AK Parti'li Karaaslan Açiklamasi 'Güçlü Kadinlarla Türkiye Daha Da Güçlendi'

AK Parti Çevre, Sehir ve Kültürden Sorumlu Genel Baskan Yardimcisi Çigdem Karaaslan, güçlü kadinlarla Türkiye’nin daha da güçlendigini belirterek, “Türkiye artik kendi yagiyla kavrulan, kendi sorunlariyla ibaret meselelerle ugrasan degil, artik insanligin sorunlarina çözüm üreten bir ülke” dedi.

AK Parti'li Karaaslan Açiklamasi 'Güçlü Kadinlarla Türkiye Daha Da Güçlendi'
AK Parti Çevre, Sehir ve Kültürden Sorumlu Genel Baskan Yardimcisi Çigdem Karaaslan, çesitli temaslarda bulunmak için geldigi Mus’ta Porsor Ana Kadin Kültür ve Egitim Merkezi’nde kadinlarla bir araya geldi. Kadinlarla sohbet eden Karaaslan, sifir atik üzerinde durdu. Kadinlarin sifir atik çerçevesinde ürettigi ürünleri inceleyen Karaaslan, hayranligini gizleyemedi. Karaaslan, kadinlarin hayatin her alaninda var oldugunu ifade ederek, “Hayatin her alaninda var olan kadinlariz. Kimi bir kursla birlikte bir meslek edinmeyi dert edinmis. Çünkü ailesine, çevresine evlatlarina katki sunmak isteyen bir anne, bir digeri üniversitede okuttugu çocuguna destek vermek için kendini baska bir alanda gelistirmis. Kimi 3 aylik, 6 aylik, 1 yasinda bebegiyle birlikte gelip bir seyler ögrenip belki bir katki sunmayi hayal ediyor. Iste biz siyasetteyiz, gece gündüz demeden hafta içi hafta sonu demeden çocuklarimizi ancak arabadan inerken binerken toplanti aralarinda konusan anneleriz. Sözün özü su; Allah nasip ederse hepinizin hayal ettigi, kendimiz için degil en çokta evlatlarimiz için, onlarin evlatlari torunlarimiz için hayal ettigimiz Türkiye’ye ulasirsak ve onlarda ‘Annecigim Allah razi olsun, babacigim sende bizler için çok emek verdin’ diyenler olursa iste o zaman daha ne isteriz diye kendi kendime hafif hüzünlendigimi hatirliyorum. Ne mutlu ki bugün düne göre çok daha farkli ve fazla imkanlarimiz var. Bugün eski Türkiye’nin aliskanliklarinin, eksikliklerinin, kisitli alanlarinin olmadigi bir Türkiye yasiyoruz. Bugün eger bir kadin evin disina çikmak isterse ‘ben is hayatinda, egitim hayatinda, sosyal hayatta olmak istiyorum’ derse onun önünü her alanda açan bir bakis açisi var. Eger bir kadin ‘ben bir aile kurmak istiyorum, çocuk sahibi olmak istiyorum, evlatlarima annelik yapmak istiyorum ama hem de çalismak istiyorum’ derse artik tercih yapmak zorunda birakilmadigi bir Türkiye var. Yani is hayatin olacaksa çocuk yapmayacaksin, çocuk yapacaksan da evde oturup ona bakacak, iste olmayacaksin degil, anaokullari, okul öncesi egitimler hayatimizi kolaylastirirken bize yeni imkanlarda sunmak için var” dedi.



“Kadina pozitif ayrimcilik yapan bütün imkanlari hayata geçirdik”

Türkiye her bir yaninda meslek edindirme kurslarini, istihdam olanaklarini saglayarak kadini önceleyen, kadina pozitif ayrimcilik yapan bütün imkanlari hayata geçirdiklerini ifade eden Karaaslan, “Cumhurbaskanimiz kadinlarin her planda en önde olmasinda ve Cumhurbaskanimiz bize her zaman sunu söyler ‘AK Parti kadinlarin omuzlarinda yükselen bir partidir. Bu partinin bel kemigini kadinlar olusturur’ diyor. Bizim için siyaset alaninda böyleyken hayatin diger alanlarinda da öyle degil mi? Evi çekip çekistiren, bakmakla yükümlü oldugu büyüklerine, saglik sorunu yasadigi zaman ihtiyaç duydugu zaman bakan, ayni evin ihtiyaçlarini gören, ayni zamanda çocuklarinin gelecegi için en önemli kararlari alabilen, ayni zamanda yokluklari, eksiklikleri göstermeden onlari tamamlayabilen analar degil mi? Bizlerde bunu bildigimiz için dedik ki; Türkiye güçlenecekse önce kadinlar güçlenecek. Güçlü Türkiye’nin temeli güçlü kadinlarla ancak olabilir. Bu ülkenin temeli onlarla saglamlasabilir dedik ve Türkiye’nin her bir yaninda meslek edindirme kurslarini, istihdam olanaklarini, KOSGEB kredilerini, desteklerini, is kurmak isteyenlere destekleri, çiftçilik yapmak isteyen kadina özel destekleri, kadini önceleyen, kadina pozitif ayrimcilik yapan bütün imkanlari hayata geçirdik. ‘Ben su imkana ulasmak istiyorum’ diyen, basvurularini yapip ise ulasamayan kadin artik yok denecek kadar az, eger ulasamiyorsa ya gittigi yerde bir sikinti var ya kendi evraklarinda sikinti var demektir” ifadelerine yer verdi.

