Depremin Acısı Anı Defterinde Ölümsüzleşiyor

Adapazarı'nda 17 Ağustos Marmara Depremi'nde yaşananları anlatmak ve hatırlatmak amacıyla 2004'te inşa edilen Deprem Kültür Müzesi'ni gezen ziyaretçiler, depremle ilgili duygularını anı defterinde paylaşıyor Göçük şeklini andıran, yıkık duvarları, eğik kolonları ve kırık kirişleriyle dikkati çeken müze, 2007'den beri 327 bin 74 kişiyi ağırladı.

ONUR ORHAN - Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde 17 Ağustos Marmara Depremi sonrası kurulan Deprem Kültür Müzesi'ni gezen ziyaretçiler, depremin acılarını ve yitirilen insanlara duydukları özlemi, müzede açılan anı defterinde ölümsüzleştiriyor.

Birçok insanın yaşamını yitirmesine ve yaralanmasına neden olan Marmara Depremi'nin unutulmamasını sağlamak, yaşananları anlatmak ve hatırlatmak amacıyla Adapazarı Belediyesince 2004 yılında inşa edilen Deprem Kültür Müzesi, her yıl ziyaretçilerini ağırlıyor.

Göçük şeklini andıran yıkık duvarları, eğik kolonları ve kırık kirişleriyle dikkati çeken müzede, depremde hayatını kaybedenlerin adlarının yazılı olduğu cam kristaller ve anı defterleri bulunuyor.

Anadolu Ajansı foto muhabirleri tarafından çekilen deprem fotoğraflarının yer aldığı müzede, 17 Ağustos 1999'da saat 03.02'de meydana gelen 7,4 büyüklüğündeki 45 saniyelik deprem, simülasyonla gelen ziyaretçilere canlandırılıyor.

Resmi rakamlara göre 2007 yılından beri 327 bin 74 kişiyi ağırlayan müze, bu yıl temmuz dönemine kadar 13 bin 671 ziyaretçi kabul etti. Bu sayının depremin yıl dönümünde daha da artması bekleniyor.

Ziyaretçiler, ayrıca müzenin girişine konulan anı defterinde, depremin acılarını ve yitirilen insanlara karşı duygularını dile getiriyor, onlara dualarını iletiyor.

- 'Hiçbir çocuk, babasız ve annesiz kalmasın'

Türkçe, İngilizce, Arapça ve Çince yazılarla depremde hayatını kaybedenleri anan ziyaretçiler, bu yıl defterde şu duygu dolu ifadelere yer vermiş:

- 'Ben Mehmet Zorlu İlkokulunda okuyorum. Sınıfım 4/G ve ben burayı babamla gezdim. İlgimi çeken şeyler, buradaki her şey. Burası çok güzel bir yer. Eğer bu yapıları yapanlar daha sağlam yapsalar, bu kadar can kaybı olmaz. Devlet büyükleri ve sorumlular, kontrolleri sıklaştırmalı. Hiçbir çocuk, babasız ve annesiz kalmasın. Allah'ım sen bizi vatanımızı koru.'

- 'Rabbim bu acıyı tekrar yaşatmasın. Onlar bizim şehitlerimiz. Türkiye gençliği olarak şehitlerimizi, geçmişimizi unutmadık. Bunlardan ders alıp güzel günler geçirmek, çok daha güzel günler geçirmek ümidiyle. Rabbim yardımcımız olsun.'

- 'Depremlerle yok olmuş birçok medeniyetin kaybolduğu şehir 'Antakya'dan gelip bu acıya şahit olmak... Binlerce insanın ölümü... Unutmadık, unutmayacağız.'

- 'İnsan geçmişiyle tamamlanır. Bu acı da bizim geçmişimiz her zaman yüz yüze olduğumuz gerçeği... Rabbim gani gani rahmet eylesin. Bir daha o zor günleri yaşatmasın. Amin.'

- 'Buranın yerlisiyiz. Ben 1999 yılında doğdum, çadır çocuğuyum. Bazen bu yılda doğduğum için çok üzülüyorum çünkü insanlar bana doğum yılımı sorduğunda '1999' dediğim zaman yüz ifadeleri düşüyor ve çok duygulanıyorum. Babaannemler, annem bazen yaşadıkları sıkıntıları anlatıyor, gerçekten çok üzücü. Allah bir kere daha yaşatmasın inşallah.'
Kaynak: AA