AK Parti Sözcüsü Çelik Açiklamasi 'Ateskes Demeyen Bu Cinayete Ortaktir'
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Derhal ateskes ilan edilmeli çatismalar durmali. Insani yardimlar en güçlü sekilde bölgeye herhangi bir miktar kisitlamasi olmadan girmeli ve sivil rehineler serbest birakilarak siyasi çözüm için adimlar atilmalidir. Ateskes demeyen bu cinayete ortaktir” dedi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti MYK gündemine iliskin açiklamalarda bulundu. 29 Ekim kutlamalarina yönelik konusan Çelik, "Ankara’daki törenlerden sonra Istanbul’da da çesitli hazirliklar bütün milletimizin gözleri önünde cumhuriyetimizi sanla, serefle kutlamanin bir göstergesi olarak ortaya koyulacak. Tabii Cihan Harbi’nin sonrasinda büyük mücadelelerin geçerek biricik göz bebegimiz cumhuriyetimizi kurarak bizi yok etmek isteyenlere karsi bir kere daha tarihte buradayiz ve hiçbir yere gitmiyoruz mesajimizi güçlü bir sekilde verdik. Cumhuriyet tarihimizde, siyasi tarihimizde tabii pek çok uluslararasi iliskilerle ilgili komsularimizla ilgili olayin yani sira Cumhuriyetimizin demokrasiyle taçlanmasi mücadelesi, Cumhuriyetimizin degerlerinin olgunlasmasi, bunlar üzerindeki mutabakatin kuvvetlenmesi yönündeki mücadele, çesitli çalkantilarla beraber hatta iste birtakim karsi tesebbüsler, darbeler, post modern darbelerle beraber çesit sikintilarla birlikte bugünlere kadar geldi. Tabii hükümetlerimiz döneminde cumhurbaskanimizin basbakanligi döneminden itibaren yapilan güçlü devrimler Cumhuriyetimizin demokrasiyle taçlanmasi, her türlü vesayetin, millet egemenligi üzerindeki vesayetin sona erdirilmesi bakimindan son derece tarihi dönemeçler oldu. Geldigimiz noktada bir kere daha Türkiye yüzyilina büyük bir güvenle ve gururla bakiyoruz. Sanla, serefle cumhuriyetimizin yeni yasini, yeni yüzüncü yasini kutluyoruz. Önümüzdeki günlerde de bu faaliyetler, kutlamalar devam edecek. Ve insallah cumhuriyetimizin Türkiye Yüzyilina daha kuvvetli bir sekilde hazirlanmamizin isaret fisegi olacaktir. Bir kere daha milletimizin bayramini tebrik ediyoruz” dedi.
“Gazze’deki olaylar devam ederken insani durum hepimizin gözleri önünde giderek agirlasiyor”
Gazze’de yasananlarin her geçen gün agirlastigini ifade eden Çelik, "Bu çerçevede milletimizden gelen talepler, büyük bir vicdani ve insani durus olarak bunu hep beraber gösterilmesi için cumartesi günü Sayin Cumhurbaskanimizin katilacagi büyük bir miting Istanbul’da icra edilecek. Ve bu miting vesilesi ile milletimiz vicdani, insani durusunun mazlumlardan yana oldugunu, Gazze’deki insanlik disi ablukanin kabul edilemez oldugunu bütün dünyaya göstermis olacak. Tabii gelinen noktada daha da vahim gelismeler söz konusu oluyor. Hastanedeki çocuklarin hayatlariyla ilgili bir kaygi günlerdir herkes tarafindan tasiniyordu. Bugün maalesef o hastanelerin bütün altyapisi yok edilmis durumda ve bu hastaneler o çocuklara ve yaralilara hizmet veremez hale gelmis durumda. Insanligin gözü önünde sivil toplum örgütlerinin neredeyse soykirim dedigi birtakim eylemler gerçeklesiyor. Ve bunun bütün insanligin gözü önünde gerçeklesirken maalesef bunun önlenmesi için degil tam tersine daha da derinlesmesi için atilan adimlara sahitlik ediyoruz Ölen Filistinlilerin sayisi 5 bini geçti. Bunlarin yarisi çocuk ve kadin. Masum insanlar günlerdir bombalanarak hayatlarini kaybediyorlar. Tabii yaralilarin tedavi edilmesi için de herhangi saglik altyapisi olmadigi için facia üzerine facia eklenerek Gazze bütün insanligin sinav verdigi bir yer haline gelmis durumda” diye konustu.
