Darbe yapacaklar ve darbeye maruz kalacaklar nerede?

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada üye hakim Hüseyin Özese ve Mustafa Balbay arasında ilginç diyaloglar yaşandı.

Duruşmada üye hakim Hasan Hüseyin Özese'nin, "Gazeteciliğinizi eleştirmek durumunda değiliz. İddianame kapsamında soru sormak istiyorum" sözleri üzerine Balbay, gazeteci olarak her türlü eleştiriye açık olduğunu belirtti. Özese de, "Bizim görevimiz eleştirmek değil. Bizim görevimiz var olan iddiaları araştırmaktır" dedi.

Balbay, Özese'nin sorusu üzerine, Kent Otel'de yapılan 'Ehl-i Dil' grubunun toplantılarına 20 kadar Yargıtay ve Danıştay üyesi, 5 kadar belediye başkanı, 10 kadar profesör, 4-5 tane emekli asker, 2-3 tane de sivil toplum önderi ile dernek başkanlarının katıldığını söyledi. Tutuklu sanık Balbay, Kırklar Meclisi'ni bilmediğini, Diyalog Gurubu'nun ise bir kez katıldığı toplantısında görüş ve değerlendirmeler yapıldığını kaydetti.

Gazeteci olarak ayda 4 konferansa katıldığını ifade eden Balbay, tutuklu sanık İnönü Üniversitesi eski Rektörü Fatih Hilmioğlu'nun talebi üzerine üniversitede bir kez tek başına konferans verdiğini anlattı.Tutuksuz sanık Hurşit Tolon'un emniyet ifadesinden bir bölüm okuyan Özese'nin, "Tolon, televizyon ve radyo programlarınızda etkide bulunuyor muydu?" sorusuna karşılık Balbay, "Hiçbir şekilde etkili olmazdı. Her programdan sonra binin üzerinde tepki alırım. Ender olarak da Tolon birkaç kez arayarak, 'iyi bir konuşma yaptınız' demiştir. Bana hiçbir telkini olmamıştır. Benim kendi değerlendirmelerim vardır. İnsanlarla tartışır, konuşur, ama düşüncelerimi kendim oluştururum" diye konuştu. Balbay, Hakim Özese'nin, "gizli belgelerin kendisine CD, DVD veya belge olarak mı geldiğini sorması" üzerine, bu belgelere dayanarak 2004, 2005 ve 2006 tarihlerinde kitaplar yazdığını ifade etti. Balbay, bu belgelerin kendisine bazen DVD, bazen de belge olarak değişik şekillerde geldiğini dile getirerek, bunların aynı zamanda Cumhuriyet gazetesine geldiğini kaydetti. Hasan Hüseyin Özese'nin, "Bu belgelerin aynı kurum ve kişilerden mi geldiği" yönündeki sorusuna karşılık Balbay, farklı kişilerden aldığını, gazetecinin pek çok kanala ulaşabildiğini, gazetecinin her şeyi bilen değil, neyi nerede bulacağını bilen kişi olduğunu kaydetti. Kimsenin telkini ile yazı yazmadığını belirten Balbay, "Yazılarımda teröre övgü yoktur" dedi.

"ÖZKÖK İLE DİYALOĞUM HEP SÜRMÜŞTÜR"

Tutuklu sanık Mustafa Balbay, emekli Orgeneral Hilmi Özkök ile diyaloğunun hep sürdüğünü anlatarak, "Tutumlarını eleştirdiğim olmuştur. Ama nezaket kuralları içindedir. 15 Temmuz 2007 tarihinde bir toplantıda 45 dakika sohbet ettik. Konuştuklarımız yazılmamak kaydıyla olduğu için açıklamıyorum. Ben farklı niyette bir gazetecilik yapmadım. Yıpratılmasını içeren bir yazım olmadı" diye konuştu. Özese'nin 'Genç subaylar tedirgin' başlıklı yazıyı araştırma yaparak mı yazdığı şeklindeki sorusu üzerine Balbay, dönemin Genelkurmay Başkanının, Başbakanı makamında ziyaret ettiğini ve 1.5 saat görüştüklerini ifade ederek, "Gazetelerde, 'olağan dışı toplantı' diye haber yapıldı. Ben ilk iki gün duyumlarımı doğrulatamadığım için haber yapmadım. Daha sonra Başbakanlıktaki kaynaklarımdan da onaylattım. Bu haberde, bir toplantının içeriğinin haber yapılması var" görüşünü savundu. Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in geçtiğimiz oturumunda davanın özünün darbe olduğunu söylediğini ileri süren Mustafa Balbay, "Savcı davanın özünü çağırdı. Kuvvet komutanlarının ifadesini aldı, mahkemeye sevk etmedi. O oturumda, 'Ben buradayım, günlükleri yazanlar nerede? diye sormuştum. Şimdi bu soruya ek yapıyorum. Darbeyi yapacak olanlarla, darbeye maruz kalacaklar nerede? Bu davada tanık olacakken, hatta tanıklığım dahi yasa gereği kendi irademe bağlıyken 10 aydır tutukluyum. Hafta sonu dosyaları incelerken Şener Şen'in oynadığı Arabesk filmini izledim. Durumum buna benziyor" dedi. Balbay, üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu'nun, "Kişi olarak sormuyorum, gizli belgeler askeri şahıslardan mı geliyordu?" sorusuna Balbay, Basın Kanunu'nun, gazetecinin haber kaynağını açıklama zorunluluğu olmadığını düzenleyen 12. maddesinden yararlanma hakkının tanınmasını istedi. "Hurşit Tolon ile arkadaşlık şeklinde diyaloğunuz var mıydı?" sorusuna ise Balbay, Tolon ile resmi bir ilişkisi olduğunu söyledi. Balbay, tutuksuz sanık emekli Orgeneral Şener Eruygur ile de birkaç kez görüştüğünü hatırlattı. Balbay'ın çapraz sorgusunun ardından avukatı Mehmet İpek savunmasını yapıyor.