'Ordu'dan Altınordu'ya belgeselcilere ilham verdi

Ordu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Bölüm Başkanı Doç. Dr. İsmail Doğan, Ordu'dan başlayarak Kazan'da son bulacak belgesel projesine bölgede yaşa

Ordu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Bölüm Başkanı Doç. Dr. İsmail Doğan, Ordu'dan başlayarak Kazan'da son bulacak belgesel projesine bölgede yaşayan halkların, paylaşılan ortak coğrafyanın ve tarihi bağların ilham verdiğini söyledi.

Ordu'nun Türkçe'de aynı zamanda 'şehir, yerleşim birimi' anlamında olduğunu belirten Ordu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Bölüm Başkanı ve Ordu'dan Altınordu'ya Kardeş Halklar Belgesel Projesi Koordinatörü Doç. Dr. İsmail Doğan, "Bugün Türk dünyasının gözbebeği olan Türkiye Cumhuriyeti'nin yerleşim yerlerinden biri, Karadeniz kıyısında kurulan Ordu şehridir. Karadeniz uzun yıllar özellikle Hun ve sonrası dönemlerde adeta Türk gölü olmuş bir iç denizdir. Bu denizin kıyıları da asırlardır Türk boyları ve onların kültürleriyle beslenmiş, bugünlere gelmiştir. Zaman içerisinde coğrafya üzerindeki hâkim unsurlar değişse de birbirini takip eden özellikler toprağa, denize, dağlara ve kavimlerin ruhlarına sinmiştir. Altınordu bilindiği üzere Cengiz'in torunlarından Orda Han'ın hissesine düşen topraklar üzerine 1242'de Batu Han tarafından İdil boylarında kurulmuş, 1502'de yıkıldığında toprakları bütün Kafkasya'yı içine alan, batıda Dinyepr, doğuda İdil ve Baykal'a kadar, güneyde Kafkasya ortalarına kadar uzanan sınırlar içerisinden Kazan, Kırım, Astrahan, Nogay ve Sibir Hanlıkları çıkmıştır. Bu sınırlar içerisinde Türk kavimleri adeta birer katman olarak izler bırakmıştır. Hun, Avar, Kuman, Hazar, Kıpçak ve başka etnik unsurların izleri bugün bu coğrafyada hala yaşamaktadır." dedi.

Proje kapsamında gezilecek coğrafyanın Ordu'dan başlayarak tarihi çok eskilere giden Kazan şehrinde son bulacağını aktaran Doç. Dr. Doğan, "Bu coğrafya içinde; bölgesel olarak bakıldığında Doğu Karadeniz, Güney Kafkasya, Kuzey Kafkasya, Güney batı Rusya ve Tataristan bölgeleri sayılabilir. Bu bölgeler sırasıyla ele alındığında pek çok milletin, boyun ve devletin bölgede bulunduğu görülür. Doğu Karadeniz bölgesi Türkiye sınırları içinde bulunan; Karadeniz Bölgesi'nin en dağlık, en fazla yağış alan, bulutlanmanın çok olduğu, nem oranının en fazla olduğu doğu bölümüdür. Ulaşımın en zor, engebeli ve en çok göç veren bölümüdür. Kafkasya Kafkas Sıradağları'nın ikiye böldüğü, kuzeyde Don nehri ağzı, Maniç Çukurluğu ve Kuma ağzı hattından, güneyde Aras ve Kars Platosu'na kadar uzanan bölgenin adı olup, doğal sınırlarını batısında Karadeniz, doğusunda ise Hazar Denizi oluşturur. Orta Kafkasya ise Kuban Vadisi'nden Daryal Geçidi'ne kadar uzanır. Dağların en sarp ve yüksek kesimi buradadır. Aynı zamanda dağlar en fazla genişliğe de burada ulaşırlar. Yüksekliği 5642 metre olan Elbruz ve yine yüksekliği 5047 metre. Kazbek burada yer alır. Burada da büyük kitlelerin hareketine elverişli geçit yoktur." diye konuştu.