"Israil’in kendini savunma hakki, çocuklari öldürme hakki degildir"
Batili ülkelerin tutumunu sert bir dille elestiren Çelik sunlari söyledi:
"Batili hükümetler ne yapiyor? Filistin’e destek yürüyüslerini engellemeye çalisiyorlar. Batidaki vicdanli insanlar ise mazlum insanlarin yaninda olduklarini gösteriyorlar. Batili liderler Israil’i düzenli olarak ziyaret ediyorlar. Hepsinin ezberledikleri cümle de su: Israil’in kendi savunma hakki var. Israil’in kendini savunma hakki var. Kuskusuz her devletin kendini egemen devletin kendini savunma hakki var. Fakat Israil’in kendini savunma hakki, çocuklari öldürme hakki degildir. Israil’in kendini hakki savunmasiz sivillerin üzerine bomba yagdirma hakki degildir. Israil’in kendini savunma hakki bütün bölgeyi içime sürükleyecegi bir bölgesel çatismayi tetikleyebilecek büyük bir provokasyona imza atmak degildir. Bu batili liderler, Israil’in kendini savunma hakkindan bahsederlerken ayni zamanda da Filistinli çocuklar Yasama hakkindan masum sivillerin yasama hakkindan ve Gazze’nin insanligin gözü önünde yok edilmeye çalisilmasindan ,Filistinli masumlarin yasama hakkindan da bahsetmeleri gerekir. Sürekli olarak her giden bunu tekrarliyor. Bu uluslararasi hukuk kurallari içinde olur. Eger siz bunu masumlarin cesetleri üstünde söylerseniz, bu insanlari öldürün demekten baska ise yaramaz. Tüm dünya günlerdir kara harekatinin ne tür korkunç sonuçlar doguracagini tartisiyor. Gerçekten de korkunç sonuçlar dogacaktir. Hem insani hem bölgesel çatismayi tetiklemesi açisindan Ancak devam eden hava harekatlari daha az korkunç sonuçlar doguracagindan bahsetmek dogru degildir. Bu kadar insanin üzerine bomba yagdirmaya kimin hakki var? Israil Gazze’yi insansiz toprak parçasi haline getirmeye çalisiyor. Bine yakin tirin günlük olarak oraya girmesi lazim. Aksi takdirde bu Israil propagandasina dönüsür. 20 tane kamyona izin verilmesi insani yardimi faydali bir hale getirmez. Misir’a mi sürelim, baska bir çöle mi sürelim Filistinlileri diye plan gelistiriyorlar. 2007’den beri Gazze bir açik hava hapishanesi durumunda. Buraya en temel ihtiyaçlarin bile buraya girmesi bile büyük zorluk olusturuyor. 2007’den beri en uzun isgallerinden biri devam ederken, kime sorsaniz 2 devletli çözümden yanayiz diyor. Iki devletli çözümün hayata geçmesi için bir uygulama plani da yok."
"Isgal devam ettigi müddetçe gerilimlerin sona ermesi mümkün degildir"
Isgali görmezden gelerek bu bölgede baris ve normallesme saglanmasinin mümkün olmadigina vurgu yapan Çelik, "Sorunun çözümü siyasidir. Isgal devam ettigi müddetçe gerilimlerin sona ermesi mümkün degildir. Bunlar olurken ABD kurallara dayali bir düzenden bahsediyor. Bunun olmasi için herkesin hukuk içinde hareket etmesi gerekir. Isgali görmezden gelerek baris olmaz. Gazze’de sorunun çözümü askeri degil siyasi. ABD’nin ilk yaptigi sey uçak gemisi göndermek oldu. Gazze tipi cografyalarda deneyimli ABD’li askeri yetkililerin Israil’e gönderilmesinden bahsediyorlar. Kara harekatina destek olmak üzere. Bu sekilde tutum ortaya konulmasi çözüm odakli degil yanlis odakli yaklasim oldugu gösterilmistir. ABD su anda bütün dünyanin isyan ettigi duruma çatismayi derinlestirmekten baska bir çözüm saglamiyor. ABD’nin tutumu çatismayi büyütüyor. Netanyahu olaylar baslar baslamaz Ortadogu’da harita degisecek dedi.
