Hukukçular Derneği: Yalçınkaya, askeri muhtıra geleneğini yargıya taşımıştır

Hukukçular Derneği Başkanı Avukat Cahit Özkan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından kamuoyuna açıklanan basın bildirisine

Hukukçular Derneği Başkanı Avukat Cahit Özkan, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya tarafından kamuoyuna açıklanan basın bildirisine tepki gösterdi. Özkan, "Yalçınkaya demokratikleşme ile sona erdiği sanılan askeri muhtıra geleneğini yargı kurumlarına taşımıştır." dedi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın 20 Ekim 2010 günü yaptığı basın açıklamasına tepki gösteren Hukukçular Derneği, yazılı açıklama yaptı. Hukukçular Derneği Başkanı Cahit Özkan tarafından yapılan açıklamada, "Kanunlar tarafından yetki ve sorumluluk alanları belirlenmiş Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kendisini adeta partiler üstü bir konumda görerek, kanun yapma yetkisine sahip siyasi partilere uyarılarda bulunması, bundan da öte tehditvari açıklamalarda bulunması kabul edilemez bir durumdur. Başsavcılığın bu açıklaması ile TBMM'nin yetki alanına girilmiş, meclisin halka dayalı meşruiyeti yok sayılmıştır. Yalçınkaya'nın bu ifadesi Mahmut Esat Bozkurt'tan devşirilen, yaşadığı dönemin hukuk anlayışını dahi yansıtmayan çağ dışı, gerici bir hukuk anlayışıdır." ifadesine yer verildi.

Üniversitelerde başörtüsü yasağının sona ermesine yönelik çalışmaların Meclis çatısı altında tartışıldığını hatırlatan Özkan, "Şu günlerde yüksek yargı organı tarafından ortaya konulan tepki ne çağdaş toplum anlayışıyla, ne de özgürlükçü demokrasi ilkesiyle bağdaşmaktadır. Hukukçular Derneği olarak resmi kurumların yetki sınırını aşan bu tür açıklamaların karşısında yer almaktayız." dedi.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından yapılan açıklamanın meclis yetkisine açıkça bir müdahale niteliğindeki olduğunu ifade eden Özcan, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Basın bildirisinde belirtilen, 'Üniversitede türbanın serbest bırakılması yönünde düzenleme yapılması halinde, siyasi, toplumsal, kurumsal, ekonomik ve hukuki sorumluğun tüm siyasi partilere ait olacağı' açıklaması ile toplumda korku ve endişe yaratılmaya çalışılmaktadır. Demokratik seçimlerle iş başına gelen siyasi partiler zaten halk tarafından kanun yapma yetkisiyle donatılmıştır. Bunun dışında hiçbir kurumun açıklama yapma ya da uyarıda bulunma gibi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu sebeplerden dolayı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamanın geri alınmasını ve yüce Türk milletinden özür dilenmesini talep ediyoruz."