'Kimse seçim ekonomisi diyemez'

Hükümetin pazar günü Resmi Gazete'de açıkladığı Orta Vadeli Program (OVP) ve Orta Vadeli Mali  Plan'a (O...


Hükümetin pazar günü Resmi Gazete'de açıkladığı Orta Vadeli Program (OVP) ve Orta Vadeli Mali  Plan'a (OVMP) gelen ilk tepkiler olumlu. Analistlerin büyük kısmı hükümetin önüne koyduğu hedeflerin mantıklı olduğunu belirtirken bazıları özellikle bütçe disiplini hedeflerinin mali kuraldan bile katı olduğuna dikkat çekti. Bazıları ise iddialı buldukları hedeflere hükümetin seçim yılında uyup uyamayacağı konusunda soru işaretlerine sahip.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, OVP ve OVMP'ye ilişkin dün düzenlediği basın toplantısında OVP için kimsenin "burada mali disiplin yok, bu bir seçim ekonomisidir" diyemeyeceğini söyledi. Babacan, Çalışma Bakanı Ömer Dinçer, Sanayi Bakanı Nihat Ergün, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, devlet bakanları Zafer Çağlayan ve Cevdet Yılmaz'ın katıldığı basın toplantısında, "OVP'nin amacı büyümeye istikrar kazandırmak, kamu dengelerini iyileştirmek, istihdamı artırmak, fiyat istikrarını sağlamak ve yapısal reformlarla bunları desteklemektir... OVP geçen yılki programın devamı niteliğindedir, ne aşırı bir sıkılaştırma ne de gevşetme var" dedi.
OVP ile bu yıl için öngörülen yüzde 3.5'lik büyüme öngörüsünün yüzde 6.8'e yükseltildiğini ve bunun "ihtiyatli bir rakam" olduğunu söyleyen Babacan, piyasa beklentilerine bakıldığında yüzde 8'e kadar giden tahminler bulunduğunu kaydetti ve "Geçen yıl da ifade etmiştim. Artık olumsuz sürprizlere yer yok. Sürpriz olacaksa olumlu sürpriz olsun" dedi.
Babacan, Türkiye'de yılın ilk yarısındaki büyümede baz etkisi olduğunu, büyümenin sürekli bu kadar yüksek oranlarda devam etmeyeceğini fark etmekte fayda bulunduğunu da ifade etti. Babacan ayrıca Hazine'nin iç borç çevirme oranı ortalamasının 2010 yılında yüzde 93.7 olarak beklendiğini de sözlerine ekledi. 


'HÜKÜMET MERKEZ BANKASI'NIN HEDEFİNİ DESTEKLİYOR'
Türkiye bir adım önde olacak
Simon Quijano - Evans
C.A. Chevreux gelişen piyasalar ekonomisti
"OVP bütçe açığı açısından mali kuraldan daha katı. Türkiye'nin avantajı, haftasonu hükümetin OVP'yi onaylaması sayesinde artık hep bir adım önde olacak. Gelecek yıl için öngörülen GSYH'nin yüzde 2.8'i oranında bütçe açığı ve 2013'e kadar bu oranın yüzde 1.6'ya çekilme hedefi mali kural geçseydi uygulanacak olandan da sıkı. Ama bu aynı zamanda hükümetin mali disiplini sağlama konusunda kararlı olduğunu gösteriyor. 2011 sonu için öngörülen yüzde 5.3'lük enflasyon öngörüsü de fazla iddialı. Ama bu hükümetin Merkez Bankası'nın hedefini tamamen desteklediğini gösteriyor."

Yeni işsizlik platosu yüzde 12
Gülay Elif Girgin Oyak Yatırım Ekonomisti
"OVP'nin ayrıntılarına bakıldığında çok sürpriz rakamlar görmüyoruz. 2011- 2013 arası yüzde 5 büyüme ve yüzde 5.5 civarında bir cari açık beklentisiyle Türkiye'nin büyüme performansının yabancı sermaye girişlerine bağlı yapısını sürdüreceğini görüyoruz. Bir de her ne kadar Türkiye önümüzdeki dönemde potansiyel büyümesini yakalayacak görünüyorsa da; istihdam tarafında kriz öncesi yüzde 9 platosunda seyreden işsizlik rakamlarının yeni platosunun yüzde 12 seviyelerine yükseldiğini görüyoruz."



Hedefler mantıklı
Yarkın Cebeci JPMorgan Başekonomisti
"İlk izlenim olarak, bir önceki OVP'de kolay ulaşılabilir hedefler vardı. OVP'de hedefler gayet mantıklı ve ayrıca rakamlar çok iddiasız da değil. GSYH, özellikle de bütçe hedefleri piyasanın oldukça hoşuna gidebilir." 


