Burdur'da Kocasini Av Tüfegi Ile Öldüren Kadinin Yargilanmasina Baslandi

Burdur’da 28 Mayis’ta av tüfegi ile esini öldüren kadinin yargilanmasina baslandi. Sanik, "O gün beni ve çocuklarimi öldürmekle tehdit ediyordu. Ben onu öldürmeseydim o beni öldürecekti. Istemeden oldu, pismanim” dedi.

Burdur'da Kocasini Av Tüfegi Ile Öldüren Kadinin Yargilanmasina Baslandi
Burdur’un Düger köyünde 28 Mayis’ta esi Ismail Isik’i tüfekle öldüren Ayse Isik’in esine karsi kasten öldürme suçundan açilan kamu davasinda yargilanmasina Burdur Adliyesi 1’inci Agir Ceza Mahkemesi’nde baslandi. Durusmada sanik Ayse Isik, sanik avukati Ahmet Onaran, sanigin akrabalari, maktul Ismail Isik’in avukati ve babasi hazir bulundu.

Durusmada dinlenen Sanik Ayse Iisk ifadesinde, "2012 yilinda baska biriyle nisanliydim. Maktul Ismail Isik ben nisanli oldugum halde sürekli arabayla önümü kesip benimle görüsmek istedigini söylüyordu. Sürekli bu sekilde israr edince bir gün görüsmek amaciyla arabasina bindim. Ismail beni kendi ikametine götürdü ve burada bana tecavüz etti. Bu olayi kimseye söyleyemedim. Daha sonrasinda Ismail ile evlenmek zorunda kaldim. Evlendikten sonra Ismail tarafindan sürekli siddete maruz kaldim. 10 yil boyunca siddet eylemleri devam etti. 2 çocugumuz oldu. Çocugumuz oldugunda da bu çocuklarin kendinden olmadigini söyleyerek ’kiminle birlikte oldun’ diyerek beni darp etti" dedi.



"Uzaklastirma karari aldirdigim için siddet daha da artti”

Mahkemedeki ifadesinde 2016 yilinda Ismail hakkinda uzaklastirma karari aldirdigini ancak bu kararin ardindan siddetin giderek arttigini dile getiren Ayse Isik” Uzaklastirma karari aldirdigim için bana daha çok bilendi. Aksam 22.00 civari babamlarin evine gelerek beni zorla arabasiyla ormanlik alana götürdü. Burada beni darp etti. Elimi arabanin camina sikistirarak taslik alanda sürükledi. Ayaklarimin alti bu olay nedeniyle paramparça oldu. Ben bu haldeyken benimle ters iliskiye girdi. Ailemi silahla tehdit etti. Ismail ile bir kavgamiz esnasinda bana hakaret ederek kiz kardesime de tecavüz ettigini söyleyerek ’baban ne yapabilir ki?’ dedi.

Ben bu olayi kiz kardesime sordugumda kiz kardesim de Ismail’in kendisini tehdit ettigini bu olayi dogruladi. Ismail beni tehdit ettigi için ben bu olayi kimseye anlatamadim” seklinde konustu.

Esi Ismail’in sürekli kendini eve getirdigi sopayla darp ettigini söyleyen sanik, "Evde Ismail’in bir sopasi vardi. O sopa benim arkadasim olmustu. Ne zaman ortaya çiksa dayak yiyecegimi anliyordum. O sopa artik benim kaçinilmaz sonum olmustu. Acaba ben bugün ne için dayak yiyecegim diye düsünür olmustum. Bir gün o sopayla vurarak kolumu kirdi. 20 Mayis tarihinde oglumuzun sünnet dügününü yapmistik. Dügünde az para toplandigi için bile Ismail beni darp etti. Bu sekilde evliligimiz süresine sistematik bir sekilde beni darp ederek cinsel yönden siddet uygulayarak evliligi çekilmez hale getirdi” dedi.



"Bir seylere sinirlenip çocuklarimi dövüyordu"

Esinin eve sürekli olarak alkollü geldigini ve bir seylere sinirlenip sürekli çocuklarini ve kendisini darp ettigini dile getiren Ayse Isik, "Ismail sürekli alkol kullanirdi. Onu aksam ne için ararsam arayayim beni arkadaslarimin için niye ariyorsun diyerek eve geldiginde hem beni hem çocuklarimi döverdi. Aileme kizar bizi döverdi. ’Siz ben ne istiyorsam onu yasamak zorundasiniz’ diyordu bize. Ben aileme bir sey olmasin diye hep sustum" sözlerini sarf etti.

"Onunla birlikte olmak istemedigim için beni biçakladi"

Sanik, "Ismail sürekli baska kadinlara gidiyordu. Antidepresan kullaniyordu. Bana sürekli ’Ilaç içtigim zaman seni dövmekten zevk almiyorum. Kullanmadigim zaman daha zevkli oluyor’ diyordu. Sürekli alkol aliyordu. Biz çocuklarimla sürekli aç kaliyorduk. Ailem, komsularim bize gizli gizli yemek getiriyordu. Bir gün beni onunla iliskiye girmek istemedigim için dövüp sag bacagimdan biçakladi. Ben kanlar içindeyken benimle birlikte oldu" dedi.

