Ehram Sanatçisi Ataner, 'Türkiye'min Kadinlari El Ele' Proje Etkinligine Davet Edildi

Içisleri Bakanligi Sivil Toplumla Iliskiler Genel Müdürlügü tarafindan desteklenen "Türkiye’min Kadinlari El Ele" projesi çerçevesinde Ankara’da düzenlenen ve Anadolu’dan 4 basarili kadinin hikayelerini anlattigi etkinlikte yer alan Ehram Sanatçisi Sevim Ataner, Bayburt Üniversitesinin destekleriyle kurumsallasan ehram çalismalarini proje katilimcilariyla paylasti.

Ehram Sanatçisi Ataner, 'Türkiye'min Kadinlari El Ele' Proje Etkinligine Davet Edildi
Elveren Insanlar Derneginin yürütücülügü ve Içisleri Bakanligi destegiyle ülke çapinda sürdürülen "Türkiye’min Kadinlari El Ele" projesi, Anadolu’nun farkli yerlerinden 50 basarili kadinin hayat hikayelerini bulusturmayi ve etkilesim agi kurmayi hedefliyor. Bu çerçevede farkli dönemlerde bir araya gelen proje ortaklari, basarili hayatlariyla emsal teskil eden kadinlarin hikayelerine taniklik ederek yeni rol modeller gelismesi için etkilesimlerde bulunuyor. Projenin Ankara’da düzenlenen son etkinligine Bursa ve Kars’tan çagrilan 3 basarili kadinlarla birlikte katilan Ehram Sanatçisi Sevim Ataner, Bayburt’u ve Bayburt Üniversitesini temsil ederek ehram kültürünün tanitilmasina katki sundu. Hayat hikayesini Bayburt ve ehramin kültürüyle bütünlestiren ve kendisini bir Bayburt kadini olarak tanimlayan Ataner, ehramla ilk tanistigi çocukluk zamanlarindan baslayan hikayesini Bayburt Üniversitesi çatisindaki sanatçilik deneyimine kadar satir baslariyla anlatti. Ehramin kültürel ve tarihsel hafizamizda önemli bir Anadolu degeri olan "mahremiyet" duygusunu yansittigini dikkat çeken Ataner, bu duygunun Anadolu kadinlarinin ortak tarihsel bagi oldugunu söyledi.

Ehramin yalnizca bir giyim biçimi olmadigina da vurgu yapan Ataner, kadinligin toplumsal temsili ve tarihsel hikayelerin yeniden canlandirildigi bir sanat pratigi olarak da ehrama kültürel anlam yüklemenin yerinde oldugunu ifade etti.

Ehram sanatindaki ustalasma sürecini hayatindan anekdotlarla dinleyenlere aktaran Ataner, "Bugüne geldigimizde, benim burada basarili bir kadin olarak sizlere hitap etmemin en önemli gerekçesinin Bayburt Üniversitesi oldugunu gururla söylemek istiyorum. Ehram kültürü unutulmaya yüz tuttugu gibi ehram isleyen kadinlar da bir bir azaldi ve yalnizca birkaç kisi kaldik. Benim bir sanatçi olarak sanatimi sürdürmem giderek imkansizlasirken, Üniversitem bana ve ehram kültürüne sahip çikti. Arastirma Merkezi bünyesinde bana atölye tahsis edilerek hem bir usta ögretici hem de endüstriyel ürünler deneyen bir arastirmaci olma imkani verildi.

Ben, resmî olarak Bayburt Üniversitesi sanatçisiyim. Eger elimizden tutan olmasaydi, bugün bu basariya erismem mümkün degildi. Üniversiteme ve Rektörümüz Prof. Dr. Mutlu Türkmen’e basari hikayeme destek olduklari için çok tesekkür ediyorum." dedi.

Konusmasini alkis tufaniyla tamamlayan Ataner’e günün anisina katilim plaketi takdim edildi.

Basarisiyla saygin otoritelerin onur davetlisi olarak etkinliklerle yer alan ve hayat hikayesini anlatan Ataner’i tebrik eden Rektör Prof. Dr. Mutlu Türkmen, "Bayburt Üniversitesi bugün ve gelecek için degerler üretmenin yani sira geçmisin mirasini muhafaza etmeyi ve yasatmayi da misyon edinmistir. Kolektif hafizamiz bizler için geçmisin sürekliligine dayanan kimlikler ve toplumsal ödevler verir. Bu ödevleri birlikte paylastigimiz ve Bayburt kültürünün sanatsal mirasini birlikte yasattigimiz Sevim Ataner gibi güzide sanatçilarimizin basari hikayeleriyle gurur duyuyor ve övünüyoruz. Dogru yolda olmanin bilinciyle bir sonraki basari hedefimizi ehrami endüstriyel moda tasarimina dönüstürmek olarak belirledik. Insallah kisa zamanda ülkemizin moda anlayisinda tarihsel zenginligimizle yer edinecegiz." ifadelerini kullandi.
Kaynak: İHA