Hedefler uzun vade  için oldukça iddialı
Erkin Işık Fortis Ekonomisti
"OVP'de makro çerçeve mantıklı. 2011 için yüzde 4.5 büyüme hedefi tahminlerle uyumlu. Kamu tarafında ise bu sene bütçe  performansi 2010 için öngörülen hedeflerden daha iyi gidiyor gibi. Artarak güçlenen büyüme çerçevesi çizilmiş bir OVP görüyoruz. Yüksek büyüme devam ederse evet rasyolar iyi. Makro tarafında da kısa vadede 2011'e bakınca yüzde 4.5 büyüme mantıklı ama sonrası için hedeflenen yüzde 5 ve yüzde 5.5 gibi artarak gidiyor.
Yani büyümenin uzun vadede 5'in üzerinde kalmasını biz beklemiyoruz. Ya da buna ulaşılabilmesi için önemli ekonomik reformlarin yapılması gerekiyor. Makro veriler 2011 için degil ama uzun vadede biraz iddiali diyebiliriz." 

Temkinli iyimser bir senaryo
Fatih Keresteci HSBC Stratejisti
"OVP, kriz sonrası paradigma değişimini çok fazla hesaba katmasa da temkinli iyimser bir senaryo paralelinde hazırlandığı, mali kuralın işaret ettiği noktaları dikkate aldığı izlenimi veriyor. OVP'nin mali piyasalar üzerinde pek fazla etkili olmayacağı kanaatindeyiz."




Erdoğan emekli zammını açıklıyor, 4+4 bekleniyor
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile dün Suriye'ye gitmeden önce görüşerek işçi ve Bağ-Kur emeklilerinin zammıyla ilgili son çalışmayı verdi. Babacan'ın düzenlediği OVP ve OVMP'yle ilgili basın toplantısına katılan Dinçer, 2011 işçi ve Bağ-Kur emekli maaşlarıyla ilgili çalışmaları tamamladıklarını, Erdoğan'ın bugünkü AK Parti grup toplantısında 2011 yılı Ocak ve Temmuz ayı emekli maaşlarına yapılacak zammı açıklayacağını bildirdi. Açıklanacak zam oranının en az yüzde 4+4 olması bekleniyor.
Dinçer, "Emeklilerle ilgili yeni bir düzenleme var mı" sorusu üzerine, "Eğer promosyonlar kast ediliyorsa, keşke onun kararını verecek olan ben olsaydım. Çünkü o zaman emeklilerimizin lehine karar vermek benim açımdan çok daha kolay olacaktı ama konuyla ilgili görüştüğümüz bankalarla maalesef olumlu bir netice elde etme imkânımız olmadı ama hâlâ da son görüşmeyi yapmadık. Onu da açıklamakta yarar görüyorum" dedi.
Dinçer, bunun dışında, 2011'de emekli maaşlarıyla ilgili çalışmaları tamamladıklarını, Ekonomi Koordinasyon Kurulu'nun bu meseleyi görüştüğünü, bugün çok büyük ihtimalle Erdoğan'ın grup toplantısında bu açıklamayı yapacağını bildirdi.


'Her senaryoya hazırlıklı olmalıyız'
Türkiye ekonomisiyle ilgili dışarıdan kaynaklanan büyük riskler olacağını belirten Babacan, "Dünyada ikinci dip senaryosu konuşuluyor, biz her türlü senaryoya hazırlıklı olmalıyız" dedi. Babacan, cari açığın yıl sonunda gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYH) yüzde 5.4'üne çıkacağını ve önümüzdeki dönemde de bu seviyelerde devam edeceğini vurgulayarak, enerji fiyatlarındaki aşağı-yukarı yönlü hareketlerin bu rakamları doğrudan etkileyeceğini vurguladı. Babacan, "Cari işlemler açığının Türkiye ekonomisi açısından sürdürülebilir seviyeler olduğunun altını çizmek istiyorum" dedi.
Geçen yıl OVP'de borç stokunun GSYH'nin yüzde 47.3'üne kadar çıkacağının varsayıldığını, ancak yılın daha iyi bir noktada bitirildiğini kaydeden Babacan, "Geçen sene 2010 sonunda yüzde 49 beklerken, yılı yüzde 42.3'le bitirmeyi öngörüyoruz. Bunda büyüme ve faizlerdeki düşüş etkili oldu. Faizlerdeki hızlı düşüş, borç dinamiklerini çok olumlu şekilde etkilemektedir. Programın oluşturdugu dinamik, programın oluşturduğu güven, sağlam bir politika, daha sağlam sonuçları beraberinde getirdi" şeklinde konustu. Babacan, enflasyonda iniş çıkışlı bir dönem yaşandığını ancak çekirdek enflasyondaki gelişmelerin gerçek enflasyon dinamiklerinin olumlu olduğunu gösterdiğini kaydetti.