AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek'ten CHP'ye sert tepki! 'Erdemli olmak istiyorsanız...'

AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek saat 19.30'da başlayan Sürmanşet programında çarpıcı açıklamalarda bulundu.

AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek'ten CHP'ye sert tepki! 'Erdemli olmak istiyorsanız...'
AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek'ten CHP'ye sert tepki! 'Erdemli olmak istiyorsanız...'
AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek, Beyaz Tv'de yayınlanan Sürmanşet programında, açıklamalarda bulundu.

AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek'in konuşmalarından satır başları:


İMAMOĞLU'NUN KASASI HER ŞEYİ İTİRAF ETTİ!

“Bir tane firmaya gidiyor bu Ertan Yıldız, yanında da zannediyorum Fatih Keleş var. Beraber gidiyorlar. Bunlarla birlikte gidiyorlar bir firmaya. Bu da çok ünlü bir firma, Türkiye tabi şuna tanından bir firma şu an. Orada ‘Sizinle birlikte çalışmak istiyoruz.' ‘Ama bazı taleplerimiz olacak? Bu talepleri de karşılamanız gerekecek. Bu konuda diyor, anlaşalım.' diyorlar. Firmaya ile görüşme yapıyorlar.
Yıllık cirosu 150 ile 200 milyon dolar arasında olan ‘Cebeci Döküm Sahası'nın gizli ortağı Ekrem İmamoğlu'dur.' diye ifade veriyor. Bunu ben söylemiyorum. Ekrem İmamoğlu'nun başdanışmanı söylüyor.

Şimdi ben buradan bir soru sormak istiyorum, CHP'lilere. Siz, HZ. Yusuf böyle mi oluyorsunuz? Nasıl olur bu iş? Kendinizi Hz. Yusuf'a benzetiyorsunuz. Yıllık cirosu 150 ile 200 milyon dolar arasında olan ‘Cebeci Döküm Sahası'nın gizli ortağı olduğunu söylüyor Ertan Yıldız. Bunu ben demiyorum.
2022 yılında tüm İstanbul'un döküm alanı olarak burayı ilan etmişler. Biliyorsunuz hafriyattan götürülür ve dökülür buraya. İşin enteresan tarafı bu firmanın sahibi olan Murat Gülibrahimoğlu, bu bölgedeki taş ve mıcır piyasasını da tamamen eline geçiyor. Tekelleşiyor. Oradan da ayrı bir para gelişi sağlanıyor. Tabii taş piyasasının en önemli aktörü halinde.
Sonra bu adam suçsuz diyorlar ya hani. CHP'liler bunları kabul etmiyorlar. Bunu söyleyen kim? Ekrem İmamoğlu'nun başdanışmanı Ertan Yıldız. Ben demiyorum. Adli makamlar da demiyor. Herhangi bir kişi söylemiyor. CHP'liler buradan şunu bilmek zorunda. Ekrem İmamoğlu'nun başdanışmanının verdiği bu ifadeye ne diyeceksiniz arkadaşlar? Ben demiyorum. O anlatıyor.

Bakın adamın çok enteresan bir ifadesi daha var. ‘Bu Murat Gülibrahimoğlu Londra'ya kaçtı. Bu operasyonların olacağıyla ilgili bir koku almışlardı. 100 milyon dolar parası olduğunu düşünüyorum. Bunun da en az yarısı İmamoğlu'nun parası. Çünkü İmamoğlu gizli ortağıydı.' diyor. Bu açıklamayı ben yapmıyorum. Ertan yıldız yapıyor. Bu adam İmamoğlu'nun başdanışmanı, üstüne basa basa söylüyorum.

Normalde bir belediye şirketindeymiş. Bu şirketleri almışlar ve bu adama vermişler. Ve her sene de belediyeden meclis üyeleri vasıtatsıyla ciddi zamlar yaparak hafriyata, bu adama buradan çok ciddi bir para akıyormuş. Bu para normalde isteseler belediye kasasına girebilecek.

Başka bir mesele daha anlatayım size. Biliyorsunuz İstanbul'da Boğaziçi İmar var. Yani bu ön görünümlerle ilgili olarak bütün yapıların buradan izin alması gerekiyor, herhangi bir tadilat yaptığı zaman. İsmini vermek istemediğim bir otel yirmi milyon dolar. Diğer bir otel de yedi milyon dolar veriyor. Bunu kim söylüyor? Ertan Yıldız söylüyor. Baksanıza tek kalemde aldıkları paraya. Yirmi milyon dolar. Dile kolay geliyor değil mi?
Sonra siz kalkacaksınız, Cumhurbaşkanımıza bu konuyla ilgili laf edeceksiniz.
Ya arkadaş bir adamın başdanışmanı, ‘Evet biz bu paraları gittik, buralardan aldık, ettik.' diyorsa. Ne yapacak adli makamlar? Sayın Akın Gürlek'in bu noktada nasıl bir çalışma yapmasını isterdiniz CHP'liler olarak? ‘Ya bu işler yapılmış. Bu işlerin nasıl üstünü kapatsın' diye, uğraşmasını mı istiyordunuz başsavcının? Böyle bir şey mümkün mü? Yirmi milyon dolar diyor. Bu insanlara resmen çökmek değildir de nedir? Adamın tabii bir ticarethanesi var, bir şey yapıyor. Adamı bu konuyla alakalı sıkıştırıyorlar, gidiyorlar. Bu resmen çökmektir. Bakın bunu unutmayın.

Bu ifadeleri veren başdanışmanı, CHP'den attılar. İhraç sebebi ne biliyor musunuz? ‘Erdemli olmak CHP'nin ön koşuludur.' demişler. Erdemli olmaktan dolayı, olmadığı için bu adamı görevden atmışlar. Adamın suçu ne biliyor musunuz? ‘İmamoğlu, öngörünümden bir 20 milyon dolar istedi. Diğerinden 7 milyon dolar istedi.' demiş.

