Çagin En Riskli 10 Hastaligindan Biri Obezite
Genel Cerrahi Uzmani Doç. Dr. Murat Urkan, gelisen tip teknolojilerinin obezite cerrahisini olumlu etkiledigini belirterek “Obezite cerrahisi riskli saniliyor. Halbuki obezitenin kendisi ölümcül bir hastalik oldugu için tedavi edilmeyen obez bireyler yasitlarina göre 10-15 yil daha erken hayatini kaybediyor” dedi.

Obezitenin Dünya Saglik Örgütü tarafindan en riskli 10 hastalik içerisinde gösterildigine dikkat çeken Doç. Dr. Urkan, ülkemizde 15 yas ve üstü obez bireylerin nüfusun yüzde 20’sini olusturdugunu ifade etti.
Her obezite hastasinin cerrahi yöntemlere uygun olmadiginin altini çizen Doç. Dr. Urkan, örnegin mide küçültme ameliyati için hastanin "morbid obez" tanimina uymasi gerektigini anlatti. Yani hastanin kilosunun degil, boy ve kilo degerine bagli olarak hesaplanan ve standartlari Dünya Saglik Örgütü’nce belirlenen “vücut kitle indeksinin” belirleyici oldugunu dile getiren Doç. Dr. Urkan, “Vücut kitle indeksi 40’in üzerinde olan morbid obez grubundaki hastalar ile VKI 35-40 arasi oldugu halde asiri sismanliga bagli tip 2 seker hastaligi, hipertansiyon, uyku apnesi gibi sorunlari olanlar da morbid obez olarak kabul ediliyor. Ayrica obeziteye bagli ’yeni’ tip 2 seker ve metabolizma bozuklugu olan ve VKI’si 30 - 35 arasindaki hastalara da obezite doktorunun karari ile ameliyat yapilabiliyor” dedi.
“Obezite cerrahisinde iki temel ameliyat yöntemi var”
Sadece bunun da yetmedigine deginen Doç. Dr. Urkan, obezite cerrahisi yapilabilmesi için hastalarin en az 6 ay sürmek kaydiyla minimum 2 defa diyet tedavisi ile kilo vermeyi denemis olmasi sartinin arandigini söyledi.
Bu diyetlerde basarisiz olan morbid obez hastalar için ise en etkili tedavinin cerrahi seçenekler oldugunu ifade etti.
Obezite cerrahisinde temel olarak iki ameliyat yöntemi olduguna deginen Doç. Dr. Urkan, “Bu yöntemlerden biri gida emilimini bozan gastrik bypass ameliyatidir. Digeri ise gida alimini kisitlayan tüp mide ameliyatidir. Obezite cerrahisinde siklikla uygulanan bu yönteme toplum arasinda mide küçültme ameliyati da denilir” dedi.
“Bypass yönteminde bagirsaklarin bir kismi devre disi kalir”
Tüp mide ameliyatinda, tüm midenin yaklasik yüzde 80’inin çikarildigini belirten Doç. Dr. Urkan, “Bu yöntem gida tüketimini kisitlamak esasina dayanir. Midenin büyük bölümü alininca kalan kisim ince, uzun bir tüp sekline benzetildigi için ’tüp mide ameliyati’ olarak anilir. Bu ameliyatta çikarilan mide bölümünden (Fundus) salgilanan istah hormonu (Ghrelin) ve dolayisiyla istah operasyon sonrasinda önemli ölçüde azalir. Istahin azalmasi da bu yöntemin alameti farikalarindandir ve basari oranini yükseltir” diye konustu.
Ayrica bu ameliyatin uygulandigi, agizdan ilaçla tedavi gören diyabetikler ve hipertansiyon hastalarinin kullandigi ilaçlara genellikle ihtiyaç duyulmadigini sözlerine ekledi.
Doç. Dr. Urkan, gastrik bypass ameliyatlarina dair ise sunlari anlatti:
“Bu yöntemde midenin önemli bir kismi bypass edilir yani devre disi birakilir, küçük hacimli (yaklasik 30-50 cc) bir mide bölümü hazirlanir ve bu kisim ince bagirsaklara dikilir. Burada hedef hem mide hacminin küçültülmesi hem de bagirsaklarin bir bölümünü devre disi birakarak, tüketilen yiyeceklerin bir kisminin emilmeden dogrudan sistemden atilmasidir. Böylelikle hastalar hem daha az gidaya ihtiyaç duyar, hem de aldiklari gidanin tamami degil sadece bir kismi vücut tarafindan emilir. Bu yöntem insülin kullanan diyabetik hastalarinin kan sekeri kontrolünün de daha etkili sekilde düzenlenmesini saglar”
“Obezite cerrahisi sanildigi kadar riskli degil”
Toplumda obezite cerrahisinin riskli olduguna dair yanlis düsüncelerin bulunduguna isaret eden Doç. Dr. Urkan, “Morbid obezitenin kendisi mide ameliyatinin riskinden çok daha fazla risk tasir. Morbid obezite zaten ölümcül bir hastalik oldugu için eger müdahale edilmezse bu kisiler, obez olmayan yasitlarina göre 10-15 yil erken hayatini kaybediyor. Ayrica bir kalp bypass ameliyatindan sonra ilk 7 gün içerisinde 100 hastadan ikisi hayatini kaybederken, mide bypass ameliyati sonrasi ölüm orani sadece binde birdir” dedi.