Daha saldiri olur olmaz. Mevcut herhangi bir saldiriya karsilik verilmesinden öte baska planlarin hayata geçirilmeye çalisildigini gösteriyor” dedi.
"2 milyon kisinin zorla göç ettirilmesi faciaya yol açacagi açiktir”
ABD’nin tutumunun çatismayi büyüttügünü ifade eden Çelik, "Bir yere çözüm çerçevesi yerine uçakla giderseniz, buradaki çatismayi derinlestirirseniz o zaman baska güçler de ayni sekilde hareket ederler. Her tarafa kötülügün hakim oldugu bir tablo hakim olur. Çözümmüs gibi Filistinlilerin Misir’a sürgün edilmesi gibi ahlaksiz bir yaklasim olabilir mi? Kimin hakki var buna. Orasi Filistin topragi. Bu yaklasim asla söz konusu olamaz. 2 milyon kisinin zorla göç ettirilmesi faciaya yol açacagi açiktir. Bu asla kabul edilemez” diye konustu.
“Bunun karsisinda duran herkes bu cinayete ortak olur”
Cumhurbaskani Erdogan’in olayin oldugu ilk andan itibaren her iki tarafinda sivillerin ölümüne karsi çikarak iki devletli çözümün hayata geçmesinin bu isin nihai çözümü oldugunu ifade eden Çelik, "Cumhurbaskanimiz, çok güçlü bir diplomasi yürütüyor. Türkiye ateskes saglanmasi ve siyasi çözümün hayata geçmesi için su anda en güçlü bir sekilde öne çikmis durumdadir. Ne biz herhangi bir sekilde bu çatismalarin derinlesmesini isteyen bu çatismalardan Siyasi proje çikartmak isteyen ülkelerin yaninda dururuz ne de herhangi bir sekilde sivil ölümlerin yaninda dururuz. Siyasi çözümün hayata geçmesini düsünüyoruz. Derhal, acilen ateskes ilan edilmesi gerekiyor. Ateskesin garantörlük altina alinmasi gerekiyor ve tüm taraflarin elindeki sivil esirlerin teslim edilmesi gerekiyor. Iki devletli çözüm için bütün uluslararasi toplumun elini tasin altina koymasi gerekiyor. Aksi halde bunun karsisinda duran herkes bu cinayete ortak olur. Kendilerinin ateskes vetosunun Binlerce çocugun ölümü anlamina geldigini bilmiyormus gibi davraniyorlar” diye konustu.
"Devletlerin insan haklarina göre hareket etmesi gerekir"
"Ateskesi reddetmek insani yardimlari engellemek gibi durumlar devlete yakisan degil cinayet sebekesine yakisan davranistir" diyen Çelik, "Devletlerin insan haklarina göre hareket etmesi gerekir. Devletler örgütler gibi hareket etmeye baslarsa kimsenin huzur içinde yasayacagi bir ortam kalmaz. Derhal ateskes ilan edilmeli çatismalar durmali. Insani yardimlar en güçlü sekilde bölgeye herhangi bir miktar kisitlamasi olmadan girmeli ve sivil rehineler serbest birakilarak siyasi çözüm için adimlar atilmalidir. Ateskes demeyen bu cinayete ortaktir. Cumhurbaskanimizin bu mesaisi en güçlü sekilde devam edecek ve devletimizin elindeki tüm imkan ve kabiliyetler devam edecek. Bu Baris perspektifinin ortaya çikmasi, bu cinayetlerin ,islenmemesi için bu faaliyetleri sürdürecektir” dedi.
Garantörlük sürecinin nasil isleyecegine yönelik konusan Çelik, "Ilk olarak yapilmasi gereken ateskes saglanmasi gerekir. Garantörlük ülkeleri arasinda mekanizma kurulur ve karar verilir. Mesru Filistin devletini muhatap almayan bir yaklasim tek tarafli güvenlik saglayacagi için sonuç olarak iki devletli çözümü ortadan kaldirmak anlamina gelir. Ateskesin saglanmasi için de garantörlük olmali ayni zamanda iki devletli çözüm için de garantörlük olmasi gerekir. Ateskes derhal olmali” degerlendirmesinde bulundu.