Ifadesinde olay gününü anlatan Ayse Isik, “Olay günü çocuklarim annemdeydi, Ismail ile arkadasimin dügününe gitmistik. Dügünden sonra beni annemlere birakarak arkadaslariyla oturacagini söyleyerek geri gitti. Bende küçük çocugumu annemlerden alarak eve geçtim. Çocugum epilepsi hastasiydi. O gece ateslendi. Ilk basta aramadim ama atesi düsmeyince aramak zorunda kaldim. Arayip durumu söyledigimde Ismail bana “Isim var gelecegim” dedi.

Sabaha karsi tekrar aradim. ’Geliyorum. Bana bu gece bunu yasattin ya sen görürsün’ dedi.

Eve alkol sisesiyle geldi. Oglumu hastaneye götürelim dedim. Bana küfredip elinin tersiyle tokat atti. Oglum aglamaya devam edince çocugu eline alarak sarsti. ’Öleceksen öl sende’ dedi.

’Siz bekleyin neler göreceksiniz’ dedi.

Beni saçimdan tutup sürükleyerek yatak odasina götürdü. Birlikte olmak istedi. Ben de ’Önce oglumuzu hastaneye götürelim sonra ne istiyorsan yapalim’ dedim. Onu istemedigim için daha da kizdi. Oglum aglamaya devam ediyordu. ’O çocugu sustur sen susturmazsan ben sustururum. Sizi öldürürüm’ diyerek sürekli tehdit içerikli sözler söyledi.

Tüfegi alarak bana ve çocuguma dogrulttu. Evi dagitti.

Sonra silahi yatagin kenarina koyup yataga uzandi. Gözeri kapali bir sekilde sürekli söyleniyordu. ’Senin bugün selan nasil okunacak bak gör’ diyordu. Salondan yatak odasina girdigimde silah yatagin kenarinda duruyordu. Bizi öldüreceginden korktugum için silahi alip saklamak istedim. Odadan çikarken beni gördü nereye gidiyorsun diyerek yatagin kenarinda duran sopasini eline aldi. O sirada ne oldugunu anlamadim tetige basmisim silah patlamis. Pismanim, çok pismanim” dedi.



"Ben bunlari daha fazla duymak istemiyorum"

Maktul Ismail Isik’in babasi A.I., sanigin ifadesi esnasinda, “Ben bunlari daha fazla duymak istemiyorum. Ne yapiyorsaniz yapin, affediyorsaniz affedin” diyerek mahkeme salonunu terk etti.

Sanik Ayse Isik’nin ifadesi dinlendikten sonra diger taniklari da dinleyen mahkeme heyeti dosyadaki eksiklerin tamamlanmasi için durusmayi ileri bir tarihe erteleyerek sanik Ayse Isik’nin tutukluluk halinin devamina karar verdi.

Durusma sonrasinda açiklama yapan Sanik Avukati Ahmet Onaran, "Durusmada kulaklarimizla duyduklarimiza insan olarak inanamadik. Ayse’nin bu denli sistematik bir sekilde 10 yilin üzerinde bir siddete ugradigini mahkemede görmüs olduk. Mahkeme Ayse’nin ifadesini çok dikkatli ve itinali bir sekilde aldi. Biz öncelikle Türk Yargisina ve bu mahkemeye çok güveniyoruz. Tutuklu olarak yargilanmis olmasinin, bu celsede tutuklu olarak devam etmesinin, tutuklama bir tedbirdir. Bazen kisiyi korumaya yönelik de bir tedbirdir. Bu anlamda oldugunu düsünüyoruz. Ayse’ye güveniyoruz. Ayse’nin yanindayiz. Hukukçu arkadaslarimizla, ailesiyle beraber yanindayiz. Keske bu olay olmasaydi. Tekrar biz bassagligi diliyoruz. Ama keske Ayse’de 10 yil boyunca Türk Ceza Kanunu’nda birçok maddede karsiligi olan o siddetleri yasamasaydi. Insallah bu yargilamanin sonunda hepimizin içini “oh” dedirtecek Türkiye’de hukuk siteminin ve ceza kanunu sistematigi açisindan hepimizin yüregine su serpecek bir karari alacagimiza, mahkemenin bunu verecegine inaniyoruz. Sürecin takipçisi olacagiz. Her asamada Ayse’nin yaninda olacagiz.” seklinde konustu.

Sanik Ayse Isik’in babasi Süleyman Demir ise, “Kizim 2 aylik bir çocuk ve 8 ve 9 yasindaki çocuklarini birakip gitmistir. Mecbur kalmasaydi, son raddeye gelmeseydi bunu yapmazdi. Türk adaletine güveniyoruz. Sonuna kadar kizimin arkasindayiz. Takdir yüce mahkemenindir” dedi.

Kaynak: İHA