Terörü bitirmek için işte formül

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, terörün sona ermesi için nelerin yapılması gerektiğini açıkladı.

Terörü bitirmek için işte formül
AK Parti Afyonkarahisar İl Başkanlığı tarafından düzenlenen Siyaset Akademisi'nin açılışında konuşan Bülent Arınç, "dağa çıkma" olaylarının bir kısmının nedeninin işsizlik, bir kısmının da gelecek kaygısı olduğuna işaret etti.

Arınç, "Dağa çıkmanın 10 tane sebebi var belki, birincisi işsizlik, ikincisi inkârdır, üçüncüsü kendisini ifade edememektir, dördüncüsü yanlış eğitimdir, beşincisi bir başka şeydir, ama ben oraları iyi biliyorum. Oralarda gençler 'bizim halimiz ne olacak' dediği zaman, önüne dağa çıkmaktan başka bir seçenek koyamazsanız. İnandırıcı olamazsanız, sizin vatanperverlik
demenizin bir kıymeti yok. Yatırım yok, o bölgelere teşvik veriyorsunuz, teşvikten istifade etmek için müracaat eden bile yok” dedi.

Terör sorununun çözülmesi durumunda Türkiye'nin önünün açılacağını vurgulayan Arınç, şunları kaydetti: "Terör sorununu çözerseniz, Türkiye'nin önü açılır. Kendi kaynaklarımızı
heba etmeyiz. İnsanımızın zenginliği için kullanırız. Dış dünyada da itibarımız artar. Bu sorun ülkenin en başta gelen güvenlik sorunudur. Buraya döktüğümüz paraları vatanımızın kalkınması için harcamış oluruz. Bir bakıma Türkiye'de gittikçe ayrılan, birbirinden kopan, birbirine düşman hale gelen halkı da, yani etnik kökenleri farklı olan farklı kimliklerin sahiplerini de barıştırmış olmamız lazımdır ki toplumsal barışı kurmuş olabilelim."

TERÖRÜ SONA ERDİRMEK İÇİN BASİT FORMÜL, ZOR BİR İŞ LAZIM


Demokratik açılım projesi ilk kez konuşulmaya başlandığında MHP ve
CHP'nin karşı çıktıklarını belirten Arınç, "Muhalefet partilerini bir kenara koyarak
bütün siyasal partilerle, meslek kuruluşlarıyla, sivil toplum örgütleriyle, konuyla ilgili ben de şöyle düşünüyorum, benim de şöyle bir fikrim var diyen herkesin düşüncelerinin alındığını" ifade etti.

Arınç sözlerine şöyle devam etti: "Terörü sona erdirmek için çok basit bir formül, ama çok zor bir iş lazım. O da dağa çıkışların önünü kesmek, dağdan inişleri kolaylaştırmaktır. Çünkü şu anda hem Türkiye içinde hem de Türkiye dışında özellikle Kandil ve çevresinde olmak üzere toplam 5 bin civarında silahlı militan var. Bunlar zaman zaman Türkiye'ye giriyorlar, eylem yapıp çıkıyorlar. Ne kadar bombalarsanız bombalayın, onlar çok muhkem yerlerde kendilerini koruyorlar. İstihbaratları da çok güçlü ve adeta meydan okur noktadalar. Biz bunlarla mücadele ederken, Allah razı olsun ki o şehitlerden, gazilerden ve o görevlilerden ki, belki amaçlarına ulaşmadılar, yoksa meydanı boş bulsalardı kim bilir Türkiye'yi bugüne kadar kaç parçaya ayırır ve Türkiye'de başımıza gelmedik hiçbir şey kalmazdı. Biz şimdi sadece bu acıları konuşuyoruz. Ya bir de muvaffak olsalardı, ya terörle mücadele de biz başarılı olamasaydık ne olacaktı. O zaman bu cennet vatanımız, Allah korusun elden gidebilir, eşkıyanın baskısı altına girerdi. İşin bir de böyle tehlikeli tarafı var. Kendimizi ve ülkemizi muhafaza ettik, ama canlara kastedilmesini maalesef önleyemedik." Dağa çıkmayı önlemenin "dağa çıkmasınlar" demekle olmayacağını ifade eden Arınç, "Sayın Bahçeli öyle diyor, ‘dağdan insinler’. Bizim Ömer Çelik de siz söyleyin de insinler bari dedi. Dağdan insinler demekle inmedikleri gibi, çıkmayın demekle de çıkmaktan vazgeçmezler" diye konuştu.