları koruyorsunuz. Biz CHP olarak buna ortak olmayacağız" diyerek toplantıyı terk etti. Komisyonun diğer CHP'li üyeleri de Ünlütepe'nin arkasından toplantıyı terk etti.
CHP'li üyelerin ayrılmasının ardından teklif, AK Partili üyelerin oylarıyla kabul edildi.
Türk Ceza Kanunu'nun 257. maddesinde değişiklik yapılmasına ilişkin kanun teklifine göre 'Görevi Kötüye Kullanma' başlıklı maddenin birinci ve ikinci fıkrasında yer alan 'kazanç' ibaresi, 'menfaat' olarak değiştirilecek. Teklifin gerekçesinde, bu suretle görevi kötüye kullanma suçunun oluşumu bakımından kişilere sağlananın, sadece ekonomik bir kazanç olarak algılanmasının önüne geçileceği ve görevin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle kişilere ekonomik olarak ölçülemeyen bir menfaatin sağlanması
halinde de bu suçun oluşacağı belirtildi. Teklife göre ayrıca, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisi için 1 yıldan 3 yıla kadar öngörülen hapis cezası, 6 aydan 2 yıla kadar uygulanacak. Görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir menfaat sağlayan kamu görevlisine verilen hapis
cezalarında da indirim öngörülüyor. Bu suçlar için uygulanan hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 3 aya, üst sınırı ise 2 yıldan 1 yıla indiriliyor. Teklife göre irtikap suçunu oluşturmadığı takdirde, görevinin gereklerine uygun davranması için veya bu nedenle kişilerden kendisine veya bir başkasına çıkar sağlayan kamu görevlisine 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adli para cezası uygulanacak.