(Düzeltme) Op. Dr. Onur Ogan Açiklamasi 'Sosyal Medya Dogum Sonrasi Süreçte Anneleri Etkiliyor'

Günümüzde her bireyin aktif olarak kullandigi sosyal medya platformlari bireyler arasi iletisimde etkin bir rol oynarken paylasilan içeriklerden birçogu da insanlar üzerinde olumsuz etkiler olusturuyor. Özellikle kadinlarin hamilelik süreci ve sonrasinda bu etkilen daha net bir sekilde görülüyor. Psikolojik olarak kendinde bazi seyleri eksik gören kisilerde sosyal medyanin da etkisinin büyük oldugunu söyleyen Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmani Op. Dr. Onur Ogan, “Sosyal medyanin etkisiyle özellikle dogum sonrasi dönemde psikolojik olarak zorluk yasayan annelerin kendilerine basvurduklarini belirtti.

”

Yapilan arastirmalarin, vücut imajindaki memnuniyetin genel yasam kalitesi üzerinde önemli bir etkiye sahip oldugunu gösterdigini söyleyen Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmani Op. Dr. Onur Ogan, “Dogum sonrasi vücutta meydana gelen degisiklik ve deformasyonlar, bazen kadinlarin özgüvenlerini yeniden kazanmalarini zorlastirabilir. Ayni zamanda bu kisilerin özgüven tazelenmesi sebebiyle sosyal ve is hayatlarinda daha basarili ve mutlu olduklari bir gerçektir. Annelik estetigi, sadece fiziksel görünümdeki degisikliklerle sinirli kalmayip, kadinlarin özgüvenini ve ruh sagligini da olumlu yönde etkileyebilir” dedi.



“Lohusalik döneminde mutsuzluk basliyor”

Anneligin gebelikle baslayan bir süreç oldugunu ve dogum sonrasina kadar annelerde sadece fiziksel olarak degisikliklerin olmadigini belirten Plastik, Estetik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmani Op. Dr. Onur Ogan, “Gebelikle anne adayinda kilo artisi ve bazi ruhsal degisiklikler meydana geliyor. Vücutta meme, genital bölge ve karinda daha bariz olmak üzere bazi degisim ve deformasyonlar meydana geliyor. Çocugun gelisimine bagli olarak karin kaslarinda gevsemeler olusabiliyor. Dogumla beraber bu süreçte yavas yavas geriye dönüs basliyor. Gebelikte alinan kilolar, karin kaslarindaki gevsemeler, memelerdeki büyüme ve emzirme sürecinden sonraki küçülme sonrasinda anneler çogunlukla eski hallerine dönemiyor. Bu da lohusalik döneminde bazi mutsuzluklara sebep olabiliyor” diye konustu.



"Dogumdan hemen sonra operasyon uygun degil”

Dogum sonrasi süreçte annelerde yasanilan psikolojik süreçten de bahseden Op. Dr. Onur Ogan, annelerin bu süreçte olusan tüm deformasyonlar nedeniyle kendilerine basvurduklarini ancak operasyon için dogru zamanin dikkat edilmesi gereken bir husus oldugunu belirterek, “Anne adaylarina bu tip ameliyatlarin dogumdan hemen sonra yapilmamasi gerektigi konusunda uyariyoruz. Emzirme sürecinin sona ermesi ve annenin gebelik öncesindeki hedefledigi kiloya dönmesi sonrasinda bu ameliyatlari yapmayi öneriyoruz. Emzirmenin de bitiminin ardindan en az 6 ay geçmesine önem veriyoruz. Vücutta yasanilan dogum sonrasi degisimlerin sona ermesi lazim ki, degisim varken onun üzerine uygulama yapmak öngörülemeyen sonuçlara sebep olabilir” dedi.



“Kadinlar birbirinden çok kolay bir sekilde haberdar”

Günümüzde annelerin kendine daha çok baktigini ve bu nedenle de bu tip operasyonlara ihtiyaç duyduklarinin altini çizen Op. Dr. Ogan, “Eskiden kisiler mahallesindeki kisilerin disinda dünyayi pek de takip edemezdi. Günümüzde ise özellikle sosyal medyanin da etkisiyle tüm dünyayi takip edebiliyor ve trendler hakkinda bilgi sahibi olabiliyorsunuz. Bu nedenle de kadinlar birbirlerinden çok kolay bir sekilde haberdar ve daha da farkindaligi artmis durumda. Psikolojik olarak kendinde bazi seyleri eksik gören kisilerde sosyal medyanin da etkisi büyük. Pandemi döneminde de kisinin aynayla olan iletisimin de artmasiyla bu tip ameliyat taleplerinde artis oldu. Insanlar pandemi döneminde gündelik hayatin mesguliyetinden uzaklasinca evde kendilerine bakti.” dedi.



“Çocuk planlarinin sonlandigi dönemde bu tip ameliyatlar düsünülmeli”

Süt kanallarinin da bu tip ameliyatlarda çokça sorulan bir soru oldugunu belirten Op. Dr. Ogan sözlerine söyle devam etti: “Biz bu tip ameliyatlari, artik çocuk planlarinin sona erdigi dönemde annelere öneriyoruz. Çünkü her seferinde tekrardan gebelikle yasanilan hormonal degisimler, tekrardan vücutta deformasyonlara sebep olmaktadir. Bundan dolayi da hastalarimiza çocuk planlarinin sonlanip, sonlanmadigini sorarak yola çikiyoruz. Bazi meme ameliyatlarinda süt kanallarina dokunmadigimiz olmakta. Bazi vakalarda ise süt kanallarina müdahale etmemiz gerekmektedir. Ancak günümüzde kullanilan tekniklerin çogu hastadan hastaya degismekle birlikte süt kanallari korunan ameliyatlar olmaktadir. Bu ameliyatlarda süt vermeye engel olabilecek durumlar olusma ihtimali günümüz teknik ve bilgi birikimiyle oldukça düsüktür.” sözlerini sarf etti.