"Bu kadar büyük siyasi yangin varken Bahçeli’nin siyasi yaklasimi takdire sayandir"
AK Parti MHP Komisyonunun ne zaman toplanmaya baslayacagiyla ilgili soru üzerine Çelik, "Cumhurbaskanimiz da devlet Bahçeli’nin görüsmelerini takip ediyorsunuz. AK Parti heyeti kendi içinde çalismalari yürütüyor MHP’de kendi içinde olgunlastirdi takvim islemeye baslar çalismaya baslayacaklardir. Sayin Bahçeli’nin Gazze konusundaki insani vicdani hassasiyetlerini sükranla karsiliyoruz. Gazze tarihimizin güçlü bir parçasi. Birilerinin herhangi bir dayanagi olmadan Filistin meselesi ile bizimle alakamiz yok demesi olmaz. Bu kadar büyük siyasi yangin varken Bahçeli’nin siyasi yaklasimi takdire sayandir. Ateskesin saglanmasi ile birlikte garantörlük anlaminda Türkiye’nin yürüttügü diplomatik çabayi garantörlük içinde alacagi rolle fiziken cumhurbaskanimizin yürüttügü çabalara güçlü bir destektir. Türkiye, Uluslararasi toplumla birlikte ateskesin saglanmasi gerçeklestikten sonra çözüm perspektifi için üstüne düsen vazifeyi fiziken yapacaktir bu bize hem insani hem de vicdani bir sorumluluktur” diye konustu.
"ABD Disisleri Bakaninin bölge turunda Türkiye’ye ugramamasi diplomatik zafiyeti gösterir"
"ABD Disisleri Bakani’nin bölge turu yaparken Türkiye’yi devre disi birakmasin vizyonsuz oldugunu göstermektedir” diyen Çelik, "Kendi tek tarafli tezlerini kabulü için ziyaret yapiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti gibi agirlik merkezine ugramamak bizim siyasi evrensel hukuka göre hareket etmek gerekir. Biz Filistinli ve Israilli çocuklarin rahat uyumasini istiyoruz. Filistinli kadin ve çocuklarin üzerine bomba yagdirilirken bir tarafin sevinç çigligi yapmasi ben buraya Yahudi kimligimle geldim diyerek atifta bulunmasi yanlistir. Bu gezi basindan itibaren zaaflarla dolu bir gezidir. Türkiye ugramamasi Türkiye Cumhuriyeti’ne hiçbir sey kaybettirmez. Bunu yapanlarin ne kadar zaaf içinde oldugunu gösterir. Biz Filistinli çocuklarin da Israilli çocuklarin da rahat uyumasini istiyoruz. ABD Disisleri Bakaninin bölge turunda Türkiye’ye ugramamasi diplomatik zafiyeti gösterir. Türkiye ugramamasi Türkiye Cumhuriyeti’ne hiçbir sey kaybettirmez. Bunu yapanlarin ne kadar zaaf içinde oldugunu gösterir. Biz Filistinli çocuklarin da Israilli çocuklarin da rahat uyumasini istiyoruz” dedi.
Isveç’in NATO’ya üyelik protokolünün Meclis’e gönderilmesini degerlendiren Çelik, "Meclis’e gönderilmesi siyasi iradenin tasarrufu geçip geçmemesi yüce Meclis’in tasarrufu olacaktir. F-16 konusunda Isveç’in adimlari konusunda ilerlemeler var. Sikintili gördügümüz durumlar da var” dedi.
Yerel seçimler için adayla ilgili kriterlerin belli oldugunu söyleyen Çelik, "Süreç basladiginda kriterler hassasiyetle uygulanacak. Ana hedef bizde olmayan belediyeler de dahil daha güçlü belediyeciliklerin sürdürülmesi için seçimi kazanmak” diye konustu.
