Reytingde şaibe var iddiası

Televizyonlar için hayati önem taşıyan ve reklam verecek firmaların kararını tayin eden reytinglerle ilgili şaibe iddiaları bitmek bilmiyor...

 3 milyarlık reklam pazarının yönünü tayin eden reyting deneklerinin seçiminde TRT mağdur mu ediyor? Rekabet Kurumu ön araştırmasında TİAK ve AGB’yi şok edecek tespitler yaptı. İşte o tespitler:

TRT reytingdeki şaibe iddialarını Rekabet Kurumu’na intikal ettirdiğinde raportörler TİAK ve AGB’nin yapısını incelemenin yanısıra bir de deneklerin nasıl seçildiğini araştırdı.

Çünkü bu tür araştırmalarda kilit rolü oynayan deneklerin neye göre belirlendiği 3 milyar TL’yi aşan (eski parayla 3 katrilyon) reklam pastasının da kaderini belirliyordu.

Denek belirlemelerinde her ne kadar Türkiye İstatistik Kurumu’nun verileri esas alınıp gerçekleşse de, ölçümlerin yapıldığı 26 bölgede 20 bin nüfusun altındaki yerleşim birimleri ölçümlere dahil edilmiyordu.

Bu konuda ABG’ye itiraz edilse de, itiraz eden TV’lerin karşılarına yeni denekler için maliyetler öne sürülüyor. ‘bu maliyetleri karşılarsanız gerçekleştirilebilir’ teklifi ile geliniyordu.

Ayrıca teknik imkansızlıklar olduğunu da iddia ediliyordu. Bunun bir vazgeçirme politikası olduğu şüpheleri güçlendirir nitelikteydi.

TRT reytingdeki haksızlığı gözler önüne sermek üzere rekabet kurumuna çeşitli şikayetlerle gitti. Birincisi reytingde sadece kentli nüfus temsil ediliyordu.

AGB tekel idi bu tekel konumu TİAK sağlıyordu. TİAK’ın bağlı olduğu IAA’nın başında Doğan Grubu yöneticisi vardı.

TRT hakkını hukuki yollarla armaya başladığı andan itibaren reytinglerinde hızlı düşüş oldu. Aynı dönemde AGB sorunu inceleme adına denekleri araştırdı.

Birçok deneğin evindeki cihazları geri alıp başka hanelere koydu. TRT’nin iddiasına göre bu denekler TRT izleyicisiydi.

İddialar incelendi. Raportörler raporlarında TİAK ve AGB uygulamalarına muhtıra verir gibi kararlar aldı.

Sorun olduğu kabul edilmiş ama tekel olmaları nedeniyle Rekabet Kurumu, iddiaların belgesi yok diyerek yetindi.

Diğer taraftan deneklerdeki şaibe iddiası kabul edildi, TRT’nin reyting kaybı da tespit edip onayladı.

Tekel konumuna değindi. Rekabet Kurumu’nca TİAK’a “ihalede pazarın önünü kapatma ve çalışmaların üzerindeki şaibeyi gider” denilip 90 gün süre verildi.

İşte Reyting deneklerinde seçimin neye göre yapıldığı ve TRT’nin iddialarını araştıran raportörlerin tespitleri:

RATİNG İÇİN DENEKLER NASIL BELİRLENİYOR

TİAK’IN AGB aracılığıyla yürüttüğü rating ölçümlerinde esas alınan kıstaslarda da TRT’nin bazı itirazları yer alıyordu. Türkiye’de ölçüm paneli 2500 panel hanesi ile kentli Türkiye nüfusunu temsil ediyor. AGB sektörde tek ve tekel konumunda. Tekel olmasının kaynağı da AGB’nin TİAK ile olan sözleşmesinden kaynaklanıyor.

Rating ölçümleri 20 bin nüfusun üzerindeki yerlerde yapılıyor bölgeler TÜİK tarafında belirlenen 26 alt bölgede yapılıyor.

TRT; 20 binin altında nüfusu olan bölgelerde de izlenme oranları ölçülmesi talebinde bulunmasına rağmen, AGB ölçüm maliyetlerindeki artışın herhangi bir TV kanalınca karşılanmaması ve teknik imkânsızlığı neden göstererek gerçekleştirmiyor.

TRT İZLENEN EVLERDE DENEKLER NEDEN DEĞİŞTİ?

TRT, Rekabet Kurumu’na başvurusunda ‘TRT izlenen hanelerdeki ölçüm cihazlarının, TRT şikâyeti sonrası söküldüğünü iddia etmesi üzerine konuyu araştıran röportör; TRT dizileri ile ilgili olarak bazı şahısların deneklerle temasa geçtiği iddiası ile konunun İzmir savcılığına intikal etmesi ile AGB denetçileri denekleri değiştirme kararı aldı.

Gerekçe olarak da TRT’nin ilk başlarda hiç izlenmeyen dizisinin son dönemde aşırı artış göstermesi olarak gösterildi.

14 Nisan’dan itibaren çok izlenen programı nisan ayında denetçi incelemesi ile izleyen evlerin hanelerin panelleri çıkarılmış…

Raporda Kanal D’deki programları da izlemesi istenen bir panel sahibi de şikâyeti üzerine değerlendirilmiş, iddiaların doğru olmadığı tespit edilmesine rağmen sistemden çıkarıldığı da yer alıyor.

TRT’nin reyting oranlarının bilinçli olarak düşük gösterildiği, TRT izleyen hanelerden panellerin çıkarıldığı iddialarının raportörlerce incelendiğinin yer aldığı raporda; şüpheli izleme ve hane halkı ile görüşmeler sonucu kuşkuların doğru çıktığı anlatılıyor.

Şüpheli izlemeler sonucu çıkarılan panel sahipleri TRT’de rating kaybına sebep olmuş ama denetçilerin tespit ettiği şüpheli izlemelerin çıkartılmasının TRT’nin ratinginin düşürülmesi amaçlanmadığı da rapordaki bilgiler arasında…

Ön araştırma sürecinde TRT’nin denek iddialarını destekler bilgi ve belge bulunmadığına değinildi.

Rekabet Kurumu raporunda TİAK büyüklüğü 3 milyarı bulan reklam pazarında ve bu reklam pazarındaki payın yüzde 50 sinin TV’lerce alındığı, herhangi bir TV’nin söz konusu tek ölçüt mekanizması dışında kalmasının ve ayrımcılığa maruz kalmasın en büyük gelir kalemi olan reklamdan mahrum kalması anlamına geldiğini belirtti.

Rekabet Kurumu araştırmasında piyasada doğrudan ve dolaylı rekabeti engelleme, bozma ve kısıtlama niteliğinde olan bir teşebbüs birliği olduğuna ama kurumun kendi sorunlarını fark edip üzerinde çalışmaya başlamasından dolayı soruşturmaya gerek olmadığına karar verildi.

Rekabet Kurumu’nca, TİAK’ın AGB’ye yaptırdığı araştırmalarda şüphelerin önünü alacak yapılanmaların 90 gün içinde yapılıp, Kuruma bildirilmesi istendi.

Raporda, TİAK ve AGB sözleşmesinde yer alan sözleşmenin süre bitiminde herhangi itiraz olmazsa aynen devam etmesi 1985 ile 2002 arası rekabeti uzun süre engellediği yer aldı.

Dünya'daki benzer örnekleri gibi AGB’nin tekel olması ve TİAK ile anlaşmasının herhangi aksak bir tarafı olmadığı ama yeni uygulamaların piyasaya girecek yeni şirketlere yol açacak rekabeti engellemeyecek olmasına dikkat çekildi.