Şimdi bu adamı niye attılar? Erdemli olmak Cumhuriyeti Hak Partisi'nin birinci kuralıymış, bu yüzden atmışlar. Nasıl bir Erdem bu? 20 milyon dolar mı istiyorsunuz otel sahiplerinden? Diğerinden de 7 milyon dolar. 150-200 milyon dolarlık hafriyat alanlarının gizli ortağı olduğunu söyleyecek. Adam bunu itiraf ettiği için partiden attılar.

Bu adamı verdiği ifadeden dolayı erdemsiz olarak kabul etmiş CHP ve atmış. CHP'li üyelere sesleniyorum. Erdemli olmak istiyorsanız otopaklara çökün, alışveriş merkezinden 5 milyon euro isteyin ya da gidin kendinize 3 villa alın 15 milyonu üzerinize geçirin ve o adamlara da iş verin. CHP'de erdemli olmak böyle oluyor. CHP'li seçmen için söylemiyorum, yöneticiler için söylüyorum.”

ABB'NİN TIR YALANI ORTAYA ÇIKTI

“Bunun fiziken mümkün olamadığını özellikle basın toplanısında ispatladık. Şöyle söylemek istiyorum. O gün toplantıda da anlattım. Normalde bir kapak dediğimiz tırlar, bu gördüğünüz tır dört kapaktan oluşur. Her bir kapak dediğimiz, aslında bir bölüm gibi düşünün. O bölümün içerisine 150 adet koli alabiliyor. Yani toplamda 600 adet koli alabiliyor. Ama şu anda Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin 140 milyon adet söylediğimiz karton bardakla ilgili olarak 47 bin kolinin burada olması gerekiyor. Yani 47 bin kolilik bir yerde bunlar sadece 1 tıra 600 tane koli koyabiliyorlar. Yani o zaman 5 tırla taşıdılarsa, bu 3 bin tane koliye eşdeğer olur. Tabii şimdi 3 bin tane koliye eşdeğer olunca geriye kalıyor 42 bin tane daha sadece bardak kolisi. Bir kere bunlar ne ile taşındı? Birincisi bu...

Şimdi bu tırlar, biliyorsunuz bir irsaliye raporu var. Bu irsaliye raporunun olduğu yerde plakalar da yazar. Şimdi bu araçların plakalarını bize vermediler bu saate kadar. Vermiş olsalar, zaten bunlara adli makamlara başvuruyu yaptık. Adli makamlarda emniyete soracak. Bakalım bu arabalar mobeselerden gerçekten gelmiş mi, gitmiş mi, malları testim etmiş mi? Hepsi ortaya çıkacak.
Bu ihalenin araştırılması noktasında şu yapılmadı. Depolara bu mallar indimi inmedi mi? Ortada evet bir fatura olabilir ama bu malların teslim edilip edilmediği noktasında çok ciddi bir şüphe var. Bu sadece iki kalem. Bu ihalenin içinde bir çok kalem var. Tuvalet taşından sıvı sabununa, selpak kağıtlardan, balata spreyine, dakstilden başka malzemelere, bir sürü malzeme var. Yani bu malzemeleri sizin 108 tırla da taşımanız normalde mümkün değil. Ama ben diyorum ki sadece karton bardaklar ve geriye kalan çöp torbalarını taşıdıkları kamyonları bir göstersinler.

Zaten normalde bu araçlar, yasal olarak belirli bir kilogramın, tonajın üzerinde trafiğe çıkamıyor. Bunlar da ‘Biz 5 tırla taşıdık.' diyor. Nasıl taşıyabilirsiniz? Fiziken mümkün değil.
Aslında eğer ABB'nin yaptığı açıklamayı kesin doğru olarak kabul edersek, yüzde yüz bir vurgun, yüzde yüz soygun. Çok açık net olarak söylüyorum, bu malzemeleri 5 tırla taşıdıklarını söylüyorlarsa burada kesinlikle bir hırsızlık vardır. Olmama ihtimali yok. Ben onların söylediği kelimeler üstünden bunu konuşuyorum.”

CHP'Lİ SİNEM DEDETAŞ'IN YALANI ORTAYA ÇIKTI!

“Cumhuriyet Halk Partisi bütün belediyeleri batırdı, aldığı yerlerde. Hepsi borç batağının içerisinde. Niye? Konsere para harca, karton bardağa harca... Lüzumsuz işlere para yetiştirmekten, belediyeleri maalesef iflas haline getirdiler.
Hilmi Bey diyor ki ben 800 milyon TL, bu kasaya parayı koydukları bir sistem bıraktım. Ve siz diyor, yaptığımız yerlerden 800 milyon TL belediye kasasına para geldi diyor. Nereden geldi? Bir projeyle 800 milyon TL'yi, sadece yaptıkları bir konut projesiyle 800 milyon TL'yi kasaya soktu, Üsküdar Belediyesi. 800 milyon TL yok Bir de üzerine borç var. Bunların zaten beceriksiz yönetimlerinin en büyük göstergesi bu.

Tabi aklımıza, şu şüpheler de gelmiyor değil. Ya ne vardı ki bu Hilmi Bey'in elinde? Yani sonuçta sihirli bir değnek yoktu. Bu tür gelirler elde edebilecek bir proje üretebiliyordu. Bu tür işleri yapabilirken, Cumhuriyet Halk Partisi'nin beceriksiz Üsküdar Belediyesi, bunu bu hale nasıl getirdi? Biri 800 milyon TL getiriyor. Birisi de mevcut borçlardan dolayı, belediyeye haciz getiriyor.”