Kaynak: İHA
“Gazze’deki olaylar devam ederken insani durum hepimizin gözleri önünde giderek agirlasiyor”
Gazze’de yasananlarin her geçen gün agirlastigini ifade eden Çelik, "Bu çerçevede milletimizden gelen talepler, büyük bir vicdani ve insani durus olarak bunu hep beraber gösterilmesi için cumartesi günü Sayin Cumhurbaskanimizin katilacagi büyük bir miting Istanbul’da icra edilecek. Ve bu miting vesilesi ile milletimiz vicdani, insani durusunun mazlumlardan yana oldugunu, Gazze’deki insanlik disi ablukanin kabul edilemez oldugunu bütün dünyaya göstermis olacak. Tabii gelinen noktada daha da vahim gelismeler söz konusu oluyor. Hastanedeki çocuklarin hayatlariyla ilgili bir kaygi günlerdir herkes tarafindan tasiniyordu. Bugün maalesef o hastanelerin bütün altyapisi yok edilmis durumda ve bu hastaneler o çocuklara ve yaralilara hizmet veremez hale gelmis durumda. Insanligin gözü önünde sivil toplum örgütlerinin neredeyse soykirim dedigi birtakim eylemler gerçeklesiyor. Ve bunun bütün insanligin gözü önünde gerçeklesirken maalesef bunun önlenmesi için degil tam tersine daha da derinlesmesi için atilan adimlara sahitlik ediyoruz Ölen Filistinlilerin sayisi 5 bini geçti. Bunlarin yarisi çocuk ve kadin. Masum insanlar günlerdir bombalanarak hayatlarini kaybediyorlar. Tabii yaralilarin tedavi edilmesi için de herhangi saglik altyapisi olmadigi için facia üzerine facia eklenerek Gazze bütün insanligin sinav verdigi bir yer haline gelmis durumda” diye konustu.
"Israil’in kendini savunma hakki, çocuklari öldürme hakki degildir"
Batili ülkelerin tutumunu sert bir dille elestiren Çelik sunlari söyledi:
"Batili hükümetler ne yapiyor? Filistin’e destek yürüyüslerini engellemeye çalisiyorlar. Batidaki vicdanli insanlar ise mazlum insanlarin yaninda olduklarini gösteriyorlar. Batili liderler Israil’i düzenli olarak ziyaret ediyorlar. Hepsinin ezberledikleri cümle de su: Israil’in kendi savunma hakki var. Israil’in kendini savunma hakki var. Kuskusuz her devletin kendini egemen devletin kendini savunma hakki var. Fakat Israil’in kendini savunma hakki, çocuklari öldürme hakki degildir. Israil’in kendini hakki savunmasiz sivillerin üzerine bomba yagdirma hakki degildir. Israil’in kendini savunma hakki bütün bölgeyi içime sürükleyecegi bir bölgesel çatismayi tetikleyebilecek büyük bir provokasyona imza atmak degildir. Bu batili liderler, Israil’in kendini savunma hakkindan bahsederlerken ayni zamanda da Filistinli çocuklar Yasama hakkindan masum sivillerin yasama hakkindan ve Gazze’nin insanligin gözü önünde yok edilmeye çalisilmasindan ,Filistinli masumlarin yasama hakkindan da bahsetmeleri gerekir. Sürekli olarak her giden bunu tekrarliyor. Bu uluslararasi hukuk kurallari içinde olur. Eger siz bunu masumlarin cesetleri üstünde söylerseniz, bu insanlari öldürün demekten baska ise yaramaz. Tüm dünya günlerdir kara harekatinin ne tür korkunç sonuçlar doguracagini tartisiyor. Gerçekten de korkunç sonuçlar dogacaktir. Hem insani hem bölgesel çatismayi tetiklemesi açisindan Ancak devam eden hava harekatlari daha az korkunç sonuçlar doguracagindan bahsetmek dogru degildir. Bu kadar insanin üzerine bomba yagdirmaya kimin hakki var? Israil Gazze’yi insansiz toprak parçasi haline getirmeye çalisiyor. Bine yakin tirin günlük olarak oraya girmesi lazim. Aksi takdirde bu Israil propagandasina dönüsür. 20 tane kamyona izin verilmesi insani yardimi faydali bir hale getirmez. Misir’a mi sürelim, baska bir çöle mi sürelim Filistinlileri diye plan gelistiriyorlar. 2007’den beri Gazze bir açik hava hapishanesi durumunda. Buraya en temel ihtiyaçlarin bile buraya girmesi bile büyük zorluk olusturuyor. 2007’den beri en uzun isgallerinden biri devam ederken, kime sorsaniz 2 devletli çözümden yanayiz diyor. Iki devletli çözümün hayata geçmesi için bir uygulama plani da yok."