“Güçlü kadinlarla Türkiye daha da güçlendi”

2023’ün Cumhuriyetin 100. kurulus yili dolayisiyla gurur verici bir yil oldugunun altini çizen Karaaslan, “Güçlü kadinlarla Türkiye daha da güçlendi. 2023 yili elbette bir seçim yili, bu yönüyle çok önemlidir. Allah’in izniyle her seçim ‘devam devam devam’ dedi milletimiz ve bu seçimde de devletimiz milletimiz için insallah devam edecegiz. Ayni zamanda 2023 cumhuriyetimizin 100. kurulus yili dolayisiyla bizler için çok gurur verici bir yil, o yili en güçlü sekilde, en güzel sekilde idrak edecegiz. 2023 ayni zamanda artik Türkiye yüzyilinin baslangici. Bunu derken Cumhurbaskanimizin bu kadar güçlü bir vurguyu nasil yaptigini hepimiz biliyoruz. Çünkü Türkiye artik güçlü bir ülke, Cumhurbaskanimiz bir dünya lideri, dünya meselelerini çözen bir lider, Türkiye artik kendi yagiyla kavrulan, kendi sorunlariyla ibaret meselelerle ugrasan degil, artik insanligin sorunlarina çözüm üreten bir ülke. Savas çikiyor esirler ortada kaliyor, esir takasini yapan Recep Tayyip Erdogan, tahil koridorunu açan yine Cumhurbaskanimizdir. Dolayisiyla bugün mazlum cografya basta olmak üzere dünyanin dört bir yaninda nerede bir mazlum varsa, nerde yasanan bir aci varsa ellerini semaya açip Rabbine dua ettiginde o duanin içine bizleri, ülkemizi, Cumhurbaskanimizi geçirdigini biliyoruz. O yüzden sorumlulugumuz kendi ailemizden, kendi çocugumuzdan ibarette degil, sorumlulugumuz millete memlekete ve insallah tüm insanliga karsidir” seklinde konustu.



“30 Mart Dünya Sifir Atik Günü olarak kutlanacak”

30 Mart’in Dünya Sifir Atik Günü olarak kutlanacagini hatirlatan Karaaslan, konusmasina söyle devam etti:

“Sifir Atik projesi, Emine Erdogan Hanimefendinin Türkiye’de ürettigi ama dünyanin kabul ettigi bir projedir. Sifir Atik projesi Birlesmis Milletler tarafindan da 30 Mart’ta Dünya Sifir Atik Günü olarak kutlanacak. Insanlik dünyaya çok agir sorunlar yasatti. Bunun bedelini de yine insanlar olarak bizler ödüyoruz. O yüzden Rabbimin nimetlerine her zaman saygi duyan, yaratilani yaratandan ötürü seven, onu sayan, gelistiren, koruyan yine bizleriz. Islamiyet dinin özünde de bu yok mudur? O yüzden ilk koruyacak kollayacaklar olarak bu hatirlatmayi yapmak istiyorum. Bizim medeniyetimiz, özümüz, kültürümüz degil midir? Bugün kaynaklar hizla tükenirken, eger biz bu alanda lider ülke Türkiye olacaksak kendi kaynaklarimizin degerini bilerek yasamak zorundayiz. Mevsimler degisiyor, ilkimler degisiyor, Türkiye’nin ya da dünyanin bir yerinde kuraklik varken diger yanini seller basiyor. Anneler nasil bakarsa hayata illa anlatmalarina söylemelerine gerek yok çocuklar onlari örnek alir. O yüzden anneler olarak özelikle bu çevre meselelerine karsi çok daha duyarli olalim. Sifir atik su demek günün sonunda tüketiyoruz ama hiç atik birakmiyoruz. Her seyi bir sekilde degerlendiriyoruz, degerlendiremiyorsak da birlikte topluyoruz ve ülke ekonomisine katkida bulunuyoruz.”
Kaynak: İHA