Din İşleri Yüksek Kurul Üyesi Karslı: Kur'an insana unuttuğu şeyi, hatırlatmak üzere gelmiştir

Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Doç Dr. İbrahim Karslı, Kur'an-ı Kerim'in bir ismi de zikir olduğunu hatırlatarak, "Zikrin hatırlama olduğunu, Kuran'ın

Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Doç Dr. İbrahim Karslı, Kur'an-ı Kerim'in bir ismi de zikir olduğunu hatırlatarak, "Zikrin hatırlama olduğunu, Kuran'ın insana unuttuğu, unutmak üzere bulunduğu şeyi hatırlatmak üzere geldiğini söyledi.

1-7 Ekim tarihleri arasında kutlanan Camiler ve Din Görevlileri Haftası nedeniyle Din İşleri Yüksek Kurulu üyesi Doç. Dr. İbrahim Hilmi Karslı, Polatlı'da 'Kur'an ve Müslümanlar' konulu bir konferans verdi. Polatlı Konakta verilen konferansa, Polatlı Kaymakamı Gürsoy Osman Bilgin, Belediye Başkanı Yakup Çelik, İlçe Müftüsü Dursun Ali Coşkun, İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Doğan ile din görevlileri ve vatandaşlar katıldı. Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Doç. Dr. İbrahim Hilmi Karslı, "İnsan aslında fıtratı itibariyle Allah'a kulluğa ayarlı olarak yaratılmıştır. Ama yaşadığı şartlar gereği bu dünyadaki aslı vazifesini ne yazık ki zaman zaman unutmak durumuyla karşı, karşıya kalıyor. İşte Kur'an insana bunu hatırlatmak için gelmiştir." dedi.

Doç. Dr. Karslı, "İnsan bizim kendisini nasıl yarattığını hatırlamıyor mu?" İşte mesele bu. Varlığın başlangıcını hatırlamak, insanın bu dünyaya gelmeden önceki durumunu ve nereye gideceğini hatırlatmak. Kendisini ne tür tehlikelerin beklediğini ona hatırlatmak için gelmiştir. O başlangıçta hiçbir şey değildi. Allah ona büyük bir lütufta ve ihsanda bulundu. Onu bu Dünya'ya getirdi. İnsan olma şerefini ona tattırdı. Bu da yeterli değil onun ötesinde ebedi nimetlere nail olma fırsatını tanıdı. Cennetlere onu aday olarak gösterdi. Sonsuz güzellikleri hem bu Dünya'da, hem de bu Dünya'dan sonra yaşama lütfüna onu erdirdi." diye konuştu.

Kuran'ın insanlığa çok büyük bir katkısı ve hizmeti olduğunu belirten Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Doç. Dr. İbrahim Hilmi Karslı konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: "Milyarlarca insan onun rahmeti ve şifası ile yaşamış, onun temkini ile hayatını sürdürmüştür. Kur'an sanattan ahlaka, ahlaktan hukuka, her alanda çok önemli katıklar sağlamıştır. Ve insanlığın kurduğu birkaç medeniyetten biri olan İslam medeniyetinin temel kaynağı Kuran'dır. Hayatımızda Kuran'la bir dostluk kurmazsak, 24 saat içerisinde, onun feyzinden, rahmetinden ifade etme noktasında gayretimiz olmasa bu İslami hayat, bu Kur'an'i hayat nasıl devam edecektir. Kur'an bizim enerji depoladığımız, maneviyat depoladığımız şifa ve rahmet devşirdiğimiz bir olgudur."

İNSAN BİLGİ AÇISINDAN ACİZ BİR VARLIKTIR

Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Doç. Dr. İbrahim Hilmi Karslı, Asırlarca bir çok medeniyet kurulmasına rağmen bir çok insanın hem kendisi, hem evren hakkındaki bilgisi oldukça sınırlı olduğunu belirterek, "İnsan'ın bilgi açısından aciz bir varlık olduğunu söyledi.

Doç. Dr. Karslı, "Yaratıklar içerisinde bilgi sahibi olan sadece ve sadece insandır. İnsanın dışında bilgiye sahip olabilen, mantıklı, kavramsal düşünebilen başka bir varlık yoktur. İnsan sınırlı ve cüzi bir bilgiye sahiptir. Bilmedikleri, bildiklerinin yanında son derece azdır. Asırlarca bir çok medeniyet kurulmasına rağmen bir çok insanın hem kendisi, hem evren hakkındaki bilgisi oldukça sınırlıdır. İnsan yarın başına ne geleceğinden haberdar değildir. Biyolojik varlığını tam olarak bilemez. Ne tür riskler, sıkıntılar taşıyor. Ne tür hastalıklara sahip. Geçmişini tam olarak hatırlayamaz. Yani asırlarca bilginler, filozoflar, insanın bilgi ve birikimine çok önemli katkılar sağlamasına rağmen yinede insan bilgi açısından aciz bir varlıktır." dedi.