"Isgal devam ettigi müddetçe gerilimlerin sona ermesi mümkün degildir"
Isgali görmezden gelerek bu bölgede baris ve normallesme saglanmasinin mümkün olmadigina vurgu yapan Çelik, "Sorunun çözümü siyasidir. Isgal devam ettigi müddetçe gerilimlerin sona ermesi mümkün degildir. Bunlar olurken ABD kurallara dayali bir düzenden bahsediyor. Bunun olmasi için herkesin hukuk içinde hareket etmesi gerekir. Isgali görmezden gelerek baris olmaz. Gazze’de sorunun çözümü askeri degil siyasi. ABD’nin ilk yaptigi sey uçak gemisi göndermek oldu. Gazze tipi cografyalarda deneyimli ABD’li askeri yetkililerin Israil’e gönderilmesinden bahsediyorlar. Kara harekatina destek olmak üzere. Bu sekilde tutum ortaya konulmasi çözüm odakli degil yanlis odakli yaklasim oldugu gösterilmistir. ABD su anda bütün dünyanin isyan ettigi duruma çatismayi derinlestirmekten baska bir çözüm saglamiyor. ABD’nin tutumu çatismayi büyütüyor. Netanyahu olaylar baslar baslamaz Ortadogu’da harita degisecek dedi.
Daha saldiri olur olmaz. Mevcut herhangi bir saldiriya karsilik verilmesinden öte baska planlarin hayata geçirilmeye çalisildigini gösteriyor” dedi.
"2 milyon kisinin zorla göç ettirilmesi faciaya yol açacagi açiktir”
ABD’nin tutumunun çatismayi büyüttügünü ifade eden Çelik, "Bir yere çözüm çerçevesi yerine uçakla giderseniz, buradaki çatismayi derinlestirirseniz o zaman baska güçler de ayni sekilde hareket ederler. Her tarafa kötülügün hakim oldugu bir tablo hakim olur. Çözümmüs gibi Filistinlilerin Misir’a sürgün edilmesi gibi ahlaksiz bir yaklasim olabilir mi? Kimin hakki var buna. Orasi Filistin topragi. Bu yaklasim asla söz konusu olamaz. 2 milyon kisinin zorla göç ettirilmesi faciaya yol açacagi açiktir. Bu asla kabul edilemez” diye konustu.
“Bunun karsisinda duran herkes bu cinayete ortak olur”
Cumhurbaskani Erdogan’in olayin oldugu ilk andan itibaren her iki tarafinda sivillerin ölümüne karsi çikarak iki devletli çözümün hayata geçmesinin bu isin nihai çözümü oldugunu ifade eden Çelik, "Cumhurbaskanimiz, çok güçlü bir diplomasi yürütüyor. Türkiye ateskes saglanmasi ve siyasi çözümün hayata geçmesi için su anda en güçlü bir sekilde öne çikmis durumdadir. Ne biz herhangi bir sekilde bu çatismalarin derinlesmesini isteyen bu çatismalardan Siyasi proje çikartmak isteyen ülkelerin yaninda dururuz ne de herhangi bir sekilde sivil ölümlerin yaninda dururuz. Siyasi çözümün hayata geçmesini düsünüyoruz. Derhal, acilen ateskes ilan edilmesi gerekiyor. Ateskesin garantörlük altina alinmasi gerekiyor ve tüm taraflarin elindeki sivil esirlerin teslim edilmesi gerekiyor. Iki devletli çözüm için bütün uluslararasi toplumun elini tasin altina koymasi gerekiyor. Aksi halde bunun karsisinda duran herkes bu cinayete ortak olur. Kendilerinin ateskes vetosunun Binlerce çocugun ölümü anlamina geldigini bilmiyormus gibi davraniyorlar” diye konustu.
"Devletlerin insan haklarina göre hareket etmesi gerekir"
"Ateskesi reddetmek insani yardimlari engellemek gibi durumlar devlete yakisan degil cinayet sebekesine yakisan davranistir" diyen Çelik, "Devletlerin insan haklarina göre hareket etmesi gerekir. Devletler örgütler gibi hareket etmeye baslarsa kimsenin huzur içinde yasayacagi bir ortam kalmaz. Derhal ateskes ilan edilmeli çatismalar durmali. Insani yardimlar en güçlü sekilde bölgeye herhangi bir miktar kisitlamasi olmadan girmeli ve sivil rehineler serbest birakilarak siyasi çözüm için adimlar atilmalidir. Ateskes demeyen bu cinayete ortaktir. Cumhurbaskanimizin bu mesaisi en güçlü sekilde devam edecek ve devletimizin elindeki tüm imkan ve kabiliyetler devam edecek. Bu Baris perspektifinin ortaya çikmasi, bu cinayetlerin ,islenmemesi için bu faaliyetleri sürdürecektir” dedi.
Garantörlük sürecinin nasil isleyecegine yönelik konusan Çelik, "Ilk olarak yapilmasi gereken ateskes saglanmasi gerekir. Garantörlük ülkeleri arasinda mekanizma kurulur ve karar verilir. Mesru Filistin devletini muhatap almayan bir yaklasim tek tarafli güvenlik saglayacagi için sonuç olarak iki devletli çözümü ortadan kaldirmak anlamina gelir. Ateskesin saglanmasi için de garantörlük olmali ayni zamanda iki devletli çözüm için de garantörlük olmasi gerekir. Ateskes derhal olmali” degerlendirmesinde bulundu.
"Bu kadar büyük siyasi yangin varken Bahçeli’nin siyasi yaklasimi takdire sayandir"
AK Parti MHP Komisyonunun ne zaman toplanmaya baslayacagiyla ilgili soru üzerine Çelik, "Cumhurbaskanimiz da devlet Bahçeli’nin görüsmelerini takip ediyorsunuz. AK Parti heyeti kendi içinde çalismalari yürütüyor MHP’de kendi içinde olgunlastirdi takvim islemeye baslar çalismaya baslayacaklardir. Sayin Bahçeli’nin Gazze konusundaki insani vicdani hassasiyetlerini sükranla karsiliyoruz. Gazze tarihimizin güçlü bir parçasi. Birilerinin herhangi bir dayanagi olmadan Filistin meselesi ile bizimle alakamiz yok demesi olmaz. Bu kadar büyük siyasi yangin varken Bahçeli’nin siyasi yaklasimi takdire sayandir. Ateskesin saglanmasi ile birlikte garantörlük anlaminda Türkiye’nin yürüttügü diplomatik çabayi garantörlük içinde alacagi rolle fiziken cumhurbaskanimizin yürüttügü çabalara güçlü bir destektir. Türkiye, Uluslararasi toplumla birlikte ateskesin saglanmasi gerçeklestikten sonra çözüm perspektifi için üstüne düsen vazifeyi fiziken yapacaktir bu bize hem insani hem de vicdani bir sorumluluktur” diye konustu.
"ABD Disisleri Bakaninin bölge turunda Türkiye’ye ugramamasi diplomatik zafiyeti gösterir"
"ABD Disisleri Bakani’nin bölge turu yaparken Türkiye’yi devre disi birakmasin vizyonsuz oldugunu göstermektedir” diyen Çelik, "Kendi tek tarafli tezlerini kabulü için ziyaret yapiyorlar. Türkiye Cumhuriyeti gibi agirlik merkezine ugramamak bizim siyasi evrensel hukuka göre hareket etmek gerekir. Biz Filistinli ve Israilli çocuklarin rahat uyumasini istiyoruz. Filistinli kadin ve çocuklarin üzerine bomba yagdirilirken bir tarafin sevinç çigligi yapmasi ben buraya Yahudi kimligimle geldim diyerek atifta bulunmasi yanlistir. Bu gezi basindan itibaren zaaflarla dolu bir gezidir. Türkiye ugramamasi Türkiye Cumhuriyeti’ne hiçbir sey kaybettirmez. Bunu yapanlarin ne kadar zaaf içinde oldugunu gösterir. Biz Filistinli çocuklarin da Israilli çocuklarin da rahat uyumasini istiyoruz. ABD Disisleri Bakaninin bölge turunda Türkiye’ye ugramamasi diplomatik zafiyeti gösterir. Türkiye ugramamasi Türkiye Cumhuriyeti’ne hiçbir sey kaybettirmez. Bunu yapanlarin ne kadar zaaf içinde oldugunu gösterir. Biz Filistinli çocuklarin da Israilli çocuklarin da rahat uyumasini istiyoruz” dedi.
Isveç’in NATO’ya üyelik protokolünün Meclis’e gönderilmesini degerlendiren Çelik, "Meclis’e gönderilmesi siyasi iradenin tasarrufu geçip geçmemesi yüce Meclis’in tasarrufu olacaktir. F-16 konusunda Isveç’in adimlari konusunda ilerlemeler var. Sikintili gördügümüz durumlar da var” dedi.
Yerel seçimler için adayla ilgili kriterlerin belli oldugunu söyleyen Çelik, "Süreç basladiginda kriterler hassasiyetle uygulanacak. Ana hedef bizde olmayan belediyeler de dahil daha güçlü belediyeciliklerin sürdürülmesi için seçimi kazanmak” diye konustu.